Diyarbakır'da meydana gelen olayda, bir baba ve oğlu evlerinde yanmış halde ölü bulundu. Merkez Kayapınar ilçesi Fırat Mahallesi'nde bulunan bir apartmanın 13. katındaki dairede yaşanan olay, çevredeki vatandaşların ihbarı üzerine ortaya çıktı.

İhbar üzerine olay yerine çok sayıda polis, itfaiye ve sağlık ekibi sevk edildi. İtfaiye ekipleri yangına müdahale ederek söndürdü. Sağlık ekipleri ise baba ve oğlunun hayatını kaybettiğini belirledi. Polis ekipleri, olay yerinde detaylı inceleme yaptı. İlk belirlemelere göre, yangının çıkış nedeni henüz tespit edilemedi.

Olayla ilgili soruşturma başlatıldı. Baba ve oğlunun cansız bedenleri, otopsi için Diyarbakır Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. Polis, yangının çıkış nedenini ve olayın detaylarını aydınlatmaya çalışıyor.

Olayla ilgili şu detaylar biliniyor:

• Olay, Kayapınar ilçesi Fırat Mahallesi'nde meydana geldi.
• Baba ve oğul, bir apartman dairesinde yanmış halde bulundu.
• Olay yerine çok sayıda ekip sevk edildi.
• Yangının çıkış nedeni henüz belirlenemedi.
• Polis soruşturma başlattı.

Soruşturma devam ederken, olayın cinayet mi, intihar mı yoksa kaza mı olduğu araştırılıyor.

Isparta'nın Sütçüler ilçesindeki Yazılı Kanyon'da dün kaybolan 19 yaşındaki üniversite öğrencisi Mustafa Kemal Eşen'in cansız bedenine ulaşıldı. Olay, dün saat 17.00 sıralarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, arkadaşlarıyla birlikte kanyona giden Eşen, serinlemek için suya girdi ve bir süre sonra gözden kayboldu.

Durumun 112 Acil Çağrı Merkezi'ne bildirilmesi üzerine bölgeye jandarma, sağlık ve AFAD ekipleri sevk edildi. Ekipler, Eşen'i bulmak için arama kurtarma çalışması başlattı. Dün yapılan arama çalışmalarından sonuç alınamamıştı. Bugün sabahın erken saatlerinde yeniden başlayan arama çalışmalarında Eşen'in cansız bedeni, kaybolduğu noktadan yaklaşık 200 metre uzaklıkta bulundu.

Mustafa Kemal Eşen'in cenazesi, otopsi yapılmak üzere Sütçüler Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

GZT'nin hazırladığı foto galeriye göre, dünyanın en büyük camileri arasında Türkiye'den de önemli yapılar yer alıyor. Bu camiler, hem ibadethane olarak hizmet veriyor hem de bulundukları şehirlerin silüetine önemli katkılar sağlıyor.

• Mescid-i Haram (Mekke, Suudi Arabistan): Dünyanın en büyük camisi olarak kabul edilen Mescid-i Haram, İslam'ın en kutsal mekanı olan Kabe'yi de içinde barındırıyor. Milyonlarca Müslüman'ın aynı anda ibadet edebildiği bu cami, her yıl hac ve umre ziyaretlerinde ağırladığı insan sayısıyla da dikkat çekiyor.
• Mescid-i Nebevi (Medine, Suudi Arabistan): İslam'ın ikinci en kutsal mekanı olan Mescid-i Nebevi, Hz. Muhammed'in (S.A.V) kabrinin bulunduğu yer olması sebebiyle büyük önem taşıyor. Genişletme çalışmalarıyla kapasitesi artırılan cami, milyonlarca ziyaretçiyi ağırlıyor.
• İmam Rıza Türbesi (Meşhed, İran): Şii Müslümanlar için önemli bir ziyaret merkezi olan İmam Rıza Türbesi, aynı zamanda büyük bir cami kompleksini de kapsıyor. Mimari detayları ve süslemeleriyle dikkat çeken yapı, her yıl milyonlarca ziyaretçiyi ağırlıyor.
• Faysal Camii (İslamabad, Pakistan): Modern İslam mimarisinin önemli örneklerinden biri olan Faysal Camii, Pakistan'ın başkenti İslamabad'da yer alıyor. Devasa kubbesi ve minareleriyle dikkat çeken cami, binlerce kişiyi aynı anda ağırlayabiliyor.
• Hasan II Camii (Kazablanka, Fas): Atlantik Okyanusu kıyısında yer alan Hasan II Camii, dünyanın en büyük camilerinden biri olma özelliğini taşıyor. Deniz üzerine inşa edilen cami, mimari detayları ve devasa minaresiyle büyüleyici bir görüntü sunuyor.
• Cemaa el-Cezair (Cezayir, Cezayir): Afrika'nın en büyük camisi olan Cemaa el-Cezair, modern mimarisi ve yüksek minaresiyle dikkat çekiyor.

