İstanbul Teknik Üniversitesi'nin (İTÜ) hazırladığı deprem raporuna göre, olası İstanbul depreminde enerjinin yalnızca yüzde 12'si boşaldı ve yüzde 88'i hala risk oluşturuyor. Bu durum, beklenen büyük depremin potansiyelini ve tehlikesini vurguluyor.

İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) tarafından hazırlanan son deprem raporu, İstanbul'daki deprem riskine dair çarpıcı bulgular ortaya koydu. Rapora göre, olası bir İstanbul depreminde açığa çıkacak enerjinin yalnızca %12'si boşalmış durumda ve %88'i hala potansiyel tehlike arz ediyor. Bu durum, İstanbul için beklenen büyük depremin ciddiyetini ve yıkıcı etkilerini gözler önüne seriyor.
Raporda, geçmiş depremlerin incelenmesiyle elde edilen veriler değerlendirildi. Bu verilere göre, fay hattındaki enerji birikimi devam ediyor ve bu durum, İstanbul'u gelecekteki büyük bir deprem için yüksek riskli bir bölge haline getiriyor. İTÜ'lü uzmanlar, enerji boşalım oranının düşüklüğünün, beklenen depremin şiddetini artırabileceği uyarısında bulunuyor.
Raporda öne çıkan diğer önemli noktalar:
- İstanbul'daki yapı stokunun depreme dayanıklılığı konusunda ciddi endişeler bulunmaktadır.
- Mevcut yapıların birçoğu, güncel deprem yönetmeliklerine uygun inşa edilmemiştir.
- Deprem anında acil durum toplanma alanları ve tahliye planları yetersizdir.
İTÜ'nün raporu, İstanbul'daki deprem riskine karşı alınması gereken önlemlerin aciliyetini bir kez daha vurguluyor. Uzmanlar, yapıların güçlendirilmesi, kentsel dönüşüm projelerinin hızlandırılması ve halkın deprem konusunda bilinçlendirilmesi gibi adımların ivedilikle atılması gerektiğini belirtiyor. Ayrıca, acil durum planlarının güncellenmesi ve tatbikatların düzenli olarak yapılması da büyük önem taşıyor.
İstanbul'da yaşayan vatandaşların deprem bilincini artırmak ve gerekli önlemleri almak için yetkililerin ve sivil toplum kuruluşlarının iş birliği yapması gerekiyor. Unutulmamalıdır ki, deprem bir doğa olayıdır ancak alınacak doğru önlemlerle depremin yıkıcı etkileri en aza indirilebilir.