Samsun'da meydana gelen trafik kazasında lüks bir cip, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu kontrolden çıkarak bir binanın duvarında asılı kaldı. Kaza, İlkadım ilçesi Rasathane Mahallesi'nde meydana geldi.

Edinilen bilgiye göre, sürücüsünün ismi henüz belirlenemeyen lüks cip, seyir halindeyken kontrolden çıktı. Araç, yol kenarındaki bir binanın duvarına çarparak durabildi. Çarpmanın etkisiyle cip, duvarda asılı kaldı.

Kazayı gören vatandaşlar durumu hemen 112 Acil Çağrı Merkezi'ne bildirdi. Olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Şans eseri kazada yaralanan olmazken, araçta maddi hasar meydana geldi. Polis ekipleri, kazayla ilgili inceleme başlattı.

Kaza Sonrası İnceleme Başlatıldı: Polis ekipleri, kazanın nedenini belirlemek için soruşturma başlattı. Sürücünün alkollü olup olmadığı da araştırılıyor.

Vatandaşlar Şaşkınlık Yaşadı: Kazayı gören çevredeki vatandaşlar büyük şaşkınlık yaşadı. Bir görgü tanığı, "Aracın hızla geldiğini ve kontrolden çıktığını gördüm. Duvara çarparak asılı kaldı. Çok şükür kimseye bir şey olmadı," dedi.

Araç Kaldırma Çalışmaları: Cip, çekici yardımıyla duvardan indirildi. Kaza nedeniyle bir süre trafiğe kapanan yol, aracın kaldırılmasının ardından yeniden trafiğe açıldı.

Fenerbahçe'nin forvet hattını güçlendirme çalışmaları devam ederken, sürpriz bir ayrılık haberi gündeme geldi. Beşiktaş'ın eski golcüsü Cenk Tosun'un, sezon başında büyük umutlarla transfer olduğu Fenerbahçe'ye veda etmeye hazırlandığı belirtiliyor. Transfer döneminin hareketli geçmesi beklenen sarı-lacivertli ekipte, Cenk Tosun'un ayrılığıyla birlikte forvet rotasyonunda önemli bir değişiklik yaşanması bekleniyor.

Sezon başında bonservisi elinde olarak Fenerbahçe'ye katılan Cenk Tosun, beklenen performansı sergileyemedi. Sakatlıklar ve form düşüklüğü nedeniyle istediği süreleri bulamayan tecrübeli golcü, teknik direktörün de gözüne giremedi. Fenerbahçe yönetiminin, Cenk Tosun'un menajeriyle görüşerek oyuncunun geleceği hakkında fikir alışverişinde bulunduğu ve karşılıklı anlaşma yoluyla sözleşmenin feshedilmesine sıcak bakıldığı ifade ediliyor.

Cenk Tosun'un ayrılığıyla birlikte Fenerbahçe'nin forvet transferi için daha da istekli hale gelmesi bekleniyor. Teknik direktörün raporu doğrultusunda hareket edecek olan yönetim, gol yollarında etkili bir ismi kadroya katmak için çalışmalarına hız verecek. Transfermarkt verilerine göre piyasa değeri 1.8 milyon Euro olan Cenk Tosun'un, Fenerbahçe kariyeri kısa sürede sona erecek gibi görünüyor.

Cenk Tosun'un muhtemel ayrılığı, Fenerbahçe taraftarları arasında da farklı yorumlara neden oldu. Bazı taraftarlar, Cenk Tosun'un sakatlık sorunları yaşamasına rağmen potansiyelini gösteremediğini savunurken, bazıları ise oyuncuya yeterince şans verilmediğini düşünüyor. Fenerbahçe yönetiminin, Cenk Tosun'un ayrılığı sonrası nasıl bir transfer politikası izleyeceği ise merakla bekleniyor.

Otomotiv sektöründe önemli bir oyuncu, müşteri memnuniyetini artırmak ve güven duygusunu pekiştirmek amacıyla tazminat haklarını genişletme kararı aldı. Bu karar, araç sahiplerinin karşılaşabileceği olası sorunlara karşı daha kapsamlı bir güvence sunmayı hedefliyor. Yeni düzenleme, özellikle garanti kapsamı dışında kalan veya beklenmedik arızalar için ek bir koruma sağlayacak.

