Yapay zekânın (YZ) hızla gelişmesi, insanlığın geleceği üzerindeki etkileri konusunda endişeleri artırıyor. BBC Türkçe'nin haberine göre, YZ'nin potansiyel faydalarının yanı sıra, insanlığın sonunu getirebilecek riskler de taşıdığına dair farklı görüşler bulunuyor.

Endişeler:

• Kontrolden Çıkma: Bazı uzmanlar, YZ'nin insan kontrolünden çıkabileceği ve kendi hedeflerini takip ederek insanlığa zarar verebileceği konusunda uyarıyor.
• İşsizlik: YZ'nin birçok işi otomatikleştirmesi, yaygın işsizliğe ve sosyal huzursuzluğa yol açabileceği belirtiliyor.
• Yanlı Bilgi: YZ tarafından üretilen yanlış bilgilerin (deepfake) yayılması, toplumu manipüle edebilir ve demokratik süreçleri zayıflatabilir.
• Otonom Silahlar: YZ destekli otonom silahların geliştirilmesi, savaşların kontrolünü zorlaştırabilir ve istenmeyen sonuçlara yol açabilir.

Görüşler:

• Eliezer Yudkowsky (Yapay Zekâ Araştırmacısı): YZ'nin kontrolden çıkması durumunda insanlığın yok olabileceğini savunuyor ve bu konuda acil önlemler alınması gerektiğini belirtiyor.
• Geoffrey Hinton (YZ Uzmanı): YZ'nin insan zekâsını aşabileceği ve bunun potansiyel riskler taşıdığını kabul ediyor.
• Diğer Uzmanlar: YZ'nin faydalarının risklerinden daha fazla olduğuna ve doğru yönetildiği takdirde insanlığa büyük katkılar sağlayabileceğine inanıyor.

Önlemler:

• Etik Kurallar: YZ'nin geliştirilmesi ve kullanımına yönelik etik kuralların belirlenmesi ve uygulanması gerekiyor.
• Güvenlik Protokolleri: YZ sistemlerinin güvenliğini sağlamak için sıkı protokoller geliştirilmesi ve uygulanması gerekiyor.
• Uluslararası İşbirliği: YZ'nin potansiyel risklerini ele almak için uluslararası işbirliği yapılması gerekiyor.

Sonuç olarak, YZ'nin insanlığın geleceği üzerindeki etkileri belirsizliğini koruyor. YZ'nin potansiyel faydalarından yararlanırken risklerini en aza indirmek için dikkatli bir şekilde yönetilmesi gerekiyor.

İstanbul'da bir grup taksici, Uber'in XL hizmetinin haksız rekabet yarattığı iddiasıyla dava açtı. Dava, Uber XL'in yasal olmadığı ve taksicilerin gelirlerini olumsuz etkilediği gerekçesiyle açıldı. Taksiciler, Uber XL'in normal taksi tarifelerinden daha yüksek fiyatlarla yolcu taşıdığını ve bu durumun rekabeti bozduğunu savunuyor.

Uber ise bu iddiaları reddediyor ve XL hizmetinin yasal olduğunu belirtiyor. Uber'e göre, XL hizmeti daha büyük araçlar gerektiren yolcu gruplarına yönelik bir seçenek sunuyor ve bu nedenle farklı bir pazar segmentine hitap ediyor. Şirket, XL hizmetinin taksicilerin işlerini çalmadığını, aksine ulaşım seçeneklerini çeşitlendirerek genel pazar büyümesine katkıda bulunduğunu savunuyor.

Davacılar, Uber XL'in aslında taksi taşımacılığı yaptığını, ancak taksi ruhsatı ve diğer yasal yükümlülüklerden muaf olduğunu iddia ediyorlar. Bu durumun haksız rekabet yarattığını ve taksicilerin gelirlerini azalttığını belirtiyorlar.

