Kurban Bayramı yaklaşırken, vatandaşlar kurbanlık fiyatlarını araştırmaya başladı. Özellikle büyük şehirlerde yaşayanlar, 2024 yılı için İstanbul, Ankara ve İzmir'deki küçükbaş ve büyükbaş hayvanların canlı kilo fiyatlarını öğrenmek istiyor.

Büyükbaş hayvan fiyatları:

• Büyükbaş hayvanların canlı kilo fiyatı ortalama 280-340 TL aralığında değişmektedir.
• Fiyatlar hayvanın cinsine, yaşına ve beslenme şekline göre farklılık gösterebilir.

Küçükbaş hayvan fiyatları:

• Küçükbaş hayvanların canlı kilo fiyatı ise ortalama 250-300 TL aralığındadır.
• Koyun ve keçi fiyatları da hayvanın ırkına ve kilosuna göre değişmektedir.

İllere göre fiyat farklılıkları:

Kurbanlık fiyatları illere göre de değişiklik göstermektedir. Nakliye maliyetleri ve bölgesel farklılıklar fiyatları etkileyen unsurlar arasında yer almaktadır. İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyük şehirlerde fiyatlar genellikle daha yüksek olabilmektedir.

Kurbanlık alırken dikkat edilmesi gerekenler:

1. Hayvanın sağlıklı olduğundan emin olunmalıdır.
2. Veteriner kontrolünden geçmiş hayvanlar tercih edilmelidir.
3. Hayvanın yaşının Kurban Bayramı için uygun olup olmadığına dikkat edilmelidir.
4. Fiyat araştırması yaparak bütçeye uygun bir seçim yapılmalıdır.

Vatandaşların kurbanlık alırken dikkatli olmaları ve güvenilir yerlerden alışveriş yapmaları önemlidir.

Dr. Ruha Benjamin’in “Karma Adalet” kavramı, teknolojinin mevcut eşitsizlikleri yeniden üretme ve hatta derinleştirme potansiyelini vurguluyor. Bu kavram, teknolojik çözümlerin, özellikle algoritmaların, adalet ve eşitlik hedeflerine ulaşmada her zaman nötr veya faydalı olmadığını savunuyor.

Algoritmaların Önyargıları Yansıtması: Algoritmalar, eğitildikleri verilerdeki önyargıları yansıtabilirler. Örneğin, suç tahmin algoritmaları belirli bölgelerdeki suç oranlarını abartılı bir şekilde tahmin ederek, bu bölgelerde yaşayan azınlık gruplarının ayrımcılığa maruz kalmasına neden olabilir.

Sağlık Alanında Algoritmik Önyargı: Sağlık alanında kullanılan algoritmalar da benzer sorunlara yol açabilir. Bir araştırmaya göre, bir sağlık algoritması beyaz hastaları siyahi hastalara göre daha fazla tercih ederek, siyahi hastaların tedaviye erişimini zorlaştırmıştır. Bu durum, algoritmaların tasarımında ve uygulanmasında dikkatli olunması gerektiğini gösteriyor.

Eğitimde Algoritmik Ayrımcılık: Eğitimde kullanılan algoritmalar da ayrımcılığa neden olabilir. Öğrenci performansını değerlendiren veya kaynak dağıtımını optimize eden algoritmalar, dezavantajlı öğrencilerin aleyhine sonuçlar üretebilir.

Çözüm Önerileri:

• Veri Setlerinin Çeşitlendirilmesi: Algoritmaların eğitildiği veri setlerinin daha çeşitli ve temsil edici olması sağlanmalıdır.
• Algoritmik Denetim: Algoritmaların düzenli olarak denetlenmesi ve önyargıların tespit edilmesi için mekanizmalar oluşturulmalıdır.
• Şeffaflık ve Hesap Verebilirlik: Algoritmaların nasıl çalıştığı ve hangi kararları aldığı konusunda şeffaflık sağlanmalı ve algoritmaların sonuçlarından sorumlu tutulacak mekanizmalar geliştirilmelidir.

