İsrail'de yayınlanan bir anket raporuna göre, İsrail halkının önemli bir bölümü İran'a yönelik saldırıları destekliyor. Anket, olası bir askeri operasyona halkın bakış açısını değerlendirmeyi amaçlıyor.

Raporda, katılımcılara İran'ın nükleer programına karşı olası bir İsrail saldırısı soruldu. Cevaplar, İsrail kamuoyunun bu konuda bölünmüş olduğunu gösteriyor. Ancak genel eğilim, saldırı olasılığına destek yönünde.

Ankete katılanların çoğunluğu, İsrail hükümetinin İran'ın nükleer silah geliştirmesini engellemek için askeri harekat düzenlemesini desteklediğini belirtiyor. Destekleyenlerin oranı, farklı demografik gruplar arasında değişiklik gösterse de, genel olarak yüksek bir seviyede seyrediyor.

Ankette öne çıkan bazı bulgular:

• Katılımcıların büyük bir bölümü, İran'ın nükleer silah elde etmesinin İsrail için büyük bir tehdit oluşturduğuna inanıyor.
• Birçok kişi, diplomatik çözüm yollarının tükendiğini ve askeri seçeneğin masada olması gerektiğini düşünüyor.
• Ancak, İran'a yönelik bir saldırının bölgesel bir savaşı tetikleyebileceği ve İsrail'i de hedef alabilecek misillemelere yol açabileceği endişesi de taşınıyor.

Anket sonuçları, İsrail hükümetinin İran politikalarını şekillendirmede önemli bir rol oynayabilir. Hükümetin, halkın endişelerini dikkate alarak hareket etmesi ve olası bir askeri operasyonun risklerini ve faydalarını dikkatlice değerlendirmesi bekleniyor.

Raporda ayrıca, katılımcıların çoğunun, İsrail'in müttefikleriyle koordineli bir şekilde hareket etmesini ve uluslararası destek sağlamasını istediği vurgulanıyor. İsrail kamuoyu, tek taraflı bir askeri operasyonun risklerinin farkında ve bölgesel istikrarın korunması gerektiğine inanıyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'yu Adolf Hitler'e benzetmesi, İsrail basınında büyük tepkilere yol açtı. Erdoğan'ın bu sözleri, İsrail'de yayın yapan çeşitli gazetelerde geniş yer buldu ve sert eleştirilere neden oldu.

Haberlerde, Erdoğan'ın Netanyahu'nun Gazze'deki saldırıları nedeniyle Hitler'e benzetmesinin 'kabul edilemez' ve 'antisemitik' bir söylem olduğu vurgulandı. İsrail basını, Erdoğan'ın bu açıklamalarının iki ülke arasındaki ilişkileri daha da gerginleştireceği yorumunu yaptı. Bazı gazeteler, Erdoğan'ın geçmişte de benzer söylemlerde bulunduğunu hatırlatarak, bu tür açıklamaların Türkiye'nin uluslararası imajına zarar verdiğini belirtti.

Jerusalem Post gazetesi, Erdoğan'ın sözlerini 'şok edici' olarak nitelendirirken, bu tür bir benzetmenin Holokost kurbanlarına saygısızlık olduğunu savundu. Gazete ayrıca, Erdoğan'ın bu açıklamalarının iç politikadaki desteğini artırmaya yönelik bir taktik olabileceğini iddia etti.

Haaretz gazetesi ise, Erdoğan'ın Netanyahu'yu Hitler'e benzetmesinin diplomatik açıdan kabul edilemez olduğunu ve Türkiye ile İsrail arasındaki ilişkilerin zaten hassas bir dönemden geçtiği bir zamanda yapıldığını vurguladı. Gazete, bu tür açıklamaların iki ülke arasındaki olası bir yakınlaşmayı zorlaştıracağını belirtti.

İsrail basınındaki haberlerde, Erdoğan'ın bu açıklamalarına İsrail hükümetinden henüz resmi bir yanıt gelmediği de belirtildi. Ancak, bazı hükümet yetkililerinin özel görüşmelerde Erdoğan'ın sözlerini kınadığı ifade edildi.

ABD Merkez Bankası (FED), politika faizini beklentiler dahilinde değiştirmeyerek %5,25 - %5,50 aralığında sabit tuttu. Karar, oybirliğiyle alındı.

