Türkiye, 31 Mart 2024 Pazar günü yerel seçimler için sandık başına gitti. Ülke genelinde oy verme işlemleri tamamlandı ve sandıklar kapandı. Seçmenler, büyükşehir belediye başkanları, il belediye başkanları, ilçe belediye başkanları, belediye meclis üyeleri ve muhtarlarını seçmek üzere oy kullandılar.

Oy verme işleminin sona ermesiyle birlikte, seçim sonuçları ve çeşitli anket şirketlerinin sandık çıkış anketleri büyük bir merakla bekleniyor. Sandık çıkış anketleri, seçim sonuçlarına dair ilk ipuçlarını vermesi açısından önem taşıyor. Ancak, bu anketlerin kesin sonuçları yansıtmadığı ve sadece birer tahmin olduğu unutulmamalıdır.

Seçim sonuçlarının açıklanma süreci, Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) belirlediği kurallar çerçevesinde ilerleyecek. YSK, seçim yasaklarının kaldırılmasının ardından sonuçları yayınlamaya başlayacak. Sonuçlar, YSK'nın resmi internet sitesi üzerinden ve çeşitli haber kanalları aracılığıyla takip edilebilecek.

Yerel seçimler, Türkiye'nin siyasi arenası için önemli bir gösterge olarak kabul ediliyor. Seçim sonuçları, partilerin genel performansı, seçmen tercihleri ve yerel yönetimlerin geleceği hakkında önemli bilgiler sunacak.

Seçim sürecinde, siyasi partiler ve adaylar yoğun bir kampanya dönemi geçirdiler. Mitingler, propaganda çalışmaları ve çeşitli etkinliklerle seçmenlerin desteğini kazanmaya çalıştılar. Seçimlerin huzur ve güven içinde tamamlanması için gerekli güvenlik önlemleri alındı.

YSK'nın seçim takvimine göre, sonuçların kesinleşmesinin ardından itiraz süreçleri başlayacak. İtirazların değerlendirilmesi ve sonuçlandırılmasıyla birlikte, yerel yönetimler görevlerine başlayacaklar.

İstanbul'da taksi ücretlerine zam yapıldı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Ulaşım Koordinasyon Merkezi (UKOME) toplantısında alınan kararla taksi, dolmuş ve minibüs ücretlerine %18 oranında zam yapılmasına karar verildi.

Yeni tarifeye göre:

• Taksi açılış ücreti: 19,17 TL
• Taksi kilometre başına ücret: 13,75 TL
• Taksi kısa mesafe ücreti: 70 TL

Zamlı tarifeler, taksimetrelerin güncellenmesinin ardından yürürlüğe girecek. Taksiciler Odası yetkilileri, güncelleme işlemlerinin birkaç gün sürebileceğini belirtiyor. Vatandaşlar, taksimetrelerdeki yeni tarifeyi kontrol ederek ödeme yapmaları konusunda uyarıldı.

Karar, taksi işletmecileri ve şoförleri tarafından memnuniyetle karşılanırken, bazı vatandaşlar ise zammın yüksek olduğunu dile getirdi. İBB yetkilileri, zammın gerekçesi olarak artan maliyetleri ve enflasyonu gösterdi. Ayrıca, toplu taşıma araçlarının kullanımının teşvik edilmesi amacıyla taksi ücretlerine zam yapıldığı belirtildi.

Bu zamla birlikte İstanbul'da taksi ücretleri, son bir yılda önemli ölçüde artmış oldu. Taksiciler, artan maliyetler karşısında bu zammın gerekli olduğunu savunurken, vatandaşlar ise toplu taşıma araçlarına yönelmeyi planlıyor.

İstanbul ve Ankara'daki bazı okullarda, artan vakalar nedeniyle eğitime ara verildiği açıklandı. Bu durum, veliler ve öğrenciler arasında okulların ne zaman yeniden açılacağına dair büyük bir merak uyandırdı.

