Amerika Birleşik Devletleri, eski Başkan Donald Trump'ın doğum günü olan 14 Haziran'da ülke çapında monarşi karşıtı protestolara hazırlanıyor. Çeşitli sivil toplum kuruluşları ve aktivist grupları, 'Krallara Hayır' (No Kings) teması altında bir araya gelerek, Trump'ın doğum gününü monarşi karşıtı bir gösteri gününe dönüştürmeyi amaçlıyor.

Protestoların temelinde, Trump'ın başkanlık dönemindeki uygulamaları ve söylemleriyle otoriterleşme eğilimleri gösterdiği ve bu durumun demokrasiye zarar verdiği eleştirisi yatıyor. Göstericiler, Trump'ı ve onun gibi liderleri 'seçilmiş krallar' olarak nitelendirerek, bu tür liderlerin halkın iradesini hiçe saydığını ve kendi çıkarlarını ön planda tuttuklarını savunuyor.

Organizatörler, protestoların barışçıl bir şekilde gerçekleşmesini ve farklı kesimlerden insanın katılımıyla seslerini duyurmasını hedefliyor. Eylemlerin, Trump'ın politikalarına ve liderlik tarzına yönelik eleştirileri dile getirmek ve demokrasiye olan bağlılığı vurgulamak için bir fırsat olacağı belirtiliyor.

Protestoların nerede ve ne zaman yapılacağına dair detaylı bilgiler henüz kamuoyuyla paylaşılmadı. Ancak, büyük şehirlerde ve Trump'ın destekçilerinin yoğun olduğu bölgelerde eylemlerin düzenlenmesi bekleniyor. Protestoların, seçimlere yaklaşırken siyasi atmosferi daha da hareketlendireceği öngörülüyor.

Birleşmiş Milletler Okyanus Zirvesi'nde, iklim değişikliğinin denizler üzerindeki etkileri ve denizlerin korunması için alınması gereken önlemler tartışıldı. Zirve, Brezilya'da düzenlenecek olan COP30 İklim Konferansı'na önemli bir mesaj niteliği taşıyor.

Okyanusların korunması ve sürdürülebilir kullanımının sağlanması amacıyla düzenlenen zirvede, denizlerdeki kirlilik, aşırı avlanma ve iklim değişikliğinin okyanus ekosistemleri üzerindeki olumsuz etkileri vurgulandı.

Zirvede öne çıkan bazı başlıklar şunlardır:

• Deniz Koruma Alanlarının (DKA) genişletilmesi ve etkin yönetimi.
• Sürdürülebilir balıkçılık uygulamalarının teşvik edilmesi.
• Deniz kirliliğinin azaltılması için uluslararası işbirliğinin güçlendirilmesi.
• İklim değişikliğinin okyanuslar üzerindeki etkilerinin azaltılması için emisyonların düşürülmesi.

Zirve katılımcıları, COP30'da okyanusların iklim değişikliğiyle mücadeledeki rolünün daha fazla vurgulanması ve okyanus odaklı iklim çözümlerine daha fazla kaynak ayrılması çağrısında bulundu. Ayrıca, deniz ekosistemlerinin korunması ve restorasyonu için uluslararası işbirliğinin artırılması gerektiği belirtildi.

COP30'un, okyanusların korunması ve iklim değişikliğiyle mücadele açısından kritik bir dönüm noktası olabileceği ifade ediliyor. Zirvede alınan kararların ve yapılan çağrıların, COP30 müzakerelerine yön vermesi bekleniyor.

Okyanusların sağlığı, tüm gezegenin sağlığı için hayati önem taşıyor. Bu nedenle, okyanusların korunması ve sürdürülebilir kullanımının sağlanması, küresel iklim değişikliğiyle mücadelede kritik bir rol oynuyor.

Eski ABD Başkanı Donald Trump, tarım ve konaklama sektörlerindeki göçmenlere yönelik planlanan geniş çaplı baskınları geçici olarak durdurdu. Bu karar, Trump'ın potansiyel başkanlık kampanyası sırasında önemli bir politika değişikliği olarak değerlendiriliyor.

Trump'ın bu adımı atmasında, söz konusu sektörlerdeki işverenlerden gelen yoğun baskının etkili olduğu belirtiliyor. İşverenler, göçmen işçilere yönelik baskınların, zaten zor durumda olan işgücü piyasasını daha da kötüleştireceği ve ekonomik faaliyetleri olumsuz etkileyeceği yönünde endişelerini dile getirdiler.

