Portekiz'de yaşayan ve Galatasaray taraftarı olduğu belirtilen bir çocuk, sosyal medyada yayımlanan bir video ile İsrail'e yönelik eleştirilerini dile getirdi. Videoda, çocuğun Galatasaray forması giydiği ve Filistin bayrağı taşıdığı görülüyor.

Çocuk, videoda İsrail'in Filistin'e yönelik politikalarına tepki göstererek, uluslararası toplumu bu konuda daha duyarlı olmaya çağırdı. Paylaşım, kısa sürede sosyal medyada geniş yankı uyandırdı ve birçok kullanıcı tarafından desteklendi. Videonun yayılmasıyla birlikte, farklı platformlarda konuyla ilgili tartışmalar da başladı.

Sosyal medya kullanıcıları, çocuğun bu duyarlı davranışını takdir ederken, Filistin'e destek mesajları da paylaştılar. Bazı kullanıcılar, bu tür farkındalık çalışmalarının önemine vurgu yaparak, gençlerin duyarlılığının geleceğe umutla bakmalarını sağladığını belirttiler.

Olay, sadece sosyal medyada değil, bazı haber sitelerinde de yer aldı. Haberlerde, çocuğun kimliği ve yaşı hakkında net bir bilgi verilmezken, Portekiz'de yaşadığı ve Galatasaray taraftarı olduğu vurgulandı. İsrail-Filistin çatışmasıyla ilgili hassasiyetin, farklı coğrafyalarda yaşayan insanlar tarafından da paylaşıldığına dikkat çekildi.

Videonun sonunda çocuk, Filistin halkına destek mesajları göndererek, barış ve adaletin sağlanması temennisinde bulundu. Bu paylaşım, sosyal medyada Filistin'e yönelik destek kampanyalarının bir parçası olarak değerlendirildi.

İngiltere'deki bilim insanları, kanser hücrelerinin enerji üretimini hedef alan yeni bir bileşik geliştirdi. Bu bileşiğin, kanser hücrelerinin büyümesini ve yayılmasını durdurduğu laboratuvar ortamında kanıtlandı.

Araştırmacılar, kanser hücrelerinin normal hücrelere göre daha hızlı büyümek ve çoğalmak için farklı bir enerji üretim mekanizması kullandığını belirledi. Bu mekanizma, 'mitokondriyal solunum' olarak adlandırılıyor. Yeni geliştirilen bileşik ise bu mekanizmayı hedef alarak kanser hücrelerinin enerji üretimini engelliyor.

Çalışma kapsamında, çeşitli kanser hücreleri üzerinde yapılan deneylerde, bileşiğin kanser hücrelerinin büyümesini önemli ölçüde yavaşlattığı ve bazı durumlarda tamamen durdurduğu gözlemlendi. Ayrıca, bileşiğin sağlıklı hücrelere zarar vermediği de tespit edildi.

Araştırmacılar, bu keşfin kanser tedavisinde yeni bir çığır açabileceğine inanıyor. Bileşiğin, özellikle kemoterapi ve radyoterapi gibi geleneksel tedavilere dirençli kanser türleri için umut vadettiği belirtiliyor.

Ancak, bileşiğin insanlar üzerindeki etkinliği ve güvenilirliğinin belirlenmesi için daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyuluyor. Bilim insanları, önümüzdeki dönemde klinik deneylere başlamayı planlıyor.

Keşfin potansiyel etkileri:

• Kanser tedavisinde yeni bir hedef sunması
• Kemoterapiye dirençli kanser türleri için umut olması
• Sağlıklı hücrelere zarar vermemesi

Araştırma sonuçları, bilim dünyasında büyük heyecan yaratırken, kanser hastaları için de umut ışığı oldu.

Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Koç, İspanya'nın başkenti Madrid yakınlarındaki lüks bir tesiste düzenlenen Bilderberg toplantısına katılarak sürpriz bir şekilde gündeme geldi. Toplantı, dünya siyasetini ve ekonomisini etkileyen önemli isimleri bir araya getirmesiyle biliniyor.

Bu yılki toplantının ana konuları arasında yapay zeka, enerji krizi, Rusya, Çin, ekonomik görünüm, iklim değişikliği, kamu sağlığı, Ukrayna ve NATO'nun karşı karşıya olduğu sınamalar yer alıyor. Toplantıya katılan isimler arasında siyasetçiler, iş insanları, akademisyenler ve gazeteciler bulunuyor.

