İtalyan heykeltıraş Bruno Minguzzi'nin 1982'deki ölümüyle ilgili davada, Yargıtay'ın kararı tartışmalara yol açtı. Cinayetin faili Antonio Vanni'nin kullandığı bıçağın 'suç aleti' sayılmaması kararı, hukuk çevrelerinde şaşkınlık yarattı.

Olay, Minguzzi'nin stüdyosunda meydana gelmiş ve Vanni, heykeltıraşı bıçaklayarak öldürmüştü. Yargılama sürecinde bıçak, cinayetin en önemli delillerinden biri olarak kabul edilmişti. Ancak Yargıtay'ın son kararıyla, bıçağın 'suç aleti' niteliği taşımadığına hükmedildi. Bu kararın gerekçesi henüz tam olarak açıklanmazken, hukuki yorumcular farklı görüşler belirtiyor.

Bazı hukukçular, bıçağın sadece bir araç olduğunu ve cinayetin asıl failinin Vanni olduğunu savunarak kararı destekliyor. Diğerleri ise, bıçağın cinayetin işlenmesinde doğrudan kullanıldığını ve bu nedenle 'suç aleti' olarak kabul edilmesi gerektiğini vurguluyor. Kararın, benzer davalarda emsal teşkil edebileceği ve gelecekteki yargılamaları etkileyebileceği de belirtiliyor.

Minguzzi'nin ailesi ve sevenleri, karara tepki gösterdi. Aile avukatları, kararın düzeltilmesi için gerekli yasal girişimlerde bulunacaklarını açıkladılar. Olayın İtalya kamuoyunda geniş yankı uyandırdığı ve tartışmaların devam ettiği belirtiliyor.

Yargıtay'ın bu kararı, ceza hukukunda 'suç aleti' kavramının yeniden tartışılmasına neden oldu. Hukukçular, 'suç aleti'nin tanımının netleştirilmesi ve uygulanmasında yaşanan farklılıkların giderilmesi gerektiğini savunuyorlar.

İngiltere, İsrail'e Gazze'deki sivillerin korunması ve insani yardımların engellenmemesi konusunda sert bir uyarıda bulundu. İngiliz yetkililer, İsrail'in Gazze'deki eylemlerinin uluslararası hukuka uygun olması gerektiğini ve sivillerin korunmasının öncelikli olduğunu vurguladı.

İngiltere Dışişleri Bakanı, yaptığı açıklamada, "İsrail'in kendini savunma hakkı vardır, ancak bu hakkını kullanırken uluslararası insancıl hukuka tam olarak uyması gerekmektedir. Gazze'deki sivillerin korunması ve insani yardımların engellenmemesi hayati önem taşımaktadır." ifadelerini kullandı.

İngiltere, İsrail'e insani yardımların Gazze'ye kesintisiz bir şekilde ulaştırılması için gerekli tüm önlemleri alması çağrısında bulundu. Ayrıca, bölgedeki gerginliğin azaltılması ve kalıcı bir çözüm bulunması için diplomatik çabaların artırılması gerektiğini belirtti.

İngiliz hükümeti, Gazze'deki durumun daha da kötüleşmesi halinde İsrail ile olan ilişkilerini gözden geçirebileceği sinyalini verdi. Bu durum, İngiltere'nin İsrail'e yönelik tutumunda önemli bir değişiklik olarak değerlendiriliyor.

İngiltere'nin bu çıkışı, uluslararası kamuoyunda da yankı buldu. Birçok ülke, İngiltere'nin çağrısına destek vererek İsrail'e sivillerin korunması ve insani yardımların ulaştırılması konusunda baskı yapılması gerektiğini vurguladı.

İngiltere'nin İsrail'e yönelik bu resti, Gazze'deki insani durumun iyileştirilmesi ve bölgedeki gerginliğin azaltılması açısından kritik bir adım olarak değerlendiriliyor.

• İngiltere, İsrail'e Gazze'deki sivilleri koruma çağrısı yaptı.
• İnsani yardımların engellenmemesi gerektiği vurgulandı.
• Aksi takdirde sonuçları olacağı uyarısı yapıldı.

