Salatalıklı smoothie, özellikle sıcak havalarda ferahlatıcı ve sağlıklı bir içecek alternatifi sunuyor. İşte bu pratik ve lezzetli tarifin detayları:

Malzemeler:

• 1 adet salatalık
• Yarım limonun suyu
• 1 su bardağı ıspanak
• Yarım demet maydanoz
• 1 adet yeşil elma
• 1 dilim zencefil
• 1 su bardağı su veya süt (isteğe bağlı)
• Buz (isteğe bağlı)

Yapılışı:

1. Salatalığı, elmayı ve zencefili kabaca doğrayın.
2. Ispanak ve maydanozu iyice yıkayın.
3. Tüm malzemeleri blender'a ekleyin.
4. Limon suyunu ve suyu (veya sütü) ekleyin.
5. Pürüzsüz bir kıvam elde edene kadar blender'dan geçirin.
6. İsteğe bağlı olarak buz ekleyerek servis yapın.

İpuçları:

• Smoothie'nizi daha tatlı hale getirmek için bir miktar bal veya agave şurubu ekleyebilirsiniz.
• Kıvamını ayarlamak için daha fazla su veya süt ekleyebilirsiniz.
• Farklı yeşillikler veya meyveler ekleyerek tarifi kişiselleştirebilirsiniz. Örneğin, nane, kereviz veya armut ekleyebilirsiniz.
• Smoothie'yi hazırladıktan sonra hemen tüketmek, vitamin ve mineral kaybını önleyecektir.

Bu tarif, hem sağlıklı beslenmeye özen gösterenler hem de farklı lezzetler denemek isteyenler için ideal bir seçenek. Afiyet olsun!

Zeytinyağlı taze fasulye, Türk mutfağının sevilen lezzetlerinden biridir. Hem sağlıklı hem de lezzetli olan bu yemeği hazırlamak oldukça kolaydır. İşte adım adım zeytinyağlı taze fasulye tarifi:

Malzemeler:

• 500 gram taze fasulye
• 1 adet büyük boy soğan
• 2 adet domates
• 2 diş sarımsak
• 3 yemek kaşığı zeytinyağı
• 1 tatlı kaşığı toz şeker
• Tuz
• Karabiber
• 1 su bardağı sıcak su

Hazırlanışı:

1. Taze fasulyeleri ayıklayın ve kılçıklarını temizleyin. Ardından, fasulyeleri 2-3 cm uzunluğunda doğrayın.
2. Soğanı yemeklik doğrayın. Domateslerin kabuklarını soyun ve küp küp doğrayın. Sarımsakları ince ince kıyın.
3. Tencereye zeytinyağını alın ve ısıtın. Soğanları pembeleşinceye kadar kavurun.
4. Sarımsakları ekleyin ve kokusu çıkana kadar kavurun.
5. Doğranmış domatesleri ekleyin ve domatesler suyunu çekene kadar pişirin.
6. Doğranmış taze fasulyeleri ekleyin ve birkaç dakika kavurun.
7. Toz şekeri, tuzu ve karabiberi ekleyin.
8. Sıcak suyu ekleyin, tencerenin kapağını kapatın ve kısık ateşte fasulyeler yumuşayana kadar yaklaşık 30-40 dakika pişirin.
9. Pişen zeytinyağlı taze fasulyeyi ocaktan alın ve soğumaya bırakın.

Soğuduktan sonra servis yapın. Zeytinyağlı taze fasulye, yanında yoğurt veya pilav ile servis edilebilir. Afiyet olsun!

Ciğer kızartma, Türk mutfağının sevilen lezzetlerinden biridir. İşte evde kolayca hazırlayabileceğiniz ciğer kızartma tarifi:

Malzemeler:

• 500 gram dana veya kuzu ciğeri
• 1 adet kuru soğan
• 1 yemek kaşığı un
• 1 çay kaşığı pul biber
• 1 çay kaşığı kekik
• Tuz ve karabiber
• Sıvı yağ (kızartmak için)

Yapılışı:

1. Ciğeri kuşbaşı doğrayın.
2. Soğanı ince ince doğrayın.
3. Doğradığınız ciğeri bir kaseye alın. Üzerine un, pul biber, kekik, tuz ve karabiber ekleyip harmanlayın.
4. Geniş bir tavada sıvı yağı kızdırın.
5. Ciğeri kızgın yağda, ara sıra karıştırarak kızartın.
6. Ciğerler kızarınca tavadan alın ve fazla yağını süzdürün.
7. Aynı tavada doğranmış soğanları pembeleşinceye kadar kavurun.
8. Kızarmış ciğeri servis tabağına alın. Üzerine kavrulmuş soğanları ekleyin.

