Emoji kullanımı, farklı kuşaklar arasında önemli anlam farklılıklarına yol açarak iletişimde sessiz bir krize neden oluyor. Özellikle genç nesillerin (Z kuşağı ve Millennials) sıklıkla kullandığı emojiler, daha yaşlı nesiller (X kuşağı ve Baby Boomers) tarafından farklı şekillerde yorumlanabiliyor. Bu durum, hem iş hayatında hem de sosyal ilişkilerde yanlış anlaşılmalara ve iletişim kopukluklarına zemin hazırlıyor.

Araştırmalar, bazı emojilerin farklı kuşaklar tarafından zıt anlamlarda algılandığını gösteriyor. Örneğin, 'göz kırpan yüz' emojisi genç nesiller arasında flörtöz veya alaycı bir anlam taşırken, daha yaşlı nesiller tarafından samimiyet veya onay ifadesi olarak algılanabiliyor. Benzer şekilde, 'ağlayan gülme' emojisi genç nesiller için ironi veya dalga geçme anlamı taşırken, yaşlı nesiller için sadece mutluluk ifadesi olabiliyor.

Bu farklılıklar, özellikle yazılı iletişimde büyük sorunlara yol açabiliyor. Bir e-postada veya mesajda kullanılan bir emoji, alıcının yaşına ve kültürel background'una göre tamamen farklı bir anlam ifade edebiliyor. Bu durum, iş hayatında projelerin yanlış anlaşılmasına, müşteri ilişkilerinin zarar görmesine ve hatta mobbing suçlamalarına kadar varan ciddi sonuçlar doğurabiliyor.

Sosyal medyada da emoji kullanımı kuşaklar arası çatışmanın önemli bir kaynağı. Gençlerin sıklıkla kullandığı kısaltmalar ve emojiler, yaşlı nesiller tarafından anlaşılamadığı için eleştiri konusu olabiliyor. Bu durum, sosyal medyada kuşaklar arası bir ayrışmaya ve kutuplaşmaya yol açabiliyor.

Uzmanlar, bu iletişim krizini aşmak için emoji kullanımında daha dikkatli olunması gerektiğini vurguluyor. Özellikle iş hayatında, iletişimde açıklık ve netlik sağlamak için emojilerden kaçınmak veya anlamı açıkça belirtmek faydalı olabilir. Sosyal medyada ise farklı kuşakların birbirlerinin iletişim tarzlarına saygı göstermesi ve anlamadıkları emojileri sormaktan çekinmemesi önemlidir.

Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, Gazze'de tuttuğu rehinelerden 21 yaşındaki Mia Schem'in bir videosunu yayınladı. Videoda, Schem'in kolundan yaralandığı ve tedavi gördüğü görülüyor. Schem, görüntülerde durumunun iyi olduğunu belirtiyor.

İsrail ordusu, videonun 'psikolojik terör' eylemi olduğunu savunarak Hamas'ı eleştirdi. Ordu, Schem ve diğer rehinelerin güvenliği için çalıştıklarını vurguladı.

Schem'in ailesi, kızlarının bir an önce eve dönmesini umut ediyor. Aile, medyaya yaptıkları açıklamada, kızlarının sağ salim kurtarılması için dua ettiklerini söyledi.

Hamas'ın elinde kaç rehine olduğu ve rehinelerin durumu hakkında henüz net bir bilgi bulunmuyor. İsrail hükümeti, rehinelerin serbest bırakılması için diplomatik çabalarını sürdürüyor.

Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) de rehinelerin durumundan endişe duyduğunu ve rehinelere erişim izni talep ettiğini açıkladı.

İsrail-Filistin çatışması, 7 Ekim'de Hamas'ın İsrail'e yönelik saldırısıyla başlamıştı. Saldırıda binlerce kişi hayatını kaybederken, çok sayıda kişi de yaralandı. İsrail de Gazze'ye yönelik hava saldırıları düzenliyor. Çatışmaların bölgedeki insani durumu daha da kötüleştirmesinden endişe ediliyor.

Yüksek Seçim Kurulu (YSK), 31 Mart 2024 Pazar günü yapılacak olan Mahalli İdareler Genel Seçimleri'nin takvimini açıkladı. Buna göre, seçim sürecine ilişkin önemli tarihler ve oy verme gününe dair kısıtlamalar belirlendi.