Limonlu smoothie, sıcak havalarda hem serinletici hem de sağlıklı bir içecek alternatifi sunar. İşte evde kolayca hazırlayabileceğiniz limonlu smoothie tarifi:

Malzemeler:

• 1 su bardağı dondurulmuş muz dilimleri
• Yarım su bardağı yoğurt (tercihen süzme yoğurt)
• Yarım limonun suyu
• 1 yemek kaşığı bal veya akçaağaç şurubu (isteğe bağlı)
• Yarım su bardağı süt veya badem sütü
• Birkaç parça buz (isteğe bağlı)

Yapılışı:

1. Tüm malzemeleri blender'a ekleyin.
2. Pürüzsüz bir kıvam elde edene kadar blender'ı çalıştırın.
3. Kıvamı çok yoğun olursa, biraz daha süt ekleyebilirsiniz.
4. İsteğe bağlı olarak buz ekleyerek daha soğuk bir smoothie elde edebilirsiniz.
5. Hazırladığınız smoothie'yi hemen servis yapın.

İpuçları:

• Dondurulmuş muz, smoothie'ye kremsi bir kıvam verir. Muzları önceden dilimleyip dondurarak kullanıma hazır hale getirebilirsiniz.
• Yoğurt, smoothie'ye protein ve probiyotik ekler. Süzme yoğurt kullanarak daha yoğun bir kıvam elde edebilirsiniz.
• Limon suyu, smoothie'ye ferahlatıcı bir tat katar. Limon miktarını damak zevkinize göre ayarlayabilirsiniz.
• Bal veya akçaağaç şurubu, smoothie'yi tatlandırmak için kullanılabilir. Şeker kullanmak istemeyenler için doğal bir alternatiftir.
• Süt veya badem sütü, smoothie'nin kıvamını ayarlamak için kullanılır. İsteğe bağlı olarak su da kullanabilirsiniz.

Bu basit tarifle, kısa sürede lezzetli ve sağlıklı bir limonlu smoothie hazırlayabilirsiniz. Afiyet olsun!

Patlıcan kapama, Türk mutfağının sevilen ve pratik yemeklerinden biridir. Hem doyurucu hem de lezzetli olan bu tarif, özellikle et yemeklerini sevenler için ideal bir seçenektir. İşte, evde kolayca hazırlayabileceğiniz patlıcan kapama tarifi:

Malzemeler:

• 4 adet orta boy patlıcan
• 300 gram kuşbaşı doğranmış kuzu veya dana eti
• 1 adet büyük boy soğan (doğranmış)
• 2 adet yeşil biber (doğranmış)
• 2 adet domates (rendelenmiş veya küp doğranmış)
• 2-3 diş sarımsak (ezilmiş)
• 1 yemek kaşığı domates salçası
• 1/2 yemek kaşığı biber salçası (isteğe bağlı)
• 2 yemek kaşığı sıvı yağ
• Tuz, karabiber, pul biber, kekik (isteğe göre baharatlar)
• 1 su bardağı sıcak su
• Maydanoz (doğranmış, servis için)

Hazırlanışı:

1. Patlıcanları alacalı soyun ve yaklaşık 1 cm kalınlığında dilimleyin. Tuzlu suda 20 dakika bekletin. Bu işlem patlıcanların acılığını alacaktır.
2. Bu sırada, bir tencerede sıvı yağı ısıtın. Kuşbaşı doğranmış etleri ekleyin ve suyunu salıp çekene kadar kavurun.
3. Doğranmış soğanları ekleyin ve pembeleşinceye kadar kavurun. Ardından doğranmış yeşil biberleri ve ezilmiş sarımsakları ekleyip birkaç dakika daha kavurun.
4. Domates salçasını ve biber salçasını ekleyin (eğer kullanıyorsanız) ve kokusu çıkana kadar kavurun. Rendelenmiş veya küp doğranmış domatesleri ekleyin ve karıştırın.
5. Tuz, karabiber, pul biber ve kekik gibi baharatları ekleyin. 1 su bardağı sıcak suyu ekleyin ve kısık ateşte 15-20 dakika kadar pişirin.
6. Patlıcanları tuzlu sudan çıkarın ve kağıt havlu ile kurulayın. Bir tavada az yağda hafifçe kızartın.
7. Fırın kabının tabanına kızartılmış patlıcanların yarısını dizin. Üzerine etli harcın tamamını yayın. Kalan patlıcan dilimlerini de etli harcın üzerine dizin.
8. Önceden ısıtılmış 180 derece fırında patlıcanlar kızarana kadar yaklaşık 20-25 dakika pişirin.
9. Fırından çıkarın ve üzerine doğranmış maydanoz serpiştirerek sıcak servis yapın.

Afiyet olsun!

