Sosyal medyada popülerleşen cilt bakım trendleri, özellikle gençler arasında giderek yaygınlaşıyor. Ancak uzmanlar, bu trendlerin bilinçsizce uygulanmasının cilt sağlığı açısından ciddi riskler taşıdığını belirtiyor. Dermatoloji uzmanları, sosyal medya platformlarında yer alan cilt bakım videolarının çoğunun bilimsel dayanaktan yoksun olduğunu ve yanlış yönlendirmelere neden olabileceğini vurguluyor.

Uzmanlar, gençlerin sosyal medyada gördükleri her ürünü veya yöntemi denememesi gerektiğini, çünkü her bireyin cilt tipinin farklı olduğunu ve her ürünün her cilt tipine uygun olmayabileceğini ifade ediyor. Özellikle akne, egzama veya rozasea gibi cilt sorunları olan kişilerin, sosyal medya tavsiyeleriyle hareket etmek yerine bir dermatoloğa danışmaları gerektiği belirtiliyor.

Sosyal medyada sıkça karşılaşılan 'mucizevi' ürün ve yöntemlerin, genellikle yüksek oranda kimyasal içerdiği ve uzun vadede ciltte tahrişe, alerjik reaksiyonlara ve hatta kalıcı hasarlara yol açabileceği uyarısı yapılıyor. Ayrıca, cilt bakımında aşırıya kaçmanın da cilt bariyerini bozabileceği ve cildin doğal dengesini olumsuz etkileyebileceği vurgulanıyor.

Uzmanlar, cilt sağlığını korumak için öncelikle sağlıklı beslenmeye, yeterli su içmeye ve düzenli uykuya dikkat edilmesi gerektiğini belirtiyor. Cilt bakımında ise, cilt tipine uygun, dermatologlar tarafından onaylanmış ürünlerin kullanılması ve güneşin zararlı etkilerinden korunmak için düzenli olarak güneş kremi kullanılması öneriliyor. Sosyal medyadaki cilt bakım trendlerine şüpheyle yaklaşılması ve her türlü cilt sorununda bir uzmana danışılması gerektiği de önemle vurgulanıyor.

Özetle: Sosyal medyadaki cilt bakım trendleri bilinçsizce uygulandığında cilt sağlığına zarar verebilir. Uzmanlar, dermatolog onayı olmayan ürünlerden ve yöntemlerden kaçınılması gerektiğini belirtiyor.

Rusya Federal Güvenlik Servisi (FSB), Moskova'da bir silah fabrikasına saldırı planlayan iki kişiyi yakaladı. FSB'nin açıklamasına göre, gözaltına alınan şahıslar, yasaklı bir terör örgütünün üyesi ve saldırıyı molotof kokteylleri kullanarak gerçekleştirmeyi planlıyorlardı.

FSB'nin basın servisi tarafından yapılan açıklamada, 'Moskova'da, Rusya FSB'si, Rusya İçişleri Bakanlığı ile işbirliği içinde, Rusya Federasyonu Ceza Kanunu'nun 205. maddesinin 1. bölümü (terör eylemi) kapsamında bir suç işlenmesini hazırlayan iki kişiyi tespit etti ve faaliyetlerini durdurdu' ifadelerine yer verildi. Açıklamada ayrıca, zanlıların kimliklerinin tespit edildiği ve her ikisinin de Orta Asya ülkelerinden birinin vatandaşı olduğu belirtildi.

Soruşturma sırasında, gözaltına alınan kişilerin uluslararası bir terör örgütünün talimatıyla hareket ettiği ve söz konusu silah fabrikasının tesislerinde molotof kokteylleri kullanarak sabotaj eylemi gerçekleştirmeyi planladıkları belirlendi. Zanlıların ikametgahlarında yapılan aramalarda, saldırıda kullanılacak molotof kokteylleri ve diğer malzemeler ele geçirildi.

FSB, olayla ilgili soruşturmanın devam ettiğini ve diğer olası suç ortaklarının belirlenmesi için çalışmaların sürdürüldüğünü bildirdi. Bu olay, Rusya'da terörle mücadele çalışmalarının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.

Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Rus ordusunun Ukrayna'daki Dnepropetrovsk bölgesine doğru ilerlemesinin, Rusya'nın güvenliğini temin etme amacı taşıyan bir tampon bölge oluşturma hedefiyle bağlantılı olduğunu ifade etti. Peskov, gazetecilere yaptığı açıklamada, bu ilerlemenin nedeninin, Rus topraklarını Ukrayna ordusunun saldırılarından korumak olduğunu vurguladı.

Peskov, Rusya'nın bu bölgelerdeki ilerleyişinin, Rusya'ya yönelik topçu saldırıları ve diğer saldırıları engellemeyi amaçladığını belirtti. Tampon bölge oluşturma stratejisinin, Rusya'nın sınır bölgelerindeki güvenliği artırmaya yönelik bir önlem olduğu vurgulandı.

Rus yetkililer, daha önce de Ukrayna sınırındaki Rus bölgelerinin güvenliğini sağlama amacıyla tampon bölgeler oluşturulabileceğini dile getirmişlerdi. Bu tür açıklamalar, Rusya'nın Ukrayna'daki askeri operasyonlarının stratejik hedeflerine dair ipuçları sunuyor.

Dnepropetrovsk bölgesindeki son durum ve Rus ordusunun ilerleyişi, uluslararası kamuoyunda yakından takip ediliyor. Bölgedeki çatışmaların seyrine ve Rusya'nın tampon bölge oluşturma çabalarının sonuçlarına dair gelişmeler, bölgedeki güvenlik dinamiklerini etkileyebilir.

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Kurban Bayramı tatilinin ilk dört günündeki trafik kazası bilançosunu açıkladı. Bakan Yerlikaya'nın açıklamasına göre, bayram tatilinin ilk dört gününde ülke genelinde 2 bin 926 trafik kazası meydana geldi.

Sosyal medya hesabı üzerinden açıklama yapan Yerlikaya, kazalarda 38 kişinin hayatını kaybettiğini ve 4 bin 211 kişinin yaralandığını belirtti. Bakan, yaralılara acil şifalar diledi.

Yerlikaya, ayrıca, trafik denetimlerinin aralıksız devam ettiğini vurguladı. Dört gün boyunca 340 bin 764 aracın denetlendiğini ve bu denetimlerde 457 bin 158 işlem yapıldığını ifade etti. Bu işlemler arasında:

• Hız sınırını aşan 22 bin 804 sürücüye işlem yapıldı.
• Alkollü araç kullanan 2 bin 307 sürücüye işlem yapıldı.
• Belgesi olmayan 23 bin 726 sürücüye işlem yapıldı.
• Diğer ihlallerden dolayı 408 bin 321 işlem yapıldı.

Bakan Yerlikaya, sürücülere trafik kurallarına uymaları konusunda çağrıda bulunarak, "Hayatla yarışılmaz" uyarısında bulundu. Ayrıca, emniyet ve jandarma teşkilatlarının bayram süresince vatandaşların huzur ve güvenliği için görev başında olduğunu belirtti.

Bayram tatilinin geri kalan günlerinde de denetimlerin aynı titizlikle sürdürüleceği ve sürücülerin dikkatli olmaları gerektiği vurgulandı.

Rusya Savunma Bakanlığı, Kiev rejiminin Rus topraklarına yönelik terör saldırılarına yanıt olarak Ukrayna'daki bir hava üssüne yoğun bir saldırı düzenlendiğini duyurdu.

Bakanlık tarafından yapılan açıklamada, saldırının amacı ve hedefi hakkında detaylı bilgi verildi. Açıklamada, “Bugün, Kiev rejiminin Rusya topraklarına yönelik terör saldırılarına karşılık olarak, Ukrayna Silahlı Kuvvetleri'ne ait bir hava üssüne yoğun bir saldırı düzenlenmiştir. Saldırı sonucunda, düşmanın kullandığı mühimmat depoları ve teçhizat önemli ölçüde imha edilmiştir” ifadelerine yer verildi.

