İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne (İBB) yönelik yolsuzluk operasyonunda üçüncü dalga başlatıldı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturma kapsamında, İBB iştirak şirketlerinde usulsüzlük yapıldığı iddiasıyla 22 kişi hakkında gözaltı kararı çıkarıldı.

Soruşturma, İBB'nin bazı iştirak şirketlerinde yapılan incelemeler sonucunda elde edilen bulgular üzerine başlatıldı. İddiaya göre, bazı şirketlerde usulsüz ihale ve mal alım satımı işlemleri gerçekleştirildi. Bu işlemlerle kamu zararına yol açıldığı öne sürülüyor.

İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, sabah saatlerinde eş zamanlı operasyon düzenledi. Hakkında gözaltı kararı bulunan şüphelilerin adreslerinde arama yapılıyor. Şu ana kadar bazı şüphelilerin gözaltına alındığı belirtildi. Gözaltına alınan şüpheliler, ifadeleri alınmak üzere emniyete götürülecek.

Soruşturma kapsamında, İBB'nin geçmiş dönemdeki bazı yöneticilerinin de ifadesine başvurulabileceği belirtiliyor. Olayla ilgili detaylı inceleme başlatıldı.

Gelişmeler takip ediliyor.

TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi toplantısında yapılan açıklamalarla ilgili açılan davada mahkeme ara kararını açıkladı. İstanbul 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen davada, TÜSİAD Başkanı Orhan Turan, eski başkanlar Simone Kaslowski ve Erol Bilecik'in konuşmalarında suç unsuru bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddi talep edildi.

Davacı avukatı, bilirkişi raporuna itiraz ederek, konuşmaların içeriğinde suç unsuru olduğunu savundu. Mahkeme, tarafların beyanlarını aldıktan sonra ara kararını açıkladı. Ara kararda, davanın reddi talebinin reddine ve dosyanın yeniden bilirkişiye gönderilerek, davacı tarafın itirazları da dikkate alınarak ek rapor alınmasına karar verildi.

Dava, 2022 yılında TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi toplantısında yapılan konuşmaların ardından açılmıştı. Konuşmacılar, Türkiye ekonomisi ve siyasetiyle ilgili eleştirel değerlendirmelerde bulunmuşlardı. Davacı, bu konuşmaların Türkiye Cumhuriyeti'ni ve kurumlarını aşağıladığını iddia etmişti.

Bir sonraki duruşma tarihi henüz belirlenmedi. Bilirkişi raporunun hazırlanmasının ardından mahkeme, raporu değerlendirerek kararını verecek.

Bursa'da yaşanan ve büyük üzüntüye yol açan yangın felaketinde, bir anne ve iki çocuğu hayatını kaybetmişti. Yangınla ilgili başlatılan soruşturma derinleşirken, olayda yeni bir gelişme yaşandı. Hayatını kaybedenlerin yakını olan itfaiyeci babanın nişanlısı, bir hemşire, soruşturma kapsamında görevinden açığa alındı.

Olay, Bursa'nın merkezinde bulunan bir evde meydana geldi. İtfaiye ekiplerinin yoğun çabalarına rağmen anne ve iki çocuğu yangından kurtarılamadı. Yangının çıkış nedeni henüz netlik kazanmazken, soruşturma çok yönlü olarak devam ediyor.

Soruşturma Detayları: Soruşturma, Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülüyor. Olay yeri inceleme ekipleri, yangının çıkış nedenini belirlemek için delil toplama çalışmalarını sürdürüyor. İtfaiye raporu ve diğer delillerin incelenmesinin ardından yangının sebebi hakkında daha net bir bilgiye ulaşılması bekleniyor.

Hemşirenin Açığa Alınması: Yangında hayatını kaybedenlerin yakını olan itfaiyeci babanın nişanlısı olan hemşirenin açığa alınması, soruşturmanın seyrini değiştirebilecek önemli bir gelişme olarak değerlendiriliyor. Hemşirenin neden açığa alındığına dair resmi bir açıklama yapılmazken, soruşturmanın selameti açısından bu kararın alındığı belirtiliyor. Hemşirenin ifadesine başvurulduğu ve olayla ilgili bildiklerini anlattığı öğrenildi.

