Hawaii'de antrenman yapan bir grup Türk yüzücü, köpek balığı saldırısına maruz kaldı. Saldırıda Murat Öz isimli yüzücü belinden yaralandı. Olay, yüzücülerin antrenman yaptıkları sırada meydana geldi.

Murat Öz'ün sağlık durumunun iyi olduğu belirtildi. Olayın ardından diğer yüzücülerin de kontrolleri yapıldı. Yüzücülerin Hawaii'deki antrenmanlarına ara verilip verilmeyeceği henüz netlik kazanmadı.

Köpek balığı saldırısıyla ilgili yerel yetkililer soruşturma başlattı. Saldırının gerçekleştiği bölgede güvenlik önlemleri artırıldı. Yüzücülerin antrenman yaptığı bölgede daha önce de köpek balığı saldırıları yaşandığı belirtildi.

Olayın ardından Türkiye Yüzme Federasyonu'ndan henüz bir açıklama yapılmadı. Yüzücü Murat Öz'ün tedavisi devam ederken, diğer yüzücülerin moral durumu hakkında bilgi verilmedi.

Hawaii'deki köpek balığı saldırısı, Türk yüzme camiasında üzüntüye yol açtı.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in, eski ABD Başkanı Donald Trump ile potansiyel bir görüşme yapabileceğine dair açıklamaları, uluslararası kamuoyunda dikkatle izleniyor. Putin, bu tür bir görüşmenin, savaşı ortaya çıkaran nedenleri ortadan kaldırma potansiyeli taşıdığını vurguladı. Bu ifade, Rusya-Ukrayna savaşı ve genel olarak küresel güvenlik sorunlarına çözüm arayışında yeni bir sayfa açma olasılığı olarak değerlendiriliyor.

Putin'in açıklamaları, Trump'ın daha önceki Rusya ile ilişkileri geliştirme yönündeki söylemleriyle de örtüşüyor. Bilindiği üzere Trump, başkanlığı döneminde Rusya ile daha yakın ilişkiler kurma arzusunu dile getirmiş, ancak bu durum ABD içinde çeşitli tartışmalara yol açmıştı. Şimdi ise, Trump'ın yeniden başkanlık yarışına girmesiyle birlikte, bu potansiyel görüşme yeniden gündeme geldi.

Uzmanlar, Putin-Trump görüşmesinin gerçekleşmesi halinde, Rusya-Ukrayna savaşının seyrinde önemli değişikliklere yol açabileceğine işaret ediyor. Özellikle, Trump'ın müzakereci yaklaşımı ve Rusya ile diyalog kurma isteği, savaşın diplomatik yollarla çözümü için yeni fırsatlar yaratabilir. Ancak, bu durumun Batı ittifakı içinde de farklı görüşlere neden olabileceği belirtiliyor.

Öte yandan, bazı analistler, bu görüşmenin sadece sembolik bir anlam taşıyabileceğini ve Rusya'nın Batı ile ilişkilerinde köklü bir değişiklik yaratmayacağını savunuyor. Özellikle, Rusya'nın Ukrayna'daki askeri operasyonlarına devam etmesi ve Kırım'ı ilhak etmesi gibi konularda taviz vermemesi durumunda, görüşmenin somut sonuçlar vermesi zor olabilir.

Sonuç olarak, Putin-Trump görüşmesi olasılığı, uluslararası ilişkilerde belirsizlik ve umut arasında gidip gelen bir tablo çiziyor. Görüşmenin gerçekleşip gerçekleşmeyeceği ve gerçekleşirse ne gibi sonuçlar doğuracağı, önümüzdeki dönemde yakından takip edilecek.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Şırnak'ta petrol üretiminin geldiği noktayı değerlendirerek, Şırnak'ın artık petrolün başkenti olduğunu ifade etti. Bakan Bayraktar, Gabar Dağı'nda yapılan çalışmalar ve yeni keşiflerle birlikte petrol üretiminin artırılması hedeflendiğini vurguladı.