İstanbul’da hangi okullarda eğitime ara verildiği konusunda net bir liste henüz paylaşılmadı. Ancak, çeşitli kaynaklardan edinilen bilgilere göre, belirli okullarda vakaların artış göstermesi üzerine bu kararın alındığı belirtiliyor.

Ankara’da ise durum benzer. Ankara'daki bazı okullarda da vakaların artması sonucu eğitime ara verme kararı alındı. Hangi okulların etkilendiği ve eğitime ne kadar süreyle ara verildiği bilgisi, ilgili okulların web siteleri ve yerel kaynaklar aracılığıyla duyuruluyor.

Eğitime ara verilme nedenleri:

• Artan grip vakaları
• Covid-19 vakalarındaki yükseliş
• Solunum yolu enfeksiyonlarının yaygınlaşması

Okulların ne zaman açılacağına dair kesin bir tarih verilmedi. Ancak, okulların genellikle bir hafta ile on gün arasında kapalı kalması bekleniyor. Bu süre zarfında okullarda dezenfeksiyon çalışmaları yapılacak ve vakaların kontrol altına alınması hedefleniyor.

Velilerin, okulların web sitelerini ve yerel kaynakları düzenli olarak kontrol etmeleri, en güncel bilgilere ulaşmaları açısından önem taşıyor. Ayrıca, çocukların sağlığını korumak adına hijyen kurallarına dikkat edilmesi ve belirtiler gösteren öğrencilerin okula gönderilmemesi gerekiyor.

Avrupa Parlamentosu (AP) seçimlerinde aşırı sağ partilerin yükselişi Avrupa genelinde dikkat çekiyor. Özellikle Fransa'da Marine Le Pen'in partisi Ulusal Ralli'nin (RN) büyük bir zafer elde etmesi üzerine Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, ülke genelinde erken genel seçim kararı aldı. Seçimlerin ilk turu 30 Haziran'da, ikinci turu ise 7 Temmuz'da yapılacak.

Macron, seçim sonuçlarının ardından yaptığı açıklamada, Fransız halkına söz verme ihtiyacı duyduğunu belirterek, Ulusal Meclis'in feshedildiğini duyurdu. Bu karar, Fransa'da siyasi bir deprem etkisi yarattı.

Almanya'da da iktidar partileri AP seçimlerinde büyük kayıplar yaşadı. Başbakan Olaf Scholz'un Sosyal Demokrat Partisi (SPD) ve ortakları, oylarının önemli bir bölümünü kaybetti. Aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) partisinin yükselişi ise dikkat çekti.

İtalya'da Başbakan Giorgia Meloni'nin partisi İtalya'nın Kardeşleri (FdI) ise oylarını artırarak AP seçimlerinden zaferle ayrıldı. Meloni'nin başarısı, Avrupa'daki sağ hareketlerin genel yükseliş trendini destekler nitelikte.

İspanya'da da sağcı Halk Partisi (PP), Başbakan Pedro Sánchez'in Sosyalist İşçi Partisi'ni (PSOE) geride bıraktı. Ancak PSOE'nin performansı, beklentilerin üzerinde gerçekleşti.

Avrupa Parlamentosu seçim sonuçları, Avrupa siyasetinde önemli değişimlerin habercisi olarak değerlendiriliyor. Aşırı sağın yükselişi ve geleneksel partilerin oy kayıpları, önümüzdeki dönemde Avrupa Birliği politikalarında önemli değişikliklere yol açabilir.

Öne Çıkanlar:

• Fransa'da Macron erken seçim kararı aldı.
• Almanya'da iktidar partileri oy kaybetti, AfD yükselişte.
• İtalya'da Meloni'nin partisi seçimleri kazandı.
• İspanya'da sağcı Halk Partisi önde.

Türkiye, İsveç'te Kur'an-ı Kerim yakılması olayına sert tepki gösterdi. Dışişleri Bakanlığı, yapılan açıklamada bu tür İslam karşıtı eylemlere izin verilmesini kınadı ve bunun nefret suçlarına göz yummak anlamına geldiğini vurguladı.

