Ünlü oyuncu Tuvana Türkay, özel hayatıyla ilgili samimi açıklamalarda bulundu. Türkay, hamilelik sürecinde nişanlısından ayrıldığını ve kızını tek başına büyüttüğünü anlattı. Bu durumun plansız bir sürpriz olduğunu belirten oyuncu, şu anda hayatından çok mutlu olduğunu ifade etti.

Tuvana Türkay, “Hayatımın en güzel sürprizi kızımdı. Hamile olduğumu öğrendiğimde hem çok şaşırdım hem de çok mutlu oldum. Nişanlımla yollarımızı ayırmıştık ama bebeğimi dünyaya getirme konusunda hiç tereddüt etmedim. Şimdi kızım benim her şeyim” dedi.

Oyuncu, kızını büyütürken yaşadığı zorluklara da değindi. Özellikle ilk zamanlarda uykusuzluk ve yorgunlukla başa çıkmakta zorlandığını belirten Türkay, ailesinin ve arkadaşlarının desteğiyle bu süreci atlattığını söyledi.

Türkay, “Tek başına anne olmak kolay değil. Ama kızımın gülümsemesi her şeye değer. Onunla birlikte büyüyor, öğreniyor ve gelişiyorum. Hayatımın en güzel ve anlamlı yolculuğundayım” şeklinde konuştu.

Tuvana Türkay, kariyerine de değinerek, anne olduktan sonra iş seçimlerinde daha dikkatli olduğunu ve kızının ihtiyaçlarını ön planda tuttuğunu belirtti. Şu anda hem oyunculuk kariyerine devam ettiğini hem de anneliğin tadını çıkardığını sözlerine ekledi.

Oyuncunun hayranları, sosyal medya üzerinden Türkay'a destek mesajları yağdırdı. Birçok kişi, Türkay'ın güçlü ve başarılı bir kadın olduğunu belirterek, anneliğini takdir ettiklerini dile getirdi.

Tuvana Türkay, gelecekte kızıyla birlikte birçok güzel anı biriktirmek istediğini ve ona iyi bir gelecek sunmak için elinden geleni yapacağını söyledi.

Oyuncu Müjde Uzman ve şarkıcı Oğuzhan Uğur'un ilişkisi, Müjde Uzman'ın annesinin düğünde omzunda taşıdığı lahana ile dikkat çekmişti. Bu ilginç detay, çiftin magazin dünyasında tanınmasına katkı sağladı. İlişkileri hızlı bir şekilde ilerleyen çift, kısa sürede evlilik kararı aldı ve ilk çocuklarını kucaklarına aldılar. Çiftin ilk çocukları, geçtiğimiz günlerde bir yaşına bastı.

Müjde Uzman ve Oğuzhan Uğur, sosyal medya hesaplarından yaptıkları paylaşımlarla da sık sık gündeme geliyorlar. Özellikle çocuklarının doğum günü kutlaması, hayranları tarafından büyük ilgi gördü. Ünlü çift, mutlu aile tablolarıyla takipçilerinin beğenisini kazanmaya devam ediyor. İlişkilerinin başındaki lahana detayı hala hatırlanırken, çiftin hızlı yaşam tarzı ve aile kurma süreçleri magazin dünyasında konuşulmaya devam ediyor.

Oğuzhan Uğur'un kariyerindeki müzik çalışmaları ve Müjde Uzman'ın oyunculuk projeleri de devam ediyor. Çift, hem iş hayatlarında hem de özel hayatlarında yoğun bir tempo içerisinde bulunuyorlar. Ailelerine düşkünlükleri ve sosyal medya paylaşımlarıyla örnek bir çift olarak gösteriliyorlar.

Çiftin hayranları, sosyal medya üzerinden yaptıkları yorumlarda, Müjde Uzman ve Oğuzhan Uğur'a mutluluk dileklerini iletiyorlar ve çocuklarıyla birlikte sağlıklı ve mutlu bir yaşam sürmelerini temenni ediyorlar. Ünlü çiftin gelecekteki projeleri ve aile hayatlarındaki gelişmeler merakla bekleniyor.

Prens William, eşi Kate Middleton ile birlikte katıldığı bir etkinlikte, hayranlarının sevgi gösterileriyle karşılaştı. Bir hayranın Kate Middleton'a yönelik iltifatına, Prens William'ın verdiği yanıt sosyal medyada geniş yankı uyandırdı. Olay, çiftin samimi ve esprili tavırlarını bir kez daha gözler önüne serdi.

