Prof. Dr. Ayşe Barutçu, nedeni bilinmeyen karın ağrıları, yorgunluk ve cilt sorunları gibi belirtilerle kendini gösteren mast hücre aktivasyon sendromunun (MCAS) teşhisindeki zorluklara dikkat çekiyor.

Prof. Dr. Ayşe Barutçu, mast hücre aktivasyon sendromu (MCAS) hakkında önemli bilgiler verdi. MCAS'ın teşhisinin zorluğuna dikkat çeken Barutçu, hastalığın belirtilerinin silik olabildiğini ve bu nedenle tanısının gecikebileceğini belirtti.
MCAS, mast hücrelerinin aşırı aktifleşmesi sonucu ortaya çıkan bir durumdur. Mast hücreleri, bağışıklık sisteminin bir parçası olarak görev yapar ve alerjik reaksiyonlar, inflamasyon ve diğer vücut fonksiyonlarında rol oynar. MCAS'da ise bu hücreler, çeşitli tetikleyicilerle kontrolsüz bir şekilde aktive olur ve çok sayıda mediatör salgılar. Bu mediatörler, vücudun farklı bölgelerinde çeşitli belirtilere yol açabilir.
Prof. Dr. Barutçu, MCAS'ın belirtilerinin kişiden kişiye değişebildiğini ve tanı koymayı zorlaştırdığını vurguladı. En sık görülen belirtiler arasında nedeni bilinmeyen karın ağrıları, yorgunluk, cilt sorunları (kurdeşen, kaşıntı, kızarıklık), baş ağrısı, mide bulantısı, kusma, ishal, kabızlık, nefes darlığı, çarpıntı ve tansiyon değişiklikleri yer almaktadır. Ayrıca, bazı hastalarda anksiyete, depresyon, konsantrasyon güçlüğü ve uyku bozuklukları gibi psikolojik belirtiler de görülebilir.
MCAS teşhisi, hastanın öyküsü, fiziksel muayenesi ve laboratuvar testleri ile konulur. Laboratuvar testlerinde, mast hücrelerinden salgılanan mediatörlerin (histamin, triptaz vb.) düzeyleri ölçülür. Ancak, bu mediatörlerin düzeyleri her zaman yüksek olmayabilir, bu da teşhisi zorlaştırabilir. Prof. Dr. Barutçu, MCAS şüphesi olan hastaların mutlaka bir uzman doktora başvurması gerektiğini ve detaylı bir değerlendirme yapılması gerektiğini belirtti.
MCAS'ın tedavisi, belirtileri kontrol altına almaya ve mast hücrelerinin aktivasyonunu azaltmaya yöneliktir. Tedavide antihistaminikler, mast hücre stabilizatörleri, lökotrien reseptör antagonistleri ve kortikosteroidler gibi ilaçlar kullanılabilir. Ayrıca, hastaların tetikleyici faktörlerden kaçınması da önemlidir. Beslenme düzeni, stres yönetimi ve uyku hijyeni gibi yaşam tarzı değişiklikleri de tedaviye yardımcı olabilir.