Bilderberg toplantıları, gizli yapısı ve katılımcılarının kimliği nedeniyle sık sık tartışmalara yol açıyor. Toplantılarda alınan kararların dünya siyasetini ve ekonomisini etkilediği iddia ediliyor. Toplantıların amacı, katılımcılar arasında fikir alışverişini teşvik etmek ve küresel sorunlara çözüm bulmaya yardımcı olmak olarak açıklanıyor.

Ömer Koç'un Bilderberg toplantısına katılması, Türk iş dünyası açısından da dikkat çekici bir gelişme olarak değerlendiriliyor. Koç Holding'in Türkiye'nin en büyük holdinglerinden biri olması ve Ömer Koç'un yönetim kurulu başkanı sıfatıyla toplantıya katılması, Türkiye'nin küresel ekonomik ve siyasi arenadaki rolüne işaret ediyor.

Toplantının basına kapalı olarak gerçekleşmesi, toplantıda konuşulan konular ve alınan kararlar hakkında kamuoyunun bilgi sahibi olmasını engelliyor. Bu durum, Bilderberg toplantılarının gizliliği konusundaki eleştirileri daha da artırıyor.

2014 yılında Soma'da yaşanan maden faciasının ardından bir madenci yakınına tekme atmasıyla hatırlanan Yusuf Yerkel, Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) tarafından UEFA Hat-Trick Komitesi üyeliğine getirildi. Yerkel'in bu göreve atanması kamuoyunda tepkilere yol açtı.

Yusuf Yerkel, Soma'daki faciada hayatını kaybeden bir madencinin yakınına Başbakanlık Müşaviri olduğu dönemde tekme atmasıyla simgeleşmişti. Bu olay, Türkiye'de büyük infial yaratmış ve Yerkel uzun süre eleştirilerin hedefi olmuştu.

TFF'nin Yerkel'i UEFA Hat-Trick Komitesi'ne ataması, sosyal medyada ve çeşitli platformlarda geniş yankı buldu. Birçok kişi, bu atamanın etik olmadığını ve kamu vicdanını zedelediğini savundu. Atamaya yönelik eleştirilerde, Yerkel'in geçmişteki davranışının bu tür bir görev için uygun olmadığı vurgulandı.

UEFA Hat-Trick Komitesi, UEFA'nın üye ülkelerdeki futbol gelişimini desteklemek amacıyla oluşturduğu bir komitedir. Komite, üye ülkelerin futbol altyapılarını iyileştirmek, genç yetenekleri keşfetmek ve futbolun genel kalitesini yükseltmek için çeşitli projeler yürütmektedir. Türkiye'yi bu komitede temsil edecek olan Yusuf Yerkel'in, bu görevdeki performansı ve atamanın yankıları önümüzdeki günlerde yakından takip edilecektir.

Yerkel'in atanmasıyla ilgili TFF'den henüz resmi bir açıklama yapılmadı.

Yazar Ahmet Ümit, tedavi gören usta oyuncu Kadir İnanır'ın sağlık durumuna ilişkin son bilgileri sosyal medya hesabından paylaştı. Ümit, İnanır'ı hastanede ziyaret ettiğini ve sağlık durumunun iyiye gittiğini belirtti.

Ahmet Ümit paylaşımında, "Bugün sevgili Kadir İnanır'ı hastanede ziyaret ettim. Her geçen gün daha iyiye gidiyor. Yakında aramıza dönecek. Güzel dilekleriniz, dualarınız için çok teşekkürler" ifadelerini kullandı. Paylaşımda, Ahmet Ümit'in Kadir İnanır ile birlikte çekilmiş bir fotoğrafı da yer aldı. Fotoğrafta İnanır'ın sağlık durumunun iyi olduğu gözlemlendi.

Kadir İnanır, geçtiğimiz günlerde rahatsızlanarak hastaneye kaldırılmıştı. Beyin damarlarında tıkanıklık tespit edilen İnanır, yoğun bakımda tedavi altına alınmıştı. Sanat dünyasından birçok isim, İnanır'a geçmiş olsun dileklerini iletmişti.

