CHP ve MHP arasında Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) üye seçimi konusunda gerilim yaşanıyor. TBMM'de yapılacak HSK üye seçimi için siyasi partilerin aday belirleme süreci devam ederken, CHP ve MHP arasında anlaşmazlık olduğu belirtiliyor.

CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, MHP'nin HSK üye seçimi sürecini yavaşlattığını iddia etti. Günaydın, CHP'nin kendi adayını belirlediğini ancak MHP'nin henüz bir adım atmadığını ve bu durumun seçimi geciktirdiğini ifade etti.

HSK'nin yapısı ve üye seçimi yöntemi uzun süredir tartışma konusu. Mevcut sistemde, HSK üyelerinin bir kısmı TBMM tarafından seçiliyor. Bu durum, siyasi partilerin HSK üzerinde etkili olmasına ve yargı bağımsızlığı konusunda endişelere yol açıyor. CHP, HSK'nin yapısının değiştirilmesi ve yargı bağımsızlığının güçlendirilmesi gerektiğini savunuyor.

MHP'den ise henüz resmi bir açıklama yapılmadı. Ancak kulislerde, MHP'nin HSK'nin mevcut yapısının korunmasından yana olduğu ve üye seçiminde kendi çıkarlarını gözeteceği konuşuluyor.

HSK üye seçimi sürecindeki bu anlaşmazlık, TBMM'deki diğer siyasi partilerin de tepkisini çekiyor. Bazı partiler, sürecin şeffaf ve katılımcı bir şekilde yürütülmesi gerektiğini belirtirken, bazıları ise HSK'nin yapısının tamamen değiştirilmesini talep ediyor.

Önümüzdeki günlerde, CHP ve MHP arasındaki görüşmelerin devam etmesi ve HSK üye seçimi konusunda bir uzlaşı aranması bekleniyor. Ancak, siyasi partiler arasındaki farklı görüşler ve çıkarlar, sürecin uzamasına ve hatta tıkanmasına neden olabilir.

HSK'nin görevleri arasında hakim ve savcıların atanması, yerlerinin değiştirilmesi, disiplin cezalarının verilmesi ve mesleki denetimlerinin yapılması bulunuyor. Bu nedenle, HSK'nin yapısı ve üyelerinin kimlerden oluştuğu, yargı sistemi açısından büyük önem taşıyor.

İYİ Parti Eskişehir Milletvekili Nebi Hatipoğlu, CHP Grup Başkanı Özgür Özel hakkında sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı bir paylaşım ile gündeme geldi. Hatipoğlu'nun paylaşımında, Özgür Özel'e yönelik kullandığı ifadeler tartışma yarattı.

Nebi Hatipoğlu, paylaşımında Özgür Özel'in bir fotoğrafını kullanarak, “Bu adam var ya bu adam… İşte bu adamdan her şey beklenir… Net” şeklinde bir yorumda bulundu. Bu paylaşım, sosyal medyada hızla yayılarak geniş yankı uyandırdı. Çok sayıda kullanıcı, Hatipoğlu'nun kullandığı dilin ve üslubun bir milletvekiline yakışmadığı yönünde eleştirilerde bulundu.

CHP kanadından henüz resmi bir açıklama yapılmazken, İYİ Parti içinde de bu paylaşıma yönelik farklı görüşler olduğu belirtiliyor. Olayın ardından Nebi Hatipoğlu'nun nasıl bir açıklama yapacağı veya İYİ Parti yönetiminin bu konuda nasıl bir tutum sergileyeceği merak konusu.

Siyasi arenada bu türden sert açıklamaların ve polemiklerin yaşanması, gerginliği artırırken, seçmen nezdinde de farklı tepkilere yol açabiliyor. Özellikle sosyal medya üzerinden yapılan bu türden paylaşımlar, siyasi aktörlerin söylemlerine daha fazla dikkat etmeleri gerektiği konusunu yeniden gündeme taşıyor.

