Türkiye'de 15-34 yaş aralığındaki genç nüfusun önemli bir kısmının ne eğitimde ne de istihdamda olduğu belirtiliyor. Son yıllarda 'ev genci' kavramının ardından 'ev erkeği' olgusunun da arttığına dikkat çekiliyor.

Türkiye'deki genç nüfusun durumuyla ilgili dikkat çekici bir tablo ortaya konuluyor. 15-34 yaş aralığındaki gençlerin 6.7 milyonunun ne eğitimde ne de istihdamda olduğu belirtiliyor. Bu durum, 'Ne Eğitimde Ne İstihdamda Olan Gençler' (NEET) olarak adlandırılıyor ve Türkiye'de giderek büyüyen bir sorun olarak karşımıza çıkıyor.
Son yıllarda 'ev genci' kavramının yaygınlaşmasının ardından, şimdi de 'ev erkeği' olgusunun arttığına dikkat çekiliyor. Özellikle ekonomik zorluklar, işsizlik ve eğitim fırsatlarına erişimdeki kısıtlamalar, genç erkeklerin de işgücüne katılımını olumsuz etkiliyor. Bu durum, hem bireysel hem de toplumsal düzeyde çeşitli sorunlara yol açabileceği endişesini taşıyor.
Araştırmalar, NEET oranlarının yüksek olmasının, gençlerin geleceğe dair umutlarını azaltabileceğini, sosyal dışlanmaya neden olabileceğini ve hatta suç oranlarını artırabileceğini gösteriyor. Bu nedenle, gençlerin eğitim ve istihdam olanaklarına erişimini kolaylaştıracak politikaların geliştirilmesi büyük önem taşıyor.
Bu bağlamda, mesleki eğitim programlarının yaygınlaştırılması, girişimciliği teşvik eden destek mekanizmalarının oluşturulması ve işgücü piyasasının ihtiyaçlarına uygun eğitim müfredatlarının hazırlanması gibi adımlar atılması gerekiyor. Ayrıca, gençlerin psikolojik ve sosyal ihtiyaçlarına yönelik destek hizmetlerinin de sunulması, bu sorunun çözümüne katkı sağlayabilir.
Özetle, Türkiye'deki genç nüfusun önemli bir kısmının eğitim ve istihdam dışında kalması, üzerinde ciddiyetle durulması gereken bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Bu sorunun çözümü için kapsamlı ve bütüncül politikaların hayata geçirilmesi, gençlerin geleceği ve ülkenin kalkınması açısından büyük önem taşıyor.