Uber yetkilileri ise, XL hizmetinin bir araç paylaşım hizmeti olduğunu ve taksi taşımacılığından farklı olduğunu savunuyor. Şirket, yasal düzenlemelere uygun olarak faaliyet gösterdiğini ve taksicilerle rekabet etme niyetinde olmadığını vurguluyor.

Mahkemenin bu davada nasıl bir karar vereceği merakla bekleniyor. Karar, Uber'in Türkiye'deki faaliyetleri ve taksi sektörü üzerindeki etkileri açısından önemli sonuçlar doğurabilir.

Güvenlik uzmanı Abdullah Ağar, Batı'nın, İran'ın muhtemel bir saldırısına karşı tıpkı Irak'ta olduğu gibi bahaneler üretmeye çalıştığını belirtti. Ağar, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) Sözcüsü Tümgeneral Patrick Ryder’ın ‘İran’ın Irak ve Suriye’deki ABD personeline yönelik saldırılarını artırması halinde karşılık verecekleri’ yönündeki açıklaması”na dikkat çekti.

Ağar, bu açıklamanın Batı'nın olası bir İran saldırısı için zemin hazırlama çabası olarak yorumlanabileceğini ifade etti. Irak ve Suriye'deki ABD personelinin güvenliğinin sağlanması bahanesinin, Batı'nın bölgedeki askeri varlığını meşrulaştırma ve İran'a karşı olası bir müdahale için gerekçe oluşturma amacı taşıdığını öne sürdü.

Ağar ayrıca, bölgedeki mevcut gergin ortamın ve sürekli değişen dengelerin, Batı'nın bu türden açıklamalarını daha da önemli kıldığını vurguladı. Bu türden açıklamaların, bölgedeki istikrarsızlığı artırabileceği ve yeni çatışma alanları yaratabileceği uyarısında bulundu.

Özetle: Abdullah Ağar, Batı'nın İran'ın muhtemel bir saldırısına karşı Irak'ta olduğu gibi bahaneler üretmeye çalıştığını, bu durumun bölgedeki gerginliği artırabileceğini ve yeni çatışmalara yol açabileceğini ifade etti. ABD Savunma Bakanlığı'nın açıklamaları, Ağar tarafından Batı'nın olası müdahalesine zemin hazırlama çabası olarak değerlendirildi.

St. Petersburg Uluslararası Ekonomi Forumu (SPİEF), Leningrad Savunucularının Anısına adanan 'Anı Yolu'nun açılış töreni ile başladı. Bu anlamlı etkinlik, forumun açılış gününe denk geldi ve şehrin tarihinde önemli bir yere sahip olan Leningrad Kuşatması'nda hayatını kaybedenlerin anısını onurlandırmayı amaçladı.

Açılış töreninde, Büyük Vatanseverlik Savaşı sırasında Leningrad'ı savunurken hayatını kaybeden kahramanlar için saygı duruşunda bulunuldu. Törene katılanlar, anıta çiçekler bırakarak ve dualar ederek, savaşın acılarını ve kahramanlıklarını bir kez daha hatırladılar.

'Anı Yolu', Leningrad Kuşatması sırasında yaşanan zorlukları ve direnişi sembolize eden çeşitli anıtlar ve heykellerle donatıldı. Ziyaretçiler, bu yol boyunca yürüyerek savaşın izlerini takip edebilecek ve o dönemin atmosferini daha yakından hissedebilecekler.

SPİEF'in bu anlamlı açılış etkinliği, forumun sadece ekonomik konulara değil, aynı zamanda tarihi ve kültürel değerlere de önem verdiğini gösteriyor. Leningrad Savunucularının Anısına adanan bu 'Anı Yolu', gelecek nesiller için bir hatırlatma ve ilham kaynağı olacak.

Forum yetkilileri, 'Anı Yolu'nun açılışının, katılımcılar arasında birlik ve dayanışma duygularını güçlendireceğine inandıklarını belirttiler. Ayrıca, bu tür etkinliklerin, genç nesillerin tarih bilincini artırmada önemli bir rol oynadığını vurguladılar.