Sonuç olarak, algoritmaların adalet ve eşitlik hedeflerine ulaşmada potansiyeli olmasına rağmen, dikkatli bir şekilde tasarlanıp uygulanmadıklarında mevcut önyargıları derinleştirebilirler. Bu nedenle, algoritmaların geliştirilmesi ve kullanımında eleştirel bir yaklaşım benimsenmeli ve potansiyel olumsuz etkileri en aza indirmek için çaba gösterilmelidir.

Bir belediye, düğünlerde artan maliyetleri düşürmek amacıyla yeni bir düzenleme başlattı. Bu düzenleme ile takı merasimlerinde takılacak altın miktarına sınırlama getirildi. Alınan karara göre, gelinlere dört bilezik, bir küpe ve iki yüzük takılması yeterli görülecek.

Belediye yetkilileri, düğünlerdeki aşırı harcamaların önüne geçmek ve ailelerin üzerindeki ekonomik baskıyı azaltmak amacıyla bu kararı aldıklarını belirtti. Amaçlarının, gösterişten uzak, daha mütevazı ve sürdürülebilir düğünlerin teşvik edilmesi olduğu vurgulandı.

Yeni uygulamanın, özellikle dar gelirli aileler için büyük bir rahatlama sağlayacağı düşünülüyor. Takı merasimlerindeki rekabetin ve beklentinin azalmasıyla birlikte, düğün hazırlıkları sürecinde yaşanan stresin de azalması bekleniyor.

Belediye, uygulamanın detaylarını ve kapsamını belirlemek üzere bir bilgilendirme toplantısı düzenleyeceğini duyurdu. Toplantıda, vatandaşların konuyla ilgili soruları yanıtlanacak ve uygulamanın gerekçeleri detaylı bir şekilde açıklanacak.

Bu düzenlemenin diğer belediyelere de örnek teşkil edebileceği ve ülke genelinde düğün maliyetlerinin düşürülmesine katkı sağlayabileceği öngörülüyor. Konuyla ilgili farklı görüşler bulunmakla birlikte, uygulamanın genel olarak olumlu karşılandığı belirtiliyor.

Galatasaray'da transfer hareketliliği yaşanıyor. Orta saha bölgesini güçlendirmek isteyen sarı-kırmızılıların, Arsenal forması giyen İsviçreli futbolcu Granit Xhaka ile ilgilendiği belirtiliyor.

Haberlere göre, Xhaka'nın menajeri, transfer görüşmeleri yapmak üzere İstanbul'a gelecek. Galatasaray yönetiminin, menajerle bir araya gelerek oyuncunun şartlarını görüşeceği ifade ediliyor. Xhaka'nın Galatasaray'a transferiyle ilgili gelişmeler yakından takip ediliyor.

Granit Xhaka Kimdir?

1992 doğumlu olan Granit Xhaka, İsviçre Milli Takımı'nın da önemli oyuncularından biri. Kariyerinde Basel, Borussia Mönchengladbach ve Arsenal gibi takımlarda forma giydi. Orta saha bölgesinde görev yapan Xhaka, güçlü fiziği, top tekniği ve oyun görüşüyle tanınıyor.

Galatasaray'ın Xhaka transferini gerçekleştirip gerçekleştiremeyeceği merakla bekleniyor. Transferin gerçekleşmesi halinde, Xhaka'nın sarı-kırmızılı takıma önemli bir katkı sağlaması bekleniyor.

Transfer görüşmelerinin detayları ve Xhaka'nın Galatasaray'a olası transferiyle ilgili gelişmeler önümüzdeki günlerde netleşecek.

Galatasaray taraftarları, bu transferin gerçekleşmesini umutla bekliyor.

Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ), İstanbul'da ve deprem bölgelerinde yeni konut projeleri hayata geçirecek. Bu projeler, hem İstanbul'daki konut ihtiyacını karşılamayı hem de depremden etkilenen bölgelerde kalıcı konutlar inşa etmeyi amaçlıyor.

İstanbul'daki Projeler: TOKİ'nin İstanbul'da hayata geçireceği projeler, özellikle kentsel dönüşüm alanlarında yoğunlaşacak. Amacı, riskli yapıları yenileyerek depreme dayanıklı konutlar inşa etmek. Projelerin detayları henüz netleşmemiş olmakla birlikte, dar gelirli vatandaşların da konut sahibi olabilmesi için uygun ödeme koşulları sunulması bekleniyor.