Etkinlik sırasında bir hayran, Kate Middleton'a dönerek 'Çok güzelsin!' şeklinde bir iltifatta bulundu. Bu iltifat üzerine Kate Middleton gülümseyerek teşekkür etti. Ardından aynı hayran, Prens William'a da aynı şekilde bir iltifatta bulunmak isteyince, Prens William beklenmedik bir şekilde, 'Biliyorum!' şeklinde esprili bir yanıt verdi. Bu yanıt, çevredeki kalabalığı ve sosyal medya kullanıcılarını kahkahalara boğdu.

Prens William'ın bu samimi ve mütevazı tavrı, halk tarafından büyük beğeni topladı. Sosyal medyada yapılan yorumlarda, Prens William'ın esprili kişiliği ve eşi Kate Middleton ile olan uyumu övgüyle bahsedildi. Birçok kullanıcı, Prens William'ın bu yanıtının, kraliyet ailesinin daha insani ve ulaşılabilir bir imaj sergilemesine katkıda bulunduğunu belirtti.

Bu olay, Prens William ve Kate Middleton'ın halkla olan yakın ilişkisini ve samimi iletişimini bir kez daha vurguladı. Kraliyet çiftinin, resmi görevlerinin yanı sıra bu türden spontane etkileşimleri, onların popülaritesini artırmaya devam ediyor.

Olayın ardından sosyal medyada yapılan yorumlarda, Prens William'ın kendine olan güveni ve esprili kişiliği takdirle karşılandı. Birçok kullanıcı, 'Prens William'ın bu kadar rahat ve samimi olması çok hoş' şeklinde yorumlar yaptı.

Şarkıcı Melek Mosso, deprem felaketinin ardından depremzedelere destek olmak amacıyla Adıyaman'a gitti. Mosso, ziyaretinde depremzedelerle bir araya gelerek onlara moral verdi ve desteklerini iletti.

Adıyaman'daki temasları sırasında depremzedelerle sohbet eden Melek Mosso, onların yaşadığı zorlukları dinledi ve acılarını paylaştı. Çocuklarla yakından ilgilenen Mosso, onlara çeşitli hediyeler verdi ve onlarla oyunlar oynadı.

Ziyareti sırasında açıklamalarda bulunan Melek Mosso, “Depremzede kardeşlerimizin acısını bir nebze olsun hafifletebilmek için buradayım. Onların yanında olduğumuzu göstermek ve onlara destek olmak çok önemli. Bu zor günleri hep birlikte aşacağız” dedi. Mosso, ayrıca yardım çalışmalarına destek çağrısında bulundu.

Melek Mosso'nun Adıyaman ziyareti, depremzedeler tarafından büyük bir memnuniyetle karşılandı. Mosso'nun destekleri, depremzedelerin moral ve motivasyonunu artırdı.

Mosso, deprem bölgesinde çeşitli ziyaretler gerçekleştirdikten sonra Adıyaman'dan ayrıldı.

Türk sinemasının unutulmaz ismi Türkan Şoray, Kapadokya'nın büyülü atmosferinde keyifli bir seyahat gerçekleştirdi. Bölgenin eşsiz coğrafyası ve tarihi dokusu, Şoray'ı adeta büyüledi. Kapadokya'nın mistik vadilerinde dolaşan ve peri bacalarının arasında unutulmaz anılar biriktiren Şoray, bölgenin kültürel zenginliklerine de yakından tanık oldu.

Şoray, Kapadokya'daki seyahati sırasında Göreme Açık Hava Müzesi'ni ziyaret etti ve buradaki tarihi kiliseleri hayranlıkla inceledi. Yeraltı şehirlerinin gizemli dehlizlerinde dolaşan Şoray, bölgenin binlerce yıllık geçmişine ışık tutan bu yapıları büyük bir ilgiyle keşfetti. Ayrıca, Kapadokya'nın meşhur balon turlarına katılarak, bölgenin eşsiz manzarasını kuşbakışı izleme fırsatı buldu.

