Gaziantep 7. Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından verilen ilanda, 2024/424 Esas sayılı dosya kapsamında, mirasçılık belgesi talebinde bulunulduğu belirtilmektedir.

Mahkeme, davacı Nigar Demir vekilinin talebi üzerine, Mehmet Demir'in mirasçıları olduklarını gösteren mirasçılık belgesinin verilmesini talep etmiştir. İlgili şahsın nüfus kayıt bilgileri şu şekildedir: Baba adı Abidin, ana adı Şükriye, doğum tarihi 01/01/1934, ölüm tarihi 04/04/2004.

Bu nedenle, Mehmet Demir'in mirasçıları olduklarını iddia eden kişilerin, bu ilanın yayın tarihinden itibaren 3 ay içinde Gaziantep 7. Sulh Hukuk Mahkemesi'ne başvurarak itirazlarını bildirmeleri gerekmektedir. Aksi takdirde, talep doğrultusunda mirasçılık belgesi verileceği ilan edilmiştir.

İlan, ilgililere duyurulmak üzere verilmiştir ve yasal sürenin başlaması için resmi bir tebligat niteliği taşımaktadır.

Akşehir 2. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen ilanda, 2023/186 Esas sayılı dosya kapsamında, sanık Mülayim Demir hakkında çıkarılan yakalama emrinin infaz edilememesi nedeniyle ilanen tebligat yapılması gerektiği belirtilmiştir. Sanığın, tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde mahkemeye başvurması veya savunmasını bildirmesi gerektiği, aksi takdirde CMK'nun 247. maddesi gereğince savunma yapmaktan vazgeçmiş sayılacağı ve hakkında yargılamaya devam olunarak karar verileceği duyurulmuştur.

İlan Detayları:

• Mahkeme: Akşehir 2. Asliye Ceza Mahkemesi
• Esas No: 2023/186
• Sanık: Mülayim Demir
• Konu: İlanen Tebligat
• Tebliğ Süresi: 15 gün

Sanık Mülayim Demir'in belirtilen süre içinde mahkemeye başvurmaması durumunda, yargılamaya devam edilerek karar verilecektir.

Ödemiş 2. Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından verilen ilanda, 2024/369 Esas sayılı mirasçılık belgesi verilmesi talepli dava bulunduğu belirtilmektedir. Davacı, Ali Haydar Köse olup, davalılar ise mirasçılar olarak belirtilmiştir.

İlanın içeriği şu şekildedir:

Davacı Ali Haydar Köse tarafından, mahkemeye verilen dilekçe ile, müvekkilinin murisi Huriye Köse'nin mirasçılık belgesinin verilmesi talep edilmiştir. Huriye Köse, 12/02/2024 tarihinde vefat etmiştir. Mirasçılık belgesi talebine ilişkin olarak, yasal mirasçıların ilanen tebligat yoluyla davaya dahil edilmesi gerekmektedir.

Bu nedenle, Huriye Köse'nin yasal mirasçıları olan ilgililerin, ilanın yayınlanmasından itibaren 45 gün içinde davaya dahil olmaları veya itirazlarını bildirmeleri gerekmektedir. Aksi takdirde, mirasçılık belgesi talebi hakkında karar verileceği ilan olunur.

İlan metninde yer alan önemli bilgiler:

• Mahkeme: Ödemiş 2. Sulh Hukuk Mahkemesi
• Esas No: 2024/369
• Davacı: Ali Haydar Köse
• Vefat Eden: Huriye Köse (12/02/2024)
• İlan Süresi: 45 gün

Bu ilan, mirasçıların haklarını korumak ve davaya dahil olmalarını sağlamak amacıyla yapılmaktadır.

Cumhuriyet Kitap'ın 29 Mayıs 2025 tarihli 1841. sayısı okuyucularla buluşuyor. Bu sayıda edebiyat dünyasından çeşitli konular ele alınıyor.

Yeni sayıda yer alan önemli başlıklar şunlardır:

• Yeni çıkan kitapların kapsamlı incelemeleri
• Yazarlar ile yapılan özel söyleşiler
• Edebiyat dünyasındaki son gelişmeler ve haberler
• Çeşitli konularda makaleler ve denemeler

Cumhuriyet Kitap, edebiyatseverlere zengin bir içerik sunmaya devam ediyor. Derginin bu sayısı da kaçırılmaması gereken önemli bir kaynak niteliğinde.

