İngiliz lüks moda markası Burberry, küresel çapta yaklaşık 1700 çalışanını işten çıkarma kararı aldı. Bu karar, şirketin maliyetleri düşürme ve daha verimli bir yapıya kavuşma hedefinin bir parçası olarak değerlendiriliyor.

İşten çıkarma kararı, Burberry'nin yeniden yapılanma planlarının bir sonucu olarak ortaya çıktı. Şirket, bu planla birlikte operasyonel verimliliği artırmayı ve kaynaklarını daha stratejik alanlara yönlendirmeyi amaçlıyor. Bu kapsamda, hem ofis çalışanları hem de mağaza çalışanları arasında işten çıkarmaların olacağı belirtiliyor.

Burberry'nin bu kararı almasındaki temel nedenlerden biri, lüks tüketim mallarına olan talebin azalması ve ekonomik belirsizliklerin artması olarak gösteriliyor. Şirket, bu zorlu ekonomik koşullarda rekabet gücünü korumak ve sürdürülebilir bir büyüme sağlamak için yeniden yapılanma sürecine girdi.

Yeniden yapılanma sürecinin bir parçası olarak, Burberry'nin bazı mağazalarını kapatabileceği veya küçültebileceği de belirtiliyor. Ayrıca, şirketin tedarik zincirini de gözden geçireceği ve daha verimli bir hale getirmek için adımlar atacağı ifade ediliyor.

Burberry'nin işten çıkarma kararı, moda dünyasında ve iş çevrelerinde geniş yankı uyandırdı. Birçok analist, bu kararın şirketin uzun vadeli stratejisinin bir parçası olduğunu ve Burberry'nin gelecekteki büyümesi için gerekli olduğunu savunuyor.

Sonuç olarak, Burberry'nin 1700 kişiyi işten çıkarma kararı, şirketin maliyetleri düşürme, verimliliği artırma ve değişen pazar koşullarına uyum sağlama çabalarının bir göstergesi olarak değerlendiriliyor. Bu kararın, şirketin gelecekteki performansı üzerinde önemli bir etkisi olması bekleniyor.

Şarkıcı Cenk Eren, meslektaşları Volkan Konak ve Metin Arolat'ın yaşadığı sağlık sorunlarının ardından ölüm korkusu yaşadığını dile getirdi. Eren, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla hislerini ifade etti.

Eren, paylaşımında şu ifadelere yer verdi:

• "Art arda duyduğumuz kötü haberler hepimizi derinden etkiliyor. Volkan Konak’ın rahatsızlığı, Metin Arolat’ın ani kalp krizi…"
• "Bu olaylar beni de ölüm korkusuyla yüzleştirdi. Ne kadar dikkat etsek de hayatın ne getireceği belli olmuyor."

Eren'in bu paylaşımı, sanat camiasında ve sevenleri arasında büyük yankı uyandırdı. Birçok kişi, Eren'e destek mesajları göndererek moral vermeye çalıştı. Sanatçının bu açıklaması, sağlıklı yaşamın önemini bir kez daha gündeme getirdi.

Volkan Konak yakın zamanda bir sağlık sorunu yaşamış ve tedavi altına alınmıştı. Metin Arolat ise ani bir kalp krizi geçirmiş ve hastanede tedavi görmüştü. Her iki sanatçının da sağlık durumlarının iyiye gittiği belirtildi.

Cenk Eren'in bu açıklaması, ünlü isimlerin de ölüm korkusu gibi insani duygularla baş başa kalabildiğini gösteriyor. Sanatçının samimi paylaşımı, birçok kişinin kendi hayatını ve sağlığını sorgulamasına neden oldu.

Sanat camiasında yaşanan bu tür sağlık sorunları, dayanışma ve birlik duygusunu da beraberinde getiriyor. Ünlü isimler, birbirlerine destek olarak zor zamanları atlatmaya çalışıyor.

İtalya'da bulunan aktif yanardağlardan Etna'da patlamalar meydana geldi. Patlamalar nedeniyle Catania Havalimanı geçici olarak uçuşlara kapatıldı. Yetkililer, çevredeki yerleşim yerlerinde yaşayanları uyardı. Etna Yanardağı, Avrupa'nın en büyük aktif yanardağı olma özelliğini taşıyor ve sık sık lav püskürtüyor.

