Cep telefonlarının yaygınlaşmasıyla birlikte, cihazların vücudumuza yakın taşınmasının sağlık üzerindeki etkileri merak konusu olmaya devam ediyor. Özellikle erkeklerin cep telefonlarını ceplerinde taşımasının sperm kalitesi üzerindeki potansiyel etkileri üzerine yapılan araştırmalar, dikkat çekici sonuçlar ortaya koyuyor.

Yapılan çalışmalara göre, cep telefonlarından yayılan elektromanyetik radyasyonun (EMR), sperm DNA'sına zarar verebileceği düşünülüyor. Bu durum, sperm hareketliliğini ve canlılığını azaltarak üreme yeteneğini olumsuz etkileyebilir. Uzmanlar, cep telefonlarının yaydığı radyasyonun testislerdeki sıcaklığı artırabileceğini ve bunun da sperm üretimi için ideal olmayan bir ortam yarattığını belirtiyor.

Sperm kalitesi üzerindeki olası etkiler:

• Sperm sayısında azalma
• Sperm hareketliliğinde düşüş
• Sperm şeklinde anormallikler
• Sperm DNA'sında hasar

Bu olumsuz etkilerden korunmak için uzmanlar, erkeklere cep telefonlarını vücuda yakın taşımamalarını öneriyor. Telefonları çanta veya araba gibi daha uzak bir yerde tutmak, maruz kalınan radyasyon miktarını azaltmaya yardımcı olabilir. Ayrıca, telefonla konuşurken kulaklık kullanmak ve telefonun sinyalinin zayıf olduğu yerlerde konuşmaktan kaçınmak da alınabilecek önlemler arasında yer alıyor.

Cep telefonlarının potansiyel risklerine karşı dikkatli olmak ve gerekli önlemleri almak, üreme sağlığını korumak açısından önem taşıyor.

Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) düzenlemesinden yararlanamayan ve başvuruları çeşitli nedenlerle geciken vatandaşlar için sevindirici bir haber geldi. Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), EYT başvurusunda bulunmuş ancak işlemleri tamamlanamadığı için maaşlarını alamayan vatandaşların geriye dönük maaş ödemelerini yapmaya başladı. Bu ödemeler, başvuru sahiplerinin emeklilik hakkını kazandığı tarihten itibaren biriken tüm maaşlarını kapsıyor.

SGK, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, EYT düzenlemesinin yürürlüğe girmesiyle birlikte yoğun bir başvuru trafiği yaşandığını ve bu durumun bazı işlemlerin gecikmesine neden olduğunu belirtti. Kurum, başvuruların incelenmesi ve sonuçlandırılması sürecinde yaşanan aksaklıklar nedeniyle maaş ödemelerinde yaşanan gecikmelerden dolayı özür diledi. Ayrıca, vatandaşların mağduriyetini gidermek amacıyla geriye dönük maaş ödemelerinin hızlandırıldığı ve en kısa sürede tüm hak sahiplerine ödeme yapılacağı vurgulandı.

Geriye dönük maaş ödemeleri, vatandaşların banka hesaplarına yatırılıyor. Ödemelerin yapıldığına dair bilgilendirme mesajları da hak sahiplerine gönderiliyor. Vatandaşlar, ödeme detaylarını SGK'nın internet sitesi üzerinden veya e-Devlet platformu aracılığıyla da kontrol edebiliyorlar.

EYT düzenlemesi, 8 Eylül 1999 öncesinde sigortalı olan ve belirli prim gün sayısını dolduran ancak yaş şartını sağlamayan vatandaşlara emeklilik hakkı tanımıştı. Düzenlemenin yürürlüğe girmesiyle birlikte milyonlarca vatandaş emeklilik başvurusunda bulunmuştu. Ancak, başvuru yoğunluğu nedeniyle bazı işlemlerin tamamlanması zaman almış ve bu durum maaş ödemelerinde gecikmelere yol açmıştı.

SGK yetkilileri, geriye dönük maaş ödemelerinin tamamlanmasının ardından, EYT başvurularının sonuçlandırılması ve maaş ödemelerinin düzenli bir şekilde yapılması için çalışmaların aralıksız devam ettiğini bildirdi.