Ahmet Ümit'in bu paylaşımı, Kadir İnanır'ın sevenleri tarafından büyük bir memnuniyetle karşılandı. Sosyal medyada birçok kullanıcı, İnanır'a acil şifalar dileyerek, bir an önce sağlığına kavuşmasını temenni etti.

Kadir İnanır, Türk sinemasının önemli oyuncularından biri olarak kabul ediliyor. Kariyeri boyunca birçok başarılı yapımda rol alan İnanır, özellikle 1970'li ve 1980'li yıllarda büyük bir üne kavuşmuştu.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, yaptığı açıklamada İran'ın nükleer silah elde etmesini engellemek için 'ne gerekiyorsa' yapacaklarını söyledi. Bu açıklama, İran lideri Ayetullah Ali Hamaney'e yönelik bir suikast iması olarak yorumlandı.

Netanyahu, İsrail'in güvenliğini koruma konusundaki kararlılığını vurgulayarak, İran'ın nükleer programına karşı her türlü önlemi alacaklarını belirtti. Açıklamasında, 'İran'ın nükleer silah geliştirmesine izin vermeyeceğiz ve bunun için ne gerekiyorsa yapacağız' ifadelerini kullandı.

İsrail, uzun zamandır İran'ın nükleer faaliyetlerinden duyduğu endişeyi dile getiriyor ve İran'ın nükleer silah elde etme potansiyeline karşı sert bir tutum sergiliyor. Netanyahu'nun bu son açıklaması, İsrail'in İran'a karşı daha agresif bir yaklaşım benimseyebileceği şeklinde değerlendiriliyor.

Bu açıklama, bölgesel gerginliği tırmandırabilecek bir potansiyele sahip. İran'dan henüz resmi bir yanıt gelmezken, bölgedeki diğer aktörlerin de bu gelişmelere nasıl tepki vereceği merak konusu.

İsrail'in bu türden açıklamaları geçmişte de olmuş ve bölgede çeşitli diplomatik krizlere yol açmıştı. Netanyahu'nun bu son açıklaması, İsrail-İran ilişkilerindeki gerginliği daha da artıracağa benziyor.

Netanyahu'nun ofisinden yapılan açıklamada, başbakanın sözlerinin İsrail'in ulusal güvenlik çıkarlarını koruma amacını taşıdığı belirtildi. Ancak, bu türden açıklamaların bölgedeki istikrarı olumsuz etkileyebileceği ve yeni çatışma risklerini beraberinde getirebileceği de ifade ediliyor.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, gazetecilere ve medya mensuplarına yönelik gerçekleştirilen saldırıları şiddetle kınadı. Altun, bu tür saldırıların kabul edilemez olduğunu ve barbarlık olarak nitelendirdi.

Fahrettin Altun açıklamasında, "Gazetecilere, medya mensuplarına saldırmak barbarlıktır. Bu tür saldırılar asla kabul edilemez. Basın özgürlüğüne yönelik her türlü tehdidin karşısında durmaya devam edeceğiz." ifadelerini kullandı. Altun, basın özgürlüğünün önemine vurgu yaparak, bu özgürlüğe yönelik her türlü tehdidin karşısında kararlılıkla duracaklarını belirtti.

Açıklamasında, Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğunu ve bu tür saldırıların faillerinin adalet önüne çıkarılması için gerekli tüm adımların atılacağını vurgulayan Altun, "Hukuk devleti ilkeleri çerçevesinde, bu tür saldırıların faillerinin en kısa sürede yakalanarak yargı önüne çıkarılması için gereken her şey yapılacaktır." dedi.

Altun ayrıca, medya kuruluşları ve gazetecilerle dayanışma içinde olduklarını ve basın özgürlüğünün korunması için her türlü desteği vermeye devam edeceklerini ifade etti.

Bu açıklama, son zamanlarda gazetecilere yönelik artan şiddet olaylarına bir tepki niteliği taşıyor. İletişim Başkanı Altun'un açıklaması, basın özgürlüğünün korunması ve gazetecilerin güvenliğinin sağlanması konusundaki kararlılığı vurgulaması açısından önem taşıyor.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, belediye şirketlerindeki işçi temsilcileriyle bir araya gelerek önemli açıklamalarda bulundu. Toplantıda, 2025 Eylül ayında yapılması planlanan ek zam konusunun yanı sıra, devam eden işten çıkarma süreçleri de masaya yatırıldı.

