İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun yargılandığı davada önemli bir gelişme yaşandı. Mahkeme, İmamoğlu'nun tutukluluk halinin devamına karar verdi. Bu karar, siyasi çevrelerde ve kamuoyunda geniş yankı uyandırdı.

Dava süreci, İmamoğlu'nun İBB Başkanlığı dönemindeki bazı icraatları ve açıklamaları üzerine başlatılmıştı. Savcılık, İmamoğlu'nun görevi kötüye kullandığı ve kamu zararına yol açtığı iddiasıyla soruşturma başlatmıştı. İmamoğlu ise suçlamaları reddederek, davanın siyasi amaçlı olduğunu savunmuştu.

Mahkemenin tutukluluk halinin devamı kararı, İmamoğlu'nun avukatları tarafından tepkiyle karşılandı. Avukatlar, kararın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu ve müvekkillerinin siyasi haklarının ihlal edildiğini savundu. Karara itiraz edeceklerini belirttiler.

Bu karar, yaklaşan yerel seçimler öncesinde siyasi dengeleri etkileyebilecek bir gelişme olarak değerlendiriliyor. İmamoğlu'nun tutukluluk halinin devam etmesi, İBB Başkanlığı yarışında belirsizlik yaratırken, diğer adayların kampanyalarını da etkileyebilir.

Davanın bir sonraki duruşması önümüzdeki günlerde yapılacak. Bu duruşmada, İmamoğlu'nun avukatlarının itirazları değerlendirilecek ve yeni tanıklar dinlenecek. Mahkemenin vereceği karar, davanın seyrini ve İmamoğlu'nun geleceğini belirleyecek.

İspanya, Fransa ve Yunanistan, Avrupa Birliği'nde sosyal medyaya erişim için bir yaş sınırı belirlenmesi çağrısında bulundu. Üç ülke, çocukların ruh sağlığı üzerindeki olumsuz etkileri gerekçe göstererek, sosyal medya platformlarına erişimde yaş sınırının uygulanmasını istedi.

Bu talep, Avrupa Birliği üyesi ülkelerin dijital politikalarını şekillendirme sürecinde önemli bir tartışma başlatması bekleniyor. Özellikle çocukların çevrimiçi ortamda korunması ve sosyal medyanın potansiyel zararlarından uzak tutulması amacıyla bu tür bir düzenlemenin gerekliliği vurgulanıyor.

Yaş sınırının belirlenmesi durumunda, sosyal medya platformlarının kullanıcıların yaşlarını doğrulamak için çeşitli mekanizmalar geliştirmesi gerekecek. Bu durum, platformlar için ek maliyet ve teknik zorluklar anlamına gelebilir. Ancak, çocukların korunması ve sağlıklı gelişimlerinin desteklenmesi amacıyla bu tür önlemlerin alınmasının önemi savunuluyor.

Avrupa Birliği'nin bu konudaki tutumu ve diğer üye ülkelerin görüşleri, yaş sınırı uygulamasının nasıl şekilleneceğini belirleyecek. Sosyal medya platformları, sivil toplum kuruluşları ve diğer paydaşların da bu süreçte aktif rol oynaması bekleniyor.

Bu gelişme, sosyal medyanın gençler üzerindeki etkileri konusundaki farkındalığın arttığını ve bu konuda daha fazla düzenleme yapılması gerektiği yönündeki talepleri destekliyor.

• İspanya, Fransa ve Yunanistan'ın ortak talebi.
• Çocukların ruh sağlığına yönelik endişeler.
• AB genelinde sosyal medya düzenlemesi çağrısı.

Ege Denizi'nde 3 Aralık 2024 tarihinde bir deprem meydana geldi. Depremin büyüklüğü henüz net olarak belirlenmezken, İzmir'de de hissedildiği belirtildi.

Depremin merkez üssü ve derinliği hakkında henüz resmi bir açıklama yapılmadı. Ancak, sosyal medyada yapılan paylaşımlara göre, deprem İzmir'in birçok ilçesinde hissedildi. Vatandaşlar, kısa süreli panik yaşadı.

Yetkililer, depremle ilgili incelemelerin devam ettiğini ve gelişmelerin kamuoyuyla paylaşılacağını bildirdi. Depremin herhangi bir hasara yol açıp açmadığı henüz bilinmiyor.

Güncelleme: Kandilli Rasathanesi'nin verilerine göre depremin büyüklüğü 4.1 olarak ölçüldü.

Detaylar:

• Depremin hissedildiği iller: İzmir
• Depremin büyüklüğü: 4.1 (Kandilli Rasathanesi)

AFAD ve diğer ilgili kurumlar, depremin etkilerini değerlendirmek ve gerekli önlemleri almak için çalışmalarını sürdürüyor.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, hakkında ortaya atılan ortaklık iddialarına sert bir yanıt verdi. Şimşek, söz konusu iddiaların itibar suikasti teşebbüsü olduğunu vurguladı.

