Ünlü haber spikeri Gülgün Feyman, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklama ile kansere yakalandığını duyurdu. Feyman, sağlık durumuyla ilgili sevenlerini bilgilendirirken, tedavi sürecine başladığını ve bu süreçte destek beklediğini ifade etti.

Feyman’ın açıklaması şu şekilde oldu: 'Sevgili dostlarım, kıymetli izleyicilerim... Bir süredir sağlık sorunlarımla uğraşıyorum. Yapılan tetkikler sonucunda kanser teşhisi konuldu. Tedavi sürecim başladı. Dualarınızı ve desteğinizi bekliyorum.'

Ünlü spikerin bu açıklaması, sevenleri ve meslektaşları arasında büyük üzüntü yarattı. Sosyal medya üzerinden Feyman'a geçmiş olsun dilekleri iletildi ve destek mesajları paylaşıldı.

Gülgün Feyman’ın hangi tür kansere yakalandığı veya tedavi sürecinin detayları hakkında henüz bir bilgi paylaşılmadı. Ancak, Feyman’ın açıklaması, sağlık durumunun ciddiyetini ortaya koyuyor.

Feyman, uzun yıllardır televizyon ekranlarında haber spikerliği yapmış ve birçok önemli programa imza atmıştır. Kariyeri boyunca başarılı sunumu ve kendine özgü tarzı ile tanınan Feyman, birçok ödülün de sahibi olmuştur.

Gülgün Feyman'ın sağlık durumuyla ilgili gelişmeler yakından takip ediliyor ve sevenleri bir an önce sağlığına kavuşması için dua ediyor.

ABD'de yaşayan Nicole Triantos, nadir görülen 'Pulmoner Hipertansiyon' hastalığına yakalandı. Kızının bu rahatsızlığıyla mücadele sürecinde büyük üzüntü yaşayan babası Elias Triantos, 62 yaşında kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. Nicole'ün sağlık durumu giderek kötüleşirken, babasının ölümü aileyi derinden sarstı.

Nicole'e 2018 yılında teşhis konulduğu ve o zamandan beri tedavi gördüğü belirtildi. Hastalığın ilerlemesiyle birlikte Nicole'ün durumu ağırlaştı ve babası Elias, kızının yaşadığı acılara dayanamadı. Elias Triantos, kızının bakımında aktif rol alıyor ve ona destek oluyordu. Ancak, kızının günden güne erimesi Elias'ın sağlığını olumsuz etkiledi.

Elias Triantos'un ani ölümü, ailesi ve yakınları tarafından büyük bir üzüntüyle karşılandı. Nicole'ün hastalığıyla mücadele eden aile, şimdi de babalarının kaybıyla sarsıldı. Aile, Elias'ın anısını yaşatmak ve Nicole'ün sağlığına kavuşması için mücadeleye devam edeceklerini belirtti.

Nicole'ün tedavi süreci devam ederken, ailesi ve arkadaşları ona destek olmak için çeşitli kampanyalar düzenliyor. Pulmoner Hipertansiyon hastalığı hakkında farkındalık yaratmak ve Nicole'ün tedavi masraflarını karşılamak amacıyla bağış toplanıyor.

CHP Grup Başkanı Özgür Özel, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında gündeme dair açıklamalarda bulundu. Özel, Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce'yi baba ocağına, yani CHP'ye davet ettiklerini belirtti. Bu davetin içeriği ve zamanlaması hakkında detaylı bilgi verdi.

Özel, yerel seçimler öncesinde İnce ile bir araya gelerek ittifak teklifinde bulunduklarını, ancak İnce'nin bu teklife sıcak bakmadığını ifade etti. Buna rağmen, İnce'ye olan saygılarını koruduklarını ve kendisini CHP çatısı altında görmekten memnuniyet duyacaklarını dile getirdi. Özel, İnce'nin tecrübelerinden ve birikimlerinden partinin faydalanabileceğine inandıklarını vurguladı.

Basın toplantısında ayrıca, yaklaşan yerel seçimler ve CHP'nin stratejileri hakkında da bilgiler veren Özel, partisinin seçimlere iddialı bir şekilde hazırlandığını ve başarılı sonuçlar elde etmeyi hedeflediğini söyledi. CHP'nin farklı kesimlerden oy alabilecek güçlü adaylarla seçime gireceğini ve seçmenlerin desteğini beklediklerini ifade etti.

