Yargıtay, eşini eve almayan ve müşterek konutu terk eden kocaya verilen hapis cezasını onadı. Aile hukukunda emsal teşkil edecek bu karar, bir boşanma davası sürecinde ortaya çıktı.

Olay, taraflar arasında yaşanan anlaşmazlıklar sonucu kadının boşanma davası açmasıyla başladı. Mahkeme, kocanın eşini müşterek haneye almaması ve evi terk etmesi nedeniyle kusurlu olduğuna hükmetti. İlk derece mahkemesi, kocanın bu davranışının 'aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğü ihlal' suçunu oluşturduğuna karar vererek hapis cezası verdi.

Kocanın temyiz başvurusu üzerine dosya Yargıtay'a taşındı. Yargıtay, yerel mahkemenin kararını inceleyerek onadı. Yargıtay kararında, kocanın eşini eve almamasının ve müşterek konutu terk etmesinin, evlilik birliğinden doğan sorumluluklarını yerine getirmemesi anlamına geldiği belirtildi. Bu durumun, Türk Medeni Kanunu ve ilgili diğer yasal düzenlemelere aykırı olduğu vurgulandı.

Yargıtay'ın bu kararı, eşlerin evlilik birliğinden doğan sorumluluklarını yerine getirmemesi durumunda hukuki sonuçlarının olabileceğini gösteriyor. Özellikle, müşterek konutu terk etme ve eşi eve almama gibi davranışların, 'aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğü ihlal' suçu kapsamında değerlendirilebileceği belirtiliyor.

Kararın emsal niteliği taşıması, benzer davalarda mahkemelerin bu kararı referans alabileceği anlamına geliyor. Bu durum, aile hukukunda eşlerin sorumluluklarının daha net bir şekilde belirlenmesine katkı sağlayabilir.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Gazze'ye yönelik saldırıları sona erdirmek için Hamas'ın ortadan kaldırılması şartını öne sürdü. Netanyahu, bu koşulun gerçekleşmesi halinde saldırıların durdurulabileceğini belirtti.

Netanyahu'nun ofisinden yapılan açıklamaya göre, İsrail Başbakanı, Hamas'ın askeri ve yönetici kapasitesinin yok edilmesi gerektiğini vurguladı. Bu durumun gerçekleşmesi halinde Gazze'deki askeri operasyonların sona erebileceğini ifade etti.

İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları, 7 Ekim'den bu yana devam ediyor. Bu süre zarfında binlerce sivil hayatını kaybetti ve bölgede büyük bir insani kriz yaşanıyor. Uluslararası toplum, İsrail'e ateşkes çağrısında bulunsa da, Netanyahu hükümeti Hamas'ın ortadan kaldırılması hedefine odaklanmış durumda.

Netanyahu'nun bu açıklaması, İsrail'in Gazze'deki operasyonlarına devam etme kararlılığını gösteriyor. Hamas'ın tamamen ortadan kaldırılması hedefinin ne kadar sürede gerçekleşeceği ve bu süreçte Gazze'deki sivillerin nasıl korunacağı ise belirsizliğini koruyor.

Uluslararası camia, taraflara itidal çağrısında bulunarak, kalıcı bir çözüm bulunması için diplomatik çabaların artırılması gerektiğini vurguluyor.

Türkiye Futbol Federasyonu (TFF), Trendyol Süper Lig'in 37. haftasında oynanacak maçlarda görev alacak hakemleri duyurdu. Merkez Hakem Kurulu (MHK) tarafından yapılan atamalarla belirlenen hakemler şu şekilde:

• 2 Mayıs Perşembe:
• 17:00: EMS Yapı Sivasspor - TÜMOSAN Konyaspor: Turgut Doman
• 20:00: VavaCars Fatih Karagümrük - Mondihome Kayserispor: Ömer Faruk Turtay

• 3 Mayıs Cuma:
• 20:00: Yılport Samsunspor - Trabzonspor: Halil Umut Meler

• 4 Mayıs Cumartesi:
• 16:00: Bitexen Antalyaspor - Siltaş Yapı Pendikspor: Ali Şansalan
• 19:00: Gaziantep FK - Atakaş Hatayspor: Murat Erdoğan
• 19:00: Çaykur Rizespor - Kasımpaşa: Direnç Tonusluoğlu