Konaklama sektörü temsilcileri, turizm sezonunun yoğun olduğu bu dönemde, personel eksikliğinin hizmet kalitesini düşüreceğini ve müşteri memnuniyetsizliğine yol açacağını vurguladılar. Tarım sektörü ise hasat döneminin yaklaşmasıyla birlikte, mevsimlik işçi ihtiyacının arttığına dikkat çekerek, baskınların ürünlerin zamanında toplanmasını engelleyebileceği uyarısında bulundu.

Trump'ın bu kararı, göçmen hakları savunucuları tarafından da memnuniyetle karşılandı. Ancak, bu durumun sadece geçici bir erteleme olduğu ve Trump'ın seçim kampanyası sürecinde göçmen karşıtı söylemlerini sürdürebileceği endişesi de taşınıyor.

Öte yandan, Trump'ın bu kararı almasındaki bir diğer etkenin de, Cumhuriyetçi Parti içindeki farklı görüşler olduğu belirtiliyor. Partinin bazı kesimleri, ekonomik büyümeyi desteklemek amacıyla göçmen işçilere daha esnek bir yaklaşım sergilenmesi gerektiğini savunurken, diğer kesimleri ise sınır güvenliğinin öncelikli olması gerektiğini vurguluyor.

Trump'ın bu geçici erteleme kararının, önümüzdeki aylarda nasıl bir politika değişikliğine dönüşeceği ve seçim kampanyasını nasıl etkileyeceği merakla bekleniyor.

ABD Merkez Bankası (Fed), Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantısının ardından politika faizini beklentiler doğrultusunda değiştirmeyerek yüzde 5,25-5,50 aralığında sabit bıraktı. Bu karar, Fed'in son üç toplantısında faiz oranlarını sabit tuttuğu anlamına geliyor.

Fed'in açıklamasında, ekonomik aktivitenin güçlü bir hızla genişlediği belirtildi. Son aylarda iş kazanımlarının güçlü olduğu ve işsizlik oranının düşük seviyelerde kaldığı vurgulandı. Enflasyonun son bir yılda hafiflediği ancak hala Fed'in yüzde 2'lik uzun vadeli hedefinin üzerinde olduğu ifade edildi.

FOMC, enflasyonu zaman içinde yüzde 2 hedefine döndürmeye kararlı olduğunu yineledi. Para politikasının uygun sıkılıkta olup olmadığını değerlendirirken, işgücü piyasası koşulları, enflasyon baskıları ve enflasyon beklentileri gibi geniş bir yelpazede verileri dikkate alacak.

Fed Başkanı Jerome Powell, toplantının ardından yaptığı basın toplantısında, enflasyonun hala çok yüksek olduğunu ve faiz indirimlerini değerlendirmek için daha fazla kanıt görmek istediklerini söyledi. Powell, enflasyonun hedeflerine sürdürülebilir bir şekilde yaklaştığına dair daha fazla güven duymaları gerektiğini belirtti.

Powell ayrıca, ekonominin beklenenden daha güçlü performans gösterdiğini ve bunun enflasyonla mücadeleyi zorlaştırabileceğini ifade etti. Faiz oranlarını ne zaman düşüreceklerine dair kesin bir zaman çizelgesi sunmaktan kaçındı, ancak ekonominin mevcut durumunun faiz indirimleri için acil bir ihtiyaç yaratmadığını vurguladı.

Piyasa analistleri, Fed'in faiz oranlarını sabit tutma kararının beklendiğini ve Powell'ın açıklamalarının şahin bir duruş sergilediğini belirtiyor. Enflasyonun düşüş hızının yavaşlaması ve ekonomik büyümenin güçlü kalması, Fed'in faiz indirimlerine başlamak için acele etmeyeceğine işaret ediyor.

Özetle:

• Fed, politika faizini sabit tuttu.
• Enflasyon hala hedefin üzerinde.
• Faiz indirimleri için daha fazla kanıt gerekiyor.
• Ekonomi beklenenden güçlü performans gösteriyor.

Bingöl, gece saatlerinde bir kez daha depremle sarsıldı. Prof. Dr. Naci Görür, yaşanan depremin ardından bölgeye ilişkin açıklamalarda bulundu. Görür, bu tür depremlerin beklenebilir olduğunu vurguladı.

Prof. Dr. Görür, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, depremin Karlıova-Bingöl arasında olduğunu belirtti. Görür, “Arkadaşlar, Karlıova-Bingöl arasında 4,0 büyüklüğünde deprem oldu. Bu deprem muhtemelen KD Anadolu Fay (KAF) zonunda. Bu tür depremler bu zonda beklenebilir. Geçmiş olsun” ifadelerini kullandı.