Türkan Şoray'ın Kapadokya seyahati, bölgenin tanıtımına önemli katkı sağladı. Şoray, sosyal medya hesaplarından paylaştığı fotoğraflar ve videolarla, Kapadokya'nın güzelliklerini milyonlarca takipçisiyle paylaştı. Bu paylaşımlar, Kapadokya'yı ziyaret etmek isteyenler için ilham kaynağı oldu.

Kapadokya'nın büyülü atmosferinden çok etkilendiğini belirten Türkan Şoray, "Kapadokya, gerçekten de rüyalar âlemi gibi bir yer. Buranın tarihi, kültürü ve doğal güzellikleri beni çok etkiledi. Herkesin Kapadokya'yı görmesini tavsiye ederim." şeklinde konuştu.

Şoray'ın Kapadokya ziyareti, bölge turizmi için önemli bir tanıtım fırsatı yarattı. Kapadokya'nın eşsiz güzellikleri, Türkan Şoray'ın gözünden yeniden keşfedildi ve milyonlarca insanın ilgisini çekmeyi başardı.

Yeni bir araştırmaya göre, penguen dışkısı atmosferdeki bulut oluşumunu artırarak gezegenin soğumasına yardımcı oluyor. Bu süreç, penguenlerin yedikleri krillerin sindirimi sonucu ortaya çıkan dimetil sülfür (DMS) adlı bir bileşik aracılığıyla gerçekleşiyor.

DMS'nin Rolü: DMS, penguen kolonilerinden yayılarak atmosfere karışıyor ve burada oksitlenerek bulut yoğunlaşma çekirdekleri oluşturuyor. Bu çekirdekler, su buharının yoğunlaşarak bulut damlacıklarına dönüşmesini sağlıyor. Daha fazla bulut, güneş ışınlarının daha fazla yansıması ve dolayısıyla gezegenin soğuması anlamına geliyor.

Araştırmanın Detayları: Araştırmacılar, Antarktika'daki penguen kolonilerinden DMS emisyonlarını ölçtüler ve bu emisyonların bulut oluşumu üzerindeki etkilerini modellemelerle incelediler. Sonuçlar, penguen dışkısının DMS salınımının, bölgesel iklim üzerinde önemli bir etkiye sahip olabileceğini gösteriyor.

Penguenlerin Ekosistemdeki Önemi: Bu bulgu, penguenlerin sadece Antarktika ekosisteminde değil, küresel iklim üzerinde de önemli bir role sahip olduğunu vurguluyor. Penguen popülasyonlarının korunması, bu doğal soğutma mekanizmasının devamlılığı için büyük önem taşıyor.

Gelecek Araştırmalar: Araştırmacılar, gelecekte penguen kolonilerinden DMS emisyonlarının küresel iklim üzerindeki etkilerini daha detaylı incelemeyi ve diğer deniz canlılarının da benzer etkileri olup olmadığını araştırmayı planlıyor.

Brezilyalı belgesel fotoğrafçısı Sebastião Salgado, 8 Şubat 1944’te Aimorés, Minas Gerais’te doğdu ve 23 Mayıs 2025 tarihinde 81 yaşında hayatını kaybetti. Salgado, özellikle sosyal belgesel fotoğrafçılığı alanındaki çalışmalarıyla tanınıyordu.

Ekonomi eğitimi alan Salgado, 1973 yılında fotoğrafçılığa yöneldi. İlk dönemlerinde haber fotoğrafçılığı yapsa da, kısa sürede uzun soluklu projelerle ilgilenmeye başladı. Salgado'nun çalışmaları, genellikle yoksulluk, göç, savaş ve çevresel sorunlar gibi konulara odaklanıyordu.

Salgado'nun en bilinen projeleri arasında şunlar yer almaktadır:

• Workers (1993): Dünya genelindeki işçilerin yaşamlarını ve çalışma koşullarını belgeleyen bir çalışma.
• Migrations (2000): Zorunlu göçlerin insanlık üzerindeki etkilerini inceleyen bir proje.
• Genesis (2013): Dünyanın el değmemiş bölgelerini ve vahşi yaşamı konu alan bir çalışma.

Salgado, fotoğraflarında genellikle siyah beyaz estetiği kullanıyordu. Bu tercihi, konuların dramatik etkisini artırmak ve zamansız bir his yaratmak amacıyla yapıyordu. Çalışmaları, dünya çapında birçok sergi ve kitap aracılığıyla geniş kitlelere ulaştı.