FED'in Açıklamaları:

• Enflasyonun hala yüksek olduğu ve %2 hedefinin üzerinde seyrettiği belirtildi.
• İstihdam piyasasının güçlü olduğu vurgulandı.
• Ekonomik görünümün belirsizlik içerdiği ve gelişmelere göre hareket edileceği ifade edildi.
• Faiz oranlarının gelecekteki olası ayarlamalarında, ekonomik veriler, piyasa koşulları ve risk dengesi gibi faktörlerin dikkate alınacağı belirtildi.

Piyasalara Etkisi:

Karar sonrası piyasalarda ilk tepkiler sınırlı oldu. Dolar endeksinde hafif bir yükseliş görülürken, ABD tahvil getirilerinde belirgin bir değişiklik yaşanmadı. Analistler, FED'in enflasyonla mücadele konusundaki kararlılığını sürdürdüğünü ancak ekonomik büyüme konusunda da endişeli olduğunu belirtiyorlar.

Gelecek Beklentiler:

FED'in bir sonraki toplantısında faiz artırımına gidip gitmeyeceği, önümüzdeki dönemde açıklanacak ekonomik verilere bağlı olacak. Özellikle enflasyon ve istihdam verileri yakından takip edilecek. FED yetkililerinin yapacağı açıklamalar da piyasaların yönü üzerinde etkili olacak.

Özetle: FED faizleri sabit tuttu, enflasyonla mücadele vurgusu devam etti ve ekonomik görünümdeki belirsizliğe dikkat çekti.

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich'in Filistin halkına yönelik kullandığı ifadeler üzerine sert bir açıklama yaptı. Çelik, Smotrich'in sözlerinin 'faşizan' ve 'ırkçı' olduğunu belirterek, bu tür söylemlerin bölgedeki gerginliği artırdığını ve barış sürecine zarar verdiğini ifade etti.

Çelik, İsrailli bakanın açıklamalarının uluslararası hukuka ve insan haklarına aykırı olduğunu vurgulayarak, bu tür nefret söylemlerinin hiçbir şekilde hoş görülemeyeceğini belirtti. Ayrıca, İsrail hükümetini bu tür provokatif açıklamalara karşı net bir tavır almaya çağırdı.

Ömer Çelik'in açıklamalarından satır başları:

• 'İsrailli Bakanın Filistin halkına yönelik ırkçı ve faşizan açıklamalarını şiddetle kınıyoruz.'
• 'Bu tür nefret söylemleri bölgedeki barış ve istikrarı tehdit etmektedir.'
• 'İsrail hükümeti, bu tür provokasyonlara karşı gerekli adımları atmalıdır.'
• 'Uluslararası toplumu, bu tür ırkçı söylemlere karşı sesini yükseltmeye davet ediyoruz.'

Çelik, Türkiye'nin her zaman Filistin halkının yanında olduğunu ve adil bir çözüme ulaşılması için çaba göstermeye devam edeceğini vurguladı. Ayrıca, uluslararası toplumu İsrail-Filistin meselesinde daha aktif rol almaya ve barış sürecini desteklemeye çağırdı.

Türkiye'nin, bölgedeki barış ve istikrarın sağlanması için her türlü çabayı göstermeye devam edeceğini belirten Çelik, bu tür provokatif açıklamaların amacının, barış sürecini sabote etmek olduğunu ve buna izin verilmemesi gerektiğini sözlerine ekledi.

İsrail ve İran arasındaki gerilim tırmanırken, birçok Asya ülkesi bölgedeki vatandaşlarının güvenliğini sağlamak amacıyla tahliye operasyonları başlatıyor. Artan tehditler ve potansiyel misilleme saldırıları nedeniyle hükümetler, vatandaşlarını koruma altına almak için harekete geçti.

Hangi Ülkeler Tahliye Kararı Aldı?

• Hindistan: İsrail'de bulunan vatandaşlarına yönelik bir seyahat uyarısı yayınladı ve acil durum planlarını gözden geçiriyor.
• Çin: Bölgedeki vatandaşlarıyla temas halinde olduğunu ve gerekli tüm önlemleri aldığını duyurdu.
• Japonya: İsrail ve İran'daki vatandaşlarına dikkatli olmaları çağrısında bulundu ve tahliye seçeneklerini değerlendiriyor.
• Güney Kore: Bölgedeki diplomatik personelini azaltma ve vatandaşlarına seyahat uyarısı yayınlama kararı aldı.

Tahliye Süreci Nasıl İşliyor?

