İçişleri Bakanlığı, bazı basın yayın organlarında yer alan belediyelere kaymakam yerine vali atanacağı yönündeki iddialara ilişkin bir açıklama yaptı. Bakanlık, söz konusu haberlerin gerçeği yansıtmadığını belirtti.

Bakanlığın açıklaması şu şekilde:

“Bugün bazı basın yayın organlarında yer alan, belediyelere kaymakam yerine vali atanacağına dair haberler gerçeği yansıtmamaktadır. Anayasa ve ilgili mevzuatımızda belediye başkanlarının görevden alınması ve yerlerine kayyum atanması hususları açıkça düzenlenmiştir. Bu düzenlemelerde herhangi bir değişiklik söz konusu değildir. Bakanlığımızın böyle bir çalışması bulunmamaktadır. Kamuoyunu yanıltmaya yönelik bu tür haberlere itibar edilmemesi önemle rica olunur.”

Söz konusu iddialar, bazı haber sitelerinde ve sosyal medya platformlarında geniş yankı uyandırmıştı. İddialara göre, terör örgütleriyle bağlantısı olduğu tespit edilen veya görevlerini kötüye kullandığı belirlenen belediye başkanlarının yerine kaymakam yerine vali atanması planlanıyordu. İçişleri Bakanlığı'nın açıklamasıyla bu iddialar yalanlanmış oldu.

Halka tatlısı, Türk mutfağının sevilen tatlılarından biridir. Özellikle sokaklarda ve panayırlarda sıkça rastlanan bu lezzet, evde de kolaylıkla hazırlanabilir. İşte çıtır çıtır dokusuyla damakları şenlendiren halka tatlısı tarifi:

Halka Tatlısı Malzemeleri:

• 2.5 su bardağı su
• 2 yemek kaşığı tereyağı veya margarin
• 1 çay kaşığı tuz
• 3 su bardağı un
• 3 adet yumurta

Şerbeti İçin:

• 3 su bardağı şeker
• 2 su bardağı su
• Çeyrek limon suyu

Kızartmak İçin:

• Bol sıvı yağ

Halka Tatlısı Yapılışı:

1. Şerbetin Hazırlanması: Şeker ve suyu bir tencereye alın ve kaynatın. Kaynamaya başlayınca limon suyunu ekleyin ve 5 dakika daha kaynatıp ocaktan alın. Soğumaya bırakın. Şerbetin soğuk olması önemlidir.
2. Hamurun Hazırlanması: Suyu ve tereyağını bir tencereye alın ve kaynatın. Kaynamaya başlayınca tuzu ekleyin. Unu azar azar ekleyerek sürekli karıştırın. Hamur toparlanıp tencerenin dibine yapışmamaya başlayınca ocaktan alın.
3. Hamuru ılımaya bırakın. Ilıdıktan sonra yumurtaları teker teker ekleyerek mikserle veya elle iyice çırpın. Hamur pürüzsüz bir kıvam almalıdır.
4. Hamuru bir sıkma torbasına veya krema pompasına doldurun. Ucu tırtıklı bir duy takın.
5. Geniş bir tavaya bol sıvı yağı alın ve ısıtın. Yağın çok kızgın olmamasına dikkat edin.
6. Hamuru, yağın üzerine halka şeklinde sıkın. Makas yardımıyla keserek halkaları ayırın.
7. Halka tatlılarını altın rengi olana kadar kızartın.
8. Kızaran halka tatlılarını soğuk şerbetin içine atın. Birkaç dakika şerbette beklettikten sonra servis tabağına alın.

Servis:

Halka tatlılarını sıcak veya soğuk olarak servis edebilirsiniz. Üzerine Hindistan cevizi veya Antep fıstığı serpebilirsiniz. Afiyet olsun!

İskoçya Premier Ligi takımlarından Rangers, 6 futbolcusuyla yollarını ayırdığını resmen açıkladı. Kulüp tarafından yapılan açıklamaya göre, sözleşmeleri sona eren Allan McGregor, Scott Arfield, Filip Helander, Ryan Kent, Alfredo Morelos ve Kemar Roofe takımdan ayrıldı.