Püf Noktaları:

• Ciğeri marine ederken baharatları bol kullanın.
• Ciğeri yüksek ateşte, kısa sürede kızartın. Böylece ciğerin içi yumuşak kalır.
• Servis yaparken yanında lavaş, közlenmiş biber ve domates ile sunabilirsiniz.

Afiyet olsun!

İslim kebabı, Türk mutfağının sevilen lezzetlerinden biridir. Hem göze hitap eden sunumu hem de lezzetiyle sofraların vazgeçilmezidir. İşte adım adım İslim Kebabı tarifi:

Malzemeler:

• 500 gram dana veya kuzu kuşbaşı
• 3 adet patlıcan
• 2 adet domates
• 3-4 adet sivri biber
• 1 adet soğan
• 2 diş sarımsak
• 1 yemek kaşığı domates salçası
• 1 yemek kaşığı biber salçası
• Yarım çay bardağı sıvı yağ
• Tuz, karabiber, pul biber, kekik
• Kürdan

Yapılışı:

1. Patlıcanları alacalı soyup, yaklaşık 1 cm kalınlığında dilimleyin. Tuzlu suda 20 dakika bekletin ve ardından kurulayın.
2. Patlıcan dilimlerini sıvı yağda hafifçe kızartın.
3. Ayrı bir tavada kuşbaşı etleri suyunu salıp çekene kadar kavurun.
4. Doğranmış soğan ve sarımsağı ekleyip kavurmaya devam edin.
5. Salçaları ekleyip kokusu çıkana kadar kavurun.
6. Doğranmış domates ve biberleri ekleyin. Tuz, karabiber, pul biber ve kekik ile tatlandırın. Kısık ateşte 15-20 dakika pişirin.
7. Kızarttığınız patlıcan dilimlerinden iki tanesini artı şeklinde üst üste koyun. Ortasına etli harçtan koyun ve patlıcanları kapatarak bohça şekli verin.
8. Üzerine bir dilim domates ve biber yerleştirin ve kürdan ile tutturun.
9. Hazırladığınız islim kebaplarını fırın tepsisine dizin.
10. Önceden ısıtılmış 180 derece fırında patlıcanlar yumuşayana kadar yaklaşık 20-25 dakika pişirin.

Sıcak servis yapın. Afiyet olsun!

Kabak çorbası, hem sağlıklı hem de lezzetli bir başlangıç yemeği olarak sofralarda sıkça yer almaktadır. İşte pratik ve lezzetli kabak çorbası tarifi:

Malzemeler:

• 1 adet kabak
• 1 adet soğan
• 2 yemek kaşığı zeytinyağı
• 4 su bardağı sıcak su veya tavuk suyu
• Tuz, karabiber
• İsteğe bağlı: dereotu veya nane

Yapılışı:

1. Kabak ve soğanı soyup küp küp doğrayın.
2. Tencereye zeytinyağını alın ve soğanları pembeleşinceye kadar kavurun.
3. Kabağı ekleyip birkaç dakika daha kavurun.
4. Sıcak su veya tavuk suyunu ekleyin, tuz ve karabiberi de ilave edin.
5. Kabaklar yumuşayana kadar pişirin.
6. Çorbayı blenderdan geçirin.
7. İsteğe bağlı olarak üzerine dereotu veya nane serpiştirerek servis yapın.

Afiyet olsun!

Bu tarif, klasik bir kabak çorbası tarifidir. İsteğe göre farklı baharatlar veya sebzeler eklenerek çorbayı zenginleştirebilirsiniz. Örneğin, bir diş sarımsak veya bir parça zencefil ekleyerek farklı bir lezzet elde edebilirsiniz.

Çorbayı servis ederken üzerine bir kaşık yoğurt veya krema ekleyerek daha kremamsı bir kıvam elde edebilirsiniz. Ayrıca, kızarmış ekmek küpleri veya krutonlarla da servis yapabilirsiniz.

Kabak çorbası, özellikle kış aylarında içinizi ısıtacak ve bağışıklık sisteminizi güçlendirecek bir seçenektir. Kabak, A ve C vitaminleri açısından zengin olduğu için sağlığınız için de faydalıdır.

İtalya'da, Başbakan Giorgia Meloni hükümetinin popülaritesini ve siyasi yönünü test edecek önemli seçimler başladı. Bu seçimler, özellikle iş gücü reformu ve vatandaşlık referandumu gibi kritik konularda hükümetin aldığı desteği ölçmeyi amaçlıyor. Meloni'nin bu seçimlerdeki performansı, sadece İtalya içindeki siyasi dengeleri değil, aynı zamanda Avrupa'daki konumunu da etkileyebilecek sonuçlar doğurabilir.

