Galatasaray taraftarları, 2025-2026 futbol sezonu kombine biletlerinin ne zaman satışa çıkacağını ve fiyatlarının ne kadar olacağını merak ediyor. Henüz resmi bir açıklama yapılmamış olsa da, bilet fiyatları ve satış tarihleri ile ilgili beklentiler yüksek.

Geçtiğimiz sezonlarda olduğu gibi, bu sezon da kombine biletlerine yoğun bir talep olması bekleniyor. Galatasaray yönetiminin, taraftarların beklentilerini karşılayacak bir fiyat politikası izlemesi beklenirken, bilet satışlarının başlama tarihi de merak konusu.

Kombine bilet fiyatları, tribünlerin konumuna, koltukların özelliklerine ve diğer faktörlere göre değişiklik gösterebilir. Taraftarlar, bilet fiyatlarının açıklanmasının ardından, kendi bütçelerine ve tercihlerine uygun olan tribünlerden kombine satın alabilecekler.

Galatasaray'ın resmi internet sitesi ve sosyal medya hesapları üzerinden yapılacak duyurularla, kombine biletlerinin satış tarihleri ve fiyatları hakkında kesin bilgiler edinilebilecek. Taraftarların bu duyuruları takip etmeleri önemlidir.

Geçtiğimiz sezonlarda uygulanan öncelikli satış uygulamalarının bu sezon da devam etmesi bekleniyor. Bu uygulamalarla, mevcut kombine sahiplerine yenileme önceliği tanınırken, GS Bonus kart sahipleri ve kulüp üyeleri de öncelikli satışlardan yararlanabiliyor.

Bilet satışlarının online platformlar üzerinden yapılması ve belirli bir süreyle sınırlı tutulması bekleniyor. Taraftarların, bilet satışlarına yoğun ilgi göstermesi ve biletlerini erkenden almaları tavsiye ediliyor.

Galatasaray'ın 2025-2026 sezonunda mücadele edeceği tüm iç saha maçlarını kapsayan kombine biletleri, taraftarlara takımlarını destekleme ve maçları yerinden izleme fırsatı sunacak.

CNN Türk'ün haberine göre, PKK'nın silah bırakma veya fesih süreci tartışmaları gündemde. Örgütün geleceği ve bu yöndeki olası adımları merak konusu. Fesih kavramının ne anlama geldiği ve bu sürecin nasıl işleyeceği önemli sorular arasında yer alıyor.

Fesih Ne Demek?

Fesih, bir örgütün veya kurumun kendi varlığına son vermesi, dağılması anlamına gelir. PKK'nın fesih kararı alması durumunda, örgütün silahlı faaliyetlerine son vermesi, militanlarını dağıtması ve tüm örgüt yapısını ortadan kaldırması beklenir.

PKK Silah Bırakma Süreci Nasıl Olacak?

PKK'nın silah bırakma süreci karmaşık ve çok aşamalı bir süreç olabilir. Bu süreçte şu adımların izlenmesi beklenebilir:

• Müzakereler: Öncelikle, Türkiye hükümeti ile PKK arasında bir müzakere sürecinin başlaması gerekecektir. Bu müzakerelerde, silah bırakma şartları, örgüt üyelerinin geleceği ve bölgenin istikrarı gibi konular ele alınacaktır.
• Ateşkes: Müzakerelerin başlamasıyla birlikte, her iki tarafın da ateşkes ilan etmesi önemlidir. Bu, sürecin daha sakin ve güvenli bir ortamda yürütülmesini sağlayacaktır.
• Silahların Toplanması: PKK'nın elindeki silahların toplanması ve imha edilmesi gerekmektedir. Bu süreç, uluslararası gözlemciler eşliğinde gerçekleştirilebilir.
• Rehabilitasyon ve Entegrasyon: Silah bırakan PKK militanlarının topluma yeniden entegre edilmesi için rehabilitasyon programları uygulanmalıdır. Bu programlar, eğitim, iş imkanları ve psikolojik destek gibi unsurları içerebilir.
• Yasal Düzenlemeler: Silah bırakma sürecini desteklemek amacıyla, Türkiye hükümeti tarafından yasal düzenlemeler yapılabilir. Bu düzenlemeler, örgüt üyelerine af veya ceza indirimi gibi imkanlar sağlayabilir.