Peynirli sufle, kahvaltı sofralarınıza farklı bir lezzet katmak için harika bir seçenek. İşte adım adım peynirli sufle tarifi:

Malzemeler:

• 2 adet yumurta
• Yarım su bardağı süt
• 2 yemek kaşığı un
• Yarım paket kabartma tozu
• Tuz, karabiber
• Rendelenmiş peynir (beyaz peynir, kaşar peyniri karışımı)
• Maydanoz (isteğe bağlı)

Hazırlanışı:

1. Yumurtaları bir kapta çırpın.
2. Sütü ekleyip karıştırmaya devam edin.
3. Unu ve kabartma tozunu ekleyip pürüzsüz bir kıvam elde edene kadar çırpın.
4. Tuz ve karabiberi ekleyin.
5. Rendelenmiş peyniri ve ince kıyılmış maydanozu (isteğe bağlı) karışıma ekleyin.
6. Sufle kaplarını yağlayın ve karışımı kaplara paylaştırın.
7. Önceden ısıtılmış 180 derece fırında üzerleri kızarana kadar yaklaşık 15-20 dakika pişirin.
8. Sıcak servis yapın.

Püf Noktaları:

• Sufle kaplarını iyice yağlamak, suflelerin kolayca kabarmasını sağlar.
• Fırınınızın özelliklerine göre pişirme süresi değişebilir, dikkatli olun.
• Sufleleri fırından çıkarınca hemen servis yapın, aksi takdirde sönebilirler.

Afiyet olsun!

Portakal reçeli, kahvaltı sofralarının vazgeçilmez lezzetlerinden biridir. Bu tarif, evde kolayca portakal reçeli yapmanızı sağlayacak detaylı adımları içermektedir.

Malzemeler:

• 1 kg portakal
• 1 kg toz şeker
• 1 adet limonun suyu
• 2 su bardağı su

Yapılışı:

1. Portakalların kabuklarını rendeleyin (beyaz kısımlarını almamaya özen gösterin).
2. Rendelenmiş kabukları bir tencereye alın ve üzerine su ekleyerek kaynatın. Bu işlemi 2-3 kez tekrarlayarak kabukların acılığını giderin.
3. Portakalların içlerini dilimleyin ve çekirdeklerini çıkarın.
4. Geniş bir tencereye şekeri ve suyu alın, şeker eriyene kadar karıştırın.
5. Kaynamaya başlayınca portakal dilimlerini ve haşlanmış portakal kabuklarını ekleyin.
6. Kısık ateşte, reçel kıvam alana kadar pişirin. Arada sırada karıştırarak dibine yapışmasını engelleyin.
7. Reçel kıvamına gelmeye yakın limon suyunu ekleyin ve birkaç dakika daha kaynatın.
8. Ocaktan alın ve soğumaya bırakın. Soğudukça kıvamı koyulaşacaktır.
9. Sterilize edilmiş kavanozlara doldurun ve ağızlarını sıkıca kapatın.

Püf Noktaları:

• Portakalların kabuklarını rendelerken beyaz kısımlarını almamaya özen gösterin, aksi takdirde reçeliniz acı olabilir.
• Kabukları haşlama işlemi, reçelin acılığını gidermek için önemlidir.
• Reçeli kısık ateşte pişirmek, yanmasını ve dibine yapışmasını engeller.
• Limon suyu, reçelin şekerlenmesini önler ve lezzetini artırır.
• Reçeli kavanozlara sıcakken doldurmak, daha uzun süre dayanmasını sağlar.

Afiyet olsun!

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, katıldığı bir canlı yayın programında gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. İmamoğlu, özellikle yargı süreçlerine değinerek, eldeki delillerin yetersizliğine dikkat çekti ve şantajla alınan tutuklu beyanlarının öne çıkarıldığını savundu.

İmamoğlu, konuşmasında, “Ellerinde sadece şantajla aldıkları tutuklu beyanları kaldı” ifadesini kullandı. Bu sözleriyle, yargılamaların adil bir zeminde yürütülmediğini ve bazı kişilerin baskı altında ifade vermeye zorlandığını ima etti.

İBB Başkanı, mevcut hukuki süreçlerin siyasi bir motivasyonla başlatıldığını ve amacın kendisini ve İBB yönetimini yıpratmak olduğunu iddia etti. İmamoğlu, bu tür girişimlerin İstanbul halkının iradesine saygısızlık olduğunu ve demokrasiye zarar verdiğini vurguladı.

Ayrıca, İmamoğlu, İBB olarak yaptıkları çalışmaların şeffaf ve denetlenebilir olduğunu belirterek, herhangi bir usulsüzlüğün söz konusu olmadığını savundu. İlgili kurumların tüm incelemelere açık olduklarını ve her türlü işbirliğine hazır olduklarını ifade etti.