Paylaşımın ardından Hatipoğlu'na yönelik eleştiriler devam ederken, konunun siyasi arenada daha fazla tartışılıp tartışılmayacağı ilerleyen günlerde netlik kazanacak.

Kıvanç Tatlıtuğ'un oğlu Kurt Efe ile birlikte çekilen fotoğrafı sosyal medyada büyük beğeni topladı. Ünlü oyuncunun hayranları, Tatlıtuğ ve oğlunun benzerliğine dikkat çekerek çok sayıda yorum yaptı.

Kıvanç Tatlıtuğ, 2022 yılında oğlu Kurt Efe'yi kucağına almıştı. Ünlü oyuncu, eşi Başak Dizer Tatlıtuğ ve oğluyla birlikte mutlu bir aile hayatı sürüyor. Tatlıtuğ, oğluyla sık sık vakit geçiriyor ve bu anları sosyal medya hesabından paylaşıyor.

Son olarak paylaşılan fotoğrafta Kıvanç Tatlıtuğ ve oğlu Kurt Efe'nin yan yana olduğu görülüyor. Fotoğrafta baba-oğulun benzerliği dikkatlerden kaçmadı. Tatlıtuğ'un hayranları, fotoğrafa çok sayıda beğeni ve yorum yaptı. Yorumlarda, Kurt Efe'nin babası Kıvanç Tatlıtuğ'a ne kadar benzediği sıkça vurgulandı.

Kıvanç Tatlıtuğ'un oğlu Kurt Efe ile olan bu paylaşımı, ünlü oyuncunun hayranları tarafından büyük bir ilgiyle karşılandı ve sosyal medyada geniş yankı uyandırdı.

Doların uluslararası piyasalarda değer kaybetmesiyle birlikte altın fiyatları yeniden yükselişe geçti. ABD Merkez Bankası (FED) faiz kararları ve enflasyon verileri sonrası dolar endeksi gerilerken, bu durum altın fiyatlarını olumlu etkiledi.

Gram altın, güne yükselişle başlayarak 1.667 TL seviyesine kadar çıktı. Altının ons fiyatı ise 1.960 dolar seviyesinde işlem görüyor. Analistler, doların zayıflamasının altın için destekleyici olduğunu belirtiyor.

Çeyrek altın da gram altındaki yükselişe paralel olarak değer kazandı ve 2.743 TL seviyesinden alıcı buluyor.

Piyasalar, FED'in gelecekteki faiz politikalarına ilişkin ipuçlarını yakından takip ediyor. Enflasyonun düşüş eğilimine girmesi ve ekonomik büyümenin yavaşlaması, FED'in faiz artırımlarını durdurabileceği veya yavaşlatabileceği beklentilerini güçlendiriyor. Bu durum da dolar üzerinde baskı yaratırken, altın gibi güvenli liman varlıklara olan talebi artırıyor.

Uzmanlar, altın fiyatlarındaki yükselişin devam edip etmeyeceğinin FED'in kararlarına ve küresel ekonomik gelişmelere bağlı olduğunu vurguluyor. Yatırımcıların, piyasadaki gelişmeleri yakından takip ederek pozisyon alması öneriliyor.

• Gram Altın: 1.667 TL
• Ons Altın: 1.960 Dolar
• Çeyrek Altın: 2.743 TL

İstanbul'da gerçekleştirilen bir operasyonda, Çin istihbaratı için çalıştığı öne sürülen yedi şüpheli gözaltına alındı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü (TEM) ekipleri, yabancı bir istihbarat teşkilatının Türkiye'deki faaliyetlerine yönelik yapılan çalışmalar kapsamında bu operasyonu düzenledi.

Söz konusu şahısların, Çin istihbaratıyla bağlantılı oldukları ve Türkiye'deki faaliyetlerinin deşifre edilmesine yönelik soruşturma derinleştirildi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatıyla harekete geçen TEM ekipleri, belirlenen adreslere eş zamanlı baskınlar gerçekleştirdi.

