ABD'nin Irak ve Suriye'deki İran bağlantılı hedeflere yönelik saldırılarının ardından, yetkililer Beyaz Saray'ın en büyük korkusunu açıkladı.

ABD ordusu, Irak ve Suriye'deki İran Devrim Muhafızları Kudüs Gücü ve ona bağlı milis gruplara ait hedeflere hava saldırıları düzenledi. Bu saldırılar, Ürdün'de üç Amerikan askerinin ölümüyle sonuçlanan saldırıya misilleme olarak gerçekleştirildi. ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), saldırıların Irak ve Suriye'deki yedi hedefi vurduğunu ve bu hedeflerin komuta kontrol merkezleri, istihbarat merkezleri, roket ve füze depoları, insansız hava aracı operasyon tesisleri ve lojistik tedarik zincirleri olduğunu açıkladı.
ABD'li yetkililer, saldırıların tek seferlik olmadığını ve devamının gelebileceğini belirtirken, Beyaz Saray'ın en büyük korkusunun, İran'ın doğrudan karşılık vermesi ve bölgesel bir savaşı tetiklemesi olduğu ifade edildi. İran'ın misilleme yapması durumunda, ABD'nin daha geniş bir çatışmaya dahil olabileceği endişesi taşınıyor.
Saldırılar, ABD Başkanı Joe Biden'ın talimatıyla gerçekleştirildi ve ulusal güvenlik ekibi tarafından yakından takip ediliyor. Biden, yaptığı açıklamada, ABD'nin bölgede gerilimi tırmandırmak istemediğini, ancak Amerikan personelini korumak için gerekli adımları atmaktan çekinmeyeceğini vurguladı.
Pentagon, saldırıların uluslararası hukuka uygun olduğunu ve orantılı bir yanıt olduğunu savunurken, İran'dan henüz resmi bir açıklama gelmedi. Bölgedeki gelişmeler yakından izleniyor ve diplomatik çabalar devam ediyor.
Saldırıların zamanlaması, ABD'deki yaklaşan başkanlık seçimleri ve Ortadoğu'daki genel istikrarsızlık göz önüne alındığında kritik bir öneme sahip. Uzmanlar, bu tür askeri operasyonların bölgesel dengeleri daha da karmaşık hale getirebileceği ve yeni çatışma alanları yaratabileceği konusunda uyarıyor.