Özgür Özel'in Muharrem İnce'ye yaptığı bu davet, siyasi kulislerde geniş yankı uyandırdı. İnce'nin bu davete nasıl bir yanıt vereceği merakla bekleniyor.

Cem Hakko, 70. yaş gününü ailesi ve yakın dostlarının katıldığı özel bir partiyle kutladı. Partiye iş, sanat ve cemiyet hayatından birçok ünlü isim katıldı. Konuklar arasında eşi Betina Hakko, çocukları Pia Hakko ve Allan Hakko'nun yanı sıra, Suzan Sabancı Dinçer, Tuncay Özilhan, Monik İpekel, Zeynep Germen, Esra Oflazer, Arzu Sabancı, Feryal Gülman gibi tanınmış simalar yer aldı.

Betina Hakko, eşinin doğum günü partisi için tüm detaylarla bizzat ilgilendi. Şıklığıyla dikkat çeken Betina Hanım, eşiyle birlikte konukları kapıda karşıladı. Cem Hakko, doğum günü boyunca tebrikleri kabul ederken, dostlarıyla keyifli sohbetler etti.

Parti, renkli görüntülere sahne oldu. Konuklar, canlı müzik eşliğinde eğlenirken, bol bol fotoğraf çektirdi. Cem Hakko'nun doğum günü pastası da büyük beğeni topladı.

Doğum günü partisine katılan isimlerden bazıları:

• Suzan Sabancı Dinçer
• Tuncay Özilhan
• Monik İpekel
• Zeynep Germen
• Esra Oflazer
• Arzu Sabancı
• Feryal Gülman

Cem Hakko'nun 70. yaş günü kutlaması, uzun süre konuşulacak şık ve özel bir etkinlik olarak hafızalara kazındı.

Ünlü iş insanı Ethem Sancak'ın AKP sıralarında yer alması, siyasi kulislerde yankı uyandırdı. Sancak, daha önce farklı siyasi pozisyonlarda bulunmuş ve kamuoyunda tartışmalara neden olmuştu. Son olarak AKP saflarında görülmesi, çeşitli yorumlara yol açtı.

Ethem Sancak'ın AKP'ye katılımı, parti içindeki dengeleri nasıl etkileyeceği merak konusu. Sancak'ın iş dünyasındaki bağlantıları ve finansal gücü, AKP'ye yeni kaynaklar sağlayabileceği şeklinde değerlendiriliyor. Ancak, geçmişteki tartışmalı açıklamaları ve ilişkileri nedeniyle parti içinde bazı kesimlerde rahatsızlık yarattığı da belirtiliyor.

Sancak'ın AKP'deki rolü ve sorumlulukları henüz netleşmedi. Parti yetkilileri, Sancak'ın deneyimlerinden ve bilgi birikiminden faydalanacaklarını ifade ettiler. Ancak, Sancak'ın hangi alanlarda görev alacağı ve parti politikalarına ne kadar etki edeceği belirsizliğini koruyor.

Bu gelişme, Türkiye siyasetindeki değişimlerin ve ittifakların bir göstergesi olarak yorumlanıyor. Sancak'ın AKP'ye katılımı, partinin tabanında nasıl bir karşılık bulacağı ve genel seçimlerdeki oy potansiyelini nasıl etkileyeceği yakından takip edilecek.

Özellikle, Sancak'ın geçmişte yaptığı bazı açıklamalar ve karıştığı iddialar, muhalefet partileri tarafından eleştiri konusu yapılmaya başlandı. Sancak'ın AKP'deki varlığı, partinin imajını zedeleyebileceği ve seçmen nezdindeki güvenilirliğini azaltabileceği öne sürülüyor.

Sonuç olarak, Ethem Sancak'ın AKP sıralarında yer alması, Türk siyasetinde yeni bir dönemin başlangıcı olarak değerlendirilebilir. Bu gelişmenin, siyasi dengeleri nasıl etkileyeceği ve Türkiye'nin geleceği açısından ne gibi sonuçlar doğuracağı zamanla görülecek.

Yaz aylarında sıcaklıkların artmasıyla birlikte besin zehirlenmeleri ve enfeksiyonlar daha sık görülüyor. Bu durum, özellikle mide bulantısı, kusma ve ishal gibi belirtilerle kendini gösteren rahatsızlıklara yakalanma riskini artırıyor. Uzmanlar, bu tür sağlık sorunlarına karşı alınması gereken önlemleri vurguluyor.