Saldırının, Rusya'nın savunma kapasitesini güçlendirme ve Ukrayna'nın saldırı potansiyelini azaltma amacı taşıdığı belirtildi. Rus yetkililer, bu tür operasyonların devam edeceğini ve Rusya'nın güvenliğini tehdit eden her türlü girişime karşı kararlılıkla mücadele edeceklerini vurguladı.

Ukrayna tarafından ise henüz resmi bir açıklama yapılmadı. Ancak, yerel kaynaklar hava üssünde büyük bir patlama ve yangın olduğunu bildirdi. Olayla ilgili soruşturma başlatıldığı ve hasar tespit çalışmalarının sürdüğü belirtildi.

Bu saldırı, Rusya ve Ukrayna arasındaki gerginliğin tırmanmasına neden olurken, uluslararası toplumun da dikkatini çekmiş durumda. Birleşmiş Milletler ve diğer uluslararası kuruluşlar, taraflara itidal çağrısında bulunarak, diyalog yoluyla çözüm bulunması gerektiğini vurguladı.

Rusya'nın bu hamlesi, savaşın seyrini değiştirebilecek potansiyele sahipken, bölgedeki güvenlik durumunun daha da karmaşık hale gelmesine yol açabileceği değerlendiriliyor.

Cumhurbaşkanlığı Basın Müşaviri İdris Kardaş, Can Medya Grubu'na transfer oldu. Kardaş, Habertürk bünyesinde görev alacak. Bu transfer, medya dünyasında dikkat çekici bir gelişme olarak değerlendiriliyor.

İdris Kardaş'ın Cumhurbaşkanlığı'ndaki görevi sona erdikten sonra hangi pozisyonda Habertürk'e katılacağı henüz netleşmedi. Ancak, Kardaş'ın medya tecrübesi ve Cumhurbaşkanlığı'ndaki görevi süresince edindiği birikim, Habertürk'e önemli katkılar sağlayacağı düşünülüyor.

Can Medya Grubu ve Habertürk yönetimi, transferle ilgili henüz resmi bir açıklama yapmadı. Ancak, Kardaş'ın Habertürk'teki yeni göreviyle ilgili detayların önümüzdeki günlerde kamuoyuyla paylaşılması bekleniyor.

İdris Kardaş Kimdir?

• İdris Kardaş, uzun yıllardır medya sektöründe çeşitli görevlerde bulundu.
• Cumhurbaşkanlığı Basın Müşavirliği görevini yürütmekteydi.
• Medya ve iletişim alanındaki tecrübesiyle tanınıyor.

Bu transfer, Türk medya sektöründe yeni bir hareketlilik olarak değerlendirilirken, İdris Kardaş'ın Habertürk'teki performansı merakla bekleniyor.

Citi, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) faiz indirimlerine ilişkin beklentilerini güncelleyerek, daha önce öngördüğü 100 baz puanlık indirim yerine 75 baz puanlık bir indirim beklediğini duyurdu. Bu değişiklik, ABD ekonomisinin dirençli kalmaya devam etmesi ve enflasyonun hedeflenen seviyeye düşüş hızının yavaşlaması nedeniyle yapıldı.

Citi ekonomistleri, Fed'in faiz indirimlerine Temmuz ayında başlamasını ve 2024'te toplamda üç kez 25 baz puanlık indirim yapmasını bekliyor. Piyasalar ise şu anda 150 baz puanlık bir indirim fiyatlıyor, bu da Citi'nin beklentilerinden oldukça yüksek bir seviyede bulunuyor.

Enflasyonun seyri ve işgücü piyasasındaki gelişmeler, Fed'in faiz politikası kararlarında belirleyici rol oynamaya devam edecek. Citi, enflasyonun düşüş hızının yavaşlaması ve ekonomik büyümenin devam etmesi durumunda, Fed'in faiz indirimlerine daha temkinli yaklaşacağını öngörüyor.