Olayın Ardından: Yangın, Bursa'da büyük bir üzüntüye neden oldu. Hayatını kaybedenlerin yakınları ve sevenleri yasa boğulurken, olayla ilgili başlatılan soruşturmanın bir an önce tamamlanması ve sorumluların adalet önüne çıkarılması bekleniyor.

Milli Savunma Bakanlığı (MSB), Suudi Arabistan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Fayyad bin Hamed Al-Ruwaili'nin daveti üzerine Suudi Arabistan'a kritik bir ziyaret gerçekleştirdi. Ziyaretin detaylarına ilişkin MSB tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

'Suudi Arabistan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Fayyad bin Hamed Al-Ruwaili’nin daveti üzerine Genelkurmay Başkanı Orgeneral Metin Gürak Suudi Arabistan’a ziyarette bulundu.'

Açıklamada, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Metin Gürak'ın Suudi Arabistan'daki temasları sırasında iki ülke arasındaki askeri iş birliği konularının ele alındığı belirtildi.

Ziyaretin amacı, Türkiye ve Suudi Arabistan arasındaki mevcut askeri iş birliğini daha da geliştirmek ve bölgesel güvenlik konularında görüş alışverişinde bulunmaktır. İki ülke arasındaki ilişkilerin stratejik önemi vurgulanırken, savunma alanındaki ortak projelerin ve iş birliği imkanlarının artırılması hedeflenmektedir.

Bu kritik ziyaret, Türkiye ile Suudi Arabistan arasındaki askeri ilişkilerin güçlendirilmesi ve bölgesel istikrara katkı sağlanması açısından önem taşımaktadır. Görüşmelerde, terörle mücadele, sınır güvenliği ve ortak askeri tatbikatlar gibi konuların da ele alındığı tahmin edilmektedir.

MSB'nin ziyaretle ilgili yaptığı açıklamada, görüşmelerin olumlu bir atmosferde geçtiği ve her iki tarafın da iş birliğini artırma konusunda istekli olduğu vurgulandı.

İngiltere, İsrail'e silah satışlarını durdurma kararı alabileceğini duyurdu. Bu adım, Gazze'deki son gelişmeler ve uluslararası toplumun artan baskısı üzerine atıldı.

İngiltere Dışişleri Bakanı, yaptığı açıklamada, İsrail'in Gazze'deki askeri operasyonlarının uluslararası hukuka uygunluğu konusunda ciddi endişeleri olduğunu belirtti. Bakan, İngiliz hükümetinin, İsrail'e yapılan silah ihracat lisanslarını yakından incelediğini ve mevcut durumun devam etmesi halinde bu lisansların askıya alınabileceğini ifade etti.

Bu karar, İngiliz hükümetinin İsrail'e yönelik artan eleştirilerinin bir yansıması olarak değerlendiriliyor. Özellikle son haftalarda Gazze'de yaşanan sivil kayıpları, İngiliz kamuoyunda büyük bir tepkiye yol açmıştı. Parlamento da hükümete İsrail'e silah satışlarının durdurulması yönünde baskı yapıyordu.

İngiltere'nin bu adımı, uluslararası alanda da yankı uyandırdı. Birçok insan hakları örgütü ve sivil toplum kuruluşu, İngiliz hükümetinin kararını memnuniyetle karşıladı. Bu örgütler, diğer ülkeleri de benzer adımlar atmaya çağırdı.

İsrail hükümetinden henüz resmi bir açıklama yapılmadı. Ancak, İsrailli yetkililerin İngiliz hükümetinin kararından duyduğu rahatsızlığı dile getirdiği belirtiliyor.

İngiltere'nin olası silah ambargosunun İsrail'in askeri kapasitesi üzerindeki etkileri yakından takip edilecek. Bu kararın, İsrail-Filistin çatışması ve bölgedeki genel güvenlik durumu üzerinde önemli sonuçları olabileceği değerlendiriliyor.