Tugay, işçi temsilcilerine hitaben yaptığı konuşmada, öncelikle belediyenin mali durumunun iyileştirilmesi gerektiğine vurgu yaptı. Bu doğrultuda, 2025 Eylül ayında ek zam yapılmaması önerisini sundu. Ayrıca, devam eden işten çıkarma süreçlerinin de durdurulması gerektiğini ifade etti.

Başkan Tugay, bu önerilerin gerekçelerini detaylı bir şekilde açıkladı. Belediyenin mevcut mali yapısının sürdürülebilir olmadığını, bu nedenle tasarruf önlemlerinin alınmasının zorunlu olduğunu belirtti. İşten çıkarmaların ise çalışanlar arasında huzursuzluğa yol açtığını ve hizmet kalitesini olumsuz etkilediğini dile getirdi.

Toplantıda işçi temsilcileri de söz alarak görüşlerini dile getirdiler. Bazı temsilciler, ek zam taleplerinin karşılanmaması durumunda yaşanacak mağduriyetlere dikkat çekerken, bazıları ise işten çıkarma süreçlerinin tamamen durdurulması gerektiğini savundu.

Cemil Tugay, işçi temsilcilerinin endişelerini anladığını ve bu konuda hassas davrandığını belirtti. Ancak, belediyenin uzun vadeli çıkarlarını gözetmek zorunda olduğunu ve bu nedenle zor kararlar almak durumunda kaldığını ifade etti.

Toplantının sonunda, her iki taraf da diyalog halinde kalmaya ve ortak bir çözüm bulmaya karar verdi. Tugay, işçi temsilcileriyle düzenli olarak bir araya gelerek belediyenin mali durumu ve çalışanların hakları konularında görüş alışverişinde bulunacağını söyledi.

• Ek zam yapılmaması önerisi: 2025 Eylül ayında ek zam yapılması planlanmıyor.
• İşten çıkarma süreçlerinin durdurulması: Devam eden işten çıkarma süreçleri durdurulacak.
• Mali Durum: Belediyenin mali durumunun iyileştirilmesi hedefleniyor.

Avrupa Birliği (AB), Rusya'ya uyguladığı yaptırımların süresini uzattı. Bu karar, Rusya'nın Ukrayna'daki istikrarsızlığı körükleyen eylemleri nedeniyle alındı. Yaptırımlar, ilk olarak 2014 yılında Kırım'ın yasa dışı ilhakı ve Ukrayna'nın doğusundaki durumun istikrarsızlaştırılmasına yanıt olarak uygulanmıştı.

AB Konseyi tarafından yapılan açıklamada, mevcut yaptırımların 24 Şubat 2024'e kadar uzatıldığı belirtildi. Bu yaptırımlar, Rusya'nın belirli sektörlerine yönelik kısıtlamaları içeriyor. Bu sektörler arasında finans, enerji, savunma ve çift kullanımlı ürünler bulunuyor. Ayrıca, yaptırımlar belirli kişi ve kuruluşların AB ülkelerine seyahat etmelerini ve AB'deki varlıklarına erişmelerini de engelliyor.

Yaptırımların uzatılması kararı, AB'nin Rusya'ya yönelik politikasında bir değişikliğin olmadığını gösteriyor. AB, Rusya'nın uluslararası hukuku ihlal etmeye devam etmesi halinde daha fazla yaptırım uygulamaya hazır olduğunu belirtiyor.

Yaptırımların uzatılmasına ilişkin resmi karar, AB Resmi Gazetesi'nde yayımlandıktan sonra yürürlüğe girecek.

Yaptırımların Kapsamı:

• Finans Sektörü: Rus bankalarının AB finans piyasalarına erişimi kısıtlanıyor.
• Enerji Sektörü: Rus enerji şirketlerine yönelik bazı ekipman ve teknolojilerin ihracatı yasaklanıyor.
• Savunma Sektörü: Rusya'ya silah ve askeri teçhizat ihracatı yasaklanıyor.
• Çift Kullanımlı Ürünler: Hem sivil hem de askeri amaçlarla kullanılabilecek ürünlerin Rusya'ya ihracatı kısıtlanıyor.

Seyahat Kısıtlamaları ve Varlık Dondurma: Yaptırım uygulanan kişi ve kuruluşların AB ülkelerine seyahat etmeleri yasak ve AB'deki varlıkları donduruluyor.