UEFA Kadınlar Şampiyonlar Ligi yarı final rövanş maçında Paris Saint-Germain (PSG), Arsenal'i konuk etti. İlk maçta deplasmanda 1-1 berabere kalan PSG, bu kez rakibini 2-0 mağlup ederek adını finale yazdırdı.

Maçın ilk yarısı golsüz eşitlikle sonuçlanırken, PSG ikinci yarıya hızlı başladı. 19. dakikada, Marie-Antoinette Katoto'nun golüyle PSG 1-0 öne geçti. Arsenal, bu gole cevap vermekte zorlanırken, 71. dakikada penaltı kazandı. Ancak, Arsenal'in yıldız oyuncusu Vivianne Miedema penaltıyı gole çeviremedi.

Maçın son dakikalarında baskısını arttıran PSG, 84. dakikada penaltı kazandı. Penaltıyı kullanan Kadidiatou Diani, topu ağlara göndererek skoru 2-0 yaptı. Kalan dakikalarda başka gol olmayınca PSG, maçı 2-0 kazanarak finale yükseldi.

PSG'nin finaldeki rakibi, Barcelona - Wolfsburg eşleşmesinin galibi olacak. UEFA Kadınlar Şampiyonlar Ligi finali, futbolseverler tarafından heyecanla bekleniyor.

Bu sonuçla Arsenal'in Şampiyonlar Ligi serüveni sona ererken, PSG tarihinde ilk kez Şampiyonlar Ligi şampiyonluğuna ulaşmak için mücadele edecek.

Keşmir, Hindistan ve Pakistan arasında uzun yıllardır süregelen bir toprak anlaşmazlığına konu olan stratejik bir bölgedir. Bölgenin tartışmalı hale gelmesinin temelinde, 1947'de İngiliz sömürge yönetiminin sona ermesi ve Hindistan ile Pakistan'ın bağımsızlıklarını ilan etmeleri yatmaktadır. Keşmir'in geleceği, bu iki ülke arasında çözülemeyen bir sorun olarak kalmıştır.

1947'deki bağımsızlık sürecinde, Keşmir'in o zamanki Hindu Maharajası, bölgenin geleceği hakkında karar vermekte tereddüt etmiş ve bağımsız kalmayı tercih etmiştir. Ancak, Pakistan destekli Peştun milislerin bölgeye saldırması üzerine Maharaja, Hindistan'dan yardım istemiş ve Hindistan ile bir katılım anlaşması imzalamıştır. Bu anlaşma, Keşmir'in Hindistan'a katılmasına yol açmış, ancak Pakistan bu durumu kabul etmeyerek bölgede hak iddia etmeye devam etmiştir.

Bu durum, 1947 ve 1965 yıllarında Hindistan ve Pakistan arasında iki büyük savaşa neden olmuştur. Savaşlar sonucunda Keşmir, Hindistan ve Pakistan arasında bölünmüş, ancak sorun çözülememiştir. Günümüzde Keşmir'in yaklaşık üçte ikisi Hindistan'ın, geri kalanı ise Pakistan'ın kontrolündedir. Hindistan kontrolündeki bölge Jammu ve Keşmir olarak bilinir ve özel bir statüye sahiptir.

Pakistan, Keşmir halkının kendi kaderini tayin etme hakkına sahip olduğunu savunurken, Hindistan ise bölgenin kendi ayrılmaz bir parçası olduğunu iddia etmektedir. Bu nedenle, Keşmir sorunu, iki ülke arasındaki ilişkilerin en önemli sorunlarından biri olmaya devam etmektedir. Bölgede zaman zaman şiddet olayları yaşanmakta ve bu durum, bölgesel istikrarı tehdit etmektedir. Keşmir sorununun çözümü için uluslararası toplumun arabuluculuk çabaları devam etmektedir, ancak henüz kalıcı bir çözüm bulunamamıştır.

Son yıllarda Hindistan'ın Keşmir'deki politikaları, bölgedeki gerginliği daha da artırmıştır. Özellikle, 2019 yılında Hindistan hükümetinin Jammu ve Keşmir'in özel statüsünü kaldırması ve bölgeyi doğrudan merkezi hükümete bağlaması, Pakistan'ın sert tepkisine neden olmuştur. Bu durum, iki ülke arasındaki ilişkileri daha da kötüleştirmiş ve bölgedeki istikrarsızlığı artırmıştır.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin enerji alanında kaydettiği ilerlemelere vurgu yaparak, bu başarıyı destekleyenlerin de karşı çıkanların da kabul ettiğini ifade etti. Erdoğan, enerji konusundaki gelişmelerin ülke için büyük bir adım olduğunu belirtti.

