Merkez Bankası'nın son faiz kararı ve enflasyon raporu, uzmanlar tarafından sert bir şekilde eleştirildi. Kararların piyasalar üzerindeki etkileri ve gelecekteki olası senaryolar değerlendirildi.

Merkez Bankası'nın (MB) son kararları, ekonomistler ve piyasa uzmanları tarafından yoğun eleştirilere yol açtı. Özellikle faiz oranlarında yapılan değişiklikler ve enflasyon beklentileri konusundaki tutarsızlıklar dikkat çekiyor.
Faiz Kararı ve Enflasyon Raporu: MB, politika faizini beklentilerin aksine sabit tutarak piyasaları şaşırttı. Aynı gün açıklanan enflasyon raporunda ise yıl sonu enflasyon tahmini yukarı yönlü revize edildi. Bu durum, MB'nin para politikası kredibilitesi üzerindeki soru işaretlerini artırdı.
Uzmanların Eleştirileri: Ekonomistler, MB'nin kararlarının tutarsız ve öngörülemez olduğunu belirtiyor. Enflasyonla mücadelede kararlılık vurgusu yapılırken faiz artışına gidilmemesi, enflasyon beklentilerini olumsuz etkileyebilir. Ayrıca, enflasyon tahminlerindeki yukarı yönlü revizyon, MB'nin enflasyonla mücadeledeki başarısına olan inancı zedeliyor.
Piyasa Tepkileri: Kararların ardından döviz kurlarında ve tahvil faizlerinde dalgalanmalar yaşandı. Piyasalar, MB'nin iletişimindeki şeffaflık eksikliğini ve geleceğe yönelik belirsizlikleri fiyatlıyor. Özellikle yatırımcılar, MB'nin enflasyonla mücadeledeki stratejisinin netleşmesini bekliyor.
Olası Senaryolar: Uzmanlar, MB'nin önümüzdeki dönemde daha sıkı bir para politikası uygulaması gerekebileceğini öngörüyor. Enflasyonun düşmemesi durumunda, faiz artışları kaçınılmaz olabilir. Ancak, bu durum ekonomik büyüme üzerinde baskı yaratabilir ve işsizlik oranlarını artırabilir.
- Alternatif Politikalar: Bazı ekonomistler, MB'nin faiz oranları dışında farklı araçlar kullanarak enflasyonla mücadele etmesi gerektiğini savunuyor. Örneğin, seçici kredi politikaları ve mali tedbirlerle enflasyonun kontrol altına alınması mümkün olabilir.
- Uluslararası Etkiler: Küresel ekonomik gelişmeler ve dış piyasalardaki dalgalanmalar, Türkiye ekonomisini ve MB'nin kararlarını etkileyebilir. Özellikle ABD Merkez Bankası'nın (FED) faiz politikaları, Türkiye'deki sermaye akımları üzerinde önemli bir rol oynayabilir.