Tahliye operasyonları genellikle charter uçuşları ve deniz yoluyla gerçekleştiriliyor. Ülkeler, vatandaşlarını güvenli bölgelere taşıyarak olası tehlikelerden uzak tutmayı hedefliyor. Tahliye sürecinde öncelik, genellikle kadınlar, çocuklar, yaşlılar ve sağlık sorunları olan kişilere veriliyor.

Bölgedeki Durumun Değerlendirilmesi

Uluslararası ilişkiler uzmanları, İsrail ve İran arasındaki gerilimin daha da tırmanabileceği ve bölgedeki diğer ülkeleri de etkileyebileceği konusunda uyarıyor. Bu nedenle, birçok ülke bölgedeki gelişmeleri yakından takip ediyor ve vatandaşlarının güvenliğini sağlamak için gerekli tüm önlemleri almaya çalışıyor.

Sonuç

Asya ülkelerinin İsrail ve İran'daki vatandaşlarını tahliye etme kararı, bölgedeki gerilimin ciddiyetini gösteriyor. Hükümetler, vatandaşlarının güvenliğini en üst düzeyde tutmak için proaktif bir yaklaşım sergiliyor ve olası risklere karşı hazırlıklı olmaya çalışıyor.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, sosyal medya hesabından Orta Vadeli Program (OVP) ile ilgili bir paylaşım yaptı. Yılmaz, paylaşımında OVP'nin önemine vurgu yaparak, milletin bu konudaki beklentilerini karşılayacaklarını belirtti.

Yılmaz, paylaşımında şu ifadelere yer verdi: “Orta Vadeli Programımız (OVP) ile ilgili yoğun bir çalışma sürecini tamamladık. Programımızın temel amacı, ekonomik istikrarı sağlamak, enflasyonu düşürmek ve sürdürülebilir büyümeyi desteklemektir. Milletimiz müsterih olsun, OVP ile belirlenen hedeflere ulaşmak için kararlılıkla çalışacağız.”

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, OVP'nin detaylarına ilişkin de bazı bilgiler verdi. Programın, kamu harcamalarında disiplini sağlama, vergi gelirlerini artırma ve özel sektör yatırımlarını teşvik etme gibi önemli unsurları içerdiğini kaydetti. Ayrıca, OVP'nin, Türkiye'nin rekabet gücünü artırmaya ve işsizliği azaltmaya yönelik somut adımlar içerdiğini de vurguladı.

Yılmaz, paylaşımının devamında, OVP'nin hazırlanmasında emeği geçen tüm kurum ve kişilere teşekkür etti. Programın uygulanması sürecinde de tüm paydaşlarla işbirliği içinde olacaklarını ifade etti. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, OVP'nin Türkiye ekonomisi için yeni bir başlangıç olacağına inandığını belirterek, milletin desteğiyle hedeflere ulaşacaklarını sözlerine ekledi.

OVP'nin temel hedefleri arasında enflasyonu tek haneye düşürmek, kamu borcunu azaltmak ve cari açığı kontrol altında tutmak yer alıyor. Programın, Türkiye'nin ekonomik görünümünü iyileştirmesi ve yatırımcı güvenini artırması bekleniyor.

İran Atom Enerjisi Kurumu Başkanı Muhammed İslami, ülkesinin nükleer silah üretme gibi bir hedefi olmadığını kesin bir dille ifade etti. İslami, 'Nükleer bomba hedefimiz yok' şeklinde konuştu. Açıklamasında, İran'ın nükleer programının barışçıl amaçlara hizmet ettiğini ve uluslararası denetimlere açık olduğunu belirtti.

İran'ın nükleer programı, uzun yıllardır uluslararası toplumun gündeminde yer alıyor. Özellikle Batılı ülkeler, İran'ın nükleer faaliyetlerinin askeri amaçlara yönelik olabileceğinden endişe duyuyor. Bu endişeler, İran ile P5+1 ülkeleri (ABD, Rusya, Çin, İngiltere, Fransa ve Almanya) arasında 2015 yılında imzalanan Kapsamlı Ortak Eylem Planı (KOEP) ile bir nebze olsun azalmıştı. Ancak, ABD'nin 2018 yılında anlaşmadan tek taraflı olarak çekilmesi ve İran'a yönelik yaptırımları yeniden uygulamaya koyması, gerginliği tırmandırmıştı.

