Avustralya ve Kanada, İngiltere'nin ardından Avrupa Birliği ile savunma işbirliği anlaşması yapmaya hazırlanıyor. Anlaşmaların amacı, güvenlik tehditlerine karşı ortak hareket etmek ve işbirliğini derinleştirmek.

Avustralya ve Kanada, İngiltere'nin Avrupa Birliği (AB) ile yaptığı savunma anlaşmasının ardından benzer anlaşmalar yapmaya hazırlanıyor. Bu adımlar, Batı dünyasının güvenlik ve savunma alanındaki işbirliğini güçlendirme çabalarının bir parçası olarak değerlendiriliyor.
AB'nin Savunma İşbirliği Arayışları: AB, Rusya'nın Ukrayna'daki askeri operasyonları ve artan küresel güvenlik tehditleri karşısında savunma kapasitesini artırma ve işbirliği yapma konusunda daha istekli hale geldi. Bu bağlamda, İngiltere ile yapılan savunma anlaşması önemli bir adım olarak görülürken, Avustralya ve Kanada ile yapılacak anlaşmalar bu işbirliğinin daha da genişletilmesi anlamına geliyor.
Anlaşmaların Muhtemel İçeriği: Savunma anlaşmalarının, siber güvenlik, deniz güvenliği, terörle mücadele ve askeri hareketlilik gibi çeşitli alanlarda işbirliğini içermesi bekleniyor. Ayrıca, ortak askeri tatbikatlar, bilgi paylaşımı ve savunma sanayii projelerinde ortaklıklar da anlaşmaların kapsamına dahil olabilir.
Avustralya ve Kanada'nın Motivasyonları: Avustralya ve Kanada'nın AB ile savunma işbirliğine gitmesinde, küresel güvenlik ortamındaki değişiklikler ve bölgesel güvenlik kaygıları etkili oluyor. Özellikle Çin'in yükselişi ve Hint-Pasifik bölgesindeki gerilimler, Avustralya'yı daha fazla güvenlik işbirliği arayışına itiyor. Kanada ise, Arktik bölgesindeki egemenlik haklarını koruma ve Rusya'nın bölgedeki askeri varlığına karşı koyma amacıyla savunma işbirliğini güçlendirme yoluna gidiyor.
AB-İngiltere Savunma Anlaşması: İngiltere ve AB arasında yapılan savunma anlaşması, Brexit sonrası ilişkilerin yeniden tanımlanmasında önemli bir rol oynuyor. Anlaşma, iki tarafın ortak güvenlik çıkarlarını koruma ve küresel güvenlik tehditlerine karşı birlikte hareket etme amacını taşıyor.
Anlaşmaların Olası Etkileri: AB ile Avustralya ve Kanada arasında yapılacak savunma anlaşmalarının, Batı dünyasının savunma kapasitesini artırması ve küresel güvenlik istikrarına katkıda bulunması bekleniyor. Ancak, bu anlaşmaların Rusya ve Çin gibi ülkeler tarafından nasıl karşılanacağı ve uluslararası ilişkilerde nasıl bir etki yaratacağı da merak konusu.