Operasyonda yakalanan yedi şüphelinin ikametlerinde yapılan aramalarda, çok sayıda dijital materyal ve örgütsel doküman ele geçirildi. Ele geçirilen materyaller incelenmek üzere emniyete götürüldü.

Şüphelilerin, Türkiye'deki Çin muhalifleri, Uygur Türkleri ve diğer hedef gruplar hakkında bilgi toplama ve bu bilgileri Çin istihbaratına aktarma faaliyetlerinde bulundukları iddia ediliyor. Gözaltına alınan şüphelilerin emniyetteki işlemleri devam ediyor. Soruşturmanın çok yönlü olarak sürdürüldüğü ve olayın tüm boyutlarının aydınlatılmasına çalışıldığı belirtildi.

Olayla ilgili detaylı inceleme başlatıldı ve soruşturmanın sonuçları kamuoyuyla paylaşılacak.

Meksika, son günlerde meydana gelen iki siyasi cinayetle sarsıldı. Michoacan eyaletinde Cumartesi günü belediye başkanı adayı Miguel Angel Zavala Reyes öldürülürken, Pazar günü Guerrero eyaletinde Tomas Morales Patino adlı bir siyasetçi yaşamını yitirdi.

Bu üzücü olayların ardından Meksika Devlet Başkanı Claudia Sheinbaum, suçluların bulunması ve adalete teslim edilmesi için özel talimat verdi. Sheinbaum, yaptığı açıklamada, “Bu tür saldırılar demokrasimize ve halkımızın iradesine yönelik bir tehdittir. Faillerin yakalanması ve cezalandırılması için tüm devlet kurumları seferber edilmiştir” dedi.

Miguel Angel Zavala Reyes, Michoacan eyaletindeki bir belediye başkanlığı için yarışıyordu ve seçim kampanyası sırasında silahlı saldırıya uğradı. Tomas Morales Patino ise Guerrero eyaletinde tanınmış bir siyasetçiydi ve kimliği belirsiz kişiler tarafından öldürüldü.

Meksika'da siyasi cinayetler, özellikle seçim dönemlerinde sıkça görülen bir sorun olarak öne çıkıyor. Yetkililer, bu tür olayların önüne geçmek için güvenlik önlemlerini artırma sözü verirken, siyasi analistler, organize suç örgütlerinin seçim süreçlerine müdahalesinin endişe verici boyutlara ulaştığına dikkat çekiyor.

Devlet Başkanı Sheinbaum'un talimatıyla başlatılan soruşturmaların, faillerin en kısa sürede yakalanmasını sağlaması ve bu tür olayların tekrar yaşanmaması için caydırıcı önlemler alınması bekleniyor.

Olayla ilgili soruşturma devam ediyor.

NBA oyuncusu Cedi Osman'ın 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı'nı kutlayan paylaşımı, Yunanistan'da tepkilere neden oldu. Osman, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Türk bayrağı ve Atatürk görseli kullanarak bayramı kutladı. Bu paylaşım, bazı Yunan kullanıcılar tarafından provokasyon olarak değerlendirildi ve tepkiyle karşılandı.

Cedi Osman'ın paylaşımına gelen tepkilerde, bazı Yunan kullanıcılar, 19 Mayıs'ın Yunanistan için acı bir olay olan Pontus Soykırımı ile aynı döneme denk geldiğini ve bu nedenle paylaşımın uygunsuz olduğunu savundu. Bazı kullanıcılar ise, Osman'ın paylaşımının Türkiye ve Yunanistan arasındaki gerginliği artırmaya yönelik bir provokasyon olduğunu iddia etti.

Paylaşımın ardından Yunan medyasında da geniş yankı uyandı. Bazı haber siteleri, Osman'ın paylaşımını "kışkırtıcı" olarak nitelendirirken, bazıları ise tepkilerin abartılı olduğunu savundu.