Trabzonspor'un başarılı file bekçisi Uğurcan Çakır, Avrupa kulüplerinin radarına girdi. Performansıyla dikkat çeken milli kaleci için iki Avrupa takımının devrede olduğu belirtildi.

İki Avrupa Kulübü Devrede: Uğurcan Çakır'ı transfer etmek isteyen kulüplerin isimleri henüz netleşmezken, bu takımların Avrupa'nın önde gelen liglerinde mücadele ettiği ifade ediliyor. Trabzonspor yönetiminin Uğurcan için nasıl bir bonservis bedeli belirleyeceği ise merak konusu.

Uğurcan'ın Performansı: Uğurcan Çakır, Trabzonspor formasıyla sergilediği başarılı performansla hem Süper Lig'de hem de Avrupa kupalarında adından söz ettirdi. Milli takımın da kalesini koruyan Uğurcan, özellikle kurtarışları ve oyun görüşüyle dikkat çekiyor.

Transfer İhtimali: Uğurcan Çakır'ın Avrupa'ya transfer olma ihtimali, Trabzonspor taraftarları tarafından yakından takip ediliyor. Transferin gerçekleşmesi halinde, Uğurcan'ın kariyerinde yeni bir sayfa açması bekleniyor.

Trabzonspor'un Tutumu: Trabzonspor yönetiminin Uğurcan Çakır için gelen teklifleri değerlendireceği ve kulübün menfaatleri doğrultusunda bir karar vereceği belirtiliyor. Transferin gerçekleşmesi durumunda, Trabzonspor'un kaleci arayışlarına başlayabileceği de ifade ediliyor.

Eskişehir'de 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamaları sırasında duygusal anlar yaşandı. Kutlamalar esnasında başlayan sağanak yağmura rağmen bir dede ve torunu, İstiklal Marşı'nı dinlemeye devam etti. Yağmurun şiddetini artırmasına aldırış etmeyen dede, torununu sıkıca tutarak İstiklal Marşı'nı coşkuyla okudu.

Kent Meydanı'nda düzenlenen törende, öğrenciler şiirler okudu, halk oyunları gösterileri sergilendi. Ancak törenin sonlarına doğru başlayan sağanak yağmur, katılımcıları hazırlıksız yakaladı. Birçok kişi şemsiyelerine sığınırken, bazıları da saçak altlarınaProtected Areas geçti. Buna rağmen, İstiklal Marşı'nın okunmasıyla birlikte yağmura rağmen meydanda kalanlar, marşı hep bir ağızdan okudu.

Bu sırada, bir dede ve torununun yağmur altında İstiklal Marşı'nı dinlemesi, törene katılanların dikkatini çekti. Islanmalarına rağmen marşı coşkuyla okuyan dede ve torunu, büyük takdir topladı. O anlar, kameralara yansıdı ve sosyal medyada geniş yankı uyandırdı. İzleyenler, dede ve torununun vatan sevgisi karşısında duygulandıklarını ifade ettiler.

23 Nisan coşkusunun yaşandığı bu günde, yağmurun bile engel olamadığı vatan sevgisi, Eskişehir'de unutulmaz bir anı olarak kayıtlara geçti.

Ayşe Kulin'in yeni romanı 'Unutma Bahçesi', yazarın aile geçmişine ışık tutuyor. Kulin, bu romanında arayışları ve yüzleşmeleri ele alıyor. Roman, okuyucuları Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerinden günümüze uzanan bir yolculuğa çıkarıyor.

Kulin, romanında, ailesinin farklı kuşaklarından kadınların hayat hikayelerini anlatıyor. Bu kadınlar, farklı dönemlerde farklı zorluklarla karşılaşsalar da, hayata tutunmayı ve kendi yollarını bulmayı başarıyorlar. Yazar, karakterleri aracılığıyla kadınların gücünü ve dayanıklılığını vurguluyor.

Röportajda Ayşe Kulin, edebiyat anlayışını ve yazma sürecini anlatıyor. Kulin, romanlarını yazarken tarihten ve gerçek olaylardan ilham aldığını belirtiyor. Yazar, okuyucularının romanlarını okurken hem eğlenmelerini hem de bir şeyler öğrenmelerini istediğini söylüyor.