Firma yetkilileri, bu adımın sektördeki rekabeti artıracağını ve müşteri odaklı yaklaşımların önemini vurgulayacağını belirtiyor. Yapılan açıklamada, müşterilerin araçlarıyla ilgili yaşadıkları sorunların çözümü için daha hızlı ve etkili bir süreç izleneceği ifade edildi. Ayrıca, tazminat süreçlerinin şeffaflığına ve adilliğine de özel bir önem verileceği vurgulandı.

Yeni düzenleme kapsamında, motor, şanzıman, elektronik sistemler gibi kritik parçalarda meydana gelen arızaların tazmini kolaylaştırılacak. Müşteriler, yetkili servislerde yapılan tespitler sonucunda tazminat talebinde bulunabilecekler. Firma, tazminat taleplerini değerlendirirken, aracın yaşı, kilometre durumu ve kullanım koşulları gibi faktörleri dikkate alacak.

Bu gelişme, otomotiv sektöründe müşteri memnuniyeti odaklı uygulamaların yaygınlaşmasına katkı sağlayabilir. Diğer firmaların da benzer adımlar atarak rekabet ortamını daha da kızıştırması bekleniyor. Müşteriler ise bu tür düzenlemeler sayesinde araç sahibi olmanın getirdiği risklere karşı daha güvende hissedebilirler.

Tazminat hakkının genişletilmesiyle ilgili detaylı bilgiler ve başvuru koşulları, firmanın resmi internet sitesi ve yetkili servislerinde duyurulacak. Müşterilerin, haklarını tam olarak öğrenmek ve olası sorunlarda nasıl hareket edeceklerini bilmek için bu kaynakları takip etmeleri önem taşıyor.

Emekli bayram ikramiyesi ödeme tarihleri, emekliler tarafından büyük bir merakla takip ediliyor. Kurban Bayramı'na kısa bir süre kala, ikramiyelerin ne zaman hesaplara yatırılacağı sorusu gündemde. Henüz resmi bir açıklama yapılmamış olsa da, ödemelerin bayramdan önceki hafta içinde yapılması bekleniyor.

Geçtiğimiz Ramazan Bayramı'nda olduğu gibi, Kurban Bayramı ikramiyelerinin de bayram öncesinde emeklilerin hesaplarına yatırılması planlanıyor. Bu ödemeler, emeklilerin bayram ihtiyaçlarını karşılamalarına yardımcı olmayı amaçlıyor.

Emekli Bayram İkramiyesi Ne Kadar?

2024 yılı için emekli bayram ikramiyesi tutarı 3.000 TL olarak belirlenmiştir. Bu miktar, tüm emeklilere eşit olarak ödenmektedir.

Ödeme Takvimi Nasıl İşleyecek?

Henüz resmi bir ödeme takvimi açıklanmamış olmakla birlikte, geçmiş yıllardaki uygulamalar dikkate alındığında, ödemelerin tahsis numarasına göre belirli bir sıra dahilinde yapılması bekleniyor. Tahsis numarasının son rakamına göre belirlenen ödeme günleri, emeklilerin hesaplarına paranın yatırılacağı tarihleri gösteriyor.

Emekliler Gözünü Açıklamaya Dikti

Emekliler, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'ndan yapılacak resmi açıklamayı bekliyor. Ödeme tarihlerinin netleşmesiyle birlikte, emekliler bayram hazırlıklarına daha rahat bir şekilde başlayabilecekler.

İkramiye Kimlere Veriliyor?

• SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı emeklileri
• Şehit yakınları ve gaziler
• Vazife malullüğü aylığı alanlar
• Malullük aylığı alanlar
• Ölüm aylığı alanlar

Bayram ikramiyesi, belirtilen kapsamlardaki tüm emeklilere ve hak sahiplerine ödenmektedir.

Almanya Başbakan Yardımcısı Friedrich Merz, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Ukrayna ile İstanbul'da barış görüşmeleri yapılması önerisine karşı eleştirel bir tutum sergiledi. Merz, Putin'in bu önerisinin, Rusya'nın Ukrayna'daki askeri operasyonlarını meşrulaştırma ve uluslararası kamuoyunu yanıltma amacı taşıdığını iddia etti.