Türkiye'den listede yer alan camiler:

• Çamlıca Camii (İstanbul): Türkiye'nin en büyük camisi olan Çamlıca Camii, İstanbul'un sembol yapılarından biri haline geldi. Modern mimarisi ve devasa boyutlarıyla dikkat çeken cami, aynı anda on binlerce kişiyi ağırlayabiliyor.
• Sabancı Merkez Camii (Adana): Seyhan Nehri kıyısında yer alan Sabancı Merkez Camii, Türkiye'nin en büyük camilerinden biri olma özelliğini taşıyor. Klasik Osmanlı mimarisi izleri taşıyan cami, Adana'nın simgelerinden biri olarak kabul ediliyor.
• Kocatepe Camii (Ankara): Ankara'nın en büyük camisi olan Kocatepe Camii, başkentin önemli simgelerinden biri. Modern ve klasik mimarinin harmanlandığı cami, hem ibadethane olarak hizmet veriyor hem de turistik bir cazibe merkezi olarak ziyaret ediliyor.
• Selimiye Camii (Edirne): Mimar Sinan'ın ustalık eseri olarak kabul edilen Selimiye Camii, UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alıyor. Osmanlı mimarisinin en önemli örneklerinden biri olan cami, Edirne'nin sembolü haline gelmiş durumda.
• Bursa Ulu Camii (Bursa): Bursa'da yer alan Ulu Camii, Osmanlı döneminden kalma önemli bir yapı. Çok sayıda kubbesi ve hat sanatıyla süslenmiş iç mekanıyla dikkat çeken cami, Bursa'nın tarihi ve kültürel mirasının önemli bir parçası.

Fransa'da hükümetin, Nestlé'nin şeker alımında suç ortaklığı yaptığına dair iddialar ortaya atıldı. İddialara göre, 2021 ve 2022 yıllarında Nestlé Waters, su kaynaklarını koruma şartıyla daha fazla su çekme izni almak için yasadışı şeker alımı gerçekleştirdi. Bu durum, su kıtlığı yaşayan bölgelerde büyük tepkilere yol açtı.

Soruşturma Başlatıldı: Olayla ilgili soruşturma başlatıldı ve Nestlé Waters'ın eski bir yöneticisi tutuklandı. İddialara göre, şirket yetkilileri, yerel çiftçilerden yasadışı yollarla şeker satın alarak su kaynaklarını koruma taahhüdünü yerine getirmediler.

Hükümetin Rolü: İddiaların merkezinde, hükümet yetkililerinin Nestlé'nin bu usulsüzlüklerine göz yumduğu veya doğrudan destek sağladığı şüphesi bulunuyor. Bazı çevre örgütleri, hükümetin Nestlé'ye çıkar sağladığını ve su kaynaklarının korunması konusunda yetersiz kaldığını savunuyor.

Nestlé'den Açıklama: Nestlé ise iddiaları reddederek, yasalara uygun hareket ettiğini ve su kaynaklarını koruma konusunda taahhütlerini yerine getirdiğini açıkladı. Şirket, soruşturmaya işbirliği yapacağını ve suçlamaların asılsız olduğunu kanıtlayacağını belirtti.

