Doğum yardımı ödemeleri, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından yeni doğum yapmış annelere sağlanan önemli bir destektir. 2024 yılında yapılan ödemelerin ardından, 2025 yılı için de ödeme tarihleri ve başvuru şartları merak konusu olmaya devam ediyor. Ödemeler, genellikle başvuru yapıldıktan sonraki bir ay içinde PTT hesaplarına yatırılmaktadır. Ancak, ödeme tarihleri başvuru yoğunluğuna ve bakanlığın belirlediği takvime göre değişiklik gösterebilir.

Doğum Yardımı Ödemeleri Ne Zaman Yatacak?

Ödeme tarihleri hakkında kesin bir bilgi olmamakla birlikte, başvuruların değerlendirilme süreci ve ödeme takvimi Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından belirlenmektedir. Başvuruların sonuçlanmasının ardından ödemeler genellikle bir ay içinde yapılmaktadır. Ödeme tarihlerini takip etmek için e-Devlet üzerinden veya ALO 144 hattı üzerinden bilgi almak mümkündür.

2025 Doğum Yardımı Ödemeleri Nasıl Alınır?

Doğum yardımı almak için öncelikle başvuru yapılması gerekmektedir. Başvurular, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın il veya ilçe müdürlüklerine şahsen yapılabileceği gibi, e-Devlet üzerinden de online olarak yapılabilmektedir. Başvuru için gerekli belgeler arasında kimlik belgesi, doğum raporu ve başvuru formunu bulunmaktadır. Başvurunun ardından, değerlendirme süreci başlar ve uygun görülen annelerin ödemeleri PTT hesaplarına yatırılır. PTT hesabı olmayan anneler için ise, ödeme PTT şubelerinden kimlik ibrazı ile alınabilir.

Doğum Yardımı Miktarları Ne Kadar?

• İlk çocuk için: 520 TL
• İkinci çocuk için: 650 TL
• Üçüncü ve sonraki çocuklar için: 780 TL

Bu miktarlar, 2024 yılı için belirlenmiş olup, 2025 yılı için güncellenmiş miktarların açıklanması beklenmektedir.

Kimler Doğum Yardımı Alabilir?

Doğum yardımı, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan veya Mavi Kart sahibi olan annelere verilmektedir. Ayrıca, yabancı uyruklu annelerin de belirli şartları sağlamaları halinde doğum yardımından yararlanmaları mümkündür. Başvuru yapacak annenin, doğum yapmış olması ve gerekli belgeleri eksiksiz olarak sunması gerekmektedir.

İkinci Dünya Savaşı gazisi olan 107 yaşındaki Jake Larson, Minnesota'daki bir alışveriş merkezinde duygusal anlar yaşadı. 1944'te İngiltere'den Omaha Sahili'ne asker taşıyan gemide görev yapan Larson, bir alışveriş merkezinde sergilenen İkinci Dünya Savaşı temalı canlandırmayı görünce duygularına hakim olamadı.

Alışveriş merkezindeki canlandırmada, askerlerin Normandiya çıkarması sırasında kullandığı bir çıkarma gemisinin birebir modeli yer alıyordu. Bu gemiyi gören Larson, o anları yeniden yaşadı ve gözyaşlarına boğuldu. O anlar, alışveriş merkezindeki diğer ziyaretçiler tarafından kaydedildi ve sosyal medyada büyük ilgi gördü.

Videoda Larson, geminin önünde durarak asker selamı veriyor ve duygusal bir konuşma yapıyor. "O günleri asla unutmayacağım," diyen Larson, genç askerlerin cesaretini ve fedakarlığını vurguluyor. Larson'ın bu içten tepkisi, sosyal medya kullanıcıları tarafından büyük beğeni topladı ve birçok kişi Larson'a minnettarlığını dile getirdi.

Larson'ın hikayesi, savaşın insanlık üzerindeki derin etkilerini bir kez daha gözler önüne serdi. 107 yaşında olmasına rağmen hala o günlerin acısını yaşayan Larson, genç nesillere savaşın dehşetini ve barışın değerini anlatmaya devam ediyor.