PKK'nın kendini feshettiğini duyurması halinde, bu durum bölgedeki güvenlik ve siyasi denklemleri önemli ölçüde etkileyebilir. Ancak, bu sürecin başarıyla tamamlanması için tüm tarafların yapıcı bir yaklaşım sergilemesi ve gerekli adımları atması gerekmektedir.

Hamas, Gazze Şeridi'nde tuttuğu ABD-İsrail çifte vatandaşlığına sahip bir esiri serbest bırakacağını duyurdu. Bu gelişme, İsrail ile Hamas arasındaki çatışmaların devam ettiği bir dönemde yaşanıyor. Henüz serbest bırakılma işleminin ne zaman gerçekleşeceği veya hangi koşullar altında yapılacağına dair net bir bilgi verilmedi.

Hamas'ın bu kararı, uluslararası kamuoyunun dikkatini çekmiş durumda. Özellikle ABD'nin bu konudaki tutumu ve olası müzakereler merak konusu. Serbest bırakılacak esirin kimliği ve sağlık durumu hakkında da henüz detaylı bir açıklama yapılmadı.

İsrail-Hamas arasındaki gerilim, son haftalarda artmış durumda ve bu durum bölgedeki istikrarı tehdit ediyor. Hamas'ın bu adımı, gerilimi azaltmaya yönelik bir hamle olarak değerlendirilebilir. Ancak, çatışmaların tamamen sona ermesi için daha kapsamlı bir çözüm sürecine ihtiyaç duyuluyor.

Bu gelişmenin ardından, bölgedeki diğer aktörlerin ve uluslararası kuruluşların nasıl bir rol oynayacağı da yakından takip ediliyor. Özellikle Mısır ve Katar gibi arabulucu ülkelerin devreye girmesi bekleniyor.

Hamas'ın esir serbest bırakma kararı, Gazze'deki insani durumun iyileştirilmesi ve bölgedeki barış sürecine katkı sağlaması açısından önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.

11 Mayıs 2025 tarihinde yayınlanan dizilerin reyting sonuçları merakla bekleniyordu. Total, AB ve 20+ABC1 reyting sıralamalarına göre günün birincisi belli oldu. İzleyiciler, favori dizilerinin sıralamadaki yerini öğrenmek için sonuçları yakından takip etti.

Total Grubu Reyting Sonuçları:

Total grubunda en çok izlenen yapım, Teşkilat oldu. Deha ikinci sırada yer alırken, Şakir Paşa Ailesi ise üçüncü sırada yer aldı.

AB Grubu Reyting Sonuçları:

AB grubunda da Teşkilat zirvede yer aldı. Deha ikinci sırayı alırken, Şakir Paşa Ailesi üçüncü oldu.

20+ABC1 Grubu Reyting Sonuçları:

20+ABC1 grubunda da Teşkilat birinci sırayı elde etti. Deha ikinci sırada yer alırken, Şakir Paşa Ailesi üçüncü sırada yer aldı.

Sonuç olarak, 11 Mayıs 2025 Pazar gününün reyting birincisi tüm gruplarda Teşkilat dizisi oldu. Diğer dizilerin sıralaması ise şu şekilde gerçekleşti: Deha ikinci, Şakir Paşa Ailesi üçüncü.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2024 yılı Mart ayına ait inşaat maliyet endeksi verilerini açıkladı. Buna göre:

• İnşaat maliyet endeksi, 2024 Mart ayında bir önceki aya göre yüzde 3,29 oranında arttı.
• Bir önceki yılın aynı ayına göre ise yüzde 68,31 oranında yükseliş gösterdi.

Malzeme Endeksi:

• Mart ayında malzeme endeksi, bir önceki aya göre yüzde 3,78 arttı.
• Geçen yılın aynı ayına göre ise yüzde 58,82 oranında artış kaydetti.

İşçilik Endeksi:

• İşçilik endeksi, bir önceki aya göre yüzde 1,90 arttı.
• Bir önceki yılın aynı ayına göre ise yüzde 99,88 oranında yükseldi.

Bu veriler, inşaat sektöründeki maliyet artışlarının devam ettiğini göstermektedir. Özellikle işçilik maliyetlerindeki yüksek artış dikkat çekicidir.