Rangers'ın resmi internet sitesinden yapılan duyuruda, bu oyuncuların kulübe olan katkıları vurgulanarak teşekkür edildi. Açıklamada, "Rangers Futbol Kulübü, sözleşmeleri sona eren Allan McGregor, Scott Arfield, Filip Helander, Ryan Kent, Alfredo Morelos ve Kemar Roofe'ye hizmetleri için teşekkür eder ve gelecek kariyerlerinde başarılar diler" ifadelerine yer verildi.

Bu ayrılıklar, Rangers kadrosunda önemli bir değişimi işaret ediyor. Özellikle Alfredo Morelos ve Ryan Kent gibi isimlerin ayrılması, takımın hücum hattında önemli bir boşluk yaratabilir. Kulübün, bu ayrılıkların ardından transfer döneminde nasıl bir strateji izleyeceği merak konusu. Takımın taraftarları, yeni sezonda şampiyonluk yarışında iddialı olabilmek için yapılacak takviyeleri yakından takip ediyor.

Ayrılan oyuncuların kariyerlerine nerede devam edeceği ise henüz netlik kazanmadı. Ancak, özellikle tecrübeli kaleci Allan McGregor ve golcü oyuncu Alfredo Morelos'un farklı liglerden talipleri olduğu belirtiliyor. Rangers, bu oyuncuların yerini doldurmak ve kadrosunu güçlendirmek için transfer çalışmalarına hız verecek.

Tunceli'de, görevden alınan belediye eş başkanları yerine kayyum olarak atanan Vali'nin, bir anma etkinliğine önce izin vermemesi, ardından Ankara'dan gelen bir telefon üzerine izin vermek zorunda kalması üzerine istifa etme kararı aldığı belirtildi. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Tunceli Milletvekili Polat Şaroğlu, konuyu doğrulayarak, valinin istifa etme noktasına geldiğini ifade etti.

Şaroğlu'nun açıklamasına göre, Tunceli'de daha önce görevden alınan belediye eş başkanları için yapılması planlanan bir anma etkinliğine Vali tarafından izin verilmedi. Ancak, Ankara'dan gelen bir telefon sonrasında Valinin tutumu değişti ve anma etkinliğine izin verildi. Bu durum, Valinin yetkilerinin Ankara tarafından by-pass edildiği şeklinde yorumlandı ve Valinin istifa etme kararı almasına yol açtı.

CHP Milletvekili Şaroğlu, yaşanan durumu şu sözlerle değerlendirdi: "Tunceli Valisi, seçilmiş belediye başkanlarının anması için önce izin vermiyor, sonra Ankara'dan gelen bir telefonla izin vermek zorunda kalıyor. Bu durum, valinin kendi iradesinin hiçe sayılması anlamına geliyor ve istifa etme noktasına gelmesine neden oluyor."

Olayın detayları ve Valinin istifa kararının kesinleşip kesinleşmediği henüz netlik kazanmazken, Ankara'dan gelen telefonun içeriği ve kimin tarafından yapıldığı merak konusu oldu.

Bu olay, Türkiye'de kayyum atamaları ve yerel yönetimlerin özerkliği konularındaki tartışmaları yeniden alevlendirebilir. Ayrıca, merkezi hükümetin yerel yönetimler üzerindeki etkisi ve valilerin yetki alanları konularında da soru işaretleri oluşturabilir.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla terörle mücadele konusundaki görüşlerini dile getirdi. İmamoğlu, paylaşımında, "Terörün her türlüsüne karşı amasız, fakatsız duruş sergilemek, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan herkesin ortak sorumluluğudur," ifadelerini kullandı.

İmamoğlu, terörle mücadelede komisyonların önemine vurgu yaparak, bu tür yapıların şeffaf ve hesap verebilir olması gerektiğini belirtti. Ayrıca, terörün Türkiye'nin birlik ve beraberliğine yönelik en büyük tehditlerden biri olduğunu ve bu tehdide karşı ortak bir duruş sergilenmesi gerektiğini vurguladı.

