Avrupa Okyanus Paktı'nın denizlerin korunması konusunda yetersiz kaldığına dair STK'lardan eleştiriler yükseliyor. Acil deniz koruma ihtiyaçlarının karşılanması gerektiği vurgulanıyor.

Avrupa Okyanus Paktı'na yönelik eleştiriler, sivil toplum kuruluşları (STK'lar) tarafından denizlerin korunması konusunda yetersiz kaldığı gerekçesiyle yoğunlaşıyor. STK'lar, Pakt'ın mevcut haliyle acil deniz koruma ihtiyaçlarını karşılamakta ciddi eksiklikler barındırdığını belirtiyor.
STK'lar, Avrupa Birliği'nin (AB) deniz ekosistemlerini koruma ve iyileştirme taahhüdünü yerine getirmesi gerektiğini vurguluyor. Bu kapsamda, denizlerin karşı karşıya olduğu başlıca tehditlere dikkat çekiliyor. Kirlilik, aşırı avlanma, habitat kaybı ve iklim değişikliği gibi faktörlerin deniz yaşamını olumsuz etkilediği belirtiliyor.
Yapılan açıklamalarda, Pakt'ın hedeflerinin ve uygulama mekanizmalarının daha iddialı olması gerektiği ifade ediliyor. Mevcut düzenlemelerin, denizlerin karşı karşıya olduğu sorunların büyüklüğüyle orantılı olmadığı savunuluyor. Ayrıca, deniz koruma alanlarının etkin bir şekilde yönetilmesi ve izlenmesi gerektiği vurgulanıyor.
STK'lar, AB'nin deniz politikalarının, bilimsel verilere dayanması ve tüm paydaşların katılımıyla oluşturulması gerektiğini belirtiyor. Denizlerin korunmasının, sadece çevresel bir zorunluluk olmadığı, aynı zamanda ekonomik ve sosyal açıdan da büyük önem taşıdığı vurgulanıyor. Sürdürülebilir balıkçılık uygulamalarının teşvik edilmesi, deniz turizminin çevresel etkilerinin azaltılması ve deniz kirliliğinin önlenmesi gibi konularda somut adımlar atılması gerektiği ifade ediliyor.
Sonuç olarak, STK'lar Avrupa Okyanus Paktı'nın gözden geçirilerek, denizlerin korunması konusunda daha etkili ve kapsamlı bir çerçeve oluşturulması çağrısında bulunuyor. Acil deniz koruma ihtiyaçlarının karşılanması için somut adımlar atılması gerektiği belirtiliyor.