• 5 Mayıs Pazar:
• 19:00: Galatasaray - Fenerbahçe: Arda Kardeşler

• 6 Mayıs Pazartesi:
• 20:00: Corendon Alanyaspor - MKE Ankaragücü: Kadir Sağlam
• 20:00: Beşiktaş - Yukatel Adana Demirspor: Zorbay Küçük

Haftanın en çok merak edilen karşılaşması olan Galatasaray - Fenerbahçe derbisinde Arda Kardeşler düdük çalacak. Kardeşler'e, Mehmet Emin Tuğral ve Süleyman Özay yardımcı hakem olarak eşlik edecek. Karşılaşmanın dördüncü hakemi ise Volkan Bayarslan olacak.

Bu atamalarla birlikte Süper Lig'de heyecan dorukta olacak ve takımlar, belirlenen hakemler eşliğinde kıyasıya mücadele edecek.

İHH İnsani Yardım Vakfı, Batı Afrika ülkesi Mali'de önemli projelere imza attı. Vakıf, bölgede iki cami ve bir su kuyusunu tamamlayarak hizmete açtı. Bu projeler, bölge halkının dini ve sosyal yaşamına önemli katkılar sağlayacak.

Açılan camiler, binlerce Müslümanın ibadetlerini yerine getirebilmesi için tasarlandı. Caminin modern yapısı ve kapasitesi, bölgedeki artan nüfusun ihtiyaçlarını karşılamayı hedefliyor. İHH yetkilileri, camilerin sadece ibadet yerleri olmadığını, aynı zamanda birer sosyal merkez olarak da hizmet vereceğini belirtti.

Su kuyusu projesi ise, bölgedeki temiz su sıkıntısına çözüm olmayı amaçlıyor. Kurak iklimin hakim olduğu Mali'de su kaynaklarına erişim oldukça zor. İHH'nın açtığı su kuyusu sayesinde, bölge halkı temiz ve güvenli suya erişebilecek. Bu durum, özellikle çocukların ve yaşlıların sağlığı açısından büyük önem taşıyor.

İHH yetkilileri, projelerin tamamlanmasında emeği geçen tüm bağışçılara teşekkür etti. Vakıf, Mali'deki insani yardım çalışmalarına devam edeceğini ve bölge halkının ihtiyaçlarını karşılamak için yeni projeler geliştireceğini duyurdu.

Açılan camiler ve su kuyusu, bölge halkı tarafından büyük bir sevinçle karşılandı. Yerel halk, İHH'ya teşekkür ederek, bu tür projelerin devamını diledi.

Giresun'da meydana gelen olayda, anahtarını unutan bir kişi evine çatıdan girmek isterken 5. kattan düşerek hayatını kaybetti. Olay, dün akşam saatlerinde meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, ev sahibi anahtarını unutunca binanın çatısına çıkarak daireye ulaşmaya çalıştı.

Çatıdan dairenin balkonuna geçmek isterken dengesini kaybeden şahıs, yaklaşık 15 metre yükseklikten beton zemine düştü. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Sağlık ekipleri, yaptıkları kontrolde şahsın hayatını kaybettiğini belirledi.

Polis ekipleri olayla ilgili inceleme başlattı. Olay yerinde yapılan ilk incelemenin ardından şahsın cenazesi, otopsi için Giresun Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Olayla ilgili soruşturma devam ediyor.

Olayın Detayları:

• Olay yeri: Giresun
• Olay tarihi: Dün akşam saatleri
• Düşülen kat: 5. kat
• Düşme nedeni: Denge kaybı
• Ölen kişi: Ev sahibi

Türk Hemşireler Derneği'nin (THD) gerçekleştirdiği araştırmaya göre, Türkiye'deki hemşire ve ebelerin %73'ü iş ve aile yaşamlarını dengelemede zorluk çekiyor. Araştırma, bu zorluğun altında yatan nedenleri ve sağlık çalışanlarının karşılaştığı problemleri detaylı bir şekilde inceliyor.