Erdoğan'ın açıklamaları, Türkiye'nin enerji bağımsızlığına yönelik adımlarının önemini vurgularken, bu alandaki yatırımların ve projelerin ülke ekonomisine katkı sağladığını gösteriyor. Cumhurbaşkanı, enerji politikalarının Türkiye'nin geleceği için stratejik bir öneme sahip olduğunu ve bu alandaki çalışmaların kararlılıkla sürdürüleceğini belirtti.

Türkiye'nin enerji alanındaki atılımları, özellikle son yıllarda yapılan keşifler ve hayata geçirilen projelerle somut hale geldi. Karadeniz'deki doğal gaz rezervlerinin bulunması ve devreye alınması, nükleer enerji santrali projeleri gibi gelişmeler, ülkenin enerji portföyünü çeşitlendirmesine ve dışa bağımlılığını azaltmasına yardımcı oluyor.

Enerji alanındaki bu gelişmelerin, Türkiye'nin ekonomik büyümesine ve rekabet gücüne olumlu etkileri olacağı öngörülüyor. Ayrıca, yenilenebilir enerji kaynaklarına yapılan yatırımlar da çevresel sürdürülebilirlik açısından önem taşıyor. Erdoğan'ın açıklamaları, Türkiye'nin enerji alanında bölgesel bir güç olma vizyonunu destekler nitelikte.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin enerji alanındaki hedeflerine ulaşmak için tüm paydaşlarla işbirliği yapmaya hazır olduklarını ve bu konuda atılacak adımların ülke çıkarları doğrultusunda belirleneceğini sözlerine ekledi.

Anayasa Mahkemesi (AYM), 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu'nda yapılan ve sahipsiz hayvanların toplatılması, kısırlaştırılması ve sahiplendirilmesini öngören düzenlemenin iptali istemini oy çokluğuyla reddetti. İptal başvurusunu, hayvan hakları savunucuları ve bazı sivil toplum kuruluşları yapmıştı.

Başvurucular, söz konusu düzenlemenin hayvanların yaşam hakkını ihlal ettiğini, hayvan refahını göz ardı ettiğini ve belediyelere hayvanları öldürme yetkisi verdiğini savunmuşlardı. Ayrıca, düzenlemenin hayvanların doğal yaşam alanlarından koparılmasına ve travmalara neden olabileceğine dikkat çekmişlerdi.

AYM, düzenlemenin Anayasa'ya aykırı olmadığına karar verirken, gerekçesinde, devletin hayvanların korunması ve refahını sağlamakla yükümlü olduğunu, ancak bu yükümlülüğün sınırlarının çizilmesi gerektiğini belirtti. Mahkeme, belediyelerin sahipsiz hayvanları toplatma ve kısırlaştırma yetkisinin, hayvanların yaşam hakkını ihlal etmediğini, aksine, hayvanların daha sağlıklı ve güvenli bir ortamda yaşamalarını sağlamaya yönelik bir tedbir olduğunu ifade etti.

AYM'nin kararında, düzenlemenin uygulanmasında dikkat edilmesi gereken hususlar da vurgulandı. Buna göre, hayvanların toplatılması sırasında şiddet kullanılmaması, hayvanların kısırlaştırılması işlemlerinin uzman veteriner hekimler tarafından yapılması ve sahiplendirilemeyen hayvanların doğal yaşam alanlarına geri bırakılması gerektiği belirtildi.

Kararın ardından hayvan hakları savunucuları ve sivil toplum kuruluşları, AYM'nin kararını eleştirerek, mücadelelerine devam edeceklerini açıkladılar. Düzenlemenin uygulanmasının yakından takip edileceği ve hayvanların haklarının korunması için her türlü hukuki ve idari yola başvurulacağı ifade edildi.

Sosyal medya fenomeni İdil Bilgen, güzelliğiyle sıkça gündeme gelmesinin ardından Hindistan'a bir seyahat gerçekleştirdi. Tatilinden paylaştığı fotoğraflarla sosyal medyada büyük ilgi topladı.

Bilgen'in Hindistan seyahati, takipçileri tarafından merakla karşılandı. Paylaştığı fotoğraflarda Hindistan'ın farklı bölgelerindeki kültürel ve doğal güzellikleri sergileyen Bilgen, aynı zamanda yerel kıyafetler giyerek ve yöresel yemekleri tadarak deneyimlerini takipçileriyle paylaştı.

