Ankara'da, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın koruması altında bulunan 5 kız çocuğunun aynı anda intihar girişiminde bulunduğu üzücü bir olay yaşandı. Edinilen bilgilere göre, olay, çocukların kaldığı bir evde meydana geldi.

Çocukların intihar girişiminde bulunma nedenleri henüz netlik kazanmazken, konuyla ilgili soruşturma başlatıldı. Olayın duyulmasının ardından yetkililer harekete geçerek, çocukların sağlık durumlarını yakından takip etmeye başladı.

Sağlık Durumları İyi

İntihar girişiminde bulunan 5 kız çocuğunun da sağlık durumlarının iyi olduğu belirtildi. Hastanede tedavi altına alınan çocukların, gerekli tıbbi müdahalelerin ardından taburcu edildikleri öğrenildi.

Bakanlık Soruşturma Başlattı

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, olayla ilgili geniş çaplı bir soruşturma başlattı. Soruşturma kapsamında, çocukların intihar girişiminde bulunma nedenleri, ihmal olup olmadığı ve benzeri konuların detaylı bir şekilde araştırılacağı belirtildi.

Olayla ilgili gelişmeler yakından takip edilmektedir.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından açıklanan ödemeler dengesi verilerine göre, Mayıs ayında cari açık 6 milyar 503 milyon dolar olarak gerçekleşti. Bu rakam, 2022 yılının Mayıs ayındaki 2 milyar 847 milyon dolarlık cari açığa kıyasla önemli bir artış gösteriyor.

Mayıs ayındaki bu açık, son iki yılın en yüksek aylık cari açığı olarak kayıtlara geçti. Cari açıkta yaşanan bu yükselişte, dış ticaret açığındaki artış ve altın ithalatındaki yükseliş etkili oldu.

Altın ithalatı, enerji fiyatlarındaki artış ve küresel ekonomideki belirsizlikler gibi faktörler cari açığın artmasında rol oynayan diğer unsurlar arasında yer alıyor. TCMB'nin verilerine göre, yıllıklandırılmış cari açık ise Mayıs ayı itibarıyla 57 milyar 706 milyon dolar seviyesine yükseldi.

Cari açığın finansmanında ise ağırlıklı olarak net hata ve noksan kaleminin etkili olduğu görüldü. Yurt dışı yerleşiklerin hisse senedi ve devlet iç borçlanma senetlerinde yaptığı satışlar da cari açığın finansmanında etkili oldu.

Ekonomistler, cari açıktaki bu artışın Türkiye ekonomisi üzerindeki baskıları artırabileceğine dikkat çekiyor. Cari açığın sürdürülebilir seviyelerde tutulabilmesi için ihracatın artırılması, ithalatın azaltılması ve turizm gelirlerinin yükseltilmesi gibi önlemlerin alınması gerektiği vurgulanıyor.

Özetle, Mayıs ayında kaydedilen yüksek cari açık, Türkiye ekonomisi için önemli bir gösterge olarak değerlendiriliyor ve önümüzdeki dönemde ekonomi politikalarının bu durumu dikkate alarak şekillenmesi bekleniyor.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Mayıs 2024'e ilişkin ücretli çalışan istatistiklerini açıkladı. Buna göre; ücretli çalışan sayısı 2024 Mayıs ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %2,8 arttı.

Ücretli çalışan sayısı arttı:

• Ücretli çalışan sayısı, Mayıs 2024'te bir önceki yılın aynı ayına göre %2,8 artarak 15 milyon 541 bin kişi olarak gerçekleşti.
• Ücretli çalışan sayısı, bir önceki aya göre ise %0,4 oranında arttı.

Sektörel Değişimler:

• Sanayi sektöründe ücretli çalışan sayısı yıllık %2,1 arttı. Aylık değişim ise %0,3 artış olarak kaydedildi.
• İnşaat sektöründe ücretli çalışan sayısı yıllık %5,4 arttı. Aylık değişim %0,9 artış gösterdi.
• Ticaret-hizmet sektöründe ücretli çalışan sayısı yıllık %2,7 arttı. Aylık değişim ise %0,3 artış olarak belirlendi.