Seçim Takvimi:

• 4 Ocak 2024: Seçim takvimi başladı.
• 5 Ocak 2024: Muhtarlık bölgesi askı listeleri güncelleştirilmek üzere ilçe seçim kurullarına teslim edildi.
• 18 Ocak 2024: Siyasi partilerden aday listelerinin istenmesi.
• 11 Şubat 2024: Aday listelerinin kesinleşmesi.
• 31 Mart 2024: Oy verme günü.

Oy Verme Günü Kısıtlamaları:

YSK'nın belirlediği kısıtlamalar şu şekilde:

• Oy verme günü sabah saat 06.00'dan gece saat 24.00'e kadar alkollü içki satışı yasak olacak.
• Eğlence yerleri oy verme süresince kapalı kalacak.
• Oy verme günü, ruhsatlı silah taşınması yasak olacak.
• Saat 18.00'e kadar radyolar ve televizyonlar tarafından seçim ve seçim sonuçları ile ilgili haber ve tahminlerde bulunulması yasaktır.
• Saat 18.00 ile 21.00 arasında radyolar ve televizyonlarda sadece YSK tarafından seçim ile ilgili verilecek haber ve duyurular yayınlanabilecek.
• Saat 21.00'den sonra bütün yayınlar serbest olacak, ancak YSK bu süreyi öne çekebilecek.

YSK'nın seçim takvimi ve oy verme günü kısıtlamalarına ilişkin kararları, Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 28 Mayıs'ta yapılan cumhurbaşkanlığı seçimini kazanmasının ardından dünya liderlerinden ilk tepkiler gelmeye başladı. Açıklamalar genellikle seçim sonuçlarına saygı duyulması ve Türkiye ile gelecekteki işbirliğinin sürdürülmesi teması üzerine yoğunlaştı.

Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Erdoğan'ı telefonla arayarak tebrik etti ve seçim zaferinin iki ülke arasındaki kardeşlik ilişkilerini daha da güçlendireceğine inandığını belirtti.

Macaristan Başbakanı Viktor Orban, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla Erdoğan'ı kutladı. Orban, 'Kesin olmayan bir zafer! Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı tebrik ederim' ifadelerini kullandı.

Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic de Erdoğan'ı tebrik ederek, Türkiye ile Sırbistan arasındaki ilişkilerin daha da gelişeceğine inandığını vurguladı.

Kuzey Makedonya Cumhurbaşkanı Stevo Pendarovski, Erdoğan'ı seçim başarısından dolayı tebrik etti ve ülkesinin Türkiye ile stratejik ortaklığına olan bağlılığını dile getirdi. Pendarovski, Türkiye'nin bölgedeki istikrar için önemine dikkat çekti.

Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi Üyesi Zeljka Cvijanovic, Erdoğan'ı tebrik ederek, Türkiye ile Bosna Hersek arasındaki dostane ilişkilerin devam edeceğine olan inancını ifade etti.

KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, seçim sonuçlarını değerlendirerek, Erdoğan'ın zaferinin Türk dünyası için hayırlı olmasını diledi. Tatar, Türkiye ile KKTC arasındaki bağların daha da güçleneceğini belirtti.

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı tebrik ederek, Türkiye'nin NATO için önemli bir müttefik olduğunu vurguladı ve birlikte çalışmaya devam etmeyi dört gözle beklediğini ifade etti.

Avrupa Birliği'nden henüz resmi bir açıklama yapılmazken, bazı Avrupa Parlamentosu üyelerinin temkinli yaklaşımları dikkat çekti.

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun cumhurbaşkanı adaylığı netleşirken, gözler Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun cumhurbaşkanı yardımcısı adaylığına çevrildi. Altılı Masa'nın ortak adayı Kılıçdaroğlu'nun, bu iki ismi yardımcısı olarak belirleyip belirlemeyeceği merak ediliyor.

Parti kulislerinde, Yavaş ve İmamoğlu'nun aday gösterilmesine kesin gözüyle bakılıyor. İki belediye başkanının da seçim kampanyasında aktif rol alması ve Kılıçdaroğlu'nun yanında yer alması bekleniyor. Ancak, adaylık konusundaki son kararı Kılıçdaroğlu'nun vereceği belirtiliyor.