Şırnak ziyaretinde çeşitli temaslarda bulunan Bakan Bayraktar, bölgedeki petrol arama ve çıkarma faaliyetlerini yerinde inceledi. Türkiye'nin enerji bağımsızlığı için yerli kaynakların önemine dikkat çeken Bayraktar, Şırnak'ın bu anlamda stratejik bir öneme sahip olduğunu belirtti. Bakan Bayraktar, bölgedeki petrol rezervlerinin artırılması için yeni teknolojilerin kullanılacağını ve daha fazla yatırım yapılacağını söyledi.

Bakan Bayraktar, Şırnak'taki petrol üretiminin sadece bölge ekonomisine değil, ülke ekonomisine de önemli katkılar sağladığını vurguladı. Petrol üretimindeki artışın, cari açığın azaltılmasına ve enerji maliyetlerinin düşürülmesine yardımcı olacağını ifade etti. Ayrıca, bölgede petrol sektöründe istihdamın artırılması için de çalışmalar yapıldığını belirtti.

Şırnak'ta petrol üretiminin artırılmasıyla birlikte, bölgedeki diğer sektörlerin de gelişmesi hedefleniyor. Bakan Bayraktar, petrol gelirlerinin bölgedeki altyapı projelerine ve sosyal hizmetlere aktarılacağını söyledi. Böylece, Şırnak ve çevresindeki illerin kalkınmasına katkı sağlanması amaçlanıyor.

Bakan Bayraktar, Şırnak'ın petrol üretimindeki başarısının, Türkiye'nin diğer bölgelerindeki petrol arama ve çıkarma faaliyetleri için de bir örnek teşkil ettiğini belirtti. Yerli kaynakların etkin bir şekilde kullanılmasıyla, Türkiye'nin enerji alanında daha güçlü bir konuma geleceğini ifade etti.

Son olarak Bakan Bayraktar, petrol arama ve çıkarma çalışmalarında görev alan tüm çalışanlara teşekkür ederek, başarılarının devamını diledi. Türkiye'nin enerji hedeflerine ulaşması için hep birlikte çalışmaya devam edeceklerini vurguladı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yeni anayasa çalışmaları hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu. Erdoğan, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin (TBMM) açılışında yaptığı konuşmada, mevcut anayasanın darbe ürünü olduğunu ve Türkiye'nin yeni bir anayasaya ihtiyacı olduğunu vurguladı.

Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar:

• Türkiye'nin darbe anayasasından kurtulması gerektiği.
• Yeni anayasanın, milletin beklentilerini karşılaması ve Türkiye'yi daha ileriye taşıması gerektiği.
• Siyasi partilere, yeni anayasa yapım sürecinde sorumluluk almaya davet.
• Yeni anayasa çalışmalarının, katılımcı ve kapsayıcı bir yaklaşımla yürütülmesi gerektiği.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında, yeni anayasa sürecinin tüm siyasi partilerin, sivil toplum kuruluşlarının ve vatandaşların katılımıyla şekillenmesi gerektiğini ifade etti. Ayrıca, yeni anayasanın Türkiye'nin temel değerlerini ve demokratik ilkelerini koruyacak şekilde hazırlanması gerektiğini belirtti.

Erdoğan, yeni anayasa ile Türkiye'nin daha güçlü, daha adil ve daha özgür bir ülke olacağını vurgulayarak, bu sürecin başarıyla tamamlanması için herkesin katkı sağlaması gerektiğini söyledi.

Konuşmasının devamında Erdoğan, Türkiye'nin iç ve dış politikadaki hedeflerine de değinerek, ülkenin kalkınması ve refahı için çalışmaların aralıksız sürdürüleceğini ifade etti.

Fenerbahçe, UEFA Avrupa Konferans Ligi'nde sergilediği başarılı performansın ardından gözünü Şampiyonlar Ligi'ne çevirdi. Sarı-lacivertli ekip, Şampiyonlar Ligi'nde gruplara kalabilmek için play-off turunda mücadele edecek.

Play-off turundaki muhtemel rakipleri arasında dikkat çeken takımlar bulunuyor. Fenerbahçe'nin olası rakipleri arasında, 3. eleme turunu geçmeleri halinde Rangers, Braga, PSV Eindhoven, Marsilya, Slavia Prag ve Kızılyıldız gibi güçlü ekipler yer alıyor.