Paylaşımında Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin terörle ilgili yaptığı çağrıya da değinen İmamoğlu, "Sayın Devlet Bahçeli'nin de bu konuda bir çağrıda bulunması kıymetlidir," dedi. Bu açıklama, farklı siyasi görüşlere sahip liderlerin terörle mücadele konusunda ortak bir zeminde buluşmasının önemini vurguladı.

İmamoğlu'nun bu açıklamaları, terörle mücadelede geniş bir mutabakatın sağlanması ve farklı kesimlerin ortak bir paydada buluşması gerektiği yönündeki beklentileri artırdı. İBB Başkanı, terörün her türlüsüne karşı net bir duruş sergilemenin ve bu konuda toplumun tüm kesimlerinin birlikte hareket etmesinin önemine dikkat çekti.

Özetle, Ekrem İmamoğlu'nun 'terörsüz Türkiye' paylaşımı ve Devlet Bahçeli'nin çağrısına yaptığı vurgu, Türkiye'nin terörle mücadeledeki kararlılığını ve bu konuda sağlanabilecek geniş mutabakatı işaret ediyor.

Diş Hekimliğinde Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı (DUS) ve Diş Hekimliği Alanında Yurtdışı Yükseköğretim Diploma Denkliği İçin Seviye Tespit Sınavı (STS) sonuçlarının açıklanma tarihi, adaylar tarafından merakla bekleniyordu. Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM), sınav sonuçlarının açıklanma tarihine ilişkin resmi bir duyuru yayımladı.

ÖSYM'nin açıklamasına göre, 2023-DUS ve 2023-STS Diş Hekimliği sınav sonuçları 17 Kasım 2023 tarihinde saat 15.00'te açıklanacak. Adaylar, sınav sonuçlarına ÖSYM'nin resmi internet sitesi olan sonuc.osym.gov.tr adresi üzerinden T.C. kimlik numaraları ve aday şifreleri ile erişebilecekler.

ÖSYM tarafından yapılan duyuruda, sınav sonuçlarının açıklanma nedenine dair herhangi bir detay verilmedi. Ancak, sonuçların planlanan tarihte açıklanacağı belirtildi. Adayların, sonuçları belirtilen adresten takip etmeleri önemle vurgulanmaktadır.

Sınav sonuçlarının açıklanmasıyla birlikte, adayların tercih işlemleri ve uzmanlık eğitimi süreçleri başlayacaktır. ÖSYM'nin internet sitesi üzerinden yapılacak duyurularla, tercih dönemi ve diğer önemli tarihler hakkında bilgi edinmek mümkün olacaktır.

Karabük Üniversitesi'nde (KBÜ) bahar yağışlarının etkisiyle bazı binalarda su baskınları meydana geldi. Yağışların şiddetiyle birlikte özellikle Mühendislik Fakültesi ve bazı idari binalarda su birikintileri oluştu.

Öğrenciler ve üniversite personeli, su baskınlarının yaşandığı alanlarda zor anlar yaşadı. Bazı sınıflarda ve ofislerde su seviyesinin yükselmesiyle dersler aksadı, çalışmalar durma noktasına geldi.

Üniversite yönetimi, su baskınlarına karşı hızlı bir şekilde müdahale başlattı. İtfaiye ekipleri ve üniversitenin teknik personeli, su tahliye çalışmalarına katıldı. Rektörlükten yapılan açıklamada, yağışların etkisiyle oluşan olumsuzlukların en kısa sürede giderilmesi için tüm imkanların seferber edildiği belirtildi.

Açıklamada ayrıca, benzer durumların tekrar yaşanmaması için gerekli önlemlerin alınacağı vurgulandı. Üniversite yönetimi, altyapı sistemlerinin gözden geçirileceğini ve güçlendirileceğini duyurdu.

Öğrenciler, sosyal medya üzerinden yaptıkları paylaşımlarla yaşadıkları sorunları dile getirdi. Su baskınlarının dersleri aksattığını ve eğitim ortamını olumsuz etkilediğini belirten öğrenciler, üniversite yönetiminden kalıcı çözümler talep etti.