Besin Zehirlenmeleri:

• Yaz aylarında sıcak havaların etkisiyle bakteri ve mikroorganizmaların üreme hızı artar. Bu durum, uygun koşullarda saklanmayan veya iyi pişirilmemiş gıdaların tüketilmesiyle besin zehirlenmelerine yol açabilir.
• En sık rastlanan belirtiler arasında mide bulantısı, kusma, ishal, karın ağrısı ve kramp yer alır. Şiddetli vakalarda ateş ve halsizlik de görülebilir.
• Besin zehirlenmelerinden korunmak için gıdaların uygun sıcaklıkta saklanması, çiğ sebze ve meyvelerin iyice yıkanması, et ve tavuk gibi ürünlerin tamamen pişirilmesi önemlidir. Ayrıca, son kullanma tarihleri geçmiş ürünlerin tüketilmemesine özen gösterilmelidir.

Enfeksiyonlar:

• Yaz aylarında havuz, deniz ve diğer su kaynaklarının kullanımının artmasıyla enfeksiyon riski de yükselir. Özellikle kirli sularda bulunan bakteri, virüs ve parazitler aracılığıyla bulaşan enfeksiyonlar, sindirim sistemi rahatsızlıklarına neden olabilir.
• Bu enfeksiyonların belirtileri arasında mide bulantısı, kusma, ishal, karın ağrısı ve ateş bulunur. Ayrıca, bazı enfeksiyonlar ciltte döküntü ve kaşıntıya da yol açabilir.
• Enfeksiyonlardan korunmak için havuz ve deniz gibi ortamlarda hijyen kurallarına dikkat etmek, su yutmamaya özen göstermek ve elleri sık sık yıkamak önemlidir. Ayrıca, açıkta satılan ve hijyeninden emin olunmayan gıdaların tüketilmemesi de enfeksiyon riskini azaltır.

Ne Yapmalı?

Mide bulantısı, kusma veya ishal gibi belirtiler ortaya çıktığında bol sıvı tüketmek, hafif ve kolay sindirilebilir gıdalarla beslenmek önemlidir. Şikayetlerin devam etmesi veya şiddetlenmesi durumunda ise mutlaka bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.

Önleyici Tedbirler:

1. Gıdaları uygun koşullarda saklayın.
2. Çiğ sebze ve meyveleri iyice yıkayın.
3. Et ve tavuk gibi ürünleri tamamen pişirin.
4. Son kullanma tarihlerine dikkat edin.
5. Havuz ve deniz gibi ortamlarda hijyen kurallarına uyun.
6. Su yutmamaya özen gösterin.
7. Ellerinizi sık sık yıkayın.
8. Açıkta satılan ve hijyeninden emin olunmayan gıdaları tüketmeyin.

Endonezya'daki Ruang Yanardağı'nda meydana gelen patlama, bölgede hayatı olumsuz etkiledi. Yanardağın patlamasıyla gökyüzü kül bulutlarıyla kaplanırken, yetkililer bölgedeki uçak seferlerini iptal etti. Volkanik külün görüş mesafesini düşürmesi ve uçuş güvenliğini tehlikeye atması nedeniyle alınan bu karar, binlerce yolcuyu etkiledi.

Patlamanın ardından alarm seviyesi en yüksek düzeye çıkarılırken, bölge halkı tahliye edilmeye başlandı. Yetkililer, yanardağın çevresindeki yerleşim yerlerinde yaşayanların güvenliği için tahliye çalışmalarının titizlikle yürütüldüğünü belirtti. Tahliye edilenlerin geçici barınma merkezlerine yerleştirildiği ve ihtiyaçlarının karşılandığı bildirildi.

Uçuş İptalleri ve Seyahat Aksamaları

Yanardağ patlaması nedeniyle iptal edilen uçuşlar, özellikle turizm sektöründe büyük aksamalara neden oldu. Bölgeye seyahat etmek isteyenler, uçuşların ne zaman normale döneceğini merakla bekliyor. Havayolu şirketleri, yolcuları bilgilendirme çalışmalarına devam ederken, seyahat planlarını ertelemek veya değiştirmek isteyenlere yardımcı olunuyor.