Bakan Şimşek, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, çıkan haberlerin gerçeği yansıtmadığını ve bu türden asılsız iddiaların kendisini ve ailesini hedef aldığını belirtti. Şimşek, bu türden yanıltıcı haberlere karşı hukuki yollara başvuracağını da sözlerine ekledi.

Açıklamasında, görevine odaklandığını ve Türkiye ekonomisini güçlendirme çabalarına devam edeceğini belirten Şimşek, bu türden dikkat dağıtıcı ve asılsız iddiaların kendisini yıldırmayacağını ifade etti. Şimşek, kamuoyunu doğru bilgilendirme sorumluluğu taşıdığını ve bu türden iftira niteliğindeki haberlere karşı sessiz kalmayacağını vurguladı.

Şimşek'in açıklaması, son günlerde bazı basın organlarında yer alan ve kendisinin belirli şirketlerle ortaklığı olduğu yönündeki iddialara bir cevap niteliği taşıyor. Bakan, bu iddiaların tamamen temelsiz olduğunu ve belirli çevreler tarafından kasıtlı olarak yayıldığını düşünüyor.

Hazine ve Maliye Bakanlığı kaynakları da, söz konusu iddiaların gerçeği yansıtmadığını ve Bakan Şimşek'in bu türden asılsız ithamlara karşı gerekli hukuki süreçleri başlatacağını doğruladı.

Özetle: Bakan Şimşek, ortaklık iddialarını kesin bir dille yalanladı ve bu iddiaların itibar suikasti girişimi olduğunu belirtti. Ayrıca, bu türden asılsız haberlere karşı hukuki yollara başvuracağını ifade etti.

JP Morgan, 2025 yılında altın ve Bitcoin'in yatırım performansı konusunda bir değerlendirme yayınladı. Bankanın analistleri, her iki varlığın da potansiyel getirileri ve riskleri hakkında çeşitli senaryolar çizdi.

Altın: JP Morgan, altının geleneksel bir güvenli liman varlığı olarak enflasyona karşı korunma özelliği taşıdığını vurguluyor. Ancak, faiz oranlarındaki artış ve doların değer kazanması gibi faktörlerin altının performansını baskılayabileceği belirtiliyor. Banka, 2025 yılında altının ılımlı bir getiri sağlayacağını öngörüyor, ancak yüksek bir volatilite beklemiyor.

Bitcoin: Bitcoin'e gelince, JP Morgan, kripto para biriminin yüksek volatiliteye sahip olduğunu ve düzenleyici belirsizliklerin yatırımcılar için risk oluşturduğunu belirtiyor. Bununla birlikte, Bitcoin'in potansiyel büyüme alanı ve enflasyona karşı bir alternatif olarak görülmesi, yatırımcıların ilgisini çekmeye devam ediyor. Banka, 2025 yılında Bitcoin'in altından daha yüksek getiri potansiyeline sahip olduğunu, ancak aynı zamanda daha yüksek risk taşıdığını da ifade ediyor.

JP Morgan'ın değerlendirmesi, yatırımcıların portföylerini çeşitlendirirken risk toleranslarını ve yatırım hedeflerini dikkate almaları gerektiğini vurguluyor. Her iki varlığın da kendine özgü avantajları ve dezavantajları bulunuyor ve yatırım kararları dikkatli bir analiz sonucunda verilmelidir.

Özetle, JP Morgan 2025 yılında Bitcoin'in daha yüksek getiri potansiyeline sahip olduğunu ancak daha riskli olduğunu, altının ise daha istikrarlı ancak ılımlı bir getiri sunacağını öngörüyor.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun yargılandığı davada, savcının tutukluluk talebi mahkeme tarafından reddedildi. İmamoğlu'nun avukatları, müvekkillerinin beraatini talep etti. Dava, İstanbul Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görüldü.

Duruşmada, savcı İmamoğlu'nun tutuklanmasını talep etti. Ancak mahkeme, bu talebi reddetti. İmamoğlu'nun avukatları ise, davanın siyasi bir motivasyonla açıldığını ve müvekkillerinin suçsuz olduğunu savundu. Beraat talebinde bulundular.

Ekrem İmamoğlu'nun avukatlarından biri, savunmasında şunları söyledi: “Bu dava, müvekkilimin siyasi kariyerini hedef almaktadır. Ortada hiçbir somut delil yoktur. Müvekkilimin beraatini talep ediyoruz.”

Mahkeme heyeti, savcının tutuklama talebini reddederken, davayı ileri bir tarihe erteledi. Bir sonraki duruşma tarihi henüz belirlenmedi.

Davanın konusu, İmamoğlu'nun 2019 yerel seçimleri öncesinde yaptığı bir konuşmada kullandığı iddia edilen ifadeler. Savcılık, bu ifadelerin kamu görevlilerine hakaret niteliğinde olduğunu iddia ediyor.

• İmamoğlu'nun avukatları beraat istedi.
• Savcı, tutuklama talep etti.
• Mahkeme, tutuklama talebini reddetti.

Dava sürecinin devam edeceği belirtildi.