Deprem Bölgesi Projeleri: Depremden etkilenen 11 ilde ise TOKİ, kalıcı konutların inşasına hızla devam ediyor. Yeni projelerle birlikte, depremzedelerin barınma sorununa kalıcı çözümler üretilmesi hedefleniyor. Bu konutlar, modern yaşam standartlarına uygun ve depreme dayanıklı olarak inşa edilecek.

TOKİ'nin bu projeleri, Türkiye'deki konut sorununa çözüm üretme ve vatandaşların daha güvenli ve sağlıklı koşullarda yaşamalarını sağlama hedefi doğrultusunda önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Projelerin ne zaman başlayacağı ve başvuru şartları gibi detayların önümüzdeki günlerde açıklanması bekleniyor.

• İstanbul: Kentsel dönüşüm odaklı, depreme dayanıklı konutlar.
• Deprem Bölgesi: Kalıcı konutlar, modern yaşam standartlarına uygun yapılar.

Aygün Kevrina'nın yeni kitabı 'Sırlarım İpte Asılı Kaldı Balım', Deniz Gezmiş'in hayatına dair yeni bilgiler sunuyor. Kitap, Gezmiş'in arkadaşları ve yakın çevresiyle yapılan röportajlara dayanarak, onun kişisel yaşamına ve ideallerine ışık tutuyor.

Kitapta, Deniz Gezmiş'in özel hayatına dair çeşitli iddialar yer alıyor. Özellikle, Gezmiş'in gizli bir aşkı olup olmadığı konusu, arkadaşları arasında farklı yorumlara neden oluyor. Bazı arkadaşları, Gezmiş'in yoğun siyasi mücadelesi nedeniyle özel hayatına pek zaman ayıramadığını belirtirken, bazıları ise onun platonik veya kısa süreli ilişkiler yaşadığını iddia ediyor.

Kitapta yer alan röportajlarda, Gezmiş'in arkadaşları onun cesur, kararlı ve idealist bir kişiliğe sahip olduğunu vurguluyor. Ayrıca, Gezmiş'in adalet duygusunun yüksek olduğu ve haksızlıklara karşı her zaman mücadele ettiği belirtiliyor. Arkadaşları, Gezmiş'in idam edilmesinin ardından büyük bir üzüntü yaşadıklarını ve onun anısını yaşatmaya çalıştıklarını ifade ediyor.

Aygün Kevrina'nın kitabı, Deniz Gezmiş'in hayatına farklı bir perspektiften bakmayı sağlıyor. Kitap, Gezmiş'in sadece bir siyasi figür olmadığını, aynı zamanda duygusal ve insani yönleri olan bir kişi olduğunu da ortaya koyuyor. Kitapta yer alan bazı önemli başlıklar:

• Deniz Gezmiş'in bilinmeyen yönleri
• Arkadaşlarının Deniz Gezmiş hakkındaki düşünceleri
• Deniz Gezmiş'in özel hayatına dair iddialar
• Aygün Kevrina'nın araştırmaları ve değerlendirmeleri

Kitap, Deniz Gezmiş'i daha yakından tanımak isteyenler için önemli bir kaynak niteliğinde.

Türkiye'nin su ürünleri ve kanatlı ürünler ihracatındaki son durum değerlendirildi. 2024 yılı ihracat rakamları ve sektördeki gelişmeler öne çıktı.

Su Ürünleri İhracatı:

• Türkiye'nin su ürünleri ihracatında önemli bir artış gözlemlendi.
• Özellikle bazı balık türlerinin ihracatında rekorlar kırıldı.
• Sektör temsilcileri, sürdürülebilir üretim yöntemlerinin önemine vurgu yaptı.

Kanatlı Ürünler İhracatı:

• Kanatlı ürünler ihracatında da benzer şekilde olumlu bir tablo çizildi.
• Türkiye, özellikle tavuk ve hindi eti ihracatında önemli bir oyuncu haline geldi.
• Sektörde kalite standartlarının yükseltilmesi, ihracatın artmasında etkili oldu.