Araştırmanın sonuçlarına göre, hemşireler ve ebeler, düşük ücretler, uzun ve düzensiz çalışma saatleri, tükenmişlik, şiddete maruz kalma ve yetersiz destek gibi çeşitli faktörler nedeniyle iş-aile dengesini kurmakta zorlanıyor. Bu durum, sağlık çalışanlarının motivasyonunu düşürüyor ve mesleği bırakma eğilimini artırıyor.

THD yetkilileri, bu sorunların çözümü için acil önlemler alınması gerektiğini vurguluyor. Özellikle, hemşire ve ebelerin ücretlerinin iyileştirilmesi, çalışma koşullarının düzeltilmesi, şiddetin önlenmesi ve psikolojik destek mekanizmalarının güçlendirilmesi gerektiği belirtiliyor. Ayrıca, sağlık politikalarının oluşturulmasında hemşirelerin ve ebelerin de görüşlerinin alınmasının önemli olduğu ifade ediliyor.

Araştırma, sağlık sektöründeki insan gücü planlamasının yetersiz olduğunu ve bu durumun hemşire ve ebelerin iş yükünü artırdığını ortaya koyuyor. Yetersiz sayıda personel, sağlık hizmetlerinin kalitesini olumsuz etkilerken, çalışanların da daha fazla stres altında kalmasına neden oluyor.

Türk Hemşireler Derneği, ilgili kamu kurum ve kuruluşlarına çağrıda bulunarak, hemşire ve ebelerin sorunlarının çözümü için somut adımlar atılmasını talep ediyor. Sağlık çalışanlarının motivasyonunun artırılması ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi, sağlık hizmetlerinin daha etkin ve verimli sunulması açısından büyük önem taşıyor.

Öne çıkan bazı bulgular:

• Hemşire ve ebelerin %73'ü iş-aile dengesini kurmakta zorlanıyor.
• Düşük ücretler ve uzun çalışma saatleri temel sorunlar arasında.
• Sağlık çalışanları şiddete maruz kalma riski taşıyor.
• Yetersiz insan gücü planlaması iş yükünü artırıyor.

Alzheimer Derneği'nin verilerine göre dünya genelinde yaklaşık 50 milyon kişi demans hastalığı ile mücadele ediyor. Sağlıklı bir yaşam tarzı ve doğru beslenme alışkanlıkları, beyin sağlığını koruma ve hafızayı güçlendirme konusunda kritik bir rol üstleniyor. Unutkanlığa karşı etkili ve beyin sağlığını destekleyen 8 önemli besin şunlardır:

1. Yumurta: İçeriğindeki B vitaminleri sayesinde beyin fonksiyonlarını destekler ve hafızayı güçlendirir.
2. Balık: Özellikle somon, uskumru ve sardalya gibi yağlı balıklar, omega-3 yağ asitleri açısından zengindir. Beyin hücrelerinin yenilenmesine yardımcı olur ve bilişsel fonksiyonları iyileştirir.
3. Zerdeçal: Kurkumin içeriği sayesinde anti-inflamatuar ve antioksidan özelliklere sahiptir. Beyin hücrelerini korur ve Alzheimer riskini azaltmaya yardımcı olur.
4. Brokoli: K vitamini ve antioksidanlar açısından zengindir. Beyin sağlığını korur ve hafızayı güçlendirir.
5. Kabak çekirdeği: Magnezyum, demir, çinko ve bakır gibi mineraller içerir. Nörotransmitter fonksiyonlarını destekler ve beyin sağlığını iyileştirir.
6. Bitter çikolata: Flavonoidler açısından zengindir. Beyin kan akışını artırır, bilişsel fonksiyonları geliştirir ve hafızayı güçlendirir.
7. Ceviz: E vitamini, omega-3 yağ asitleri ve antioksidanlar içerir. Beyin hücrelerini serbest radikallerin zararlarından korur ve hafızayı güçlendirir.
8. Kahve: Kafein içeriği sayesinde uyanıklığı artırır, konsantrasyonu iyileştirir ve kısa süreli hafızayı güçlendirir.

Bu besinlerin düzenli olarak tüketilmesi, beyin sağlığını destekleyerek unutkanlık sorununa karşı doğal bir çözüm sunabilir.