Şanlıurfa'da park halinde bulunan bir otomobil, bilinmeyen bir nedenle çıkan yangın sonucu kullanılamaz hale geldi. Olay, Haliliye ilçesine bağlı Bahçelievler Mahallesi'nde meydana geldi.

Edinilen bilgilere göre, 63 AAB 174 plakalı otomobil park halindeyken alev almaya başladı. Çevredeki vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine itfaiye ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekiplerinin müdahalesiyle yangın kısa sürede kontrol altına alınarak söndürüldü. Ancak, yangın sonucu otomobil tamamen yanarak kullanılamaz hale geldi.

Yangının çıkış nedeni henüz belirlenemezken, olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

Yangın sırasında herhangi bir yaralanma veya can kaybı yaşanmadı. İtfaiye ekipleri, yangının çevredeki binalara sıçramasını önledi.

Olayla ilgili detaylı inceleme başlatıldı. Yetkililer, yangının çıkış nedenini belirlemek için çalışmalarını sürdürüyor.

Vatandaşlar, benzer olayların yaşanmaması için araçlarının bakımını düzenli olarak yaptırmaları konusunda uyarıldı.

Antalya'da ilginç bir olay yaşandı. Bir dönerci dükkanına giren tavuk, dükkanın içindeki karton kutuyu gözüne kestirerek yumurtlamak için orayı seçti. Dükkan çalışanları ve müşteriler bu durum karşısında şaşkınlıklarını gizleyemedi.

Olay, Antalya'nın Muratpaşa ilçesinde meydana geldi. Dönerci dükkanında çalışanlar, öğle saatlerinde dükkana giren bir tavuğu fark etti. Tavuk, bir süre dükkanın içinde dolaştıktan sonra, tezgâhın yanındaki boş bir karton kutunun içine girdi. Çalışanlar, tavuğun ne yapmaya çalıştığını anlamaya çalışırken, tavuk kutunun içinde yumurtlamaya başladı.

Dükkan sahibi Ali Bey, konuyla ilgili olarak şunları söyledi: 'Öğle saatlerinde dükkanımızdaydık. Bir anda bir tavuk içeri girdi. İlk başta ne yapacağımızı bilemedik. Tavuk, bir süre dükkanın içinde dolaştıktan sonra, boş bir karton kutunun içine girdi ve yumurtlamaya başladı. Biz de şaşkınlıkla izledik. Daha önce böyle bir şeyle karşılaşmamıştık.'

Müşterilerden Ayşe Hanım ise, 'Döner yemeye gelmiştik, bir de baktık ki tavuk yumurtluyor. Çok ilginç bir durumdu. İlk defa böyle bir şey görüyorum,' dedi.

Tavuğun yumurtlama işlemi bittikten sonra, dükkan çalışanları tavuğu dikkatlice yakalayarak dışarı çıkardı. Tavuğun sahibi olup olmadığı bilinmiyor. Olay, dükkan çalışanları ve müşteriler arasında günün konusu oldu.

Dükkan sahibi, tavuğun neden dükkanlarına geldiğini ve neden orayı yumurtlama yeri olarak seçtiğini merak ettiklerini belirtti. Bu ilginç olay, sosyal medyada da kısa sürede yayıldı ve birçok kişi tarafından yorumlandı.

Mersin Süper Kent (MSK) Basketbol Kulübü Başkanı Abdullah Gül, takımın Basketbol Süper Ligi'ndeki hedeflerini değerlendirdi. Başkan Gül, hedeflerinin play-off'a kalmak olduğunu vurgulayarak, bu doğrultuda transfer çalışmaları yaptıklarını ifade etti.

Abdullah Gül, yaptığı açıklamada, Basketbol Süper Ligi'nin zorlu bir lig olduğunu ve rekabetin üst düzeyde olduğunu belirtti. Buna rağmen, MSK olarak play-off'lara kalmak için ellerinden geleni yapacaklarını söyledi. Transfer döneminde takıma katılan yeni oyuncuların, takımın gücüne güç katacağına inandığını dile getiren Gül, taraftarların da desteğiyle bu hedefe ulaşacaklarına inandığını kaydetti.

Başkan Gül, Mersin'de basketbolun yeniden canlanması için çalıştıklarını ve MSK'nin bu süreçte önemli bir rol üstlendiğini ifade etti. Takımın sadece Mersin'i değil, tüm Türkiye'yi temsil ettiğini belirten Gül, play-off'lara kalarak Mersin'e ve Türk basketboluna önemli bir katkı sağlamak istediklerini söyledi.

Transfer çalışmaları hakkında da bilgi veren Abdullah Gül, takıma takviye yapmaya devam edeceklerini ve ihtiyaç duyulan bölgelere oyuncu alacaklarını belirtti. Hedeflerinin, ligin en iyi takımlarından biri olmak ve play-off'larda başarılı bir performans sergilemek olduğunu vurguladı.

Son olarak, taraftarlara seslenen Başkan Gül, maçlara gelerek takıma destek olmalarını istedi. Taraftarların desteğinin kendileri için çok önemli olduğunu ve onlarla birlikte bu hedefe ulaşacaklarına inandığını sözlerine ekledi.