İsrail'in İran'a yönelik olası bir saldırısının piyasalar üzerindeki potansiyel etkileri ve senaryolar değerlendiriliyor. Gerilim tırmanırken, yatırımcılar olası sonuçlara karşı hazırlıklı olmaya çalışıyor.

İsrail'in İran'a yönelik kapsamlı bir saldırı başlatması durumunda küresel piyasaların nasıl etkilenebileceği senaryoları değerlendiriliyor. Analistler, böyle bir durumun petrol fiyatlarında ani bir yükselişe neden olabileceğini ve bu durumun da küresel enflasyonu tetikleyebileceğini belirtiyor.
Olası bir saldırının ardından ilk tepki olarak yatırımcıların güvenli limanlara yönelmesi bekleniyor. Bu durum, altın, ABD doları ve devlet tahvilleri gibi varlıkların değer kazanmasına yol açabilir. Aynı zamanda, hisse senetleri ve diğer riskli varlıklarda ise satış baskısı görülebilir.
Petrol arzında yaşanabilecek kesintiler, petrol fiyatlarını yukarı yönlü baskılayabilir. İran'ın Hürmüz Boğazı'nı kapatma tehdidi, bu endişeleri daha da artırıyor. Boğazın kapanması, dünya petrol ticaretinin önemli bir bölümünü sekteye uğratabilir ve bu da fiyatların kontrolden çıkmasına neden olabilir.
Analistlere göre, saldırının şiddeti ve süresi piyasaların tepkisini belirleyecek en önemli faktörlerden biri olacak. Kısa süreli ve sınırlı bir saldırı, piyasalarda geçici bir dalgalanmaya neden olabilirken, uzun süreli ve geniş kapsamlı bir çatışma, daha derin ve kalıcı etkilere yol açabilir.
Olası senaryolar şöyle sıralanıyor:
- Petrol fiyatlarında sert yükseliş: İran'ın petrol üretim tesislerine yönelik bir saldırı veya Hürmüz Boğazı'nın kapanması, petrol fiyatlarını varil başına 150 doların üzerine çıkarabilir.
- Enflasyonun yükselmesi: Petrol fiyatlarındaki artış, enerji maliyetlerini yükselterek enflasyonu tetikleyebilir. Merkez bankaları, enflasyonu kontrol altına almak için faiz oranlarını artırabilir, bu da ekonomik büyümeyi yavaşlatabilir.
- Güvenli limanlara kaçış: Yatırımcılar, riskten kaçınarak altın, ABD doları ve devlet tahvilleri gibi güvenli limanlara yönelebilir.
- Hisse senetlerinde düşüş: Artan belirsizlik ve risk iştahının azalmasıyla birlikte hisse senetlerinde satış baskısı görülebilir.
Yatırımcıların bu türden bir jeopolitik risk durumunda dikkatli ve temkinli olmaları öneriliyor. Portföylerin çeşitlendirilmesi ve risk yönetimi stratejilerinin uygulanması, olası kayıpları minimize etmeye yardımcı olabilir.