Merz, “Putin'in barış görüşmeleri çağrısı samimiyetten uzak bir taktik manevradır. Rusya, Ukrayna'da sürdürdüğü saldırıları ve toprak gasplarını örtbas etmek için bu tür girişimlerde bulunuyor” şeklinde konuştu. Ayrıca, Almanya'nın Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü ve egemenliğini desteklemeye devam edeceğini vurguladı.

Almanya Başbakan Yardımcısı, Rusya'nın gerçek niyetinin barış değil, Ukrayna'nın zayıflatılması ve kontrol altına alınması olduğunu savundu. Merz, uluslararası toplumu Rusya'nın bu tür manipülatif girişimlerine karşı uyanık olmaya çağırdı.

İstanbul'da bir barış zirvesi düzenlenmesi önerisinin, Rusya'nın mevcut tutumu ve eylemleri göz önüne alındığında gerçekçi bir çözüm sunmadığı belirtildi. Merz, barış görüşmelerinin ancak Rusya'nın Ukrayna'daki askeri operasyonlarına son vermesi ve uluslararası hukuka saygı göstermesi durumunda anlamlı olabileceğini ifade etti.

Almanya'nın, Ukrayna'ya askeri, ekonomik ve insani yardımlarını sürdüreceği ve Ukrayna'nın yanında yer almaya devam edeceği vurgulandı. Merz, uluslararası toplumun da Ukrayna'ya destek vermesi gerektiğini belirtti.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Nisan 2024'e ilişkin motorlu kara taşıtları istatistiklerini yayımladı. Buna göre, Nisan ayında trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı bir önceki aya göre yüzde 3,8 arttı. Geçen yılın aynı ayına göre ise bu artış yüzde 29,8 olarak gerçekleşti.

Nisan ayında trafiğe kaydı yapılan taşıtların yüzde 65,4'ünü otomobil, yüzde 15,9'unu motosiklet, yüzde 9,8'ini kamyonet, yüzde 4,9'unu traktör, yüzde 2,7'sini kamyon, yüzde 0,6'sını minibüs, yüzde 0,5'ini otobüs ve yüzde 0,2'sini ise özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.

Trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı Ocak-Nisan döneminde 684 bin 737 adet olarak gerçekleşti. Bu dönemde kaydı silinen taşıt sayısı ise 13 bin 254 oldu. Böylece, Ocak-Nisan döneminde trafikteki toplam taşıt sayısında 671 bin 483 adet artış yaşandı.

Nisan ayında trafiğe kayıtlı toplam taşıt sayısı bir önceki aya göre 177 bin 812 adet artarak 29 milyon 571 bin 787 adede ulaştı. Bu taşıtların yüzde 52,9'unu otomobil, yüzde 18,4'ünü motosiklet, yüzde 15,5'ini kamyonet, yüzde 7,5'ini traktör, yüzde 3,3'ünü kamyon, yüzde 1,4'ünü minibüs, yüzde 0,7'sini otobüs ve yüzde 0,3'ünü ise özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.

Nisan ayında devri yapılan taşıt sayısı 895 bin 794 adet olarak gerçekleşti. Devri yapılan taşıtların yüzde 67,4'ünü otomobil, yüzde 16,4'ünü kamyonet, yüzde 6,8'ini motosiklet, yüzde 3,3'ünü traktör, yüzde 2,5'ini kamyon, yüzde 2,6'sını minibüs, yüzde 0,7'sini otobüs ve yüzde 0,3'ünü ise özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.

Nisan ayında trafiğe ilk kez kaydı yapılan otomobillerin yüzde 67,5'i benzin, yüzde 17,4'ü hibrit, yüzde 9,8'i dizel ve yüzde 5,3'ü elektrikli yakıtlıdır. Ocak-Nisan döneminde trafiğe ilk kez kaydı yapılan otomobillerde ise bu oranlar sırasıyla yüzde 69,2 benzin, yüzde 16,1 hibrit, yüzde 9,2 dizel ve yüzde 5,3 elektrikli olarak gerçekleşti.

İstanbul'da bir minibüs şoförünün trafikte seyir halindeyken cep telefonuyla sürekli ilgilenmesi tehlikeli anlara neden oldu. Görüntülerde, şoförün bir an olsun telefonunu elinden bırakmadığı ve dikkatinin dağıldığı açıkça görülüyor.