Filipinler'de ise Mayon Yanardağı'nda patlamalar yaşandı. Filipinler Volkanoloji ve Sismoloji Enstitüsü (Phivolcs), yanardağın alarm seviyesini yükseltti. Yanardağ çevresindeki riskli bölgelerde yaşayan binlerce kişi tahliye edildi. Mayon Yanardağı, ülkenin en aktif yanardağlarından biri olarak biliniyor ve konik şekliyle dikkat çekiyor. Son patlamalarla birlikte yanardağdan lav akışı ve kül bulutları yükseldi.

Etna Yanardağı'ndaki durum:

• Catania Havalimanı geçici olarak kapatıldı.
• Çevredeki yerleşim yerleri için uyarılar yapıldı.

Mayon Yanardağı'ndaki durum:

1. Alarm seviyesi yükseltildi.
2. Riskli bölgelerdeki binlerce kişi tahliye edildi.

Her iki yanardağdaki gelişmeler yakından takip ediliyor ve yetkililer, olası yeni patlamalara karşı hazırlıklı olunması çağrısında bulunuyor.

Eski Cumhurbaşkanı Başdanışmanı İlnur Çevik, katıldığı bir televizyon programında önemli açıklamalarda bulundu. Çevik, terör örgütü PKK'nın sözde kongresinde Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) devreye girdiğini ve örgüt yöneticilerine yönelik olarak "Gazabımıza uğrarsınız" şeklinde bir uyarıda bulunduğunu iddia etti.

Çevik'in açıklamalarına göre, ABD'nin bu müdahalesi, PKK içindeki farklı görüş ayrılıklarının su yüzüne çıkması ve örgütün geleceğiyle ilgili belirsizliklerin artması üzerine gerçekleşti. ABD'nin bu çıkışı, örgüt içinde farklı yorumlara neden oldu. Bir kısım örgüt yöneticisi, ABD'nin desteğini kaybetmenin örgüt için büyük bir darbe olacağını savunurken, diğer bir kısım ise bağımsız hareket etme ve kendi stratejilerini belirleme gerekliliğini vurguladı.

İlnur Çevik, ABD'nin bu hamlesinin arkasında yatan nedenleri de değerlendirdi. Çevik'e göre, ABD, PKK'yı bölgedeki çıkarları doğrultusunda kullanmaya devam etmek istiyor. Ancak, örgütün son dönemdeki eylemleri ve söylemleri, ABD'nin beklentileriyle örtüşmüyor. Bu nedenle, ABD, örgütü kontrol altında tutmak ve yönlendirmek amacıyla bu tür bir uyarı mekanizmasını devreye soktu.

Çevik, açıklamasında ayrıca, Türkiye'nin bu gelişmeleri yakından takip ettiğini ve gerekli önlemleri almaya devam edeceğini belirtti. Türkiye'nin terörle mücadeledeki kararlılığının altını çizen Çevik, "Türkiye, terör örgütlerine karşı mücadelesini sonuna kadar sürdürecektir" dedi.

Son olarak, İlnur Çevik, bölgedeki gelişmelerin Türkiye'nin güvenliği açısından büyük önem taşıdığını ve Türkiye'nin bu konuda her türlü senaryoya hazırlıklı olması gerektiğini vurguladı.

Kurban Bayramı yaklaşırken vatandaşların nakit ihtiyacının artması, bankaların ATM nakit çekim limitlerini ve şubelerdeki nakit işlemlerine uyguladıkları sınırları gündeme getirdi. Özellikle kurbanlık alımlarında nakit kullanımının tercih edilmesi, ATM'lerdeki yoğunluğu artırırken, bankaların bu duruma yönelik aldığı önlemler ve belirlediği limitler merak ediliyor.

Bankaların ATM Nakit Çekim Limitleri: Bankaların günlük nakit çekim limitleri, müşterinin bankayla olan ilişkisine, hesap türüne ve bankanın politikasına göre değişiklik göstermektedir. Genel olarak, günlük çekim limitleri 5.000 TL ile 10.000 TL arasında değişebilirken, bazı bankalar müşterilerine daha yüksek limitler sunabilmektedir. Müşterilerin kendi bankalarının web siteleri veya mobil uygulamaları üzerinden güncel limit bilgilerini kontrol etmeleri önerilmektedir.