Sonuç: Fransa'da Nestlé ve hükümet arasındaki bu suç ortaklığı iddiaları, büyük bir tartışma yaratmış durumda. Soruşturmanın sonuçları ve hükümetin bu konudaki tutumu, kamuoyu tarafından yakından takip ediliyor.

Ünlü giyim markası Adidas, müşterilerine yönelik bir veri ihlali yaşandığını duyurdu. Şirket, yaptığı açıklamada, bazı kullanıcı verilerinin çalındığını ve bu durumdan etkilenen müşterileri bilgilendirdiğini belirtti.

Adidas'ın açıklamasına göre, olayda çalınan veriler arasında kullanıcıların isimleri, e-posta adresleri, şifreleri ve adresleri bulunuyor. Şirket, veri ihlalinin kaynağını tespit etmek ve benzer olayların tekrarlanmasını önlemek için güvenlik önlemlerini artırdığını vurguladı.

Etkilenen müşterilere gönderilen e-postalarda, Adidas, kullanıcıların hesap şifrelerini değiştirmelerini ve kişisel bilgilerini korumak için dikkatli olmalarını tavsiye etti. Ayrıca, şüpheli e-postalara veya bağlantılara tıklamamaları konusunda uyardı.

Şirket, veri ihlaliyle ilgili soruşturmanın devam ettiğini ve yetkililerle işbirliği içinde olduklarını bildirdi. Adidas, müşterilerinin güvenliğini en öncelikli konu olarak gördüğünü ve bu tür olayların tekrarlanmaması için gerekli tüm adımları atacağını taahhüt etti.

Veri ihlali, günümüzde şirketlerin karşı karşıya olduğu siber güvenlik risklerinin bir örneği olarak öne çıkıyor. Adidas gibi büyük markaların bile bu tür saldırılardan etkilenmesi, veri güvenliğinin önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.

Müşterilerin kişisel verilerinin korunması, şirketlerin itibarını ve müşteri güvenini doğrudan etkileyen kritik bir faktör haline gelmiştir. Bu nedenle, şirketlerin siber güvenlik yatırımlarına öncelik vermesi ve düzenli olarak güvenlik açıklarını tespit ederek gerekli önlemleri alması büyük önem taşımaktadır.

Adidas, veri ihlali sonrasında müşterilerine destek sağlamak için bir yardım hattı ve bilgilendirme sayfası oluşturdu. Müşteriler, bu kanallar aracılığıyla konuyla ilgili sorularını iletebilir ve gerekli yardımı alabilirler.

Televizyon ekranlarında yayınlanan dizilerden iki tanesi daha final yapma kararı aldı. İzleyiciler, hangi dizilerin final yapacağını ve final tarihlerini merak ediyor.

El Kızları Dizisi: El Kızları dizisi, yayın hayatına başladığı günden itibaren ilgiyle takip edilen yapımlardan biri oldu. Ancak, dizinin beklenen reytinglere ulaşamaması nedeniyle final kararı alındı. El Kızları, 6 Mayıs Cumartesi akşamı yayınlanacak olan 39. bölümüyle ekranlara veda edecek.

Sıfırıncı Gün Dizisi: Acun Ilıcalı'nın sahibi olduğu Exxen platformunda yayınlanan Sıfırıncı Gün dizisi de final yapma kararı aldı. Aksiyon ve gerilim türündeki dizi, beklenen ilgiyi görmediği için 6. bölümüyle ekranlara veda edecek.

Böylece, El Kızları ve Sıfırıncı Gün dizileri, Mayıs ayının ilk haftasında final yaparak ekranlara veda edecekler.

Türkiye'den yapılan vize başvurularının reddedilme oranları, seyahat planları yapan vatandaşlar için önemli bir gösterge haline geldi. Özellikle bazı ülkelerin ret oranları dikkat çekiyor. Vize başvurularında ret oranları ülkelere göre değişkenlik gösterirken, bazı Avrupa Birliği üyesi ülkeler de yüksek ret oranlarıyla öne çıkıyor.

