Mehmet Ali Güller'in yazısında, ABD'nin tek kutuplu dünya düzenindeki hakimiyetinin sona erdiği ve çok kutuplu bir dünyaya geçişin kaçınılmaz olduğu belirtiliyor. Yazar, ABD'nin ekonomik ve askeri gücünün azalmasının bu durumu tetiklediğini savunuyor.

Mehmet Ali Güller'in yazısında, ABD'nin tek kutuplu dünya düzenindeki hakimiyetinin sona erdiği ve çok kutuplu bir dünyaya geçişin kaçınılmaz olduğu vurgulanıyor. Güller, bu değişimin nedenlerini ve sonuçlarını detaylı bir şekilde analiz ediyor.
Yazara göre, ABD'nin ekonomik ve askeri gücündeki göreceli azalma, tek kutuplu dönemin sonunu getiriyor. Özellikle Çin'in yükselişi ve diğer bölgesel güçlerin etkinliğinin artması, ABD'nin küresel liderlik rolünü sorgulanır hale getiriyor. Güller, ABD'nin bu yeni durumda nasıl bir strateji izleyeceğini ve çok kutuplu dünyada nasıl bir pozisyon alacağını tartışıyor.
Güller, Ukrayna savaşı ve ABD'nin bu savaştaki rolü üzerinden de değerlendirmelerde bulunuyor. ABD'nin Ukrayna'ya verdiği destek ve Rusya'ya uyguladığı yaptırımların, beklenen sonuçları vermediğini ve hatta bazı açılardan ABD'nin aleyhine işlediğini savunuyor. Ayrıca, ABD'nin müttefikleriyle ilişkilerinde yaşanan gerilimlere de dikkat çekiyor.
Yazıda, çok kutuplu dünyanın beraberinde getireceği fırsatlar ve riskler de ele alınıyor. Yeni güç dengelerinin oluşması, uluslararası ilişkilerde daha karmaşık bir tablo ortaya çıkarırken, aynı zamanda farklı işbirliği alanlarının da doğmasına olanak sağlıyor. Güller, Türkiye'nin bu yeni dönemde nasıl bir politika izlemesi gerektiği konusunda da önerilerde bulunuyor.
Sonuç olarak, Mehmet Ali Güller, ABD'nin hakimiyet döneminin sona erdiğini ve çok kutuplu bir dünyanın kaçınılmaz olduğunu savunuyor. Bu yeni dönemde, ülkelerin daha dikkatli ve stratejik adımlar atması gerektiğini vurguluyor.