Japon otomobil üreticisi Nissan, elektrikli araçlara (EV) geçiş stratejisi doğrultusunda büyük bir yeniden yapılanmaya gidiyor. Şirket, bu kapsamda dünya genelinde 10 binden fazla çalışanını işten çıkarmayı planlıyor.

İşten çıkarmaların, şirketin karlılığını artırma ve elektrikli araç teknolojilerine yatırım yapma çabalarının bir parçası olduğu belirtiliyor. Nissan, önümüzdeki yıllarda elektrikli araç model gamını genişletmeyi ve bu alandaki rekabet gücünü artırmayı hedefliyor. Bu strateji, içten yanmalı motorlu araç üretiminin kademeli olarak azaltılmasını ve elektrikli araçlara yönelik yatırımların artırılmasını içeriyor.

Şirketin bu kararı, otomotiv sektöründeki dönüşümün ve elektrikli araçlara olan talebin artmasının bir sonucu olarak değerlendiriliyor. Diğer otomobil üreticileri de benzer stratejiler izleyerek elektrikli araç pazarına daha fazla yatırım yapıyor ve içten yanmalı motorlu araç üretimini azaltıyor.

Nissan'ın işten çıkarma kararı, çalışanlar ve sendikalar arasında endişeye yol açtı. Şirket yetkilileri, işten çıkarmaların mümkün olduğunca gönüllü ayrılıklar yoluyla gerçekleştirileceğini ve etkilenen çalışanlara destek sağlanacağını ifade etti.

Bu yeniden yapılanma sürecinin, Nissan'ın uzun vadeli rekabet gücünü artırması ve elektrikli araç pazarında daha güçlü bir konuma gelmesi bekleniyor.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, katıldığı bir televizyon programında önemli açıklamalarda bulundu. Bakan Tunç, Türkiye'nin terörle mücadelesinde önemli bir aşamaya gelindiğini vurgulayarak, ülkenin bu beladan kurtulma yolunda kritik bir dönüm noktasında olduğunu ifade etti.

Bakan Tunç, terör örgütlerine karşı yürütülen başarılı operasyonlara dikkat çekerek, güvenlik güçlerinin kararlı ve koordineli çalışmaları sayesinde önemli sonuçlar elde edildiğini belirtti. Bu operasyonlar neticesinde, terör örgütlerinin hareket kabiliyetinin önemli ölçüde kısıtlandığını ve örgütlere katılımın azaldığını vurguladı.

Yılmaz Tunç, terörle mücadelede sadece güvenlik önlemlerinin değil, aynı zamanda sosyal ve ekonomik tedbirlerin de büyük önem taşıdığını dile getirdi. Bu kapsamda, terörden zarar gören bölgelerde yaşayan vatandaşların desteklenmesi, eğitim ve istihdam olanaklarının artırılması gibi çalışmaların sürdürüldüğünü kaydetti.

Bakan Tunç, Türkiye'nin terörle mücadeledeki kararlılığının uluslararası alanda da takdirle karşılandığını belirterek, bu konuda diğer ülkelerle işbirliğinin artırılmasının önemine vurgu yaptı. Özellikle terör örgütlerinin finans kaynaklarının kurutulması ve sınır ötesi faaliyetlerinin engellenmesi konusunda ortak çalışmaların yapılması gerektiğini ifade etti.

Adalet Bakanı Tunç, Türkiye'nin terörle mücadeledeki başarısının, ülkenin huzur ve güvenliğine önemli katkılar sağladığını ve bu sayede ekonomik kalkınmanın da önünün açıldığını sözlerine ekledi. Terörle mücadelede elde edilen kazanımların korunması ve daha da ileriye taşınması için tüm kurumların koordineli bir şekilde çalışmaya devam edeceğini belirtti.

Ani baş dönmesi yaşayan kişilerde altta yatan farklı sağlık sorunları olabileceği belirtiliyor. Baş dönmesinin nedenleri arasında vertigo, iç kulak problemleri, migren, tansiyon düşüklüğü, anksiyete bozuklukları ve demir eksikliği anemisi yer alıyor. Özellikle ani ve şiddetli baş dönmesi, denge kaybı, mide bulantısı ve kusma gibi belirtilerle birlikte görülüyorsa, vakit kaybetmeden bir uzmana başvurmak gerekiyor.