Salgado ve eşi Lélia Wanick Salgado, Brezilya'daki doğduğu topraklardaInstituto Terra adlı bir çevre projesi başlattılar. Bu proje, erozyonla tahrip olmuş arazileri yeniden ağaçlandırmayı ve biyoçeşitliliği geri kazandırmayı amaçlıyordu.

Sebastião Salgado, fotoğrafçılık kariyeri boyunca birçok ödül aldı ve sayısız sergiye katıldı. Çalışmaları, hem sanatsal değeri hem de sosyal duyarlılığı nedeniyle büyük takdir topladı. Ölümü, belgesel fotoğrafçılık dünyası için büyük bir kayıp olarak değerlendiriliyor.

Hamburg'da bulunan ana tren garında (Hauptbahnhof) meydana gelen bıçaklı saldırıda çok sayıda kişi ağır yaralandı. 23 Mayıs 2025 tarihinde gerçekleşen olay, bölgede büyük panik ve endişeye yol açtı.

İlk belirlemelere göre, saldırganın kimliği ve saldırının nedeni henüz tespit edilemedi. Polis, olayla ilgili geniş çaplı soruşturma başlattı ve görgü tanıklarının ifadelerine başvuruyor. Saldırının gerçekleştiği gar, güvenlik gerekçesiyle geçici olarak kapatıldı ve tren seferlerinde aksamalar yaşanıyor.

Yetkililer, yaralıların en yakın hastanelere sevk edildiğini ve tedavi altına alındığını bildirdi. Yaralıların durumu hakkında henüz net bir bilgi verilmezken, bazılarının durumunun kritik olduğu belirtiliyor. Polis, saldırganın yakalanması için geniş çaplı operasyon başlattı ve bölgedeki güvenlik önlemleri artırıldı.

Saldırının ardından Hamburg Emniyet Müdürlüğü bir basın açıklaması yaparak, olayın tüm yönleriyle araştırıldığını ve kamuoyunun gelişmelerden haberdar edileceğini duyurdu. Ayrıca, vatandaşlardan sakin olmaları ve polisin talimatlarına uymaları istendi.

Saldırının terör bağlantısı olup olmadığı henüz bilinmiyor. Ancak, polis tüm ihtimalleri değerlendiriyor ve soruşturmayı çok yönlü olarak sürdürüyor.

Olayla ilgili gelişmeler yakından takip ediliyor.

Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, göreve geldikten sonra belediyede tespit ettiği usulsüzlüklerle ilgili suç duyurularında bulunduğunu ve bu nedenle hedef alındığını ifade etti. Özer, hakkında çıkan iddiaların FETÖ taktikleri olduğunu savunarak mahkemede ifade verdi.

Özer, İstanbul 15. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen davada, göreve geldiği günden itibaren karşılaştığı zorlukları ve kendisine yönelik yapılan suçlamaları değerlendirdi. Belediye başkanı, belediyedeki usulsüzlükleri ortaya çıkarmasının ardından çeşitli iftira ve karalama kampanyalarına maruz kaldığını belirtti.

Mahkemede yaptığı açıklamada, Özer, “Bu yapılanların FETÖ taktikleri olduğunu düşünüyorum. Çünkü aynı yöntemlerle insanları mağdur ediyorlar” dedi. Ayrıca, belediyede yaptığı incelemeler sonucunda tespit ettiği yolsuzlukları belgeleriyle birlikte savcılığa bildirdiğini ve bu süreçte kendisine yönelik tehditler aldığını da sözlerine ekledi.

Özer'in avukatı, müvekkilinin dürüst ve şeffaf bir yönetim anlayışıyla hareket ettiğini ve bu nedenle bazı çevrelerin hedefi haline geldiğini vurguladı. Avukat, mahkemeden, müvekkiline yönelik asılsız iddiaların ve karalama kampanyalarının durdurulmasını talep etti.

Duruşma, ileri bir tarihe ertelendi. Mahkeme, tarafların sunduğu delilleri değerlendirdikten sonra kararını açıklayacak.

Ahmet Özer'in bu açıklamaları, yerel siyasette ve kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Birçok kişi, Özer'e destek mesajları gönderirken, bazıları ise iddiaların daha detaylı araştırılması gerektiğini savundu.