Şampiyonlar Ligi play-off turu kura çekimi 7 Ağustos Pazartesi günü İsviçre'nin Nyon kentinde gerçekleştirilecek. Fenerbahçe'nin bu turdaki rakibi, kura çekimi sonrasında netleşecek ve sarı-lacivertli ekip, gruplara kalmak için bu zorlu engeli aşmaya çalışacak.

Play-off turunda ilk maçlar 22-23 Ağustos tarihlerinde, rövanş karşılaşmaları ise 29-30 Ağustos tarihlerinde oynanacak. Fenerbahçe'nin Şampiyonlar Ligi'ne katılımı, bu iki maçlık performansına bağlı olacak.

Fenerbahçe'nin Şampiyonlar Ligi'ndeki muhtemel rakipleri ve play-off turu eşleşmeleri, futbolseverler tarafından büyük bir merakla bekleniyor. Kura çekimi sonrasında Fenerbahçe'nin rakibi ve maç programı netlik kazanacak.

ABD, İngiltere ve Almanya, İsrail'e Refah'a yönelik olası bir saldırı konusunda ortak bir uyarıda bulundu. İsrail'in Refah'a saldırması halinde bunun sonuçları olacağına dikkat çekildi.

Üç ülkenin yetkilileri, Refah'a yönelik geniş çaplı bir saldırının, halihazırda kırılgan olan insani durumu daha da kötüleştireceği ve bölgedeki istikrarı tehlikeye atacağı konusunda endişelerini dile getirdi. Yapılan açıklamalarda, İsrail'in sivilleri koruma yükümlülüğüne vurgu yapılırken, Refah'taki yaklaşık 1.5 milyon Filistinlinin güvenli bir yere tahliye edilmeden askeri bir operasyonun başlatılmasının kabul edilemez olduğu belirtildi.

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile yaptığı görüşmede, Refah'a yönelik bir saldırının sadece insani bir felakete yol açmakla kalmayacağını, aynı zamanda İsrail'in uzun vadeli güvenliğine de zarar vereceğini ifade etti. Blinken, ABD'nin İsrail'in kendini savunma hakkını desteklediğini, ancak bu hakkın uluslararası hukuk çerçevesinde ve sivillerin korunması gözetilerek kullanılması gerektiğini vurguladı.

İngiltere Dışişleri Bakanı David Cameron da benzer bir açıklama yaparak, Refah'a yönelik bir saldırının Gazze'deki insani krizi daha da derinleştireceğini ve bölgedeki barış umutlarını zayıflatacağını belirtti. Cameron, İngiltere'nin İsrail'e silah satışını durdurma çağrılarına rağmen, bu konuda henüz bir karar alınmadığını, ancak durumun yakından takip edildiğini söyledi.

Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ise, İsrail'in Refah'a saldırması halinde bunun Avrupa Birliği ile ilişkilerini olumsuz etkileyebileceği uyarısında bulundu. Baerbock, Almanya'nın İsrail'in güvenliğine olan bağlılığını koruduğunu, ancak bu bağlılığın İsrail'in uluslararası hukuka uyma ve sivilleri koruma yükümlülüğünü ortadan kaldırmadığını ifade etti.

Bu üç ülkenin uyarıları, İsrail hükümeti üzerinde artan bir baskı oluştururken, Netanyahu hükümetinin Refah konusunda nasıl bir adım atacağı merakla bekleniyor. İsrail Başbakanlığı'ndan henüz resmi bir açıklama yapılmazken, hükümet kaynakları, İsrail'in kendi güvenliğini sağlama ve Hamas'ı ortadan kaldırma konusunda kararlı olduğunu belirtiyor.

Ticaret Bakanlığı'nın ihracatçılara yönelik genelgesi ve tasarruf tedbirleri çağrılarına rağmen, bazı firmaların lüks bir otelde ödül gecesi düzenlediği belirtiliyor. İddiaya göre, bakanlığın 'ödül töreni, kutlama ve benzeri faaliyetlere bütçe ayrılmaması' yönündeki talimatına uyulmadı.

Söz konusu gecede, firmaların üst düzey yöneticilerinin ve çalışanlarının yer aldığı, çeşitli ödüllerin dağıtıldığı ve eğlence programlarının düzenlendiği ifade ediliyor. Bu durum, Ticaret Bakanlığı'nın tasarruf tedbirleri konusundaki hassasiyetine rağmen gerçekleştiği için eleştirilere neden oldu.