Bu gelişme, İngiltere-İsrail ilişkilerinde yeni bir dönemin başlangıcı olarak yorumlanıyor. İki ülke arasındaki diplomatik ve ticari ilişkilerin geleceği, önümüzdeki dönemde atılacak adımlara bağlı olacak.

• İngiltere, İsrail'e silah ihracatını durdurma kararı alabilir.
• Karar, Gazze'deki olaylar ve uluslararası tepkiler üzerine alındı.
• İngiliz hükümeti, İsrail'e yapılan silah ihracat lisanslarını inceliyor.

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, iklim değişikliğiyle mücadelede yetersiz kalınması durumunda yaşanacak felaketlere dikkat çekerek, acil önlem alınması çağrısında bulundu. Guterres, Dünya Meteoroloji Örgütü'nün (WMO) verilerine atıfta bulunarak, küresel sıcaklık artışının 1,5 dereceyi aşmasının dahi yıkıcı sonuçlar doğurabileceğini belirtti.

Deniz seviyesindeki yükselme, özellikle kıyı bölgelerinde yaşayan milyonlarca insanı tehdit ediyor. Artan sıcaklıklar, buzulların erimesini hızlandırarak denizlere karışan su miktarını artırıyor. Bu durum, kıyı şeridindeki şehirlerin sular altında kalmasına, tarım arazilerinin tuzlanmasına ve içme suyu kaynaklarının zarar görmesine neden olabilir.

WMO'nun raporuna göre, son yıllarda yaşanan aşırı hava olayları, iklim değişikliğinin etkilerini açıkça ortaya koyuyor. Kuraklık, sel, fırtına ve orman yangınları gibi doğal afetlerin sıklığı ve şiddeti artarken, bu durum hem insan yaşamını hem de ekonomik faaliyetleri olumsuz etkiliyor.

Guterres, uluslararası toplumu Paris İklim Anlaşması'nda belirlenen hedeflere ulaşmak için daha kararlı adımlar atmaya davet etti. Fosil yakıtlara olan bağımlılığın azaltılması, yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yapılması ve enerji verimliliğinin artırılması gibi önlemlerin hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladı. Ayrıca, iklim değişikliğinin etkilerine karşı savunmasız olan ülkelere mali ve teknolojik destek sağlanmasının önemine dikkat çekti.

İklim kriziyle mücadelede kaybedilecek zamanın olmadığına işaret eden Guterres, tüm ülkelerin ve bireylerin sorumluluk alarak ortak bir geleceği güvence altına almak için harekete geçmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

Çin, ABD'nin uyguladığı gümrük vergilerinin ekonomik etkilerini hafifletmek ve büyümeyi desteklemek amacıyla temel kredi faiz oranlarını rekor seviyede düşürdü. Bu hamle, Çin ekonomisinin karşı karşıya olduğu zorluklara bir yanıt niteliği taşıyor.

Temel Kredi Faiz Oranlarındaki Düşüş: Çin Halk Bankası (PBOC), bir yıl vadeli kredi faiz oranını (LPR) %3,45'ten %3,40'a düşürdü. Beş yıl vadeli LPR ise %3,95'te sabit tutuldu. Bu karar, piyasaların beklentileri doğrultusunda gerçekleşti.

Ekonomik Büyüme Hedefleri: Çin hükümeti, 2024 yılı için yaklaşık %5'lik bir ekonomik büyüme hedefi belirlemiş durumda. Ancak, gayrimenkul sektöründeki sorunlar ve zayıf talep, bu hedefe ulaşmayı zorlaştırıyor. Faiz indirimi, ekonomik aktiviteyi canlandırmayı ve hedefe ulaşmayı amaçlıyor.

ABD Gümrük Vergilerinin Etkisi: ABD'nin Çin mallarına uyguladığı gümrük vergileri, Çin ekonomisi üzerinde baskı oluşturuyor. Bu durum, Çin'in ihracatını olumsuz etkileyerek ekonomik büyümeyi yavaşlatıyor. Faiz indirimi, bu olumsuz etkiyi kısmen telafi etmeyi hedefliyor.