Kadınların büyük bir bölümünün deneyimlediği, ancak genellikle göz ardı edilen sağlık sorunlarına dikkat çekiliyor. Elektrik çarpması hissi, yanma, kulak çınlaması gibi belirtilerin her 10 kadından 9'unda görüldüğü belirtiliyor. Bu belirtilerin altında yatan nedenler arasında fibromiyalji, kronik yorgunluk sendromu, tiroid sorunları, B12 eksikliği ve D vitamini eksikliği gibi durumlar yer alıyor.

Haberde, bu belirtilerin ciddiye alınması ve bir uzmana başvurulması gerektiği vurgulanıyor. Erken teşhisin, altta yatan sağlık sorunlarının yönetimi ve tedavi sürecinde büyük önem taşıdığı belirtiliyor. Ayrıca, belirtilerin şiddetini azaltmaya yardımcı olabilecek yaşam tarzı değişiklikleri ve tedavi yöntemleri hakkında da bilgi veriliyor.

Fibromiyalji, yaygın kas ağrısı ve hassasiyet ile karakterize kronik bir durum olarak tanımlanırken, kronik yorgunluk sendromu ise aşırı yorgunluk ve halsizlik ile kendini gösteriyor. Tiroid sorunları, metabolizma hızını etkileyerek çeşitli belirtilere yol açabiliyor. B12 ve D vitamini eksiklikleri ise sinir sistemi fonksiyonları ve kemik sağlığı için önemli olup, eksiklikleri durumunda çeşitli belirtiler ortaya çıkabiliyor.

Haberde, bu belirtileri yaşayan kadınların bir doktora başvurarak gerekli testleri yaptırmaları ve uygun tedavi planını oluşturmaları öneriliyor. Erken teşhis ve tedavi ile yaşam kalitesinin artırılabileceği belirtiliyor.

Milyonlarca çalışanın merakla beklediği asgari ücret ara zammı konusu gündemdeki yerini koruyor. Temmuz ayında asgari ücrete zam yapılıp yapılmayacağı, geçim sıkıntısı çeken vatandaşlar tarafından yakından takip ediliyor.

Asgari Ücret Tespit Komisyonu Toplantıları ve Beklentiler:

• Asgari Ücret Tespit Komisyonu, işçi ve işveren temsilcileriyle bir araya gelerek asgari ücreti belirliyor.
• Son dönemde yapılan açıklamalarda, hükümet yetkilileri ve işveren temsilcileri ara zam konusunda temkinli yaklaşımlar sergiliyor.
• Ancak, enflasyonun yüksek seyretmesi ve alım gücünün düşmesi nedeniyle işçi sendikaları ve bazı ekonomistler ara zam yapılması gerektiğini savunuyor.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan'ın Açıklamaları:

• Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, asgari ücretle ilgili yaptığı açıklamalarda, enflasyonu kontrol altına almaya öncelik verdiklerini belirtiyor.
• Işıkhan, Temmuz ayında ara zam yapılıp yapılmayacağına dair net bir ifade kullanmaktan kaçınıyor ve ekonomik gelişmelerin yakından takip edildiğini vurguluyor.

Ekonomik Göstergeler ve Enflasyonun Rolü:

• Asgari ücret zammı kararında enflasyon oranları önemli bir rol oynuyor.
• Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan enflasyon verileri, Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun değerlendirmelerinde dikkate alınıyor.
• Enflasyonun yüksek seyretmesi durumunda, asgari ücrete ara zam yapılması olasılığı artıyor.

Olası Zam Senaryoları:

Eğer Temmuz ayında asgari ücrete ara zam yapılırsa, farklı senaryolar gündeme gelebilir:

1. Enflasyon oranına göre zam: Enflasyonun ilk altı aylık dönemdeki gerçekleşme oranına göre bir zam yapılması.
2. Refah payı eklenerek zam: Enflasyon oranının üzerine, işçinin alım gücünü artırmak amacıyla refah payı eklenerek bir zam yapılması.
3. Sabit bir miktar zam: Belirli bir miktar (örneğin 1000 TL, 2000 TL gibi) zam yapılması.

Sonuç:

Asgari ücrete Temmuz ayında ara zam yapılıp yapılmayacağı, ekonomik gelişmeler, enflasyon oranları ve hükümetin politikaları doğrultusunda netlik kazanacak. Milyonlarca çalışan, bu konuda yapılacak açıklamaları ve alınacak kararları beklemeye devam ediyor.