Bu veriler, Türkiye'deki ücretli çalışan sayısının genel olarak arttığını, özellikle inşaat sektöründe belirgin bir yükseliş olduğunu gösteriyor. Sanayi ve ticaret-hizmet sektörlerindeki artışlar da genel yükselişe katkı sağlıyor.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2024 yılı Nisan ayına ilişkin ciro endekslerini yayımladı. Buna göre;

• Sanayi, inşaat, ticaret ve hizmet sektörlerinden oluşan toplam ciro endeksi, 2024 yılı Nisan ayında yıllık bazda %73,5 oranında artış gösterdi.

Yıllık Değişimler:

• Sanayi ciro endeksi %65,4 arttı.
• İnşaat ciro endeksi %85,9 arttı.
• Ticaret ciro endeksi %71,1 arttı.
• Hizmet ciro endeksi %82,8 arttı.

Aylık Değişimler:

• Toplam ciro endeksi, Nisan ayında bir önceki aya göre %3,4 arttı.

Sektörel Bazda Aylık Değişimler:

• Sanayi ciro endeksi %4,8 arttı.
• İnşaat ciro endeksi %0,7 azaldı.
• Ticaret ciro endeksi %2,8 arttı.
• Hizmet ciro endeksi %3,8 arttı.

Bu veriler, Türkiye ekonomisindeki genel ciro hareketlerini göstermekte olup, farklı sektörlerdeki performans farklılıklarını ortaya koymaktadır.

Merkez Bankası'nın enflasyon tahminleri, emeklilerin Temmuz ayında alacakları zam oranını doğrudan etkileyecek. Eğer Merkez Bankası'nın tahminleri doğru çıkarsa, SSK ve Bağ-Kur emeklileri için yaklaşık %25 oranında bir zam yapılması bekleniyor. Bu zam oranı, 6 aylık enflasyon farkına göre belirlenecek.

Ocak ayında en düşük emekli maaşı 10 bin TL olarak belirlenmişti. Temmuz ayında yapılacak zamla birlikte bu miktarın ne kadar artacağı merak konusu. Eğer %25'lik bir zam gerçekleşirse, en düşük emekli maaşı 12.500 TL'ye yükselebilir. Ancak bu, Merkez Bankası'nın enflasyon tahminlerinin gerçekleşmesine bağlı.

Memur emeklileri ve memurlar ise toplu sözleşme zammına ek olarak enflasyon farkı alacaklar. Bu durum, memur emeklilerinin zam oranının SSK ve Bağ-Kur emeklilerinden farklı olmasına neden olabilir. Toplu sözleşme gereği memur ve memur emeklileri için belirlenen zam oranına, enflasyon farkı da eklenerek nihai zam oranı hesaplanacak.

Emekli maaşlarına yapılacak zamlar, milyonlarca emeklinin bütçesi için büyük önem taşıyor. Özellikle ekonomik koşullar göz önüne alındığında, yapılacak zamların emeklilerin yaşam standartlarını iyileştirmesi bekleniyor. Merkez Bankası'nın tahminlerinin yakından takip edilmesi, emeklilerin gelecekleri için önemli bir gösterge olacak.

SSK ve Bağ-Kur emeklilerinin maaşları, her yıl Ocak ve Temmuz aylarında olmak üzere yılda iki kez güncelleniyor. Bu güncellemeler, bir önceki 6 aylık dönemdeki enflasyon oranlarına göre yapılıyor. Dolayısıyla, Temmuz ayındaki zam oranı, Ocak-Haziran dönemindeki enflasyon verileri dikkate alınarak belirlenecek.