SPİEF, önümüzdeki günlerde çeşitli panel tartışmaları, konferanslar ve işbirliği anlaşmaları ile devam edecek. Ancak, forumun açılışında gerçekleştirilen bu anlamlı tören, katılımcıların zihninde uzun süre kalacak bir iz bıraktı.

ABD Merkez Bankası (FED), Haziran 2024 toplantısında faiz oranlarını sabit tutma kararı aldı. Bu karar, piyasaların ve yatırımcıların yakından takip ettiği bir gelişme olarak öne çıkıyor.

FED'in faiz oranlarını sabit tutmasının temel nedenleri arasında enflasyonla mücadele ve ekonomik büyüme arasındaki dengeyi koruma çabası yer alıyor. Enflasyonun hala hedefin üzerinde seyretmesi, FED'in temkinli bir yaklaşım sergilemesine neden oluyor.

Kararın Detayları:

• FED, politika faizini %5,25 - %5,50 aralığında sabit tuttu.
• FED yetkilileri, enflasyonu %2 hedefine düşürmek için kararlı olduklarını vurguladı.
• Gelecek toplantılarda faiz indirimine gidilebileceği sinyali verildi, ancak bu durumun ekonomik verilere bağlı olacağı belirtildi.

Piyasaların Tepkisi:

FED'in faiz kararının ardından piyasalarda dalgalanma yaşandı. Dolar endeksi hafif yükselirken, hisse senedi piyasalarında karışık bir seyir izlendi. Yatırımcılar, FED'in gelecekteki adımlarını ve ekonomik verileri yakından takip etmeye devam ediyor.

Uzman Yorumları:

Ekonomistler, FED'in faiz kararının beklenen bir adım olduğunu belirtiyor. Ancak, enflasyonun seyrine ve ekonomik büyüme hızına bağlı olarak FED'in gelecek aylarda faiz indirimine gidebileceği öngörülüyor. Bazı uzmanlar ise, FED'in faiz indirimine başlamak için aceleci davranmayacağını ve enflasyonun düşüş trendini teyit etmeyi bekleyeceğini ifade ediyor.

Özetle, FED'in faizleri sabit tutma kararı, enflasyonla mücadele ve ekonomik istikrarı sağlama çabalarının bir yansıması olarak değerlendiriliyor. Piyasaların ve yatırımcıların gözü, FED'in gelecekteki adımlarında ve açıklayacağı ekonomik verilerde olacak.

İyi Parti Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında partisinin asgari ücret ve en düşük emekli aylığı konusundaki taleplerini dile getirdi. Dervişoğlu, ekonomik koşulların zorluğunu vurgulayarak, çalışanların ve emeklilerin yaşadığı geçim sıkıntısına dikkat çekti.

Dervişoğlu, İyi Parti olarak asgari ücretin 25 bin 00 TL olması gerektiğini savunduklarını belirtti. Ayrıca, en düşük emekli aylığının da asgari ücret seviyesine yükseltilmesini talep ettiklerini ifade etti. Bu taleplerin, ekonomik göstergeler ve vatandaşların yaşam koşulları dikkate alınarak belirlendiğini söyledi.

Dervişoğlu, konuşmasında şu ifadelere yer verdi: "Türkiye'de milyonlarca çalışan ve emekli, geçim sıkıntısı çekmektedir. Asgari ücretin ve en düşük emekli aylığının günümüz koşullarına uygun hale getirilmesi, sosyal devlet ilkesinin bir gereğidir. İyi Parti olarak, bu konuda üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmeye hazırız."

Basın toplantısında, İyi Parti'nin bu taleplerinin gerekçeleri detaylı bir şekilde açıklandı. Dervişoğlu, hükümeti bu konuda duyarlı olmaya ve gerekli adımları atmaya çağırdı. Ayrıca, diğer siyasi partileri de bu önemli konuda destek vermeye davet etti.