Sosyal medyada geniş bir takipçi kitlesine sahip olan İdil Bilgen'in Hindistan fotoğrafları, kısa sürede binlerce beğeni ve yorum aldı. Takipçileri, Bilgen'in güzelliğini ve Hindistan'ın egzotik atmosferini bir arada görmekten duydukları memnuniyeti dile getirdiler. Bazı takipçileri ise Bilgen'in seyahat rotasını ve deneyimlerini merak ettiklerini belirttiler.

İdil Bilgen'in Hindistan tatili, hem kendi sosyal medya hesabında hem de çeşitli magazin platformlarında geniş yankı uyandırdı. Bilgen'in paylaşımları, Hindistan'ın turistik cazibesini bir kez daha gözler önüne serdi.

Bilgen'in Hindistan seyahatinin detayları ve yeni projeleri merakla bekleniyor.

Mardin'de, taziye ziyaretlerinde verilen yemeklerin oluşturduğu ekonomik yükün azaltılması amacıyla önemli bir adım atıldı. Artuklu Kaymakamlığı'nın öncülüğünde başlatılan çalışma ile taziye yemeklerinin kaldırılması hedefleniyor. Bu uygulama ile hem ailelerin yaşadığı maddi zorlukların önüne geçilmesi hem de israfın azaltılması amaçlanıyor.

Taziye yemekleri, özellikle kırsal kesimlerde yaşayan ve ekonomik durumu iyi olmayan aileler için büyük bir yük oluşturuyordu. Bu durum, bazı ailelerin borçlanmasına ve uzun süreli maddi sıkıntılar yaşamasına neden olabiliyordu. Kaymakamlık, bu soruna çözüm bulmak amacıyla harekete geçti ve taziye yemeklerinin kaldırılması için çeşitli paydaşlarla işbirliği yapmaya başladı.

Artuklu Kaymakamlığı, taziye yemeklerinin kaldırılması konusunu görüşmek üzere muhtarlar, din görevlileri ve sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle bir araya geldi. Yapılan toplantıda, taziye yemeklerinin kaldırılmasının önemi vurgulanarak, bu konuda farkındalık oluşturulması gerektiği belirtildi. Ayrıca, taziye ziyaretlerinde yemek yerine daha sade ve anlamlı alternatiflerin sunulması konusunda fikir birliğine varıldı.

Kaymakamlık yetkilileri, taziye yemeklerinin kaldırılmasının sadece ekonomik bir rahatlama sağlamakla kalmayacağını, aynı zamanda toplumsal dayanışmayı da güçlendireceğini ifade etti. Taziye ziyaretlerinin asıl amacının, acılı ailenin yanında olmak ve onlara destek vermek olduğunu vurgulayan yetkililer, yemek yerine duaların ve manevi desteğin ön plana çıkarılması gerektiğini söyledi.

Bu kapsamda, Artuklu Kaymakamlığı tarafından çeşitli bilgilendirme toplantıları ve seminerler düzenlenerek, vatandaşların konu hakkında bilinçlenmesi sağlanacak. Ayrıca, cami imamları ve din görevlileri aracılığıyla da taziye yemeklerinin kaldırılmasının önemi anlatılacak. Kaymakamlık, bu uygulamanın başarılı olması için tüm kesimlerin desteğini bekliyor.

Mardin'de başlatılan bu örnek uygulama, diğer il ve ilçelerde de benzer çalışmaların yapılmasına öncülük edebilir. Taziye yemeklerinin kaldırılması, hem ailelerin ekonomik yükünü hafifletecek hem de toplumsal dayanışmayı güçlendirecek önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.

Türkiye Bedensel Engelliler Spor Federasyonu Tekerlekli Sandalye Tenisi Asbaşkanı Şafak Müderrisgil, tekerlekli sandalye tenisinde dünyada söz sahibi olmak istediklerini belirtti. Müderrisgil, bu doğrultuda önemli çalışmalar yürüttüklerini ve Türk sporcuların uluslararası arenada başarılar elde etmesi için çabaladıklarını vurguladı.

Müderrisgil, açıklamalarında şu ifadelere yer verdi: 'Tekerlekli sandalye tenisi, ülkemizde giderek popülerleşen ve gelişen bir branş. Biz de federasyon olarak bu potansiyeli en iyi şekilde değerlendirmek ve sporcularımızın en üst seviyeye ulaşmasını sağlamak için var gücümüzle çalışıyoruz. Hedefimiz, tekerlekli sandalye tenisinde dünyada söz sahibi olmak ve Türk bayrağını uluslararası turnuvalarda dalgalandırmak.'