Citi'nin bu revize edilmiş beklentisi, diğer yatırım bankalarının ve ekonomistlerin de Fed'in faiz politikasına ilişkin görüşlerini etkileyebilir. Piyasaların, Citi'nin bu değerlendirmesini dikkate alarak, kendi pozisyonlarını yeniden değerlendirmesi bekleniyor.

Özetle, Citi, Fed'in faiz indirimlerine ilişkin beklentilerini düşürerek, piyasanın beklediğinden daha az indirim olacağını ve faiz indirimlerinin Temmuz ayında başlayacağını öngörüyor. Bu durum, ekonomik verilerin yakından takip edilmesinin ve Fed'in iletişiminin dikkatle izlenmesinin önemini bir kez daha ortaya koyuyor.

Moskova Borsası, kripto para piyasasına yönelik adımlar atmaya devam ediyor. Borsanın yaptığı açıklamaya göre, dijital finansal varlıklar piyasasına olan ilginin artmasıyla birlikte, 12 Ocak'tan itibaren Bitcoin endeksi hesaplamalarına başlanacak. Bu endeks, ruble cinsinden (BTC/RUB) hesaplanacak ve borsanın web sitesinde güncellenecek.

Borsa, Bitcoin endeksi hesaplamalarının, yatırımcıların kripto para piyasasına olan ilgisini artırmayı ve bu alanda daha fazla şeffaflık sağlamayı amaçladığını belirtiyor. Endeks, yatırımcılara Bitcoin'in ruble karşısındaki performansını takip etme ve bu doğrultuda yatırım kararları alma imkanı sunacak.

Moskova Borsası'nın bu adımı, Rusya'da kripto paralara olan ilginin arttığı bir döneme denk geliyor. Rus hükümeti de kripto paraların kullanımını düzenlemek ve vergilendirmek için çeşitli çalışmalar yürütüyor. Bu kapsamda, dijital varlıkların yasal statüsü ve kullanım alanları belirlenmeye çalışılıyor.

Bitcoin endeksinin hesaplanmaya başlaması, Rusya'daki yatırımcılar için önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Bu endeks sayesinde, yatırımcılar Bitcoin'in performansını daha kolay takip edebilecek ve yatırım kararlarını daha bilinçli bir şekilde verebilecekler.

Moskova Borsası'nın bu hamlesi, diğer borsalar için de örnek teşkil edebilir ve kripto para piyasasına olan kurumsal katılımın artmasına katkıda bulunabilir.

ABD'de Bronx bölgesinde yaşayan Youtuber Finny Da Legend, sevgilisiyle birlikte canlı yayın yaptığı sırada silahlı saldırıya uğradı. Olay, 11 Ocak Perşembe günü yerel saatle 05:00 sularında meydana geldi. Saldırıda hem Finny Da Legend hem de sevgilisi olay yerinde hayatını kaybetti.

New York Polis Departmanı (NYPD), çiftin Riverdale semtinde bir sokakta park halindeki araçlarında bulunduğunu açıkladı. Polis, olay yerine vardığında her iki kurbanın da vücudunda çok sayıda kurşun yarası tespit etti. Sağlık ekiplerinin müdahalesine rağmen, olay yerinde hayatlarını kaybettiler.

Finny Da Legend, özellikle rap müzik ve kültürüne odaklanan içerikleriyle tanınıyordu. Youtube kanalında yayınladığı videolarla geniş bir kitleye ulaşmıştı. Olayın ardından sosyal medyada birçok kişi üzüntülerini dile getirdi ve Finny Da Legend'ın ailesine başsağlığı diledi.

NYPD, saldırıyla ilgili soruşturma başlattı. Şu ana kadar herhangi bir şüpheli yakalanmadı ve olayın nedeni henüz belirlenemedi. Polis, görgü tanıklarının ifadelerine başvurarak ve çevredeki güvenlik kameralarını inceleyerek olayı aydınlatmaya çalışıyor.

Olay, New York'ta son zamanlarda artan silahlı şiddet olaylarına bir yenisini ekledi. Yetkililer, bu tür olayların önlenmesi için daha fazla çaba gösterilmesi gerektiğini vurguladı.