İrfan Hüseyin Yıldız'ın yazısında, Türkiye ekonomisindeki istikrarsızlığın artan maliyetleri ve bu durumun nedenleri detaylı bir şekilde analiz ediliyor.

İrfan Hüseyin Yıldız'ın yazısında, Türkiye ekonomisindeki istikrarsızlığın maliyetlerinin giderek arttığı vurgulanıyor. Yüksek enflasyon, gelir dağılımındaki adaletsizlikler ve artan hayat pahalılığı, bu istikrarsızlığın somut sonuçları olarak belirtiliyor.
Yazıda, ekonomik istikrarsızlığın temel nedenleri arasında yanlış ekonomik politikalar ve kurumsal zayıflıklar gösteriliyor. Özellikle Merkez Bankası'nın bağımsızlığının zedelenmesi ve öngörülebilirliğin azalması, yatırımcı güvenini olumsuz etkiliyor ve sermaye kaçışına yol açıyor.
Yüksek enflasyonun, özellikle dar gelirli vatandaşlar üzerindeki olumsuz etkileri detaylandırılıyor. Enflasyonun satın alma gücünü düşürmesi ve temel ihtiyaçların karşılanmasını zorlaştırması, sosyal huzursuzluğa zemin hazırlıyor. Gelir dağılımındaki adaletsizliklerin de bu durumu daha da kötüleştirdiği belirtiliyor.
Yazıda ayrıca, istikrarsızlığın uzun vadeli etkileri üzerinde duruluyor. Eğitim, sağlık ve diğer sosyal hizmetlerdeki aksamaların, gelecek nesillerin potansiyelini olumsuz etkileyeceği vurgulanıyor. Ayrıca, artan borç yükü ve dış finansmana olan bağımlılık, ekonomik kırılganlığı artırıyor.
İstikrarsızlığın maliyetini azaltmak ve sürdürülebilir bir ekonomik büyüme sağlamak için kapsamlı bir reform programı öneriliyor. Bu programın, mali disiplini sağlamayı, kurumsal yapıyı güçlendirmeyi, eğitim ve sağlık hizmetlerini iyileştirmeyi ve teknolojik dönüşümü desteklemeyi hedeflemesi gerektiği belirtiliyor.
Sonuç olarak, yazıda Türkiye ekonomisindeki istikrarsızlığın maliyetlerinin giderek arttığı ve bu durumun sürdürülebilir olmadığı vurgulanıyor. Kapsamlı ve yapısal reformlarla desteklenmiş bir ekonomik politika değişikliğinin, istikrarı sağlamak ve refahı artırmak için kaçınılmaz olduğu ifade ediliyor.