Türkiye Psikiyatri Derneği (TPD), Nihal Candan'ın cezaevinde anoreksiya tedavisi görürken hayatını kaybetmesinin ardından yaptığı açıklamada, yeme bozukluklarının ciddiyetine dikkat çekti ve medya ile sosyal medyanın bu tür durumları ele alış biçiminin önemini vurguladı.

Türkiye Psikiyatri Derneği (TPD), Nihal Candan'ın cezaevinde anoreksiya tedavisi görürken yaşamını yitirmesi üzerine bir açıklama yayınladı. Açıklamada, yeme bozukluklarının önemli bir halk sağlığı sorunu olduğuna dikkat çekilerek, bu hastalıkların görülme sıklığının giderek arttığı belirtildi.
TPD, yeme bozukluklarının sadece genç kadınları değil, her yaştan ve cinsiyetten insanı etkileyebileceğini vurguladı. Ayrıca, bu hastalıkların genetik yatkınlık, psikolojik faktörler ve sosyal etkileşimler gibi birçok nedeni olabileceği ifade edildi.
Dernek, medyanın ve sosyal medyanın yeme bozuklukları konusundaki farkındalığı artırmada önemli bir rol oynadığını, ancak bu tür durumların ele alınış biçiminin de büyük önem taşıdığını belirtti. Yanlış veya eksik bilgilendirmenin, yeme bozukluğu olan kişilerin durumunu daha da kötüleştirebileceği uyarısında bulunuldu.
TPD açıklamasında, yeme bozukluklarının tedavisinin multidisipliner bir yaklaşımla yapılması gerektiği vurgulandı. Bu yaklaşımın, psikiyatristler, psikologlar, diyetisyenler ve diğer sağlık profesyonellerinin işbirliğini içerdiği belirtildi. Ayrıca, ailelerin ve arkadaşların da tedavi sürecinde önemli bir rol oynadığı ifade edildi.
Dernek, yeme bozukluğu belirtileri gösteren kişilerin erken dönemde bir uzmana başvurmasının hayati önem taşıdığını belirtti. Erken tanı ve tedavi ile bu hastalıkların olumsuz etkilerinin azaltılabileceği vurgulandı.
Son olarak, TPD, toplumun yeme bozuklukları konusundaki farkındalığının artırılması ve bu hastalıklara yönelik damgalayıcı tutumların ortadan kaldırılması için çalışmaların sürdürülmesi gerektiğini ifade etti.