LGBTİ+ dernekleri, 10. Yargı Paketi'ne ilişkin yaptıkları açıklamada, paketin ifade özgürlüğünü kısıtladığını ve ayrımcılığı artırdığını savundu.

LGBTİ+ dernekleri, TBMM’ye sunulan 10. Yargı Paketi’ne ilişkin ortak bir açıklama yaparak, paketin ifade özgürlüğünü kısıtlayan, ayrımcılığı derinleştiren ve LGBTİ+’ları kriminalize etmeyi amaçlayan bir düzenleme olduğunu savundu. Açıklamada, paketin özellikle Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 216. maddesinde yapılması planlanan değişikliklerin, LGBTİ+’lara yönelik nefret söyleminin önünü açacağı ve ayrımcılığı meşrulaştıracağı belirtildi.
Dernekler, söz konusu değişikliklerin, ‘halkın bir kesimini, sosyal sınıf, ırk, din, mezhep, cinsiyet veya bölgesel farklılıklara dayanarak alenen aşağılama’ suçunu daha geniş bir şekilde tanımladığını ve bu durumun, LGBTİ+’lara yönelik eleştirileri suç kapsamına sokma potansiyeli taşıdığını ifade etti. Bu durumun, LGBTİ+ haklarını savunanların ve aktivistlerin ifade özgürlüğünü ciddi şekilde kısıtlayabileceği vurgulandı.
Açıklamada ayrıca, paketin ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama’ suçuna ilişkin düzenlemelerinin de LGBTİ+’ları hedef alabileceği belirtildi. Dernekler, bu düzenlemelerin, LGBTİ+’lara yönelik nefret söylemi içeren açıklamaların cezasız kalmasına neden olabileceği ve bu durumun, LGBTİ+’ların güvenliğini tehdit edeceği uyarısında bulundu.
Derneklerin ortak açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
- “Bu paket, LGBTİ+’ları susturmayı, sindirmeyi ve kriminalize etmeyi amaçlamaktadır.”
- “Paket, ifade özgürlüğünü kısıtlamakta ve ayrımcılığı artırmaktadır.”
- “Paket, LGBTİ+’lara yönelik nefret söyleminin önünü açmaktadır.”
- “Paket, LGBTİ+ haklarını savunanların ve aktivistlerin ifade özgürlüğünü kısıtlamaktadır.”
Sonuç olarak, LGBTİ+ dernekleri, 10. Yargı Paketi’nin LGBTİ+ hakları açısından ciddi bir tehdit oluşturduğunu ve paketin geri çekilmesi gerektiğini ifade etti.