Dr. Hüseyin Nazlıkul, Sırrı Süreyya Önder ile olan dostluğunu ve Önder'in hayatındaki önemli dönüm noktalarını anlatan bir yazı kaleme aldı.

Dr. Hüseyin Nazlıkul, Sırrı Süreyya Önder ile olan uzun yıllara dayanan dostluğunu anlattığı bir yazı kaleme almıştır. Yazıda, Önder'in yaşamındaki önemli olaylara ve dönüm noktalarına değinilmektedir.
Nazlıkul, Önder'i ilk olarak 1990'lı yılların başında tanımış ve o dönemden itibaren aralarında derin bir dostluk oluşmuştur. Yazıda, Önder'in sadece bir sinemacı ve yönetmen değil, aynı zamanda toplumsal sorunlara duyarlı, entelektüel bir aydın olduğu vurgulanmaktadır.
Yazıda, Sırrı Süreyya Önder'in siyasete atılma süreci ve bu süreçte yaşadığı zorluklar da ele alınmaktadır. Önder'in, halkın sesi olma ve onların sorunlarını dile getirme arzusuyla siyasete girdiği belirtilmektedir. Ayrıca, Önder'in milletvekilliği döneminde yaptığı çalışmalar ve Kürt sorununa çözüm arayışları da yazıda yer almaktadır.
Dr. Nazlıkul, yazısında Önder'in yaşamındaki zorluklara rağmen, her zaman umudunu koruduğunu ve mücadeleci ruhunu kaybetmediğini ifade etmektedir. Önder'in, barış ve demokrasi için verdiği mücadele, yazının önemli bir bölümünü oluşturmaktadır.
Son olarak, Nazlıkul, Önder'e sağlık dileklerini ileterek, en kısa zamanda yeniden bir araya gelme umudunu dile getirmiştir. Yazı, iki dostun arasındaki derin bağın ve Sırrı Süreyya Önder'in hayatındaki önemli izlerin bir yansıması olarak değerlendirilebilir.