Şubelerdeki Nakit İşlem Sınırları: ATM'lerden çekilemeyen daha yüksek miktardaki nakit ihtiyaçları için banka şubeleri de kullanılabilmektedir. Ancak, şubelerdeki nakit işlem sınırları da bankadan bankaya farklılık gösterebilir. Özellikle Kurban Bayramı gibi yoğun dönemlerde, şubelerdeki nakit akışını düzenlemek ve güvenlik önlemlerini artırmak amacıyla belirli sınırlamalar getirilebilmektedir. Bu nedenle, yüksek miktarda nakit çekimi yapmadan önce banka şubesiyle iletişime geçerek randevu almak ve güncel işlem sınırları hakkında bilgi almak faydalı olacaktır.

Vatandaşların Nakit Kullanımına Yönelimi: Kurban Bayramı döneminde, özellikle kurbanlık hayvan alım satımlarında nakit ödemelerin tercih edildiği gözlemlenmektedir. Bunun nedenleri arasında, satıcıların banka kartı veya kredi kartı kullanmak istememesi, alıcıların da nakit ödeme yaparak pazarlık gücünü artırma isteği yer almaktadır. Ancak, yüksek miktarda nakit taşımanın riskli olabileceği ve sahte para gibi sorunlarla karşılaşma ihtimali bulunduğu unutulmamalıdır. Bu nedenle, mümkün olduğunca bankaların sunduğu güvenli ödeme yöntemlerini kullanmak veya nakit taşıma riskini en aza indirmek için alternatif çözümler değerlendirilmelidir.

Sonuç olarak, Kurban Bayramı öncesinde nakit ihtiyacının artmasıyla birlikte bankaların ATM ve şubelerdeki nakit işlem limitleri önem kazanmaktadır. Vatandaşların, kendi bankalarının belirlediği limitler hakkında bilgi sahibi olması ve nakit işlemlerini buna göre planlaması gerekmektedir.

Çanakkale'nin Bayramiç ilçesine bağlı Pıtıreli köyünde yaşayan iki kardeş, tarlalarında çalışırken yaklaşık 500 yıllık olduğu tahmin edilen tarihi bir yüzük buldu. Tarlayı sürdükleri esnada topraktan çıkan yüzüğün tarihi eser olduğunu fark eden kardeşler, durumu yetkililere bildirdi.

Kardeşler, buldukları yüzüğü Troya Müzesi'ne teslim etti. Müze yetkilileri, yüzüğün incelenmek üzere laboratuvara gönderildiğini ve yapılacak detaylı analizlerin ardından yüzüğün hangi döneme ait olduğunun kesin olarak belirleneceğini açıkladı. İlk incelemelere göre yüzüğün Osmanlı dönemine ait olduğu düşünülüyor.

Yüzüğü bulan kardeşler, tarihi bir eseri bulmaktan ve onu ait olduğu yere, yani müzeye teslim etmekten dolayı mutlu olduklarını dile getirdiler. Kültürel mirasa sahip çıkmanın önemine vurgu yaparak, herkesin benzer bir durumda aynı duyarlılığı göstermesi gerektiğini belirttiler.

Troya Müzesi yetkilileri, duyarlı davranışlarından dolayı kardeşlere teşekkür ederek, bu tür buluntuların bölgenin tarihi ve kültürel zenginliğine önemli katkılar sağladığını ifade ettiler. Müze yetkilileri, yüzüğün incelemelerinin tamamlanmasının ardından sergilenmeye başlanacağını ve ziyaretçilerin ilgisine sunulacağını belirtti.

Bu olay, bölgedeki tarihi eser kaçakçılığına karşı da bir farkındalık yaratırken, vatandaşların bu tür buluntuları yetkililere bildirmesinin önemi bir kez daha vurgulandı.

Ünlü model Bella Hadid, gelecekte anne olmak istediğini ve kariyerinden daha çok bu konuya odaklanmayı planladığını belirtti. Hadid, bu arzusunu çeşitli platformlarda dile getirerek, anneliğin kendisi için önemli bir hedef olduğunu vurguladı.