Sosyal medyada viral olan video, binlerce yorum ve beğeni aldı. Birçok kullanıcı, Larson'ın gösterdiği vatanseverlik ve cesaret örneğinden etkilendiğini belirtti. Larson'ın hikayesi, savaş gazilerine duyulan saygıyı ve minneti bir kez daha hatırlattı.

İzmir Gayrimenkul Satış İcra Dairesi Müdürlüğü tarafından verilen ilana göre, İzmir ili, Karabağlar ilçesi, Peker Mahallesi, 42996 ada, 1 parselde kayıtlı taşınmaz, açık artırma yoluyla satışa çıkarılacaktır.

Taşınmazın özellikleri şunlardır:

• Adresi: Peker Mahallesi 4640/1 sokak No:11 Karabağlar/İZMİR
• Yüzölçümü: 487,00 m²
• İmar Durumu: Ayrık Nizam 4 kat (A-4) konut alanında kalmaktadır.
• Taşınmazın Hali Hazır Durumu: Parsel üzerinde bodrum+zemin+2 normal katlı betonarme karkas bina bulunmaktadır. Binanın dış cephesi sıvalı ve boyalıdır. Giriş kapısı demir doğramadır. Pencereler PVC doğramadır. Binanın bodrum katında daire bulunmaktadır. Zemin kat ve normal katlar daire olarak kullanılmaktadır.
• Kıymeti: 3.500.000,00 TL
• KDV Oranı: %1
• Kaydındaki Şerhler: Tapu kaydında belirtilen şerhler mevcuttur.

Artırma Bilgileri:

1. 1. Artırma: 23/07/2024 günü, saat 11:00 - 11:05 arası
2. 2. Artırma: 28/08/2024 günü, saat 11:00 - 11:05 arası
3. Yer: Mezat Salonu - Adalet Sarayı, D Blok, Zemin Kat, İzmir

İhaleye katılmak isteyenlerin, muhammen değerin %10'u oranında nakit teminat yatırmaları gerekmektedir. Satış peşin para iledir. Alıcı, KDV, damga vergisi, tapu harcı ve masrafları ödemekle yükümlüdür. İhaleye katılım ve şartlar hakkında detaylı bilgi almak için İzmir Gayrimenkul Satış İcra Dairesi Müdürlüğü'ne başvurulabilir.

İlgilenenlerin ilanı dikkatle incelemesi ve belirtilen şartlara uygun olarak ihaleye katılması önemlidir.

Ünlü oyuncu ve ailesi, şehir hayatından uzaklaşarak doğayla iç içe bir yaşam tercih ediyor. Kır evlerinde yaşayan aile, her sabah güne birlikte yaptıkları yürüyüşlerle başlıyor. Bu rutin, aile üyelerinin hem fiziksel hem de zihinsel sağlıklarına olumlu katkı sağlıyor.

Yeşillikler içindeki evlerinin bahçesinde ve çevresindeki ormanlık alanlarda yürüyüş yapan aile, doğanın sunduğu huzurdan faydalanıyor. Sabahın erken saatlerinde yapılan bu yürüyüşler, günün geri kalanında daha enerjik ve mutlu olmalarını sağlıyor.

Ailenin sosyal medya hesaplarından paylaştığı fotoğraflar, doğayla iç içe yaşamın güzelliklerini gözler önüne seriyor. Takipçileri, ailenin bu sağlıklı yaşam tarzına övgüler yağdırıyor ve onlardan ilham alıyor.

Ünlü oyuncu, verdiği bir röportajda, şehir hayatının stresinden uzaklaşmak ve çocuklarını doğayla büyütmek istediklerini belirtmişti. Kır evinde yaşamanın, aile bağlarını güçlendirdiğini ve daha kaliteli zaman geçirmelerini sağladığını ifade etmişti.

Ailenin sabah yürüyüşleri, sadece bir egzersiz değil, aynı zamanda birlikte vakit geçirme ve sohbet etme fırsatı sunuyor. Bu sayede, aile üyeleri arasındaki iletişim de güçleniyor.