Bingöl'de meydana gelen bu deprem, bölgedeki fay hatları ve deprem riski konusunu yeniden gündeme getirdi. Uzmanlar, bölgede yaşayan vatandaşların deprem konusunda bilinçli olmaları ve gerekli önlemleri almaları gerektiğini belirtiyor.

Deprem sonrası yapılması gerekenler:

• Sakin olunmalı ve panik yapılmamalıdır.
• Bulunduğunuz yer güvenli ise, olduğunuz yerde kalınmalıdır.
• Eğer bina içindeyseniz, sağlam bir masa veya sıranın altına girerek başınızı ve boynunuzu koruyun.
• Pencere ve camlardan uzak durun.
• Eğer dışarıdaysanız, binalardan ve elektrik hatlarından uzak durun.
• Deprem bittikten sonra, yetkililerin uyarılarını dikkate alın.

Prof. Dr. Naci Görür'ün açıklamaları, bölgedeki deprem riskinin devam ettiğini ve bu tür sarsıntıların yaşanabileceğini gösteriyor. Bu nedenle, Bingöl ve çevresinde yaşayan vatandaşların deprem konusunda hazırlıklı olmaları büyük önem taşıyor.

Yargıtay, sosyal medya paylaşımlarıyla ilgili önemli bir karara imza atarak, daha önce verilen bir beraat kararını bozdu. Bu kararla birlikte, sosyal medya paylaşımları nedeniyle ceza tutanağı düzenlenmesinin yolu açılmış oldu.

Olay, bir vatandaşın sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımlar üzerine başladı. Yerel mahkeme, söz konusu paylaşımların ifade özgürlüğü kapsamında olduğuna hükmederek beraat kararı vermişti. Ancak, Yargıtay bu kararı bozarak, paylaşımların içeriğinin kamu düzenini bozucu nitelikte olup olmadığının daha detaylı incelenmesi gerektiğine hükmetti.

Yargıtay'ın kararında şu ifadelere yer verildi:

• Sosyal medya paylaşımlarının ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, ancak bu özgürlüğün sınırsız olmadığı.
• Paylaşımların içeriğinin nefret söylemi içerip içermediği, şiddeti teşvik edip etmediği veya kamu düzenini bozup bozmadığı gibi unsurların dikkate alınması gerektiği.
• Yerel mahkemenin bu unsurları yeterince değerlendirmediği ve bu nedenle beraat kararının bozulması gerektiği.

Bu karar, sosyal medya kullanıcıları için önemli bir uyarı niteliği taşıyor. Artık, sosyal medya paylaşımlarının içeriği daha yakından takip edilecek ve kamu düzenini bozucu nitelikteki paylaşımlar hakkında ceza tutanağı düzenlenebilecek.

Uzmanlar, Yargıtay'ın bu kararının ifade özgürlüğü ile kamu düzeninin korunması arasındaki hassas dengeyi gözetmesi açısından önemli olduğunu belirtiyor. Ancak, kararın uygulanmasında dikkatli olunması ve ifade özgürlüğünün gereksiz yere kısıtlanmaması gerektiği vurgulanıyor.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, 1 Temmuz 2024 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere boğaz geçiş ücretlerine %15 oranında zam yapılacağını duyurdu. Bakan Uraloğlu, bu kararın gerekçelerini ve detaylarını yaptığı açıklama ile kamuoyuna bildirdi.

Bakan Uraloğlu'nun açıklamasına göre, yeni düzenleme ile birlikte gemilerin boğazlardan geçiş ücretleri artacak. Bu artışın, deniz ticareti ve lojistik sektörünü nasıl etkileyeceği merak konusu olurken, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı yetkilileri, zammın gerekçelerini uluslararası gelişmeler ve maliyet artışları olarak açıkladı.

Yapılan açıklamada, boğaz geçiş ücretlerindeki artışın, Türkiye'nin denizcilik alanındaki rekabet gücünü koruma ve altyapı yatırımlarına kaynak sağlama amacı taşıdığı belirtildi. Ayrıca, zammın, gemi geçişlerinin güvenliğini artırmaya yönelik çalışmaların finansmanına da katkı sağlayacağı ifade edildi.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı'nın bu kararı, denizcilik sektöründe faaliyet gösteren firmalar ve gemi sahipleri tarafından yakından takip ediliyor. Sektör temsilcileri, zammın maliyetleri artırabileceği ve rekabet koşullarını zorlaştırabileceği yönünde endişelerini dile getirirken, bakanlık yetkilileri, sektörle sürekli iletişim halinde olduklarını ve gerekli desteklerin sağlanacağını vurguladı.

