Merkezi yönetimin borç faizleri, 24 yıl sonra ilk kez anapara ödemelerini aştı. Bu durum, Türkiye ekonomisi için önemli bir kırılma noktası olarak değerlendiriliyor.

Merkezi yönetimin borçlanma dinamiklerinde önemli bir değişiklik yaşandı. 2024 yılının ilk beş ayında, merkezi yönetimin bütçesinden yapılan borç faizi ödemeleri, anapara ödemelerini geride bıraktı. Bu durum, Türkiye ekonomisinde son 24 yıldır görülmeyen bir gelişme olarak kayıtlara geçti.
Ocak-Mayıs döneminde merkezi yönetim bütçesinden yapılan faiz ödemeleri 565 milyar 587 milyon TL olarak gerçekleşti. Aynı dönemde anapara ödemeleri ise 527 milyar 816 milyon TL seviyesinde kaldı. Bu da faiz ödemelerinin anapara ödemelerini yaklaşık 38 milyar TL aştığı anlamına geliyor.
Bu durumun temel nedenleri arasında, Türkiye'nin yüksek enflasyon ortamında uyguladığı sıkı para politikası ve artan borç yükü gösteriliyor. Yüksek enflasyon, faiz oranlarını yukarı yönlü baskılayarak borçlanma maliyetlerini artırıyor. Ayrıca, geçmiş yıllarda yapılan borçlanmaların birikimli etkisiyle borç stoku büyüdükçe, faiz ödemelerinin de artması kaçınılmaz oluyor.
Ekonomistler, bu gelişmenin Türkiye ekonomisi için sürdürülebilirlik sorunlarına işaret ettiğini belirtiyorlar. Borç faizlerinin anaparayı geçmesi, bütçe kaynaklarının önemli bir kısmının faiz ödemelerine ayrılmasına ve diğer kamu hizmetlerine ayrılan kaynakların azalmasına neden olabilir. Bu durum, ekonomik büyümeyi olumsuz etkileyebileceği gibi, sosyal harcamaların kısılmasına da yol açabilir.
Önümüzdeki dönemde, hükümetin borçlanma stratejilerini yeniden gözden geçirmesi ve borç yükünü azaltmaya yönelik politikalar geliştirmesi bekleniyor. Aksi takdirde, faiz yükünün daha da artması ve ekonomik istikrarın bozulması riski bulunuyor.