Analist Yorumları: Ekonomistler, faiz indiriminin Çin ekonomisi üzerindeki etkisinin sınırlı olabileceğini belirtiyor. Gayrimenkul sektöründeki sorunların devam etmesi ve tüketici güveninin düşük olması, ekonomik toparlanmayı engelleyebilir. Bazı analistler, hükümetin daha kapsamlı bir teşvik paketi açıklaması gerektiğini savunuyor.

Gelecek Beklentiler: Çin hükümetinin, ekonomik büyümeyi desteklemek amacıyla önümüzdeki aylarda ek teşvik önlemleri alması bekleniyor. Bu önlemler arasında, vergi indirimleri, altyapı yatırımları ve tüketimi teşvik edici politikalar yer alabilir.

Rusya, Baltık Denizi'nde el koyduğu Yunanistan'a ait 'Pegasus' isimli tankeri serbest bıraktı. Olay, uluslararası sularda gerginliğe neden olmuştu. Rus yetkililer, tankerin serbest bırakılma nedenine dair henüz resmi bir açıklama yapmadı.

Tankerin serbest bırakılması, Yunanistan ve Avrupa Birliği tarafından memnuniyetle karşılandı. Yunanistan Dışişleri Bakanlığı, Rusya'nın bu adımını olumlu bir gelişme olarak değerlendirdi. AB yetkilileri de, seyrüsefer serbestisinin korunmasının önemini vurguladı.

Olayın Arka Planı: 'Pegasus' tankeri, Baltık Denizi'nde seyir halindeyken Rus Sahil Güvenlik ekipleri tarafından durdurulmuş ve mürettebatıyla birlikte alıkonulmuştu. Tankerin hangi nedenle alıkonulduğu konusunda çeşitli spekülasyonlar yapılmıştı. Bazı kaynaklar, tankerin Rusya'ya uygulanan yaptırımları ihlal ettiği şüphesiyle alıkonulduğunu iddia etmişti. Ancak, Rus yetkililerden bu yönde resmi bir açıklama gelmemişti.

Tankerin serbest bırakılmasıyla birlikte, bölgedeki gerginliğin azalması bekleniyor. Ancak, uluslararası sularda seyrüsefer serbestisi konusundaki endişeler devam ediyor.

• Tanker Adı: Pegasus
• Bölge: Baltık Denizi
• Taraf Ülkeler: Rusya, Yunanistan

Gelişmeler yakından takip ediliyor.

İngiltere Başbakanı Keir Starmer'in Londra'nın kuzeyindeki evinde çıkan yangınla ilgili kundaklama soruşturması başlatıldı. Polis, olayla ilgili olarak bir kişiyi gözaltına aldı. Yangın, Starmer ve ailesinin evde olmadığı bir sırada meydana geldi.

Olay yerine gelen itfaiye ekipleri yangına hızla müdahale ederek söndürdü. Yangının çıkış nedeni hakkında henüz resmi bir açıklama yapılmazken, polis kundaklama şüphesi üzerinde duruyor.

Gözaltına alınan şüphelinin kimliği ve yangınla ilgili olası motivasyonu hakkında detaylı bilgi verilmedi. Soruşturma devam ederken, polis çevredeki güvenlik kameralarını inceleyerek ve tanık ifadelerine başvurarak olayın aydınlatılması için çalışıyor.

Yangın, İngiliz siyasetinde geniş yankı uyandırdı. Birçok siyasetçi, Starmer'e destek mesajları gönderdi ve olayın bir an önce aydınlatılmasını talep etti.

Soruşturma Detayları:

• Yangın, Starmer'in Londra'daki aile evinde çıktı.
• Polis, kundaklama şüphesiyle soruşturma başlattı.
• Bir kişi gözaltına alındı.
• Yangın sırasında Starmer ve ailesi evde değildi.

Yetkililer, soruşturmanın titizlikle yürütüldüğünü ve olayın tüm yönleriyle incelendiğini belirtti.