Vertigo, baş dönmesinin en yaygın nedenlerinden biridir ve genellikle iç kulaktaki bir sorundan kaynaklanır. İç kulakta bulunan denge organı, vücudun pozisyonunu algılamasına yardımcı olur. Bu organda meydana gelen bir iltihaplanma veya hasar, baş dönmesine neden olabilir. Vertigo atakları genellikle kısa sürer, ancak bazı durumlarda saatlerce devam edebilir.

Migren de baş dönmesine yol açabilen bir diğer önemli faktördür. Migren baş ağrıları sırasında veya öncesinde baş dönmesi, ışığa ve sese karşı hassasiyet gibi belirtiler görülebilir. Migrenle ilişkili baş dönmesi genellikle şiddetlidir ve kişinin günlük yaşamını olumsuz etkileyebilir.

Tansiyon düşüklüğü de ani baş dönmelerine neden olabilir. Özellikle ayağa kalkarken veya uzun süre ayakta durduktan sonra tansiyonun aniden düşmesi, beyne yeterli kan gitmemesine ve baş dönmesine yol açabilir. Bu durum genellikle geçicidir, ancak sık sık tekrarlıyorsa bir doktora danışmak önemlidir.

Anksiyete bozuklukları da baş dönmesi şikayetlerine neden olabilir. Panik atak sırasında veya yoğun stres altında baş dönmesi, sersemlik hissi ve denge kaybı gibi belirtiler görülebilir. Anksiyete kaynaklı baş dönmesi genellikle psikolojik faktörlerle ilişkilidir ve tedavi için psikoterapi veya ilaç tedavisi gerekebilir.

Demir eksikliği anemisi de baş dönmesine neden olabilen bir diğer faktördür. Vücutta yeterli demir bulunmaması, kırmızı kan hücrelerinin sayısını azaltır ve beyne yeterli oksijen gitmemesine yol açar. Bu durum baş dönmesi, halsizlik, yorgunluk ve nefes darlığı gibi belirtilere neden olabilir.

Ani baş dönmesi yaşayan kişilerin öncelikle bir doktora başvurarak nedenini öğrenmeleri ve uygun tedavi yöntemlerini belirlemeleri önemlidir. Baş dönmesinin altında yatan nedenin belirlenmesi, doğru tedavi için kritik öneme sahiptir.

Zonguldak İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, kaçak maden ocaklarına yönelik yürüttüğü çalışmalar kapsamında önemli bir operasyona imza attı. Ekipler, yaptıkları istihbari çalışmalar neticesinde Merkez ilçeye bağlı Karacaahmet Köyü sınırları içerisinde ruhsatsız olarak faaliyet gösteren 3 adet kaçak maden ocağını tespit etti.

Operasyon Detayları: Jandarma ekipleri, tespit edilen kaçak maden ocaklarına yönelik eş zamanlı operasyon düzenledi. Operasyon sırasında, maden ocaklarında kullanılan çok sayıda ekipman ve malzemeye el konuldu. El konulan malzemeler arasında jeneratörler, havalandırma sistemleri, delici makineler ve çok miktarda kömür bulunuyor.

Maden Ocaklarının İmhası: Jandarma ekipleri, Cumhuriyet Savcılığı'nın talimatı doğrultusunda, söz konusu 3 kaçak maden ocağını da tamamen imha etti. İmha işlemleri sırasında, maden ocaklarının girişleri kapatılarak, kullanılamaz hale getirildi.

Yasal İşlemler: Kaçak maden ocaklarını işleten şahıslar hakkında ise gerekli yasal işlemlerin başlatıldığı bildirildi. Jandarma yetkilileri, kaçak madencilik faaliyetlerine karşı mücadelelerinin kararlılıkla devam edeceğini vurguladı. Bu tür faaliyetlerin hem çevreye zarar verdiğini hem de yasal madencilik faaliyetlerini olumsuz etkilediğini belirttiler.

Zonguldak'ta kaçak madencilikle mücadele kapsamında yapılan bu operasyon, bölgedeki yasa dışı faaliyetlere karşı önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.