İş gücü reformu, İtalya'daki çalışma koşullarını ve iş piyasasını yeniden düzenlemeyi hedefliyor. Bu reform, özellikle genç işsizliği azaltma ve iş güvencesini artırma gibi konulara odaklanıyor. Ancak, reformun içeriği ve uygulanma şekli, işçi sendikaları ve muhalefet partileri tarafından eleştiriliyor. Eleştirilerin temelinde, reformun işverenlerin lehine olduğu ve çalışanların haklarını yeterince korumadığı iddiaları yer alıyor.

Vatandaşlık referandumu ise, İtalya'da doğmuş veya uzun süredir ülkede yaşayan göçmenlerin vatandaşlık haklarını genişletmeyi amaçlıyor. Referandum, özellikle genç göçmenlerin entegrasyonunu kolaylaştırma ve toplumsal uyumu güçlendirme potansiyeli taşıyor. Ancak, referandumun içeriği, sağ görüşlü partiler ve bazı kamuoyu kesimleri tarafından eleştiriliyor. Eleştirilerin temelinde, vatandaşlık kriterlerinin gevşetilmesinin, İtalya'nın kültürel kimliğini zayıflatacağı ve güvenlik risklerini artıracağı endişesi bulunuyor.

Bu seçimler, Meloni hükümeti için bir güvenoyu niteliği taşıyor. Seçim sonuçları, hükümetin gelecekteki politikalarını şekillendirmede önemli bir rol oynayacak. Ayrıca, seçimlerin Avrupa Birliği genelindeki siyasi eğilimler üzerinde de etkili olabileceği belirtiliyor. Meloni'nin başarısı, Avrupa'daki sağ görüşlü partilere moral verebilirken, başarısızlığı ise mevcut siyasi dengeleri değiştirebilir.

Seçimlerin olası sonuçları:

• Hükümetin Güçlenmesi: Meloni hükümetinin seçimlerden başarıyla çıkması, hükümetin iç politikadaki manevra alanını genişletebilir ve Avrupa'daki etkisini artırabilir.
• Muhalefetin Yükselişi: Seçimlerde muhalefetin güçlenmesi, hükümetin politikalarını değiştirmeye zorlayabilir ve erken seçim olasılığını gündeme getirebilir.
• Avrupa'ya Etkileri: Seçim sonuçları, Avrupa Birliği'nin geleceği ve sağ-sol dengesi üzerinde önemli etkiler yaratabilir.

Eski ABD Başkanı Donald Trump'ın görevden ayrılmadan önce başlattığı ve mahkemeler tarafından defalarca engellenen seyahat yasağı, nihayetinde yürürlüğe girdi. Yasa, çoğunluğu Müslüman olan 12 ülkenin vatandaşlarının ABD'ye girişini önemli ölçüde kısıtlıyor.

Yasağın kapsamına giren ülkeler şunlar:

• İran
• Libya
• Somali
• Suriye
• Yemen
• Çad
• Venezuela
• Kuzey Kore
• Nijerya
• Myanmar
• Eritre
• Kırgızistan

Yasağın tam olarak ne anlama geldiği ve nasıl uygulanacağı konusunda belirsizlikler devam ediyor. ABD Dışişleri Bakanlığı, yasağın uygulanmasıyla ilgili detaylı bir kılavuz yayınladı. Kılavuza göre, yasağın kapsamına giren ülkelerin vatandaşlarının ABD'ye vize başvuruları daha sıkı bir incelemeye tabi tutulacak. Bazı durumlarda, vize başvuruları tamamen reddedilebilir.

Yasağın insani etkileri konusunda endişeler dile getiriliyor. Birçok insan, ailelerinden ayrı kalma veya eğitim ve iş fırsatlarından mahrum kalma riskiyle karşı karşıya. Yasağın ekonomik etkileri de tartışma konusu. Bazı uzmanlar, yasağın ABD'nin turizm ve ticaret sektörlerine zarar verebileceğini savunuyor.

Yasağa karşı çıkan sivil toplum kuruluşları ve insan hakları örgütleri, yasağın ayrımcı ve insanlık dışı olduğunu savunuyor. Bu kuruluşlar, yasağın kaldırılması için hukuki ve siyasi mücadelelerini sürdüreceklerini belirtiyor.

Donald Trump yönetiminin bu kararı, uluslararası alanda da tepkilere yol açtı. Birçok ülke, yasağın uluslararası hukuk ve insan hakları normlarına aykırı olduğunu savundu.