İran, KOEP'e bağlılığını sürdürdüğünü ancak yaptırımların kaldırılmaması durumunda anlaşmadaki taahhütlerini askıya alacağını açıklamıştı. Bu süreçte, İran'ın uranyum zenginleştirme faaliyetlerini artırması ve bazı nükleer tesislerini yeniden aktif hale getirmesi, uluslararası alanda endişeleri daha da artırmıştı.

Muhammed İslami'nin açıklamaları, bu endişeleri gidermeye yönelik bir adım olarak değerlendirilebilir. İran'ın nükleer programının geleceği ve uluslararası toplumla ilişkileri, önümüzdeki dönemde yakından takip edilecek konuların başında geliyor.

CHP Grup Başkanı Özgür Özel'in, eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarına yönelik eleştirilerine, Kılıçdaroğlu'nun avukatı Celal Çelik'ten yanıt geldi. Çelik, Özgür Özel'in açıklamalarını 'nezaketsizlik' olarak nitelendirdi.

Celal Çelik, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, Kılıçdaroğlu'nun siyasi nezaketine vurgu yaparak, Özgür Özel'in eleştirilerinin kabul edilemez olduğunu belirtti. Çelik, Kılıçdaroğlu'nun parti içi meselelere karışmamaya özen gösterdiğini ve bu tutumunun saygıyı hak ettiğini ifade etti.

Çelik'in açıklamalarından satır başları:

• 'Özgür Özel'in açıklamaları, Kemal Bey'in gösterdiği siyasi nezaketle bağdaşmamaktadır.'
• 'Kemal Bey, her zaman partinin birliği ve bütünlüğünü ön planda tutmuştur.'
• 'Parti içi tartışmaların kamuoyu önünde yapılmaması gerektiğine inanıyoruz.'
• 'Özgür Özel'in bu açıklamaları, partimize zarar vermektedir.'

Çelik, Kılıçdaroğlu'nun avukatı olarak, müvekkilinin itibarını korumak için gerekli hukuki adımları atacaklarını da sözlerine ekledi. Bu durum, CHP içinde yeni bir tartışma başlattı.

Özgür Özel'in açıklamaları ve Celal Çelik'in yanıtı, CHP kulislerinde geniş yankı buldu. Parti içindeki farklı görüşler ve liderlik tartışmaları, önümüzdeki günlerde daha da belirginleşebilir.

Astrolojiye göre bazı burçlar, aşk söz konusu olduğunda kendilerini tamamen partnerlerine adarlar. Bu burçlar, ilişkilerinde partnerlerinin mutluluğunu ve isteklerini kendi önceliklerinin önüne koyarlar. İşte aşkı uğruna kendinden vazgeçen 4 burç:

• Yengeç: Yengeç burçları, duygusal ve şefkatli yapılarıyla bilinirler. Aşık olduklarında, partnerlerine karşı son derece koruyucu ve sahiplenici olurlar. Partnerlerinin ihtiyaçlarını kendi ihtiyaçlarından önce gelir ve onların mutluluğu için her şeyi yapmaya hazırdırlar. Kendi duygusal ihtiyaçlarını geri plana atabilirler.
• Balık: Balık burçları, romantik ve hayalperesttirler. Aşk onlar için çok önemlidir ve partnerlerine karşı büyük bir bağlılık duyarlar. Partnerlerinin ideallerini ve hayallerini desteklemek için ellerinden geleni yaparlar. Kendi hayallerinden ve isteklerinden kolayca vazgeçebilirler.
• Terazi: Terazi burçları, uyumlu ve dengeli ilişkiler kurmaya özen gösterirler. Aşık olduklarında, partnerleriyle aralarındaki uyumu korumak için çaba gösterirler. Tartışmalardan kaçınmak ve partnerlerini mutlu etmek için kendi fikirlerinden ve tercihlerinden ödün verebilirler.
• Boğa: Boğa burçları, güvenilir ve sadık partnerlerdir. Aşık olduklarında, ilişkilerine büyük bir yatırım yaparlar ve partnerlerine karşı son derece bağlı olurlar. İlişkilerini sürdürmek ve partnerlerini mutlu etmek için maddi ve manevi fedakarlıklarda bulunabilirler. Kendi konfor alanlarından çıkmakta zorlanmazlar.

Bu burçlar, aşk hayatlarında partnerlerine büyük bir önem verseler de, kendi ihtiyaçlarını ve sınırlarını da unutmamalıdırlar. Sağlıklı bir ilişki, karşılıklı saygı ve anlayışa dayanır. Her iki tarafın da kendi kimliğini koruyarak ilişkiyi beslemesi önemlidir.