Hadid, özellikle son yıllarda sağlık sorunlarıyla mücadele ettiğini ve bu süreçte hayata dair önceliklerinin değiştiğini ifade etti. Lyme hastalığı ile mücadelesi, onun yaşam tarzını ve kariyer seçimlerini etkiledi. Sağlığına kavuştuktan sonra, ailesiyle daha fazla vakit geçirmeye ve gelecekte çocuk sahibi olmaya yönelik planlar yapmaya başladığını söyledi.

Model, iş hayatında da daha seçici davranacağını ve sadece gerçekten tutku duyduğu projelerde yer alacağını belirtti. Annelik hayalini gerçekleştirmek için kariyerini ikinci plana atmaya hazır olduğunu da sözlerine ekledi. Hadid'in bu açıklamaları, hayranları tarafından büyük ilgiyle karşılandı ve destek mesajları yağdı.

Bella Hadid, gelecekteki ailesiyle ilgili detayları henüz paylaşmasa da, anne olma arzusunun kendisi için ne kadar önemli olduğunu sık sık vurguluyor. Bu açıklamalar, Hadid'in hayatında yeni bir dönemin başlangıcı olarak yorumlanıyor.

Samsun'da ekmeğe yapılan zammın yürütmesi, Samsun 2. İdare Mahkemesi tarafından durduruldu. Samsun Fırıncılar Odası'nın ekmeğe zam talebi, Samsun Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (SESOB) tarafından kabul edilmiş ve 210 gram ekmeğin fiyatı 8 TL'ye yükseltilmişti. Bu karar, Samsunlu vatandaşların tepkisine neden olmuştu.

Samsun Barosu avukatlarından Arzu Sabuncu, kararın iptali ve yürütmesinin durdurulması için Samsun 2. İdare Mahkemesi'ne başvurmuştu. Mahkeme, yapılan başvuruyu değerlendirerek yürütmeyi durdurma kararı verdi. Kararda, 'dava konusu işlemin uygulanması halinde telafisi güç veya imkansız zararların doğabileceği' belirtildi.

Avukat Arzu Sabuncu, kararın ardından yaptığı açıklamada, hukukun üstünlüğünün bir kez daha tecelli ettiğini ifade etti. Sabuncu, zammın gerekçesinin somut ve kabul edilebilir olmadığını, bu nedenle mahkemenin yürütmeyi durdurma kararı vermesinin yerinde olduğunu söyledi.

Bu karar ile birlikte, Samsun'da ekmek fiyatları eski tarifeye geri dönecek. Vatandaşlar, kararı memnuniyetle karşıladı.

Özetle:

• Samsun'da ekmeğe yapılan zam kararı mahkeme tarafından durduruldu.
• Karar, zammın gerekçesinin somut ve kabul edilebilir olmaması nedeniyle alındı.
• Ekmek fiyatları eski tarifeye geri dönecek.

Mahfi Eğilmez, kişisel web sitesinde yayınladığı yazısında Türkiye'nin dış ticaretindeki gelişmeleri değerlendirdi. Eğilmez, Türkiye'nin dış ticaret açığının arttığına ve ihracatın ithalatı karşılama oranının düştüğüne dikkat çekti.

Yazıda, Türkiye'nin dış ticaret açığının 2024 yılının ilk aylarında da yüksek seviyelerde seyrettiği belirtiliyor. İhracatın ithalatı karşılama oranının gerilemesi, dış ticaret dengesizliğinin sürdüğünü gösteriyor. Eğilmez, bu durumun Türkiye ekonomisi üzerindeki baskıları artırabileceğine işaret ediyor.

Eğilmez, dış ticaret verilerini analiz ederek, Türkiye'nin ihracat yapısının ve ithalat bağımlılığının bu tablodaki etkilerini değerlendiriyor. İhracatın katma değerinin artırılması ve ithalatın azaltılması yönünde alınması gereken önlemlere vurgu yapıyor.

Dış ticaret açığının finansmanı ve bunun sürdürülebilirliği konusuna da değinen Eğilmez, Türkiye'nin dış finansman ihtiyacının yüksek olduğunu ve bu durumun kırılganlıkları artırdığını belirtiyor.

Eğilmez, Türkiye'nin dış ticaretini iyileştirmek için yapısal reformların ve uzun vadeli stratejilerin önemine dikkat çekerek yazısını sonlandırıyor.