Bölgede Alarm Durumu Devam Ediyor

Ruang Yanardağı'ndaki aktivitenin devam etmesi nedeniyle bölgede alarm durumu sürdürülüyor. Yetkililer, yanardağın durumunu yakından takip ederken, yeni patlamalar ve kül yağışlarına karşı hazırlıklı olunması gerektiğini vurguluyor. Halkın, yetkililerin uyarılarına uyması ve gerekli önlemleri alması önem taşıyor.

Endonezya, Pasifik Ateş Çemberi üzerinde yer alması nedeniyle sık sık deprem ve volkanik patlamalarla karşı karşıya kalıyor. Bu durum, ülkenin doğal afetlere karşı hazırlıklı olmasını gerektiriyor. Yetkililer, afet riskini azaltmak için çeşitli önlemler alırken, halkı bilinçlendirme çalışmalarına da önem veriyor.

Times Higher Education (THE), 2023 yılı dünya üniversite sıralamasını yayımladı. Listede Türkiye'den 4 üniversite yer aldı. Sıralamada ilk 500'e giren Türk üniversiteleri şunlar oldu:

• Çankaya Üniversitesi: 351-400 bandında
• Koç Üniversitesi: 401-500 bandında
• Sabancı Üniversitesi: 401-500 bandında
• Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ): 401-500 bandında

THE'nın sıralaması, üniversitelerin eğitim, araştırma, bilgi transferi ve uluslararası görünüm gibi çeşitli alanlardaki performanslarını değerlendiriyor. Bu değerlendirme, üniversitelerin dünya çapındaki rekabet gücünü gösteriyor.

Çankaya Üniversitesi'nin bu listede en üst sırayı alması dikkat çekiyor. Koç Üniversitesi, Sabancı Üniversitesi ve ODTÜ de ilk 500'de yer alarak Türkiye'nin yükseköğretimdeki başarısını temsil ediyor.

Bu sıralamalar, üniversitelerin uluslararası alanda tanınmasına ve öğrenci tercihlerini etkilemesine yardımcı oluyor. Aynı zamanda, üniversitelerin gelişim alanlarını belirlemesi ve daha iyi bir eğitim sunması için de bir fırsat sunuyor.

Yunus Paksoy'un köşe yazısında, Nobel ödüllerinin kazanılma süreçleri ve bu süreçlerdeki bazı tartışmalı uygulamalar ele alınıyor. Yazar, Nobel'in bir 'bilimsel teamül' haline geldiğini ve bu teamülün bazen ödülün değerini zedeleyebildiğini ifade ediyor.

Yazıda, Nobel ödüllerinin genellikle bilimsel çalışmaların ardından uzun yıllar sonra verildiği belirtiliyor. Bu durum, ödülün verildiği dönemde çalışmanın orijinal etkisini yitirmesine neden olabiliyor. Ayrıca, Nobel'in genellikle en fazla üç kişiye verilmesi kuralı, büyük projelerde çalışan birçok bilim insanının katkısının göz ardı edilmesine yol açabiliyor. Yazar, bu durumun özellikle büyük araştırma gruplarının çalışmalarında adaletsizlik yarattığını vurguluyor.

Paksoy, Nobel ödüllerinin siyasi ve ideolojik etkilerinden de bahsediyor. Ödül komitelerinin kararlarında, bilimsel liyakatın yanı sıra siyasi ve ideolojik faktörlerin de etkili olabileceğine dikkat çekiyor. Bu durum, ödüllerin tarafsızlığına gölge düşürebiliyor.

Yazıda ayrıca, Nobel ödüllerinin bilim dünyasında yarattığı rekabetin olumsuz sonuçlarına da değiniliyor. Bilim insanları, Nobel kazanma hırsıyla bazen etik sınırları zorlayabiliyor, bilimsel dürüstlükten ödün verebiliyor. Bu durum, bilimsel araştırmaların kalitesini düşürebiliyor.

Sonuç olarak, yazar, Nobel ödüllerinin bilim dünyası için önemli bir motivasyon kaynağı olduğunu kabul etmekle birlikte, ödül süreçlerindeki bazı sorunların giderilmesi gerektiğini savunuyor. Nobel'in, bilimsel liyakati ve dürüstlüğü teşvik eden bir mekanizma olması gerektiği vurgulanıyor.