Çin, Londra'da yapılması planlanan ticaret görüşmeleri öncesinde, ABD'ye olan ihracatında düşüş yaşandığını açıkladı. Çin Gümrük İdaresi'nin verilerine göre, bu yılın ilk beş ayında ABD'ye yapılan ihracat %3.6 oranında azaldı. Bu durum, iki ülke arasındaki ticaret ilişkilerindeki gerginliğin bir yansıması olarak değerlendiriliyor.

İhracattaki düşüşe rağmen, Çin'in genel ihracat performansı aynı dönemde %6.7'lik bir artış gösterdi. Bu artışta, Güneydoğu Asya ülkelerine ve Avrupa Birliği'ne yapılan ihracatın yükselmesi etkili oldu. Ancak, ABD ile ticaret hacmindeki daralma, özellikle bazı sektörlerde faaliyet gösteren Çinli şirketler için endişe kaynağı olmaya devam ediyor.

Çinli yetkililer, ihracattaki düşüşün geçici olduğunu ve Londra'daki ticaret görüşmelerinden olumlu sonuçlar çıkması halinde durumun düzeleceğini umuyorlar. Görüşmelerde, özellikle gümrük tarifeleri ve ticaret engelleri gibi konuların ele alınması bekleniyor. Ayrıca, Çin'in ABD'den ithalatının da aynı dönemde azalma göstermesi, ticaret dengesizliği konusundaki tartışmaları alevlendirebilir.

İhracat düşüşünün nedenleri arasında şunlar gösteriliyor:

• ABD'nin Çin mallarına uyguladığı ek gümrük vergileri
• Küresel ekonomik büyümedeki yavaşlama
• İki ülke arasındaki siyasi gerginlikler

Çin'in bu açıklaması, Londra'daki ticaret görüşmelerinin önemini daha da artırıyor. Tarafların yapıcı bir diyalog kurarak, ticaret ilişkilerini yeniden rayına oturtması bekleniyor. Aksi takdirde, ihracattaki düşüşün devam etmesi ve ekonomik etkilerinin daha da belirginleşmesi kaçınılmaz olabilir.

Görüşmelerin detayları ve sonuçları yakından takip edilecek.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, yaklaşan Birleşmiş Milletler (BM) Okyanus Konferansı öncesinde önemli bir mesaj yayınlayarak, gezegenin geleceği için okyanusların korunması konusunda acil ve kapsamlı bir anlaşmaya varılması gerektiğini vurguladı. Macron, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, okyanusların karşı karşıya olduğu kritik sorunlara dikkat çekerek, uluslararası toplumun bu konuda harekete geçme sorumluluğunun altını çizdi.

Macron, okyanusların iklim değişikliğinin etkileri, deniz kirliliği ve aşırı avlanma gibi ciddi tehditlerle karşı karşıya olduğunu belirtti. Bu sorunların sadece deniz yaşamını değil, aynı zamanda insanlığın sürdürülebilirliğini de tehlikeye attığını ifade etti. Cumhurbaşkanı, bu nedenle tüm ülkelerin ortak bir vizyonla hareket etmesi ve okyanusların korunması için somut adımlar atması gerektiğini savundu.

Macron'un mesajında öne çıkan bazı önemli noktalar şunlardır:

• Uluslararası İşbirliği: Okyanusların korunması için tüm ülkelerin işbirliği yapması ve ortak çözümler üretmesi gerekmektedir.
• Sürdürülebilir Politikalar: Deniz kirliliğini azaltacak, aşırı avlanmayı engelleyecek ve deniz ekosistemlerini koruyacak sürdürülebilir politikaların hayata geçirilmesi şarttır.
• Finansman: Okyanusların korunması için gerekli finansmanın sağlanması ve bu kaynakların etkin bir şekilde kullanılması önemlidir.
• Bilimsel Araştırma: Okyanusların daha iyi anlaşılması ve korunması için bilimsel araştırmalara yatırım yapılması gerekmektedir.

Macron, BM Okyanus Konferansı'nın bu hedeflere ulaşmak için önemli bir fırsat olduğunu belirterek, tüm ülkeleri yapıcı bir şekilde müzakerelere katılmaya ve somut sonuçlar elde etmeye çağırdı. Cumhurbaşkanı, Fransa'nın bu süreçte öncü bir rol üstlenmeye hazır olduğunu da sözlerine ekledi.

BM Okyanus Konferansı, okyanusların korunması ve sürdürülebilir kullanımı konusunda uluslararası işbirliğini güçlendirmeyi amaçlayan önemli bir platformdur. Bu yılki konferansta, okyanusların karşı karşıya olduğu tehditlere karşı alınacak önlemler ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşılması için atılacak adımlar ele alınacak.