Bakanlık, bu tür provokatif eylemlerin ifade özgürlüğü bahanesi altında hoş görülmesinin kabul edilemez olduğunu ve bunun İslamofobi, ırkçılık ve ayrımcılığın körüklenmesine hizmet ettiğini belirtti. Ayrıca, bu tür eylemlerin farklı inanç grupları arasındaki barış ve hoşgörü ortamına zarar verdiği ifade edildi.

Türkiye, İsveç makamlarını bu tür nefret suçlarını engellemek için gerekli tüm önlemleri almaya çağırdı ve uluslararası toplumu bu tür provokasyonlara karşı ortak bir duruş sergilemeye davet etti.

Dışişleri Bakanlığı'nın açıklamasında şu ifadelere yer verildi: 'İsveç'te kutsal kitabımız Kur'an-ı Kerim'e yönelik aşağılık saldırıyı en güçlü şekilde lanetliyoruz. Bu tür İslam karşıtı eylemlere ifade özgürlüğü adı altında izin verilmesi asla kabul edilemez. Bu, nefret suçlarına göz yummak ve ortak değerlere ihanet etmektir.'

Olayın ardından birçok Müslüman ülke ve kuruluş da İsveç'teki bu eylemi kınayan açıklamalar yaptı. Bu tür provokasyonların dini duyguları incittiği ve toplumlar arası gerginliği artırdığı vurgulandı.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, cezaevlerinde yeni bir dönemin başlayacağını duyurdu. Buna göre, tahliyeleri yaklaşan hükümlülere iş olanakları açılacak. Bakan Tunç, bu uygulamanın hükümlülerin topluma yeniden entegrasyonunu kolaylaştırmayı amaçladığını belirtti.

Bakan Tunç'un açıklamasına göre, denetimli serbestlik uygulamaları kapsamında hükümlülerin meslek edinmelerine yönelik çalışmalar da yapılacak. Bu kapsamda, hükümlülerin ilgi ve yeteneklerine uygun alanlarda eğitimler alması ve tahliye sonrasında iş bulmaları desteklenecek.

Adalet Bakanlığı, bu yeni uygulamayla cezaevlerinden çıkan bireylerin topluma daha kolay adapte olmalarını ve suç işlemeye yönelik eğilimlerinin azaltılmasını hedefliyor. Bakan Tunç, bu çalışmaların sadece hükümlüler için değil, aynı zamanda toplumun genel güvenliği için de önemli olduğunu vurguladı.

Bakan Tunç'un açıklamalarından öne çıkanlar:

• Tahliyeleri yaklaşan hükümlülere iş olanakları sağlanacak.
• Denetimli serbestlik uygulamaları kapsamında meslek edindirme çalışmaları yapılacak.
• Hükümlülerin topluma yeniden entegrasyonu kolaylaştırılacak.
• Suç işlemeye yönelik eğilimlerin azaltılması hedefleniyor.

Bakanlık yetkilileri, bu uygulamanın detaylarının önümüzdeki günlerde kamuoyuyla paylaşılacağını bildirdi. Uygulamanın pilot bölgelerde başlatılması ve başarılı olması halinde ülke geneline yaygınlaştırılması planlanıyor.

Emekli Tuğgeneral Kellogg, ABD ve Avrupalı güçlerin Ukrayna’da konuşlandırılması konusunun ele alındığını ifade etti. Kellogg, bu tür bir konuşlandırmanın Ukrayna ordusuna eğitim ve lojistik destek sağlama potansiyeli taşıdığını vurguladı.

Kellogg'un açıklamalarına göre, görüşmelerde, Ukrayna'nın batısında belirli bölgelerde NATO veya diğer Avrupa ülkelerine ait askeri üslerin kurulması da ihtimaller arasında. Bu üslerin, Ukraynalı askerlerin eğitimi için kullanılabileceği ve aynı zamanda ülkeye gönderilen askeri yardımların lojistik merkezi olarak hizmet edebileceği belirtiliyor.