Cep telefonu kamerasıyla kaydedilen görüntülerde, minibüs şoförünün hem araç kullanıp hem de sosyal medyada gezindiği, mesajlaştığı ve hatta video izlediği tespit edildi. Bu durum, hem kendi can güvenliğini hem de yolcularının ve diğer sürücülerin can güvenliğini tehlikeye attığı için büyük tepki çekti.

Uzmanlar, araç kullanırken cep telefonu kullanmanın dikkat dağınıklığına yol açtığını ve kaza riskini önemli ölçüde artırdığını vurguluyor. Yetkililer, bu tür davranışlara karşı denetimlerin artırılacağını ve gerekli cezai işlemlerin uygulanacağını belirtiyor.

Sürücülerin bu konuda daha duyarlı olması ve trafik kurallarına uyması gerektiği önemle vurgulanıyor. Araç kullanırken cep telefonu kullanmak yerine, güvenli bir yere park ederek iletişim kurmanın veya navigasyon kullanmanın daha doğru bir davranış olacağı belirtiliyor.

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Kurban Bayramı vesilesiyle kurban vekaletini Türk Kızılay'ına verdi. Bu anlamlı bağış, Kızılay'ın yürüttüğü yardım faaliyetlerine destek sağlayacak.

Bahçeli'nin bu davranışı, Kızılay'ın ihtiyaç sahiplerine ulaşma ve bayram sevincini paylaşma misyonuna katkıda bulunmayı amaçlıyor. Kızılay yetkilileri, Bahçeli'nin bu örnek davranışından duydukları memnuniyeti dile getirerek, bağışın ihtiyaç sahiplerine ulaştırılacağını belirtti.

Kızılay, Türkiye genelinde ve uluslararası alanda gerçekleştirdiği insani yardım çalışmalarıyla tanınıyor. Kurban Bayramı döneminde yapılan bağışlar, Kızılay'ın özellikle gıda yardımı faaliyetlerini artırmasına olanak tanıyor.

Devlet Bahçeli'nin Türk Kızılay'ına yaptığı bu anlamlı bağış, diğer kişi ve kurumlar için de örnek teşkil ediyor. Kızılay, yapılan bağışlarla daha fazla ihtiyaç sahibine ulaşarak, toplumsal dayanışmayı güçlendirmeyi hedefliyor.

Kurban Bayramı'nın yaklaşmasıyla birlikte, Kızılay'ın bağış kampanyaları da hız kazanmış durumda. Vatandaşlar, Kızılay'ın çeşitli platformları üzerinden bağış yaparak, ihtiyaç sahiplerine destek olabilirler.

Marmara Denizi, müsilaj sorununun ardından yeni bir tehditle karşı karşıya. Uzmanlar, denizdeki oksijen seviyesinin azalması ve hidrojen sülfür (H2S) oranının yükselmesinin, deniz canlıları için büyük bir tehlike oluşturduğunu belirtiyor. Bu durum, 'sessiz katil' olarak nitelendiriliyor.

İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Saadet Karakulak, Marmara Denizi'ndeki oksijen yetersizliğinin kritik seviyelere ulaştığını vurguladı. Dip sularda H2S oranının artması, deniz canlılarının yaşam alanlarını daraltıyor ve toplu ölümlere yol açabiliyor.

Müsilaj sorununun da bu durumu tetiklediği düşünülüyor. Organik madde yükünün artmasıyla birlikte oksijen tüketimi hızlanıyor ve H2S oluşumu kolaylaşıyor. Prof. Dr. Karakulak, bu durumun Marmara Denizi'ndeki ekosistemi ciddi şekilde tehdit ettiğini ifade ediyor.

Uzmanlar, Marmara Denizi'ni korumak için acil önlemler alınması gerektiğini belirtiyor. Atık su arıtma tesislerinin iyileştirilmesi, sanayi atıklarının kontrol altına alınması ve deniz trafiğinin düzenlenmesi gibi adımların hayati önem taşıdığı vurgulanıyor. Ayrıca, denizdeki oksijen seviyesini artırmaya yönelik projelerin desteklenmesi gerektiği de ifade ediliyor.

Marmara Denizi'ndeki bu yeni tehlike, sadece deniz canlılarını değil, aynı zamanda bölgedeki balıkçılık faaliyetlerini ve turizmi de olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle, sorunun çözümü için tüm paydaşların işbirliği yapması ve sürdürülebilir çözümler üretilmesi gerekiyor.