1 Temmuz itibarıyla yürürlüğe girecek olan zam, boğazlardan geçiş yapan tüm gemileri kapsayacak. Yeni ücret tarifesi, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı'nın resmi internet sitesi üzerinden ve ilgili denizcilik kuruluşları aracılığıyla duyurulacak.

Bu gelişme, Türkiye'nin denizcilik politikaları ve boğazların stratejik önemi açısından önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı'nın, boğaz geçiş ücretlerindeki artışla ilgili önümüzdeki günlerde daha detaylı bir bilgilendirme yapması bekleniyor.

Anadolu Efes Basketbol Takımı, Beşiktaş Emlakjet karşısında alınan 75-70'lik mağlubiyetin ardından başantrenör Erdem Can ile yollarını ayırma kararı aldı. Sezon başında göreve getirilen Erdem Can'ın ayrılığı, kulüp tarafından yapılan resmi açıklama ile duyuruldu.

Açıklamada, Erdem Can'a bugüne kadarki hizmetleri için teşekkür edilirken, bundan sonraki kariyerinde başarılar dilendi. Anadolu Efes'in yeni başantrenörü konusundaki gelişmelerin önümüzdeki günlerde netleşmesi bekleniyor. Erdem Can yönetimindeki Anadolu Efes, Basketbol Süper Ligi'nde ve EuroLeague'de beklenen performansı sergileyememişti. Özellikle EuroLeague'deki istikrarsız sonuçlar ve ligdeki Beşiktaş yenilgisi, ayrılık kararında etkili oldu.

Anadolu Efes'in bu beklenmedik ayrılık kararı, basketbol camiasında sürpriz olarak karşılandı. Erdem Can'ın yerine kimin getirileceği merak konusu olurken, takımın kısa sürede yeni bir başantrenör ile toparlanması hedefleniyor. Takımın başına geçecek isimle ilgili çeşitli spekülasyonlar bulunuyor. Anadolu Efes yönetimi, en kısa sürede takımın başına geçecek yeni başantrenörü belirleyerek, hem ligde hem de EuroLeague'de daha başarılı sonuçlar almayı amaçlıyor.

Beşiktaş Emlakjet galibiyeti sonrası Anadolu Efes'te yaşanan bu ayrılık, takımın geleceği açısından önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor. Yeni başantrenörün kim olacağı ve takımın performansına nasıl etki edeceği önümüzdeki günlerde yakından takip edilecek.

İsrail'in Suriye'nin başkenti Şam'daki İran Konsolosluğu'na düzenlediği saldırıda, İran Devrim Muhafızları Ordusu'ndan (DMO) sekiz generalin daha hayatını kaybettiği bildirildi. Saldırı, bölgedeki gerginliği tırmandırırken, İran'dan sert tepkiler geldi.

Saldırıda hayatını kaybedenler arasında DMO'ya bağlı Kudüs Gücü'nün Suriye ve Lübnan sorumlusu Tuğgeneral Muhammed Rıza Zahedi ve yardımcısı Tuğgeneral Muhammed Hacı Rahimi'nin de bulunduğu belirtildi. İran devlet televizyonu, saldırıda toplamda 7 İranlı askeri yetkilinin ve bazı Suriyeli sivillerin hayatını kaybettiğini duyurdu.

İran Dışişleri Bakanlığı, saldırıyı şiddetle kınayarak, İsrail'in bu eyleminin uluslararası hukukun açık bir ihlali olduğunu ve karşılıksız kalmayacağını açıkladı. Bakanlık, Birleşmiş Milletler ve diğer uluslararası kuruluşları bu saldırıyı kınamaya ve İsrail'e karşı gerekli önlemleri almaya çağırdı.

Suriye hükümeti de saldırıyı kınayarak, İsrail'in bu eyleminin bölgedeki istikrarı hedef aldığını ve Suriye'nin egemenliğine yönelik bir saldırı olduğunu belirtti. Suriye Dışişleri Bakanlığı, uluslararası toplumu İsrail'in bu tür saldırgan eylemlerine karşı durmaya çağırdı.

Saldırının ardından bölgede gerginlik artarken, İran ve İsrail arasında olası bir askeri çatışma ihtimali de gündeme geldi. Uzmanlar, İsrail'in bu saldırısının İran'ı misilleme yapmaya teşvik edebileceğini ve bölgedeki durumu daha da karmaşık hale getirebileceğini belirtiyor.

Saldırıda hayatını kaybeden diğer üst düzey isimler şunlar:

• Tuğgeneral Hüseyin Emiri
• Tuğgeneral Mehdi Celaledin
• Albay Süleyman
• ...