İmamoğlu, konuşmasının devamında, İstanbul'a hizmet etmeye devam edeceğini ve bu tür baskılara boyun eğmeyeceğini söyledi. Halkın desteğiyle bu zorlukların üstesinden geleceklerine inandığını belirtti.

Son olarak, İmamoğlu, yargı süreçlerinin adil ve şeffaf bir şekilde yürütülmesi gerektiğini yineleyerek, hukukun üstünlüğüne olan inancını dile getirdi.

Birleşmiş Milletler (BM), Gazze Şeridi'ndeki kritik duruma dikkat çekerek, yetersiz beslenme, dehidrasyon ve hastalıkların yayılması nedeniyle önümüzdeki 48 saat içinde 14.000'e kadar bebeğin hayatını kaybedebileceği uyarısında bulundu. BM yetkilileri, bölgedeki insani krizin giderek derinleştiğini ve acil müdahale sağlanmaması halinde durumun daha da kötüleşeceğini vurguladı.

Gazze'deki sağlık sisteminin çökmüş durumda olduğu belirtilirken, hastanelerin yetersiz kaynaklarla hizmet vermeye çalıştığı ve temel tıbbi malzemelere erişimin son derece kısıtlı olduğu ifade edildi. Özellikle bebekler ve çocuklar, bu durumdan en çok etkilenen gruplar arasında yer alıyor. Temiz su ve yeterli gıdaya erişimin olmaması, bebeklerde ciddi sağlık sorunlarına yol açıyor ve ölüm riskini artırıyor.

BM, uluslararası topluma Gazze'ye yönelik insani yardımların artırılması çağrısında bulundu. Ayrıca, bölgede ateşkesin sağlanması ve insani yardım koridorlarının açılması gerektiği vurgulandı. BM yetkilileri, Gazze'deki sivillerin korunması ve temel ihtiyaçlarının karşılanması için tüm tarafların sorumluluk üstlenmesi gerektiğini belirtti.

BM'nin bu açıklaması, Gazze'deki insani durumun vahametini bir kez daha gözler önüne serdi. Bölgedeki sivil toplum kuruluşları ve yardım örgütleri de benzer uyarılarda bulunarak, acil yardım çağrılarını yineledi.

Özetle:

• BM, Gazze'de 48 saat içinde 14.000 bebeğin ölebileceği uyarısında bulundu.
• Yetersiz beslenme, dehidrasyon ve hastalıklar ölümlerdeki temel etkenler.
• Sağlık sistemi çökmüş durumda, temel tıbbi malzemelere erişim kısıtlı.
• Uluslararası topluma insani yardım çağrısı yapıldı.

Macaristan parlamentosu, Uluslararası Ceza Mahkemesi'nden (UCM) çekilme tasarısını onaylayarak önemli bir adım attı. Oylama sonucunda kabul edilen bu karar, Macaristan'ın uluslararası yargı mekanizmalarıyla ilişkilerinde yeni bir dönemi işaret ediyor.

Hükümetin sunduğu bu yasa tasarısı, UCM'nin yetki alanının daraltılması ve Macaristan vatandaşlarının olası yargılanmasının önüne geçilmesi amacını taşıyor. Karar, UCM'nin özellikle Ukrayna'daki savaş suçlarına ilişkin soruşturmaları yürüttüğü bir zamana denk gelmesi nedeniyle uluslararası alanda dikkat çekiyor.

Macaristan hükümeti, UCM'nin kuruluş anlaşması olan Roma Statüsü'nü imzalayan ve onaylayan bir ülke olmasına rağmen, son yıllarda mahkemenin bazı kararlarına yönelik eleştirilerde bulunuyordu. Bu çekilme kararı, Macaristan'ın UCM'nin gelecekteki olası kararlarından etkilenme riskini ortadan kaldırmayı hedefliyor.

Uluslararası hukuk uzmanları, Macaristan'ın bu kararının UCM'nin etkinliği ve uluslararası adalet mekanizmalarına olan güven üzerindeki potansiyel etkilerini değerlendiriyor. Kararın, diğer ülkeler için de emsal teşkil edebileceği ve uluslararası hukukun geleceği açısından önemli sonuçlar doğurabileceği belirtiliyor.

Macaristan'ın UCM'den çekilme süreci, yasal prosedürlerin tamamlanmasıyla birlikte resmiyet kazanacak. Bu süreçte, Macaristan hükümetinin uluslararası toplumla diyalogunu sürdürmesi ve kararın gerekçelerini açıklaması bekleniyor.