Meral Akşener'in masadan kalkıp geri dönmesiyle sonuçlanan süreçte, Yavaş ve İmamoğlu'nun cumhurbaşkanı adayı olarak önerilmesi gündeme gelmişti. Akşener'in bu önerisi, Altılı Masa'da kısa süreli bir krize neden olmuştu. Ancak, Kılıçdaroğlu'nun adaylığı konusunda uzlaşmaya varılmasıyla bu kriz aşılmış oldu.

Seçim sürecinde, Yavaş ve İmamoğlu'nun performansı ve halk nezdindeki karşılığı önemli olacak. İki başkanın da geniş kitlelere hitap edebilme potansiyeli, Kılıçdaroğlu'nun seçim kampanyasına güç katabilir.

Cumhurbaşkanı yardımcısı adaylarının belirlenmesiyle birlikte, seçim stratejisi ve vaatlerin de netleşmesi bekleniyor. Altılı Masa'nın, Türkiye'nin sorunlarına çözüm önerileri sunarak seçmeni ikna etmeye çalışacağı belirtiliyor.

Yapay zeka sohbet robotu ChatGPT'nin kısa sürede yakaladığı başarı, teknoloji dünyasının devlerinden Google'ı harekete geçirdi.

ChatGPT'nin Yükselişi: OpenAI tarafından geliştirilen ChatGPT, piyasaya sürülmesinin ardından milyonlarca kullanıcıya ulaşarak büyük bir ilgi gördü. Bu durum, Google'ın yapay zeka alanındaki stratejilerini yeniden değerlendirmesine neden oldu.

Google'ın Yanıtı: Google, ChatGPT'nin başarısına yanıt olarak kendi yapay zeka projelerini hızlandırma kararı aldı. Şirket, LaMDA (Language Model for Dialogue Applications) olarak bilinen dil modelini temel alarak yeni ürünler ve özellikler geliştirmeye odaklanıyor.

Rekabet Ortamı: ChatGPT'nin piyasaya sürülmesi ve Google'ın bu alana yatırım yapma kararı, yapay zeka sektöründe büyük bir rekabet ortamı yarattı.

Google'ın Çalışmaları: Google, bir süredir yapay zeka teknolojileri üzerinde çalışıyor ve bu alanda önemli yatırımlar yapıyor. LaMDA, Google'ın bu alandaki en önemli projelerinden biri olarak öne çıkıyor. Şirket, LaMDA'yı kullanarak daha doğal ve akıcı sohbet edebilen yapay zeka sistemleri geliştirmeyi hedefliyor.

ChatGPT'nin Etkisi: ChatGPT'nin başarısı, yapay zeka teknolojilerinin potansiyelini ve kullanım alanlarını gözler önüne serdi. Bu durum, diğer teknoloji şirketlerini de yapay zeka alanına yatırım yapmaya teşvik ediyor.

Gelecek Beklentileri: Yapay zeka teknolojilerinin hızla gelişmesiyle birlikte, gelecekte daha akıllı ve yetenekli sohbet robotları ve yapay zeka sistemleri görmemiz bekleniyor. Bu gelişmelerin, arama motorlarından müşteri hizmetlerine kadar birçok alanda önemli değişikliklere yol açabileceği öngörülüyor.

Rusya Savunma Bakanlığı, Rus ordusunun Ukrayna'da ilan edilen ateşkese uyduğunu duyurdu. Bakanlık, 6 Ocak Moskova saatiyle 12.00'den itibaren Rus birliklerine ateşkes rejimine uymaları yönünde talimat verildiğini belirtti.

Bakanlığın açıklamasına göre, Ukrayna Silahlı Kuvvetleri (UKK) ise ateşkes ilanına rağmen silahlı eylemlere devam ediyor. Rusya Savunma Bakanlığı, UKK'nın Rus mevzilerine yönelik topçu atışları gerçekleştirdiğini iddia etti. Özellikle, Krasnolimansk yönünde Ukrayna ordusunun havan toplarıyla saldırılar düzenlediği belirtildi.