Vize başvurularının reddedilme nedenleri arasında; başvuru evraklarındaki eksiklikler, seyahat amacının net olarak belirtilmemesi, finansal yeterliliğin kanıtlanamaması gibi faktörler yer alıyor. Ayrıca, bazı ülkelerin genel vize politikaları da ret oranlarını etkileyebiliyor.

En çok vize reddi yapan ülkelerden bazıları şunlardır:

• Avrupa ülkeleri
• Amerika Birleşik Devletleri
• Kanada

Vize başvurusu yapacak olan Türk vatandaşlarının, başvuru yapacakları ülkenin vize prosedürlerini dikkatlice incelemeleri, gerekli evrakları eksiksiz ve doğru bir şekilde hazırlamaları ve seyahat amaçlarını açıkça belirtmeleri önem taşıyor. Ayrıca, finansal durumlarını destekleyici belgeler sunmaları da başvurunun olumlu sonuçlanma ihtimalini artırabilir.

Vize ret oranları, ülkelerin dış politikaları, ekonomik ilişkileri ve göçmenlik politikaları gibi çeşitli faktörlerden etkilenebilir. Bu nedenle, vize başvurusu yapmadan önce güncel bilgileri takip etmek ve gerekli önlemleri almak önemlidir.

Biga 2. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilen ilanda, 2024/382 Esas numaralı dosya kapsamında, Ayşe Doğan tarafından açılan mirasçılık belgesi verilmesi davası ile ilgili bir duyuru yapılmıştır. Davacı Ayşe Doğan'ın, miras bırakan İsmail Doğan'ın mirasçısı olduğunu belirten bir mirasçılık belgesi talebinde bulunduğu belirtilmektedir.

İlanda, miras bırakan İsmail Doğan'ın nüfus kayıt bilgileri detaylı bir şekilde verilmiştir. Buna göre, İsmail Doğan'ın doğum yeri ve tarihi Biga olarak belirtilmiş, baba adı Hasan, anne adı ise Fatma olarak kaydedilmiştir.

Mahkeme, ilgili kişilerin veya kurumların, bu ilanın yayın tarihinden itibaren 3 ay içinde davaya müdahale edebileceklerini veya itirazlarını sunabileceklerini belirtmiştir. Bu süre içinde herhangi bir itirazın olmaması durumunda, mahkeme mevcut delillere dayanarak karar verecektir.

Duruşma günü olarak 26/09/2024 günü saat 11:00 belirlenmiştir. İlgili kişilerin belirtilen tarih ve saatte mahkemede hazır bulunmaları veya yasal temsilcileri aracılığıyla temsil edilmeleri gerekmektedir.

Özetle:

• Biga 2. Asliye Hukuk Mahkemesi, mirasçılık belgesi davası için ilan yayınladı.
• Miras bırakan: İsmail Doğan.
• Duruşma tarihi: 26/09/2024, saat 11:00.
• İlgililerin 3 ay içinde itiraz etme hakkı bulunmaktadır.

Ünye Aile Mahkemesi tarafından verilen ilana göre, 2023/662 Esas numaralı boşanma davasında, davalı Sibel Demir'e dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edilememiştir. Mahkeme, davalının adresinin tespit edilememesi ve mernis adresinde de bulunamaması üzerine, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 28. ve 3167 sayılı Kanun'un 23. maddeleri gereğince ilanen tebligat yapılmasına karar vermiştir.

Bu çerçevede, dava dilekçesi ve duruşma gününün ilanen tebliğine karar verilmiştir. Duruşma günü 26/09/2024 saat 10:00 olarak belirlenmiştir. Davalı Sibel Demir'in, ilan tarihinden itibaren 7 gün sonra dava dilekçesini ve eklerini mahkemeden alabileceği belirtilmiştir. İlan tarihinden itibaren 7 gün sonra tebligat yapılmış sayılacaktır. Belirtilen gün ve saatte duruşmada hazır bulunmadığı veya bir vekil aracılığıyla temsil edilmediği takdirde, yargılamaya yokluğunda devam olunacağı ve karar verileceği ihtar edilmiştir.