Bakanlığın genelgesinde, kamu kaynaklarının etkin ve verimli kullanılması, israfın önlenmesi ve tasarruf kültürünün yaygınlaştırılması gerektiği vurgulanmıştı. Bu kapsamda, temsil ve ağırlama giderlerinin azaltılması, seyahatlerde daha ekonomik seçeneklerin tercih edilmesi ve gereksiz harcamalardan kaçınılması istenmişti. Ancak, bazı firmaların bu çağrıya rağmen lüks bir organizasyon düzenlemesi, kamuoyunda tepkilere yol açtı.

Konuyla ilgili olarak Ticaret Bakanlığı'ndan henüz resmi bir açıklama yapılmadı. Ancak, bakanlık yetkililerinin olayı inceleyeceği ve gerekli görüldüğü takdirde ilgili firmalar hakkında işlem başlatabileceği belirtiliyor.

Bu tür organizasyonların, özellikle ekonomik zorlukların yaşandığı dönemlerde kamuoyunda hassasiyet yarattığı ve şirketlerin itibarını zedeleyebileceği değerlendiriliyor.

Duman, İzmir Kültürpark Açıkhava Tiyatrosu'nda verdiği konserle hayranlarını coşturdu. Konser, grubun sevilen şarkılarıyla İzmir'i adeta salladı.

Konserde Öne Çıkanlar:

• Duman, sahne performansıyla büyük beğeni topladı.
• Konser alanı tıklım tıklım doluydu.
• Hayranlar, şarkılara hep bir ağızdan eşlik etti.
• Grup, eski ve yeni şarkılarını seslendirdi.

Duman'ın İzmir konseri, grubun hayranları için unutulmaz bir deneyim oldu. Grup, enerjik performansıyla izleyicilerden tam not aldı.

Konserde, 'Her Şeyi Yak', 'Seni Kendime Sakladım', 'Haberin Yok Ölüyorum' gibi klasikleşmiş Duman şarkılarının yanı sıra, yeni albümlerinden parçalar da seslendirildi. İzleyiciler, şarkılara coşkuyla eşlik ederek unutulmaz bir gece yaşadı.

Bursa'da bir iş yerinin önünde bulunan saksı çiçekleri çalındı. Olay, merkez Osmangazi ilçesi Tahtakale Mahallesi'nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, bir dükkan sahibi, iş yerinin önüne saksılar içinde çiçekler koydu. Sabah dükkanını açmaya gelen esnaf, çiçeklerin yerinde olmadığını fark etti.

Güvenlik kamerası kayıtlarını inceleyen dükkan sahibi, çiçeklerin çalındığını tespit etti. Görüntülerde, kimliği belirsiz kişi veya kişilerin gece saatlerinde dükkanın önüne gelerek saksıları alıp götürdüğü görüldü. Hırsızlık anı saniye saniye güvenlik kameralarına yansıdı.

Olayla ilgili soruşturma başlatıldı. Polis ekipleri, güvenlik kamerası görüntülerini inceleyerek şüpheli veya şüphelilerin kimliklerini tespit etmeye çalışıyor. Çalınan çiçeklerin değeri henüz belirlenmezken, dükkan sahibi yaşanan hırsızlık olayına tepki gösterdi.

Dükkan sahibi açıklamasında şunları söyledi:

• "Sabah geldiğimizde çiçekler yerinde yoktu."
• "Kamera kayıtlarına baktığımızda gece saatlerinde birilerinin gelip çiçekleri çaldığını gördük."
• "Bu tür olayların yaşanması üzücü. Yetkililerden bu konuda daha duyarlı olmalarını bekliyoruz."

Hırsızlık olayının ardından bölgedeki diğer esnaflar da benzer durumlarla karşılaşmamak için önlem almaya başladı. Bazı esnaflar dükkanlarının önüne güvenlik kameraları yerleştirirken, bazıları ise değerli eşyalarını dükkan içinde saklamaya başladı.

Polis, olayla ilgili soruşturmanın sürdüğünü ve şüphelilerin en kısa sürede yakalanması için çalışmaların devam ettiğini bildirdi.