29 Mayıs 2025 tarihli sayıda dikkat çekenler:

• Kitap İncelemeleri: Farklı türlerdeki yeni kitaplar detaylı bir şekilde inceleniyor.
• Söyleşiler: Edebiyat dünyasının önde gelen isimleriyle yapılmış röportajlar okuyucularla buluşuyor.
• Edebiyat Haberleri: Edebiyat dünyasındaki son gelişmeler ve önemli olaylar dergide yer alıyor.

Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun (HSK) yeni üyeleri, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kararıyla belirlenerek Resmi Gazete'de yayımlandı. Bu atamalar, HSK'nın yapısında önemli değişiklikler getiriyor.

Atanan Üyeler:

• Adalet Bakan Yardımcısı Akın Gürlek
• Adalet Bakan Yardımcısı Hasan Yılmaz
• Ankara Hakimi Hüseyin Yıldırım
• Yargıtay Üyesi Bilal Temel
• Anayasa Mahkemesi Raportörü Halil Koç
• Avukat Hamit Yaşar
• Avukat Bekir Bozdağ

Bu atamalarla birlikte HSK'nın yeni yapısı şekillenmiş oldu. Yeni üyelerin görevlerine başlamasıyla birlikte, HSK'nın yargı sistemi üzerindeki denetim ve düzenleme faaliyetlerinde değişiklikler bekleniyor.

HSK'nın temel görevleri arasında hakim ve savcıların atanması, yerlerinin değiştirilmesi, disiplin soruşturmalarının yürütülmesi ve yargı sisteminin genel işleyişinin denetlenmesi bulunmaktadır. Bu nedenle, HSK üyelerinin belirlenmesi, yargı bağımsızlığı ve hukuk devleti ilkeleri açısından büyük önem taşımaktadır.

Resmi Gazete'de yayımlanan bu karar, yargı camiasında ve kamuoyunda geniş yankı uyandırması bekleniyor. Atanan üyelerin geçmiş deneyimleri ve uzmanlık alanları, HSK'nın gelecekteki çalışmalarına yön verecek önemli bir faktör olacaktır.

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, bir dizi kişiye yönelik vize kısıtlaması kararını açıkladı. Kararın gerekçesi ve etkileri hakkında detaylı bilgi verilmedi. Rubio'nun açıklamasına göre, bu vize kısıtlamaları, söz konusu kişilerin ailelerini de kapsayacak.

Vize kısıtlamasının hangi ülke vatandaşlarını veya hangi pozisyonlardaki kişileri hedef aldığı henüz netleşmedi. ABD Dışişleri Bakanlığı'nın bu kararı almasındaki temel nedenlerin, insan hakları ihlalleri, yolsuzluk veya diğer türden usulsüzlükler olabileceği tahmin ediliyor. Ancak, resmi bir açıklama yapılmadan kesin bir yargıya varmak mümkün değil.

Marco Rubio'nun bu duyurusu, uluslararası ilişkilerde ve özellikle vize politikaları alanında yeni bir gelişme olarak değerlendiriliyor. Vize kısıtlamalarının, etkilenen kişilerin seyahat özgürlüğünü kısıtlayacağı ve aileleri üzerinde de önemli sonuçlar doğurabileceği belirtiliyor.

ABD'nin bu tür vize kısıtlamaları, geçmişte de benzer gerekçelerle uyguladığı biliniyor. Bu tür kararlar, genellikle ABD'nin dış politika hedefleri doğrultusunda ve insan hakları, demokrasi gibi değerlere verdiği önemi gösterme amacıyla alınıyor. Ancak, bu kararların hedef ülkelerle ilişkileri gerginleştirebileceği ve diplomatik sorunlara yol açabileceği de unutulmamalıdır.

Konuyla ilgili detaylı bilgilerin ve gelişmelerin takip edilmesi, kararın tam kapsamının ve etkilerinin anlaşılması açısından önem taşıyor. ABD Dışişleri Bakanlığı'nın önümüzdeki günlerde konuyla ilgili ek açıklamalar yapması bekleniyor.

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Ukrayna ile olası müzakereler ve İstanbul Mutabakatı'nın geleceği hakkında açıklamalarda bulundu. Lavrov, Rusya'nın müzakerelere açık olduğunu belirtirken, Ukrayna'nın tutumunu eleştirdi.

Lavrov, müzakerelerin başlaması için somut bir tarih vermemekle birlikte, Rusya'nın Ukrayna'daki askeri operasyonlarının hedeflerine ulaşılana kadar devam edeceğini vurguladı. Ayrıca, Ukrayna'nın müzakere masasına dönmeye hazır olmadığını, Batılı ülkelerden destek alarak Rusya'ya karşı askeri başarı elde etmeyi umduğunu iddia etti.