Kellogg, olası bir konuşlandırmanın Rusya tarafından nasıl karşılanacağının önemli bir soru işareti olduğunu da dile getirdi. Rusya'nın bu duruma tepki olarak askeri operasyonlarını yoğunlaştırabileceği veya farklı stratejik hamleler yapabileceği öngörülüyor. Bu nedenle, herhangi bir karar alınmadan önce tüm risklerin ve potansiyel sonuçların dikkatlice değerlendirilmesi gerektiği vurgulanıyor.

Ayrıca, Kellogg, Ukrayna'daki mevcut durumun karmaşıklığına dikkat çekerek, diplomatik çözümlerin hala öncelikli olması gerektiğini savundu. Askeri bir müdahalenin, çatışmayı daha da tırmandırabileceği ve bölgedeki istikrarı olumsuz etkileyebileceği uyarısında bulundu.

Son olarak, Kellogg, ABD ve Avrupa ülkelerinin Ukrayna'ya olan desteğinin devam edeceğini, ancak bu desteğin hangi biçimde olacağının sürekli olarak gözden geçirildiğini belirtti. Ukrayna'nın egemenliğinin ve toprak bütünlüğünün korunması için tüm seçeneklerin masada olduğu ifade edildi.

Hindistan, Rusya'dan S-400 hava savunma sistemleri için ek füze talebinde bulundu. Bu talep, iki ülke arasındaki savunma işbirliğinin önemli bir göstergesi olarak değerlendiriliyor. Hindistan'ın bu talebi, bölgedeki güvenlik endişeleri ve savunma kapasitesini güçlendirme ihtiyacı ile ilişkilendiriliyor.

S-400 sistemleri, uzun menzilli hava savunma yetenekleri sayesinde stratejik öneme sahip. Hindistan'ın bu sistemlere olan ilgisi, hava sahasını koruma ve potansiyel tehditlere karşı caydırıcılık sağlama amacını taşıyor. Rusya ile Hindistan arasındaki bu askeri işbirliği, Batılı ülkeler tarafından yakından izleniyor.

Ek füze talebinin detayları henüz tam olarak açıklanmasa da, bu adımın Hindistan'ın savunma gücünü önemli ölçüde artıracağı belirtiliyor. S-400 sistemlerinin etkinliği ve güvenilirliği, Hindistan'ın bu yönde bir karar almasında etkili oldu. İki ülke arasındaki müzakerelerin devam ettiği ve yakın zamanda sonuçlanması bekleniyor.

Bu gelişme, Hindistan'ın savunma stratejileri ve bölgesel güvenlik dinamikleri açısından önemli sonuçlar doğurabilir. Rusya ve Hindistan arasındaki bu işbirliği, gelecekte de benzer projelerle devam edebilir.

S-400 hava savunma sistemleri, Rusya'nın en gelişmiş hava savunma sistemlerinden biri olarak biliniyor ve farklı hedeflere karşı etkili bir koruma sağlıyor. Hindistan'ın bu sistemlere yaptığı yatırım, ülkenin savunma kapasitesini önemli ölçüde artırıyor.

Çorum'da zabıta ekipleri, kent merkezinde dilencilere yönelik gerçekleştirdikleri denetimler sırasında şaşırtıcı bir olayla karşılaştı. Ekipler, rutin kontroller esnasında bir dilencinin üzerinde yüklü miktarda nakit para buldu.

Yapılan sayım sonucunda dilencinin üzerinden 50 bin 145 TL nakit para çıktı. Bu durum, zabıta ekiplerini hayrete düşürdü. Dilencinin kimliği ve paranın kaynağı hakkında detaylı bir inceleme başlatıldı.

Zabıta yetkilileri, dilencilik faaliyetlerinin organize bir şekilde yürütülüp yürütülmediğini araştırıyor. Olayla ilgili soruşturma devam ediyor. Yetkililer, vatandaşları dilencilere para vermemeleri konusunda uyardı ve bu tür durumlarla karşılaşıldığında zabıta ekiplerine bildirilmesini istedi.

Çorum Belediyesi, dilencilikle mücadele çalışmalarının aralıksız devam edeceğini ve bu tür olayların önüne geçmek için denetimlerin sıklaştırılacağını bildirdi.