Bu hedefe ulaşmak için çeşitli projeler yürüttüklerini belirten Müderrisgil, altyapı çalışmalarına büyük önem verdiklerini ve genç yetenekleri keşfederek onları desteklediklerini ifade etti. Ayrıca, antrenör eğitimlerine de ağırlık verdiklerini ve tekerlekli sandalye tenisi konusunda uzman antrenörler yetiştirmeyi hedeflediklerini söyledi.

Müderrisgil, sponsorlukların da önemine değinerek, 'Tekerlekli sandalye tenisi gibi özel bir branşta sponsorluk desteği çok önemli. Sponsorlarımızın desteğiyle sporcularımıza daha iyi imkanlar sunabilir ve onların başarılarına katkıda bulunabiliriz.' dedi.

Son olarak, Müderrisgil, tekerlekli sandalye tenisine olan ilginin artmasından duyduğu memnuniyeti dile getirerek, bu sporun daha da yaygınlaşması için ellerinden geleni yapacaklarını sözlerine ekledi.

Çad Cumhurbaşkanı Mahamat İdriss Deby Itno'nun hükümeti devrettiği Başbakan Ahmed Sarada, ilk Avrupa ziyaretini Paris'e gerçekleştirdi. Sarada'nın bu ziyareti, Çad ve Fransa arasındaki ilişkilerin geleceği açısından önem taşıyor.

Ziyaret kapsamında Sarada'nın Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve diğer üst düzey yetkililerle bir araya gelmesi bekleniyor. Görüşmelerde, Çad'daki siyasi geçiş süreci, güvenlik işbirliği ve ekonomik ilişkiler gibi konuların ele alınacağı tahmin ediliyor.

Fransa'nın Çad'daki askeri varlığı ve bölgedeki terörle mücadele çabaları da görüşmelerin önemli bir parçasını oluşturabilir. Ayrıca, iki ülke arasındaki ticari ilişkilerin geliştirilmesi ve Fransız şirketlerinin Çad'daki yatırım olanakları da masaya yatırılacak konular arasında yer alıyor.

Ahmed Sarada'nın Paris ziyareti, Çad'ın uluslararası arenadaki konumunu güçlendirme ve Fransa ile olan stratejik ortaklığını pekiştirme fırsatı sunuyor. Ziyaretin sonuçları, bölgedeki istikrar ve kalkınma çabaları açısından yakından takip edilecek.

• Çad Başbakanı Ahmed Sarada'nın ilk Avrupa ziyareti Paris'e oldu.
• Ziyarette ikili ilişkiler ve bölgesel konular ele alınacak.
• Fransa'nın Çad'daki askeri varlığı da gündemde.

Bursa'da, bir motosiklete beş kişinin binerek şehir turu attığı görüntüler, sosyal medyada büyük yankı uyandırdı. Bir vatandaşın cep telefonu kamerasıyla kaydedilen olay, trafikteki tehlikeli davranışlara dikkat çekti.

Görüntülerde, motosiklet sürücüsü dahil olmak üzere toplam beş kişinin aynı motosiklete bindiği ve şehir içinde seyir halinde olduğu görülüyor. Motosikletteki kişilerin rahat tavırları ve herhangi bir güvenlik önlemi almamaları dikkat çekiyor. Bu durum, hem kendi güvenliklerini hem de trafikteki diğer sürücülerin güvenliğini tehlikeye atıyor.

Olayın nerede ve ne zaman gerçekleştiği tam olarak bilinmezken, görüntüler kısa sürede sosyal medyada yayıldı ve birçok kullanıcı tarafından tepkiyle karşılandı. Kullanıcılar, bu tür davranışların sorumsuzluk örneği olduğunu ve yetkililerin bu konuda daha sıkı denetimler yapması gerektiğini belirtti.

Yetkililerden henüz konuyla ilgili bir açıklama yapılmadı. Ancak, bu tür olayların önlenmesi için trafik kurallarına uyulması ve gerekli güvenlik önlemlerinin alınması büyük önem taşıyor.

• Motosiklete birden fazla kişinin binmesi trafik kurallarına aykırıdır.
• Kask takmamak, olası bir kazada ciddi yaralanmalara yol açabilir.
• Trafikte diğer sürücülerin güvenliğini tehlikeye atmak, yasal yaptırımlara neden olabilir.

Bu tür olayların tekrar yaşanmaması için sürücülerin daha bilinçli ve sorumlu davranması gerekmektedir.