Birleşmiş Milletler (BM), Gazze'de insani yardım dağıtımının, devam eden çatışmalar ve güvenlik sorunları nedeniyle neredeyse imkansız hale geldiğini duyurdu.

Birleşmiş Milletler (BM), Gazze Şeridi'nde insani yardım dağıtımının, süregelen çatışmalar ve artan güvenlik riskleri nedeniyle "neredeyse imkansız" hale geldiğini bildirdi. BM yetkilileri, özellikle Refah bölgesinde, sivillerin ihtiyaç duyduğu yardıma ulaşmasının önündeki engellerin giderek arttığını vurguladı.
BM İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA) sözcüsü, yaptığı açıklamada, Gazze'deki durumun vahametine dikkat çekerek, "Yardım operasyonlarımız, çatışmaların yoğunluğu ve insani yardım çalışanlarına yönelik artan tehditler nedeniyle ciddi şekilde sekteye uğramıştır." dedi. Sözcü, özellikle son günlerde insani yardım konvoylarına yönelik saldırıların arttığını ve bu durumun, yardım faaliyetlerini durma noktasına getirdiğini belirtti.
OCHA'nın raporuna göre, Gazze'de yaşayan yaklaşık 2.3 milyon insanın büyük bir bölümü, temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanıyor. Gıda, su, ilaç ve barınma gibi yaşamsal öneme sahip malzemelere erişim, giderek daha da güçleşiyor. Özellikle kuzey Gazze'deki durumun daha da kritik olduğu belirtiliyor. BM yetkilileri, bölgedeki hastanelerin ve sağlık merkezlerinin de ciddi şekilde zarar gördüğünü ve bu durumun, sağlık hizmetlerine erişimi engellediğini ifade etti.
BM, uluslararası topluma Gazze'deki insani krize acil müdahale çağrısında bulunarak, çatışmaların durdurulması ve insani yardım koridorlarının açılması gerektiğini vurguladı. Ayrıca, insani yardım çalışanlarının güvenliğinin sağlanması ve yardımların ihtiyaç sahiplerine ulaştırılması için tüm tarafların işbirliği yapması gerektiği belirtildi.
Raporda, Gazze'ye yönelik girişlerin kısıtlı olması ve sınır kapılarındaki uzun bekleyişlerin de yardım operasyonlarını olumsuz etkilediği ifade edildi. BM yetkilileri, yardım girişlerinin artırılması ve bürokratik engellerin kaldırılması gerektiğini dile getirdi.
Son olarak, BM, Gazze'deki sivillerin korunması ve insani yardıma erişimlerinin sağlanması için uluslararası hukukun gerektirdiği tüm önlemlerin alınması çağrısında bulundu.