Doğayla iç içe yaşamın faydaları saymakla bitmiyor. Stresi azaltıyor, uyku kalitesini artırıyor, bağışıklık sistemini güçlendiriyor ve daha mutlu bir yaşam sürmemizi sağlıyor. Ünlü ailenin tercih ettiği bu yaşam tarzı, birçok kişiye örnek oluyor.

Yılmaz Gruda’nın yazdığı, ilk kez 1978’de İstanbul Şehir Tiyatroları’nda sahnelenen ve büyük yankı uyandıran “Zengin Mutfağı” oyunu, 23 Haziran’da son kez seyirci karşısına çıkmaya hazırlanıyor. Oyunun başrolünde yer alan Şener Şen, Lütfullah karakterine hayat veriyor.

Oyun, Türkiye İşçi Partisi’nin yayın organı olan Sosyalist Dergi’de tefrika edildikten sonra kitap olarak basılmış ve ardından tiyatroya uyarlanmıştı. 1978’deki ilk gösteriminin ardından büyük ilgi gören oyun, 1988’de aynı kadroyla sinemaya da uyarlanmıştı.

Zengin Mutfağı, bir apartman dairesinin mutfağında yaşanan olaylar üzerinden 1970’li yılların Türkiye’sine ışık tutuyor. Oyunda, zengin bir ailenin mutfağında çalışan Lütfullah’ın gözünden, dönemin siyasi ve sosyal olayları mizahi bir dille anlatılıyor. Şener Şen’in performansı ve oyunun güncelliğini koruyan temaları, Zengin Mutfağı’nı Türk tiyatro tarihinin unutulmaz eserlerinden biri haline getirmiştir.

Oyunun son gösterimi, tiyatroseverler için kaçırılmaması gereken bir fırsat olarak değerlendiriliyor. Zengin Mutfağı'nın veda gösterisi biletleri satışa sunuldu.

İnci Taneleri dizisinin 43. bölümünde heyecan doruktaydı. Azem ve Ayça arasındaki anlaşmanın bozulması, dizinin seyrini değiştirecek önemli bir gelişme olarak öne çıktı.

Azem ve Ayça Arasındaki Anlaşmazlık: Azem'in Ayça ile yaptığı anlaşmanın bozulması, ikili arasındaki gerilimi artırdı. Bu durum, Azem'in Dilber ile olan ilişkisini de etkileyebilir.

Diğer Gelişmeler:

• Dizide, karakterler arasındaki ilişkilerde yeni dengeler oluşmaya başladı.
• Beklenmedik olaylar, karakterlerin geleceği hakkında soru işaretleri yarattı.
• İzleyiciler, yeni bölümde yaşanan olayların ardından gelecek bölümlerde neler olacağını merakla bekliyor.

İnci Taneleri'nin 43. bölümü, izleyicilere duygusal anlar yaşatırken, aynı zamanda merak uyandıran gelişmelerle doluydu. Dizinin hayranları, gelecek bölümlerde karakterlerin nasıl bir yol izleyeceğini büyük bir heyecanla bekliyor.

Katolik dünyası, Papa Francis'in sağlık sorunları nedeniyle halefini tartışmaya başladı. Bu bağlamda, ABD'li Kardinal Timothy Dolan'ın adı sıkça geçiyor. Dolan'ın, 14. Leo unvanıyla yeni papa olabileceği spekülasyonları Katolik çevrelerde yankı uyandırıyor.

Timothy Dolan kimdir?

Timothy Michael Dolan, 6 Şubat 1950'de St. Louis, Missouri'de doğdu. Kardinal Dolan, Katolik Kilisesi'nde önemli bir figür olarak biliniyor. St. Louis Başpiskoposu olarak görev yaptıktan sonra New York Başpiskoposu olarak atanmıştır. Dolan, kilise içinde muhafazakar görüşleriyle tanınıyor ve Papa Francis'in bazı politikalarına eleştirel yaklaşıyor.

Dolan'ın olası papalık adaylığı, Katolik Kilisesi'nin geleceği açısından önemli bir dönüm noktası olabilir. Zira bir ABD'linin papa olması, kilisenin küresel dinamiklerinde ve önceliklerinde değişikliklere işaret edebilir.

