Financial Times, dolar ve faiz arasındaki ilişkinin değiştiğine dair bir analiz yayımladı. Analize göre, geçmişte faiz artışları doları desteklerken, günümüzde bu durum geçerliliğini yitiriyor.

Financial Times'ın yayımladığı analizde, dolar ve faiz arasındaki geleneksel ilişkinin değiştiği belirtiliyor. Geçmişte faiz oranlarındaki artışların doları güçlendirdiği, faiz indirimlerinin ise doları zayıflattığı bir dönem yaşanırken, günümüzde bu durumun karmaşıklaştığı ifade ediliyor.
Analize göre, 2022 yılında ABD Merkez Bankası (FED) agresif faiz artışlarına gittiğinde dolar değer kazanmış, ancak son dönemde FED'in faiz artış hızını yavaşlatması ve hatta faiz indirimlerine başlayabileceği beklentisi oluşmasına rağmen dolar beklenen düşüşü yaşamamıştır. Bu durum, dolar ve faiz arasındaki ilişkinin artık eskisi gibi işlemediğine işaret ediyor.
Analizin öne çıkan noktaları şunlardır:
- Geçmişte faiz artışları doları desteklerken, faiz indirimleri doları zayıflatıyordu.
- Günümüzde bu ilişki karmaşıklaşmış ve FED'in faiz politikaları dolara aynı etkiyi yapmıyor.
- Doların değerini etkileyen faktörler arasında küresel ekonomik büyüme, jeopolitik riskler ve yatırımcıların risk iştahı da bulunuyor.
- ABD ekonomisinin diğer gelişmiş ülkelere kıyasla daha iyi performans göstermesi doları destekleyen bir faktör olarak öne çıkıyor.
Analistler, doların gelecekteki seyrinin, FED'in faiz politikalarının yanı sıra küresel ekonomik gelişmeler ve jeopolitik riskler gibi çeşitli faktörlere bağlı olacağını vurguluyor. Dolar ve faiz arasındaki ilişkinin değişmesi, yatırımcıların ve ekonomistlerin analizlerini daha karmaşık hale getiriyor.
Sonuç olarak, Financial Times'ın analizi, dolar ve faiz arasındaki ilişkinin dinamik bir yapıda olduğunu ve geçmişteki kalıpların artık geçerli olmayabileceğini gösteriyor. Bu durum, döviz piyasalarındaki belirsizliği artırırken, yatırımcıların daha dikkatli ve kapsamlı analizler yapmasını gerektiriyor.