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklama ile 18 ilde DEAŞ terör örgütüne yönelik eş zamanlı olarak düzenlenen 'BOZDOĞAN-25' operasyonlarının başarıyla tamamlandığını duyurdu. Operasyonlarda toplam 51 şüphelinin yakalandığı belirtildi.

Bakan Yerlikaya, operasyonun detaylarına ilişkin şu bilgileri paylaştı:

• 18 ilde eş zamanlı operasyon: Ankara, Batman, Bingöl, Bolu, Bursa, Denizli, Diyarbakır, Gaziantep, İstanbul, Kilis, Kocaeli, Konya, Mardin, Muş, Sakarya, Samsun, Şanlıurfa ve Van illerinde operasyonlar düzenlendi.
• 51 şüpheli yakalandı: Operasyonlar sonucunda DEAŞ terör örgütü üyesi olduğu tespit edilen 51 şüpheli yakalanarak gözaltına alındı.
• Operasyonun amacı: Operasyonun, terör örgütünün faaliyetlerinin deşifre edilmesi ve örgüt mensuplarının yakalanması amacıyla düzenlendiği vurgulandı.

Açıklamasında, terörle mücadeledeki kararlılıklarını vurgulayan Bakan Yerlikaya, şunları kaydetti:

"Aziz Milletimizin Bilmesini İsterim ki; Terörle mücadelemiz, son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar aynı kararlılıkla devam edecektir. Kahraman polislerimizi tebrik ediyorum. Allah ayaklarına taş değdirmesin. Milletimizin duası sizinle."

Operasyonların, güvenlik güçlerinin terör örgütlerine karşı ülke genelinde yürüttüğü kapsamlı mücadelenin bir parçası olduğu belirtildi. Yakalanan şüphelilerin sorgulanmasına başlandığı ve soruşturmanın derinleştirilerek devam edeceği öğrenildi.

İstanbul Park'ın işletme hakkı, 30 yıl süreyle Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu'na (TOSFED) devredildi. Bu gelişme, Türkiye'nin yeniden Formula 1 yarışlarına ev sahipliği yapma ihtimalini güçlendirdi.

TOSFED Başkanı Eren Üçlertoprağı, devir işleminin ardından yaptığı açıklamada, “Ülkemize hayırlı olsun. Çok heyecanlıyız. Amacımız, İstanbul Park'ı en iyi şekilde yöneterek yeniden Formula 1 yarışlarını ülkemize getirmek” dedi. Üçlertoprağı, bu hedefe ulaşmak için gerekli tüm çalışmaları yapacaklarını ve uluslararası otomobil sporları camiasıyla yakın işbirliği içinde olacaklarını vurguladı.

İstanbul Park'ın TOSFED yönetimine geçmesiyle birlikte pistin bakım ve iyileştirme çalışmalarına başlanması bekleniyor. Pistin uluslararası standartlara uygun hale getirilmesi ve Formula 1 yarışlarının düzenlenmesi için gerekli altyapı yatırımlarının yapılması planlanıyor.

Bu devir, sadece Formula 1 yarışları için değil, aynı zamanda diğer uluslararası otomobil sporları etkinliklerinin Türkiye'de düzenlenmesi için de önemli bir fırsat sunuyor. İstanbul Park'ın yeniden canlanması, Türk otomobil sporları camiasına büyük bir moral ve motivasyon kaynağı olacak.

TOSFED'in İstanbul Park'ı devralmasıyla ilgili detaylar ve gelecekteki planlamalar önümüzdeki günlerde kamuoyuyla paylaşılacak. Formula 1 hayranları, bu gelişmeyle birlikte Türkiye'nin yeniden takvimde yer alacağı günleri heyecanla beklemeye başladı.

• İstanbul Park'ın işletme hakkı TOSFED'e devredildi.
• Hedef, Formula 1 yarışlarını Türkiye'ye geri getirmek.
• Pistte bakım ve iyileştirme çalışmaları yapılacak.