Kulin, 'Unutma Bahçesi' romanında, geçmişle yüzleşmenin önemine dikkat çekiyor. Yazar, geçmişin izlerini sürmenin, bugünü anlamamıza ve geleceği şekillendirmemize yardımcı olacağını vurguluyor.

Röportajda, Kulin'in diğer romanlarına da değiniliyor. Yazar, her bir romanının kendisi için ayrı bir anlam taşıdığını ve okuyucularıyla farklı bir bağ kurduğunu ifade ediyor.

Ayşe Kulin, edebiyatın insanları bir araya getiren ve farklı dünyaları keşfetmelerini sağlayan bir araç olduğuna inanıyor. Yazar, romanlarıyla okuyucularına yeni bakış açıları sunmayı ve onları düşünmeye sevk etmeyi amaçlıyor.

Röportajın sonunda Ayşe Kulin, yeni projeleri hakkında ipuçları veriyor ve okuyucularına teşekkür ediyor.

Oyuncu Meriç Aral, gençlerin projelerine duyduğu inancı ve bu projelerin desteklenmesi gerektiğini vurguladı. Aral, gençlerin ürettiği işlerin kalitesinin kanıtlandığı bir dönemde olduğumuzu ve bu nedenle gençlere yatırım yapmanın önemine dikkat çekti.

Gençlerin cesaretlendirilmesi ve onlara fırsat tanınması gerektiğine inanan Aral, gençlerin enerjisi ve vizyonuyla topluma değer katabileceğini ifade etti. Kendi kariyerinde de gençlerle çalışmaya özen gösterdiğini ve onlardan ilham aldığını belirtti.

Ayrıca, Meriç Aral, gençlerin sadece sanat alanında değil, bilim, teknoloji ve diğer alanlarda da önemli işler başardığını ve bu başarıların desteklenmesi gerektiğini söyledi. Gençlerin potansiyelini ortaya çıkarmak için eğitim ve mentorluk programlarının yaygınlaştırılmasının önemine değindi.

Aral, “Gençlerin yaptığı işlerin iyi olduğunun kanıtlandığı bir dönemdeyiz. Bu desteklenmeli. Onlara güvenmeli ve önlerini açmalıyız” dedi.

Aslı Enver ve Mehmet Günsür, Hürriyet Cumartesi'ye verdikleri röportajda, hayatlarının hiçbir döneminde anonim olamadıklarını vurguladı. Çocukluklarından itibaren kameralar önünde büyüyen ikili, bu durumun getirdiği zorluklara ve avantajlara değindi.

Mehmet Günsür, İtalya'da yaşadığı dönemde bile tanındığını, özellikle Türk turistlerin ilgisiyle karşılaştığını belirtti. Bu durumun bazen yorucu olabildiğini, ancak genel olarak insanlarla iletişim kurmayı sevdiğini ifade etti.

Aslı Enver, şöhretin getirdiği sorumlulukların farkında olduğunu ve her zaman dikkatli davranmaya çalıştığını söyledi. Özellikle sosyal medyada yaptığı paylaşımlara özen gösterdiğini ve özel hayatını mümkün olduğunca korumaya çalıştığını ekledi.

Röportajda, ikilinin oyunculuk kariyerleri ve gelecek projeleri hakkında da bilgiler verildi. Aslı Enver, yeni projeler üzerinde çalıştığını ve farklı karakterleri canlandırmaktan keyif aldığını belirtti. Mehmet Günsür ise, uluslararası projelerde yer almaktan mutluluk duyduğunu ve farklı kültürlerle etkileşimde bulunmanın kendisine ilham verdiğini söyledi.

İkili, özel hayatlarına dair sorulara da samimi yanıtlar verdi. Evlilikleri ve aile hayatlarıyla ilgili açıklamalarda bulunan Enver ve Günsür, birbirlerine olan desteklerini ve sevgilerini dile getirdi.