Papa Francis'in halefine ilişkin tartışmalar, Vatikan'da yoğun bir kulis faaliyetine neden oluyor. Kardinaller, olası adaylar hakkında görüş alışverişinde bulunurken, kamuoyu da süreci yakından takip ediyor.

14. Leo ismi, tarihte önemli papaların kullandığı bir unvan olması nedeniyle dikkat çekiyor. Bu unvanın Dolan ile anılması, onun potansiyel papalık rolüne verilen önemi vurguluyor.

Katolik Kilisesi'nin geleceği, Papa Francis'in halefinin kim olacağına bağlı olarak şekillenecek. Timothy Dolan'ın adaylığı, bu süreçte önemli bir faktör olarak öne çıkıyor.

Eski ABD Başkanı Donald Trump, sosyal medya platformu Truth Social üzerinden yaptığı bir paylaşımla dikkatleri üzerine çekti. Trump, paylaşımında, ABD'li Papa 14. Leo ile tanışmak için sabırsızlandığını belirtti.

Trump'ın bu açıklaması, sosyal medyada geniş yankı uyandırdı. Paylaşım, hem destekçileri hem de karşıtları tarafından çeşitli yorumlarla karşılandı. Bazı kullanıcılar Trump'ın bu açıklamasını desteklerken, bazıları ise eleştirel yorumlarda bulundu.

Trump'ın paylaşımında Papa'nın milliyeti ve unvanına yaptığı vurgu dikkat çekti. Trump, Papa'nın ABD'li olmasının ve 14. Leo unvanını taşımasının kendisi için ayrı bir önem taşıdığını ima etti.

Trump'ın bu açıklaması, siyasi çevrelerde de merak uyandırdı. Bazı analistler, Trump'ın bu paylaşımının olası bir siyasi mesaj içerdiğini veya dini gruplara yönelik bir strateji olduğunu öne sürdü. Ancak Trump'ın bu açıklamasının tam olarak ne anlama geldiği henüz netlik kazanmış değil.

Donald Trump'ın bu paylaşımı, önümüzdeki günlerde daha fazla tartışmaya yol açacağa benziyor.

Türkiye'de 31 Mart 2024 yerel seçimleri için oy verme işlemleri tamamlandı ve sandıklar kapandı. Seçimlerde belediye başkanları, belediye meclis üyeleri, il genel meclisi üyeleri ve muhtarlar belirlenecek. Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından yayın yasağının kaldırılmasıyla birlikte sandık çıkış anketleri kamuoyuyla paylaşılmaya başlandı.

Büyükşehirlerdeki Durum:

• İstanbul: İstanbul'da AK Parti adayı Murat Kurum ile CHP adayı Ekrem İmamoğlu arasındaki yarış başa baş görünüyor. İlk anket sonuçları iki adayın da birbirine yakın oranlarda oy aldığını gösteriyor.
• Ankara: Ankara'da da benzer bir durum söz konusu. Mevcut başkan CHP'li Mansur Yavaş ile AK Parti adayı Turgut Altınok arasındaki rekabet dikkat çekiyor. Sandık çıkış anketleri, bu iki adayın da oy oranlarının birbirine çok yakın olduğunu işaret ediyor.
• İzmir: İzmir'de CHP'nin adayı Cemil Tugay'ın yarışı önde götürdüğü tahmin ediliyor. Ancak AK Parti adayının da iddialı bir şekilde yarıştığı belirtiliyor.

Diğer Şehirler:

Sandık çıkış anketleri sadece büyükşehirlerdeki değil, diğer şehirlerdeki yarış hakkında da ipuçları veriyor. Özellikle Adana, Mersin, Antalya gibi büyükşehirlerde de rekabetin yüksek olduğu belirtiliyor.

Önemli Not:

Sandık çıkış anketlerinin kesin sonuçları yansıtmadığı ve resmi sonuçların YSK tarafından açıklanacağı unutulmamalıdır. Partilerin ve adayların açıklamaları da yakından takip edilmelidir.