Ünlü oyuncu, uzun yıllar süren İstanbul hayatının ardından memleketine dönerek yeni bir yaşam kurdu. Şehir hayatının yoğunluğundan ve stresinden uzaklaşmak isteyen oyuncu, köyünde sıfırdan inşa ettiği bir evde yaşamaya başladı.

Oyuncunun bu kararı, hayranları tarafından şaşkınlıkla karşılandı. Yıllarca kameralar önünde olan ve lüks bir yaşam süren oyuncunun, köy hayatını tercih etmesi dikkat çekti. Oyuncu, yaptığı açıklamada, doğayla iç içe bir yaşam sürmek istediğini ve bu nedenle böyle bir karar aldığını belirtti.

Yeni evinin inşası sırasında oyuncu, her detayıyla yakından ilgilendi. Evin doğal malzemelerle inşa edilmesine özen gösterdi ve modern yaşamın gereksinimlerini de göz önünde bulundurdu. Evde geniş bir bahçe, organik tarım yapabileceği alanlar ve hayvanlar için barınaklar bulunuyor.

Oyuncu, köy hayatına adapte olmakta zorlanmadığını ve hatta çok mutlu olduğunu söylüyor. Sabahları kuş sesleriyle uyandığını, tarlada çalışmanın kendisine huzur verdiğini ve komşularıyla kurduğu sıcak ilişkilerin kendisini çok mutlu ettiğini belirtiyor.

İstanbul'daki yoğun iş temposundan sonra köyde daha sakin ve huzurlu bir yaşam süren oyuncu, hayranlarına da doğayla iç içe bir yaşamın güzelliklerini keşfetmeleri tavsiyesinde bulunuyor.

İstanbul'da bazı bölgelerde motosiklet sürücülerinin yolları adeta pist gibi kullanması sonucu yaşanan tehlikeli durumlar ve kazalar artış gösteriyor. Özellikle belirli saatlerde ve bölgelerde yoğunlaşan bu durum, bölge sakinlerinin tepkisine neden oluyor. Son olarak meydana gelen bir kazada, 3.5 yaşındaki bir çocuk ağır yaralandı.

Kazaların sıklıkla yaşandığı bölgelerde yaşayan vatandaşlar, yetkililerden bu duruma çözüm bulunmasını talep ediyor. Motosiklet sürücülerinin hız sınırlarını aşması, trafik kurallarına uymaması ve dikkatsiz sürüşleri, yayalar ve diğer sürücüler için büyük bir risk oluşturuyor. Özellikle çocukların oyun oynadığı veya yaya geçitlerini kullandığı alanlarda bu tür davranışlar, ciddi yaralanmalara veya daha kötü sonuçlara yol açabiliyor.

Vatandaşlar, yetkililerin denetimleri artırmasını ve hız sınırlarının daha sıkı bir şekilde kontrol edilmesini istiyor. Ayrıca, motosiklet sürücülerinin trafik kurallarına uymaları konusunda daha fazla bilinçlendirilmesi gerektiği vurgulanıyor.

Ağır yaralanan çocuğun sağlık durumu hakkında henüz net bir bilgi bulunmazken, olayla ilgili soruşturma başlatıldı. Bölge sakinleri, benzer olayların yaşanmaması için yetkililerin acil önlem almasını bekliyor.

Motosiklet kullanımının yaygınlaşmasıyla birlikte, trafik güvenliğinin sağlanması ve sürücülerin kurallara uyması büyük önem taşıyor. Yetkililerin bu konuda daha etkin adımlar atması, olası kazaların önüne geçilmesi açısından kritik bir öneme sahip.

Önlemlerin alınmaması durumunda, bu yolların tehlike saçmaya devam edeceği ve daha fazla insanın zarar görebileceği endişesi hakim.

Vatandaşlar ayrıca şu taleplerde bulundular:

• Trafik denetimlerinin artırılması
• Hız sınırlarının kontrol edilmesi
• Motosiklet sürücülerinin bilinçlendirilmesi