Dervişoğlu, taleplerinin karşılanmaması halinde İyi Parti'nin Meclis'te ve kamuoyunda bu konuyu gündemde tutmaya devam edeceğini vurguladı. Ekonomik adaletin sağlanması için mücadele edeceklerini belirtti.

A Milli Kadın Voleybol Takımı, FIVB Voleybol Milletler Ligi'ndeki üstün performansını sürdürerek Dominik Cumhuriyeti'ni 3-0 mağlup etti. Bu sonuçla Filenin Sultanları, ligdeki beşinci maçından da galibiyetle ayrıldı.

Karşılaşma, Türkiye'nin etkili oyunuyla başladı. İlk set, millilerimizin üstünlüğüyle 25-17 sonuçlandı. Hücumda ve savunmada başarılı bir performans sergileyen Filenin Sultanları, rakibine fazla sayı şansı tanımadı. İkinci sette de aynı üstünlüğü koruyan Türkiye, bu seti de 25-19'luk skorla kazandı ve maçta 2-0 öne geçti.

Üçüncü set, Dominik Cumhuriyeti'nin direnciyle başlasa da, Türkiye'nin tecrübesi ve oyun disiplini galip geldi. Seti 25-21 kazanan Filenin Sultanları, maçı da 3-0'lık net bir skorla tamamladı.

Bu galibiyetle A Milli Kadın Voleybol Takımı, FIVB Voleybol Milletler Ligi'nde puanını yükselterek üst sıralardaki yerini sağlamlaştırdı. Takımın performansı, voleybolseverler tarafından büyük beğeniyle karşılanıyor.

Filenin Sultanları'nın bir sonraki maçı merakla bekleniyor. Takım, ligdeki diğer maçlarında da aynı başarıyı göstermeyi hedefliyor.

Sosyal medyada yayılan bir video, bir tankın drift yaparkenki görüntülerini içeriyor. Tankın karla kaplı bir alanda yüksek hızla dönüşler yaptığı anlar, izleyenleri şaşırtıyor.

Görüntülerde tankın, karlı zeminde ani manevralarla kaydığı ve dairesel hareketler çizdiği görülüyor. Tankın operatörünün bu tür bir aracı bu kadar ustaca kullanması, sosyal medyada geniş yankı uyandırdı.

Söz konusu videonun nerede ve ne zaman çekildiği hakkında net bir bilgi bulunmamakla birlikte, sosyal medya kullanıcıları tarafından yoğun bir şekilde paylaşılıyor ve yorumlar yapılıyor.

Tankın drift yapması, normalde savaş ve askeri operasyonlarla özdeşleşen bu araçların farklı bir kullanım şeklini gözler önüne serdiği için dikkat çekiyor.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Avcılar'da düzenlenen mitingde on binlerce vatandaşla buluştu. İmamoğlu'nun konuşma yaptığı mitinge katılım yoğun oldu.

Mitingde konuşan İmamoğlu, İstanbul'da yapılan hizmetlere değinerek, gelecek projelerinden bahsetti. Ayrıca, birlik ve beraberlik mesajları vererek, vatandaşlardan destek istedi.

İmamoğlu'nun konuşmasından satır başları:

• İstanbul'da ulaşım sorununu çözmek için yeni metro hatları inşa ettik.
• Çevreye duyarlı projelerle şehrin yeşil alanlarını artırdık.
• Sosyal yardımlarla ihtiyaç sahibi vatandaşlarımızın yanında olduk.

Mitinge katılan vatandaşlar, İmamoğlu'na sevgi gösterilerinde bulundu. İmamoğlu, vatandaşların ilgisine teşekkür ederek, İstanbul için çalışmaya devam edeceğini belirtti.

Miting, İmamoğlu'nun konuşmasının ardından sona erdi.