İstanbul Mutabakatı'nın geleceği:

Lavrov, tahıl koridoru anlaşması olarak da bilinen İstanbul Mutabakatı'nın 18 Mayıs'ta sona ereceğini hatırlattı. Rusya'nın bu anlaşmanın uzatılmasına prensipte karşı olmadığını, ancak bazı şartları olduğunu belirtti. Lavrov, Rusya'nın tahıl ihracatının önündeki engellerin kaldırılmasını ve Rus bankalarının uluslararası ödeme sistemlerine yeniden dahil edilmesini talep etti.

Lavrov ayrıca, Batılı ülkelerin Rusya'ya uyguladığı yaptırımların, tahıl ve gübre ihracatını olumsuz etkilediğini savundu. Bu durumun, özellikle gelişmekte olan ülkelerdeki gıda güvenliğini tehdit ettiğini ileri sürdü.

Diğer açıklamalar:

Lavrov, Rusya'nın Ukrayna'daki askeri operasyonlarının, sivilleri hedef almadığını iddia etti. Rus ordusunun, sadece askeri hedeflere yönelik operasyonlar düzenlediğini savundu. Ayrıca, Batılı ülkelerin Ukrayna'ya silah yardımı yapmasının, çatışmaları uzattığını ve barış sürecini zorlaştırdığını öne sürdü.

Son olarak Lavrov, Rusya'nın uluslararası hukuk ve Birleşmiş Milletler prensiplerine bağlı olduğunu vurguladı. Rusya'nın, uluslararası sorunların çözümü için diyalog ve müzakereye açık olduğunu belirtti.

Eski ABD Başkanı Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'yu Refah'a saldırmaması konusunda uyardığını iddia etti. Trump, Netanyahu'nun Refah'a operasyon düzenlemesi halinde büyük bir hata yapacağını düşündüğünü ifade etti.

Trump, "Bunu yapma. Yapmamalısın," şeklinde Netanyahu'yu uyardığını belirtti. Ayrıca, Refah'a yönelik bir operasyonun Netanyahu için büyük bir hata olacağını düşündüğünü yineledi.

Eski başkan, İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki Refah kentine olası bir saldırısının dünya genelinde yankı uyandırdığını ve bu konuda Netanyahu ile konuştuğunu aktardı.

Trump'ın bu açıklamaları, İsrail'in Refah'a yönelik askeri operasyon planlarına karşı uluslararası kamuoyunda artan endişelerin ortasında geldi. Refah, Gazze'deki yerinden edilmiş Filistinliler için son sığınak olarak görülüyor ve buraya yapılacak bir saldırı, insani bir felakete yol açabileceği endişesi taşıyor.

Bu iddialar, Trump'ın görevden ayrılmasının ardından İsrail-ABD ilişkileri ve Ortadoğu politikaları üzerine yaptığı yorumlardan sadece biri. Trump'ın açıklamaları, bölgedeki gelişmeler ve ABD'nin rolü hakkında tartışmaları yeniden alevlendirecek gibi görünüyor.

CHP Grup Başkanı Özgür Özel, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ile aralarında geçen ve kamuoyuna yansıyan diyaloglarla ilgili açıklamalarda bulundu. Özel, İmamoğlu'nun açıklamalarına yanıt vererek, 'Hodri meydan' çağrısında bulundu ve İmamoğlu'nu canlı yayında tartışmaya davet etti.

Özel, İmamoğlu'nun adaylık sürecinde yaşananları anlattığı bir konuşmasında, 'Değişimin önünü tıkadılar' şeklindeki ifadelerine değindi. Bu ifadelere katıldığını belirten Özel, CHP'nin yetkili kurullarının değişim iradesini ortaya koyamadığını savundu.

Özgür Özel, canlı yayın davetini şu sözlerle yineledi: 'Ekrem Başkan isterse, arzu ederse, Türkiye'nin önünde bir canlı yayında bütün bu süreçleri konuşmaya hazırım. Hodri meydan.' Bu çağrı, CHP içinde yaşanan değişim tartışmalarının ve liderlik yarışının daha da belirginleşmesine yol açtı.

İmamoğlu'nun adaylık sürecindeki rolüne ilişkin farklı yorumlar bulunurken, Özel'in bu çıkışı, parti içindeki dinamikleri daha da karmaşık hale getirdi. CHP'deki bu gelişmeler, önümüzdeki dönemde partinin politik stratejileri ve liderlik pozisyonları açısından önemli sonuçlar doğurabilir.

Özel'in açıklamaları, CHP kulislerinde geniş yankı uyandırırken, İmamoğlu'nun bu çağrıya nasıl yanıt vereceği merak konusu oldu.