Açıklamada, Rus birliklerinin Ukrayna'nın bu provokasyonlarına karşılık verdiği ve ateşkese uyma sorumluluğunu yerine getirdiği vurgulandı. Rusya Savunma Bakanlığı, ateşkesin Ortodoks Noel'i nedeniyle ilan edildiğini ve bu süre zarfında dini törenlerin huzur içinde gerçekleştirilmesini amaçladığını hatırlattı. Ancak, Ukrayna tarafının bu ateşkese uymadığı ve silahlı eylemlerine devam ettiği savunuldu.

Rusya'nın tek taraflı olarak ilan ettiği bu ateşkesin, Ukrayna tarafından kabul görmediği ve çatışmaların devam ettiği görülüyor. Rusya Savunma Bakanlığı, Ukrayna'yı ateşkese uymamakla suçlarken, Ukrayna tarafı ise Rusya'nın ateşkes ilanını bir propaganda hamlesi olarak değerlendiriyor.

Özetle, Rusya Savunma Bakanlığı, Rus ordusunun ateşkese uyduğunu ancak Ukrayna Silahlı Kuvvetleri'nin silahlı eylemlere devam ettiğini iddia etmektedir.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, MEHİR Vakfı'nı yılın vakfı olarak açıkladı. Bu açıklama, vakfın evlilik öncesi ve sonrası eğitim faaliyetleri, aile kurumunu güçlendirme çalışmaları ve toplumsal katkıları nedeniyle yapıldı.

MEHİR Vakfı, evlilikleri kolaylaştırmak ve aile kurumunu desteklemek amacıyla çeşitli projeler yürütüyor. Bu projeler arasında:

• Evlilik Okulu: Evlenmeyi düşünen çiftlere yönelik eğitimler düzenleniyor. Bu eğitimlerde evliliğin önemi, eşler arası iletişim, aile içi sorun çözme gibi konular ele alınıyor.
• Aile Danışmanlığı: Evli çiftlere yönelik danışmanlık hizmetleri sunuluyor. Bu hizmetlerle aile içi sorunların çözülmesine ve eşler arasındaki bağın güçlenmesine yardımcı olunuyor.
• Evlilik Destekleri: Maddi durumu yetersiz olan çiftlere evlilik hazırlıkları için destek sağlanıyor.

Vakfın bu çalışmaları, Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından takdirle karşılandı ve yılın vakfı olarak ilan edilmesine vesile oldu. Erdoğan, vakfın çalışmalarının diğer sivil toplum kuruluşlarına örnek teşkil etmesini temenni etti.

MEHİR Vakfı'nın yılın vakfı seçilmesi, vakfın çalışmalarının önemini ve topluma olan katkısını bir kez daha gösterdi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik hakkında, sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Çelik'in "Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama" ve "Suçu ve suçluyu övme" suçlarını işlediği iddia ediliyor.

İddianamede, Çelik'in sosyal medya hesaplarından yaptığı paylaşımların, toplumda ayrışmaya neden olabilecek nitelikte olduğu ve terör örgütlerinin propagandasını içerdiği öne sürülüyor. Savcılık, Çelik'in bu paylaşımlarıyla halkı kin ve düşmanlığa sevk ettiğini ve suç işlemeye teşvik ettiğini savunuyor.

Özgür Çelik ise suçlamaları reddederek, paylaşımlarının ifade özgürlüğü kapsamında olduğunu ve herhangi bir suç unsuru taşımadığını belirtiyor. Çelik, iddianamenin siyasi amaçlı olduğunu ve kendisine yönelik bir karalama kampanyası yürütüldüğünü savunuyor.

Davanın ilk duruşmasının önümüzdeki aylarda yapılması bekleniyor. Çelik'in avukatları, müvekkillerinin beraatını talep edeceklerini ve ifade özgürlüğünün korunması gerektiğini vurgulayacaklarını ifade ettiler.

Odatv'nin haberine göre, iddianamede Özgür Çelik'in 2014 yılından itibaren yaptığı sosyal medya paylaşımları delil olarak gösterildi.

İddianamede yer alan suçlamalar özetle şu şekilde:

• Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama
• Suçu ve suçluyu övme

Bu suçlamalar kapsamında Özgür Çelik hakkında 15 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.