Cedi Osman'ın 19 Mayıs paylaşımına gelen tepkiler, Türkiye ve Yunanistan arasındaki hassas ilişkileri bir kez daha gözler önüne serdi. İki ülke arasındaki tarihi anlaşmazlıklar ve güncel siyasi gerilimler, bu türden olayların daha da büyümesine neden olabiliyor.

Olayın Özeti:

• Cedi Osman'ın 19 Mayıs paylaşımı Yunanistan'da tepki çekti.
• Paylaşım, bazı Yunan kullanıcılar tarafından provokasyon olarak değerlendirildi.
• Yunan medyasında geniş yankı uyandı.
• Olay, Türkiye-Yunanistan ilişkilerindeki hassasiyeti gösterdi.

Sefer Levent'in yazısında, McDonald's'ın İsrail'deki olaylar karşısındaki duruşu eleştiriliyor ve bu duruma tepki olarak McDonald's'a alternatif olabilecek yerli fast food zincirleri değerlendiriliyor.

Yazar, McDonald's'ın İsrail'deki şubesinin yaptığı bir yardımın sosyal medyada büyük tepki topladığını ve bu durumun boykot çağrılarına yol açtığını belirtiyor. Bu bağlamda, tüketicilerin McDonald's'a alternatif olarak yönelebileceği yerli fast food markalarını inceliyor.

Levent, Türkiye'de birçok yerli fast food zinciri bulunduğunu ve bu zincirlerin McDonald's'a kıyasla daha uygun fiyatlı ve yerel lezzetlere sahip olduğunu vurguluyor. Bu markalar arasında Tavuk Dünyası, Dönerci Orhan, Pidem, ve Komagene gibi örnekler sıralanıyor. Bu markaların her birinin kendine özgü menüleri ve lezzetleriyle dikkat çektiği belirtiliyor.

Ayrıca, yazar, yerli fast food zincirlerinin sadece McDonald's'a bir alternatif olmakla kalmayıp, aynı zamanda Türkiye ekonomisine de katkı sağladığını ifade ediyor. Bu markaların büyümesi ve gelişmesiyle birlikte istihdamın artacağı ve yerel üreticilerin destekleneceği vurgulanıyor.

Sonuç olarak, Sefer Levent, McDonald's'a karşı oluşan tepkilerin yerli fast food zincirleri için bir fırsat oluşturduğunu ve tüketicilerin bu markaları tercih ederek hem kendi damak zevklerine uygun seçenekler bulabileceğini hem de Türkiye ekonomisine destek olabileceğini belirtiyor.

İstanbul'da 7 yıl önce meydana gelen Kerem Can D. cinayetiyle ilgili soruşturmada çarpıcı gelişmeler yaşandı. Cinayetin işlendiği arkadaş evindeki izler, ilk başta farklı bir şüpheliyi işaret etse de, zamanla anne E.D.'nin olayın merkezinde olduğu anlaşıldı.

Olay, Kerem Can D.'nin arkadaşının evinde ölü bulunmasıyla başladı. İlk incelemelerde cinayet şüphesi üzerinde durulurken, olay yerindeki deliller farklı bir kişiyi işaret ediyordu. Ancak soruşturma derinleştikçe, anne E.D.'nin çelişkili ifadeleri ve olayla ilgili sırları ortaya çıktı.

7 yıl sonra gelen şok gelişme, cinayetin aslında Kerem Can D.'nin annesi E.D. tarafından işlendiği yönünde oldu. E.D.'nin, oğlunun gördüğü bir şey yüzünden onu öldürdüğü iddia edildi. Cinayetin detayları henüz tam olarak aydınlatılamazken, soruşturma devam ediyor.

Olayla ilgili olarak E.D. gözaltına alındı ve hakkında yasal işlem başlatıldı. Cinayetin ardındaki sır perdesi aralanmaya çalışılırken, Kerem Can D.'nin ölümüyle ilgili gerçeklerin tamamının ortaya çıkarılması bekleniyor.