• Aslı Enver: "Çocukluğumdan beri kameralar önündeyim. Bu durum hayatımın bir parçası haline geldi."
• Mehmet Günsür: "Anonim olmak benim için lüks değil. Ama insanlarla iletişim kurmayı seviyorum."

Sonuç olarak, Aslı Enver ve Mehmet Günsür röportajlarında, şöhretin hayatlarındaki etkilerini, oyunculuk kariyerlerini ve özel hayatlarına dair samimi düşüncelerini paylaştılar.

Bir dönemin olaylı aşk evliliğinden dünyaya gelen çocuk, hayatında yeni bir sayfa açtı. Annesiyle arasındaki bağın güçlendiği bu dönemde, babasıyla olan ilişkisini tamamen sonlandırdı. Ünlü oyuncu annenin, çocuğunun bu kararına destek verdiği belirtiliyor.

Çocuğun, anne ve babasının evliliği magazin gündemine bomba gibi düşmüştü. Aşkın en ateşli döneminde dünyaya gelen çocuk, anne ve babasının ayrılığıyla zor bir süreç yaşamıştı. Ancak, zamanla annesiyle daha da yakınlaştı ve babasıyla olan mesafeyi korumayı tercih etti.

Yeni Başlangıçlar:

• Çocuk, eğitimine ağırlık vererek geleceğine odaklanıyor.
• Annesiyle birlikte sık sık seyahatlere çıkarak yeni yerler keşfediyorlar.
• Sosyal çevresini genişleterek yeni arkadaşlıklar kuruyor.

Annenin, çocuğunun kararlarına saygı duyduğu ve ona her zaman destek olduğu vurgulanıyor. Ünlü oyuncu, yoğun iş temposuna rağmen çocuğuna vakit ayırmaya özen gösteriyor ve onun mutluluğu için elinden geleni yapıyor.

Çocuğun babasıyla olan ilişkisi hakkında ise herhangi bir açıklama yapılmadı. Ancak, çocuğun yakın çevresinden edinilen bilgilere göre, babasıyla görüşmek istemediği ve hayatında yeni bir sayfa açmaya kararlı olduğu belirtiliyor.

Anne ve Çocuk Arasındaki Güçlü Bağ:

1. Anne, çocuğunun her zaman yanında olduğunu hissettiriyor.
2. Birlikte kaliteli vakit geçirerek aralarındaki bağı güçlendiriyorlar.
3. Çocuğun kararlarına saygı duyarak ona özgüven aşılıyor.

Bu yeni dönemde, anne ve çocuğunun birlikte daha da güçlenerek mutlu bir hayat sürmeleri bekleniyor.

Şarkıcı Gökhan Tepe ve Aylin Öztekin, uzun süren birlikteliklerini evlilikle taçlandırdı. Çift, yedi yıl içinde iki kez nişanlanmış ve sonunda muradına erdi. Gökhan Tepe, Aylin Öztekin ile hayatını birleştirdi.

Çiftin nikah töreni, ailelerinin ve yakın dostlarının katılımıyla gerçekleşti. Törende Aylin Öztekin beyaz bir gelinlik tercih ederken, Gökhan Tepe ise şık bir takım elbise giydi. Nikah fotoğrafları sosyal medyada büyük ilgi gördü.

Gökhan Tepe ve Aylin Öztekin'in aşkları, yedi yıl önce başlamıştı. İlişkileri boyunca inişler ve çıkışlar yaşayan çift, iki kez nişanlanıp ayrılmıştı. Ancak sonunda evlenmeye karar vererek ilişkilerini mutlu sona ulaştırdılar.

Düğün törenine katılan davetliler arasında ünlü isimler de vardı. Çiftin mutluluğuna ortak olan davetliler, sosyal medya hesaplarından tebrik mesajları yayınladı.

Gökhan Tepe, düğün sonrası yaptığı açıklamada, "Aylin ile hayatımın en güzel yolculuğuna çıkıyorum. Birlikte nice mutlu yıllara." ifadelerini kullandı. Aylin Öztekin ise, "Gökhan'ı çok seviyorum. Onunla evlendiğim için çok mutluyum." dedi.

Çiftin balayı için nereye gideceği henüz bilinmiyor.