Karabük'te etkili olan sağanak yağışın, KBÜ'nün yanı sıra şehir merkezinde de su baskınlarına neden olduğu belirtildi. Belediyenin de su tahliye çalışmalarına destek verdiği öğrenildi.

Küresel ısınma ve iklim değişikliğinin etkileri, yalnızca karasal ekosistemlerle sınırlı kalmayıp, denizlerdeki yaşamı da derinden etkiliyor. Çayırların ardından, denizlerin en değerli ve hassas ekosistemlerinden biri olan mercan resifleri de büyük bir tehdit altında bulunuyor.

Mercanlar, deniz canlılarının çeşitliliği için hayati öneme sahip yaşam alanlarıdır. Ancak, artan deniz suyu sıcaklıkları, mercanların beyazlaşmasına ve nihayetinde ölümüne yol açabiliyor. Bu durum, deniz ekosistemindeki dengenin bozulmasına ve birçok deniz canlısının yaşam alanını kaybetmesine neden oluyor.

Mercan beyazlaması, mercanların dokularında yaşayan ve onlara renklerini veren mikroskobik alglerin (zooxanthellae) stres altında kalması sonucu mercanları terk etmesiyle meydana gelir. Bu algler, mercanların fotosentez yoluyla beslenmesine yardımcı olur. Alglerin kaybı, mercanların aç kalmasına ve zayıflamasına yol açar.

Uzmanlar, mercan resiflerinin korunması için acil önlemler alınması gerektiğini vurguluyor. Bu önlemler arasında, sera gazı emisyonlarının azaltılması, sürdürülebilir balıkçılık uygulamalarının teşvik edilmesi ve kirliliğin önlenmesi yer alıyor. Ayrıca, mercan resiflerinin restorasyonu ve korunması için de çeşitli projeler yürütülmektedir.

Mercan resiflerinin korunması, yalnızca deniz canlılarının yaşamı için değil, aynı zamanda kıyı bölgelerindeki insanların geçimi için de büyük önem taşıyor. Mercan resifleri, kıyıları erozyondan korur, turizm gelirleri sağlar ve balıkçılık faaliyetleri için önemli bir kaynak oluşturur.

Sonuç olarak, küresel ısınma ve iklim değişikliğiyle mücadele, mercan resiflerinin ve deniz ekosistemlerinin korunması için hayati bir öneme sahiptir. Bireysel ve toplumsal düzeyde alınacak önlemlerle, denizlerin geleceği için umut olabiliriz.

Cumhurbaşkanlığı Ekonomi Politikaları Kurulu üyesi Prof. Dr. Tuna Emren, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımlarla bir televizyon dizisindeki diyaloglara tepki gösterdi. Emren, dizide geçen 'Bu ülkede okumak da işe yaramıyor artık' ifadesini eleştirdi.

Emren, paylaşımında şu ifadelere yer verdi: 'Senaristler de ülkenin gerçeklerinden kopuk. Hayatında hiç holding patronu, CEO, genel müdür görmemişler sanki. Cahil cühela edebiyatı ile reyting toplamaya çalışıyorlar. Bu ülkede okumak da işe yaramıyor artık repliği de neyin nesi? Koskoca holdingde okumuş çocuklar çalışmıyor mu?'

Emren'in bu eleştirileri sosyal medyada tartışma yarattı. Bazı kullanıcılar Emren'e hak verirken, bazıları ise senaristlerin toplumsal gerçekleri yansıttığını savundu. Emren'in paylaşımına çok sayıda yorum yapıldı.

Prof. Dr. Tuna Emren'in söz konusu eleştirileri, televizyon dizilerindeki temsillerin ve toplumsal gerçeklikle ne kadar örtüştüğü konusunu yeniden gündeme getirdi.

Ek olarak, bahsi geçen dizinin ve diyalogun içeriği net olarak belirtilmemiştir. Bu durum, Emren'in eleştirilerinin hangi bağlamda yapıldığını anlamayı zorlaştırmaktadır.

Özetle, Cumhurbaşkanlığı danışmanının bir televizyon dizisine yönelik eleştirisi, medya ve gerçeklik arasındaki ilişki üzerine bir tartışma başlatmıştır.