Sektör temsilcileri, ihracattaki bu başarıların devamlılığı için desteklerin artırılması gerektiğini belirtti. Ayrıca, yeni pazarlara açılma ve rekabet gücünü koruma stratejilerinin geliştirilmesi gerektiği vurgulandı.

İhracat rakamlarının detaylı analizi ve sektördeki son gelişmeler, Türkiye ekonomisi için önemli bir gösterge olarak değerlendiriliyor.

Art Basel sanat fuarı, yüksek fiyatları ve sanat piyasasındaki genel dinamikleriyle eleştirilerin odağına yerleşti. Basel'de gerçekleşen fuarda, sanat eserlerinin ulaştığı astronomik rakamlar ve sanatın bir yatırım aracı olarak görülmesi yoğun tartışmalara neden oldu.

Fuar, sanat dünyasının önde gelen isimlerini bir araya getirmesine rağmen, eserlerin ticari değerleri ve piyasa koşulları sanatseverler ve eleştirmenler tarafından sorgulanıyor. Sanatın metalaşması ve finansal çıkarların ön plana çıkması, sanatın özündeki değerlere zarar verdiği yönünde eleştiriler yükseliyor.

Fuarda sergilenen eserlerin fiyatları, ortalama bir sanatseverin ulaşamayacağı seviyelerde bulunuyor. Bu durum, sanatın elit bir kesime hitap ettiği ve geniş kitlelere ulaşmakta zorlandığı eleştirilerini beraberinde getiriyor. Sanatın demokratikleşmesi ve herkesin erişimine açık olması gerektiği savunulurken, Art Basel gibi fuarların bu amaca hizmet etmediği belirtiliyor.

Sanat piyasasındaki bu gelişmeler, sanatın geleceği ve değerleri üzerine önemli soruları gündeme getiriyor. Eserlerin ticari değerlerinin mi, yoksa sanatsal ve kültürel değerlerinin mi ön planda olması gerektiği tartışılıyor.

Türkiye, Alp-Himalaya deprem kuşağı üzerinde yer alması nedeniyle dünyada deprem riskinin yüksek olduğu ülkelerden biridir. Bu coğrafi konum, Türkiye'de sık sık depremlerin yaşanmasına neden olmaktadır. Ülke genelinde farklı büyüklüklerde ve sıklıkta depremler meydana gelmektedir. Bu durum, Türkiye'nin deprem konusunda bilinçli ve hazırlıklı olmasının önemini artırmaktadır.

Türkiye'nin deprem sıklığı açısından dünyadaki sıralaması, farklı kaynaklara göre değişiklik gösterebilmektedir. Ancak genel olarak, Türkiye'nin dünyada en çok deprem yaşanan ülkeler arasında ilk sıralarda yer aldığı belirtilmektedir. Japonya, Endonezya, Filipinler ve İran gibi ülkeler de sık sık depremlerle karşı karşıya kalmaktadır. Bu ülkeler de deprem kuşağı üzerinde yer almakta ve benzer coğrafi özelliklere sahiptir.

Türkiye'de deprem riskinin yüksek olmasının nedenleri arasında, Anadolu levhasının Avrasya ve Arap levhaları arasında sıkışmış olması ve bu levhaların hareketleri sonucu oluşan fay hatları bulunmaktadır. Kuzey Anadolu Fay Hattı (KAF), Doğu Anadolu Fay Hattı (DAF) ve Batı Anadolu Fay Hattı (BAF) gibi önemli fay hatları, Türkiye'deki deprem aktivitesinin başlıca kaynaklarıdır. Bu fay hatları üzerinde meydana gelen kırılmalar, depremlere yol açmaktadır.

Deprem riskini azaltmak için Türkiye'de çeşitli çalışmalar yürütülmektedir. Bu çalışmalar arasında, yapıların depreme dayanıklı hale getirilmesi, deprem bilincinin artırılması, erken uyarı sistemlerinin geliştirilmesi ve kentsel dönüşüm projelerinin uygulanması yer almaktadır. Ayrıca, deprem araştırmaları yapılarak fay hatlarının davranışları ve deprem potansiyelleri hakkında daha fazla bilgi edinilmeye çalışılmaktadır. Bu sayede, gelecekteki depremlerin etkilerini en aza indirmek hedeflenmektedir.